HEP SİZİN İSTEDİĞİNİZ OLACAK DEĞİL Mİ ?

Bu ülkede milyonlarca insan daha fazla demokrasi derken kulaklarını tıkayanlar şimdi farklı bir operasyon peşinde.

Hukuk tanımayan, nizam takmayan, milli irade falan umurunda olmayanlar bugün ülkenin en tepesindeki ismi Cumhurbaşkanını etkisiz hale getirmek için düğmeye bastı.

Rektör atamaları bir önceki Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde hep tartışıldı. Sezer’in atadığı isimlerin büyük bir bölümü millet vicdanını yaralayan bir yol izlenerek göreve getirildiği için tepki çekti.

Millet yüreğinde hep bir isyan yaşadı ama ülkenin Cumhurbaşkanını etkisiz hale getirecek bir hamle yapmayı aklından geçirmedi.

Hatırlasanıza;

Ahmet Necdet Sezer bırakın ikinci olanı iki oy alan adayı bile rektör atamadı mı ?

Üniversitede kimsenin yönetici olarak istemediği isimler bu ülkenin en yüksek eğitim kurumlarında yöneticilik yapmadı mı ?

Sezer’in yaptığı bu mahalle baskısını kıs kıs gülerek ve bir milletten intikam almanın hazzını yaşayarak kutlayanlar şimdi niçin bu kadar yaygara yapıyor ?

Rektör atamaları YÖK’ün belirlediği adaylar arasından Cumhurbaşkanı tarafından yapılmıyor mu ?

Evet.

Cumhurbaşkanı, YÖK’ün sunduğu listeden istediği kişiyi rektör atayamaz mı ?

Atar.

Cumhurbaşkanları yaptıkları tasarruflar yargı yolu kapalı devletin en tepesindeki isimler değil mi ?

Aynen öyle.

Peki Sezer iki oy alan adayı rektör atayınca sesi çıkmayanlar, Gül ikinci olanı atayınca niye yaygara yapıyor ?

İşte mesele burada.

Bu ülkede bir kesim hep kendi istediklerinin olmasına alışmış. Başkasını kabul etmiyor.

Yeni operasyon Cumhurbaşkanının rektör atamalarını yargı yoluyla tartışmaya açmak.

Bu bir başkaldırı.

Bu bir otorite sarsma denemesi.

Bu operasyon Cumhurbaşkanı Gül’ün yetkilerini etkisizleştirme girişimi.

Bu, Cumhurbaşkanına karşı bir yargı darbesi.

Eğer yersen.

Düne kadar alkışladığınız sistem, başındaki insan değişince mi tukaka oldu ?

Önce Cumhurbaşkanının etnik kökenini tartışmaya açın sonra tasarruflarını yargı kararıyla yok sayın.

Yine tutturamayacaksınız.

Bunun bir sonraki aşaması önümüzdeki İstanbul Üniversitesi Rektörü ataması.

YÖK’ün üniversitedeki seçimde kıl payı ikinci olan adayı köşke birinci sırada göndermesi bazılarını çıldırtıyor.

Cumhurbaşkanı Gül’ü baskı altına almak için 9 Eylül Rektörlüğü için idare mahkemesinin kararı cuk oturdu.

Ama bütün bu tezgahı kuranların unuttuğu bir şey var.

Abdullah Gül milletinin Cumhurbaşkanı.

Ve bu millet bunca zorlukları aşıp seçtiği Cumhurbaşkanını size kolay harcatmaz.

Bunu bir köşeye yazın.