![]() |
#1 |
![]() Zeynep’in hıçkırıklarıyla irkildi annesi. Omuzları inip kalkıyor, sesi titriyordu. Gözleri kıpkırmızı olmuştu. Annesi üzüldü biricik kızının ağlamasına. Teselli etmek istedi. “Kim üzmüş benim bi’tanemi?” Kucağına aldı. Olanca şefkatiyle sardı. Zeynep hâlâ hıçkırıyordu. Annesinin göğsüne dayamıştı kafasını. Sabırla bekledi annesi. Hıçkırıklarının durmasını ve anlatmasını bekledi. Annesinden aldığı güvenle anlatmaya başladı Zeynep; arada içini çekerek, gözünü silerek.
“Anneciğim, bebeğimin kolu kopmuş, kaybolmuş. Bulamadım onu. Takmak istedim; ama bulamadım. Ben bebeğimin böyle kolsuz kalmasını sevmiyorum.” “Hadi, gel, bir de beraber arayalım.” dedi annesi. “Acaba burda mı? Yoksa, koltuğun arkasına mı sıkıştı? Kanepenin altına da bir bakalım. Saksının arkasına bakmış mıydın? Hay Allah, nerede bu?” Aradılar. Aradılar. Sonunda Zeynep’in çamaşırlarının arasında buldular küçük bebeğin minik kolunu. Bebeğin kolunu taktılar. Zeynep’in gözlerine bir pırıltı geldi. Yüzünde sanki güneş doğmuş gibiydi. Derin bir “Ohh!” çekti. Annesine teşekkür etti. Annesi onu kucağına aldı. Saçlarını okşadı. Öptü. Bir yandan da Zeynep’e bir şey anlatmak istedi. “Biliyor musun tatlım, Allah bize, o her şeyi içine koyduğu kitabında, yani Kur’ân’da şöyle sesleniyor: ‘İnananların başına olumsuz bir şey gelse, onlar derler ki: Biz Allah içiniz ve Allah’a dönücüleriz.’ (“İnna lillahi ve innâ ileyhi râciün.” Bakara Sûresi 156. ayet) Başımıza küçük de olsa bizi inciten, üzen bir şey geldiğinde bu ayeti okumamızı ister. Hatta bizi çok seven Peygamberimiz de sahabelerine, yani sohbet ettiği arkadaşlarına ‘Ayakkabınızın bağcığı koptuğunda bile bu ayeti okuyun.’ demiş. Arkadaşları da ‘O kadar küçük bir şey için de mi?’ diyecek olmuşlar. Peygamberimiz tebessüm ederek, ‘Evet, o kadar küçük bir şey için bile!’ demiş. ‘Kalbinizi inciten her şey sizin için bir musibet sayılır. O yüzden bu ayeti kalbiniz ne zaman incinirse, ne zaman sizi üzen bir şey olursa okumalısınız.’ “Gel, seninle biz de bu ayeti okuyalım. Bebeğin kolu kaybolunca, çok üzüldün ya, onun için. Elhamdülillah, aradık ve Allah bize onu buldurdu. Bebeğin kolunu yerine taktık ve üzüntümüz sevince döndü.” Zeynep’le annesi ayeti okudular ve bu ayetle bizi teselli eden, kaybettiklerimizi bize bulduran, kalbimizin incindiğini bilen Rabb’imize şükrettiler.
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|