Üstada bayiliyorum...Osmanlinin yilmaz savunucusu.

2008'in konusu.3 yıl. Konunun içeriğinden çok buna takıldım. Zaman gerçekten çok çabuk geçiyor. Konuya gelecek olursam. Diyelim Sevr hiç imzalanmadı. Ya Mondros? Mondros imzalandıktan 5 gün sonra bu ülkede neler yaşandı?

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Cuma namazına çok büyük bir kalabalık toplanır. Ezan okunduktan sonra halk dışarıda "Bayraksız namaz kılınmaz" diye bağırır. O esnada İçerdeki imam efendi, "Hürriyet olmayan bir yerde namaz kılınmaz" diyerek beyannamenin doğru olduğunu ifade eder. Bunun üzerine halk topluca kaleye hücum ederek, indirilen Şanlı Bayrağını yeniden Kale burçlarına diker ve Cuma namazını orada eda eder. Bayrak olayından sonra şehir adım adım savaşa sürüklenir, Arslan Bey başkanlığında kurulan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, her mahallede teşkilatlanarak harekete geçer.


ÂLEMİ İSLAMA HİTAP!


Ey Millet-i Necibe-i Osmaniye!

Vaktine hazır ol.




Bin üç yüz seneden beri Hz. Allah'ı ve

Peygamber-i zişanı hizmetinle razı ettiğin

Bir din ölüyor.




Ecdadının kanı ve canı pahasına fethettiği

Kalenin burcundaki al bayrağını indirdiler,

Yerine Fransız bayrağını çektiler.




Şimdi bayrağını geri yerine koyacak

Bir İslam gayreti sende hiç mi kalmadı.




Haydi davran!

Davran ki, azamet ve cesaretle

Hürriyetimizin timsali olan bayrağımızı

Yeniden dalgalandıralım.




Sen Allah'a bağlılığınla

Kendini gösterirsen, korkma!

Bütün Fransız milleti gelse seni yenemez.

Buna emin ol ve yürü!..


http://www.kahramanmaras.bel.tr/kent...rak-olayi.html
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Fransız'a böyle karşı koyan bu insanlarımız idam edildi. Urfa Valisi, Fransızları iyi karşılamadı diye yine bu topraklarda, İstanbul'da Ermeni zalimliğinden idam edildi. Bugün Fransızlar, Ermeniler, sözde Ermeni soykırımı iddialarında bulunurken, o dönemdeki Ermeni zalimliği iddialarıyla yapılan idamları, alınan mahkeme kararlarını delil gösterir.

3 yıl önce de dediğim gibi ben padişah Vahidettin'i hainlikle suçlamıyorum. Yatak odasına bile girilmişken, onun fazlaca bir söz hakkı kalmamıştı. Ama keşke Bandırma vapuruna binip anadolu halkıyla savaşan o olsaydı.

Sultan Vahideddin'i hainlikle suclamiyorum diyorsunuz ama bandirma vapuruna binmedigi icin pasiflikle itham ediyorsunuz. Ayrica Mustafa Kemal pasaya yetki verdi ve bu yetki nihayetinde Lozan gibi bir hezimete varan neticeler dogurdu diye elestiri yapiliyor...sizde elstirilere karsi, Vahdeddin yetki verdigi icin sucludur manasina gelecek yorumlar yapiyorsunuz.
Halbuki olaylar silsilesini iyi arastirsaniz, Sultan Vahdeddin'i , haliyle devleti bu hale getirenleri göreceksiniz. Mondrosdan önce Mondros'a götüren sebepleri elestirmeliyiz. Evvelcede söyledim, 2. Abdulhamidden sonra fiilen hükümdar yoktur. Saltanat resmi olmakla beraber temsili bir makam konumunda kalmistir. O halde devleti bu noktaya kimler hangi sartlarda getirdi bunu arastirmali ve hatayida bu minvalde aramaliyiz.


Ayrica 3. yilinda bir konuyu gündeme getirdigim icin bunu takilmissiniz.
Bastan söyleyelim özel bir niyetim yoktur. Haliyle takilmaniza sebebte yoktur.
Benim icin merakimi cezbeden konunun vakti önemli degildir. Degil 3 yil, 13 yil gecse bile ögrenmek icin heyecanlanirim. Konu o kadar hassas bir konuki nerdeyse yüzyil gecti aradan hala tartismalara gebe.
Ama güncellenmesi sizi rahatsiz ettiyse, konuyu kapatabilirsiniz veya mesajimi silebilirsiniz. Ben yeni bir baslik acip fikir alis verisimizi oradan da yürüte bilirdim fakat mevcut olan konu basligi üzerinden paylasmak istedim...yeni bir konu acmak luzumsuz gelmisti...