![]() |
#11 |
![]() Bir adam, Hz. Ömer’e gelip kendi tarlasını şikâyet eder: “Ya Ömer, sen halifemizsin, ben rızkımı tarlamdan kazanıyorum, beş çocuk ve karıma tarlamı ekip biçerek bakıyorum ama tarlam bana birkaç yıldır ürün vermiyor…”
Hz. Ömer, onu dinler ve elindeki kâğıda bir şeyler yazarak katlar, adama verir. “, Sakın yazdıklarımı okuma ve tarlana göm bu kâğıdı.” Adam yıllar boyunca tarladan yüksek verim alır ve bir gün o kâğıtta ne yazıyor diye çıkarıp bakar: “ Ey toprak, helalinden çalışan bu çiftçiye eğer rızkını vermezsen, seni satın alıp Yahudi mezarlığı yaparım… ” Görüyorsunuz, mübareklerin sözü taşa, toprağa, dağa, hayvana geçiyordu ama bizim sözlerimiz çocuklarımıza bile geçmiyor, halimiz harap, affa ihtiyacımız var. Cenabı Allah, suyu toprağı yarattıkları rızıklansın diye yarattı. Şimdi toprak demek, arazi demek. Yıllarca biriktirip arazi alıyor ve oradan İMAR geçene kadar bekliyoruz. Yazık ki arazilerimizden İmar geçene kadar da yüreğimizde İMAN kalmıyor! Rabbim acısın bizlere… Cumanız hayr olsun… |
|
![]() |
![]() |
#12 |
![]() Namazlarını kılan Müslüman biri askerlikte, devlet dairesinde, büyük şirketlerde yükselemez. İmam Hatip’liyse puanı kırılır ki iyi bir üniversite okuyamasın, başörtüsü yasağı vardır ki okula gidemesin, adam olamasın ama bir adam hademe, odacı, şoför, bahçıvansa büyük bir hoşgörü vardır, ona karışmazlar, namazını kılar, orucunu tutar…
Bu yüzden adam olamadık, iyi yerlere gelemedik, memleketin yarısı oy verdi iktidar olamadık… Sanki birileri bizim güdük kalmamız için 90 yıl uğraştı. İslâm, küçük görev adamlarının, zararsızların, yetkisizlerin dini oldu. Bizi böyle aşağıladılar yıllarca. Makama gelemedik, yönetemedik. Kıs kıs güldüler. Hesaplar değişiyor şimdi, değişecek, çünkü İslâm; sadece Satı Hanım’ın, Bayram Efendi’nin dini değildir, bunu öğrenecekler… Konu İntifada tarafından (09-07-2011 Saat 03:59 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
#13 |
![]() Cehennemin yan etkileri genellikle yüksek ateş olarak görünür!
-B.Akyürek Konu İntifada tarafından (09-07-2011 Saat 04:07 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
#14 |
![]() İsraille ilişki diplomatik zinadır !
-B.Akyürek |
|
![]() |
![]() |
#15 |
![]() Erkekler ister ki bayram sabahı önce kendi babasının evine gidebilsin, ailesine halen erkek olduğunu ispat edebilsin ama kadınlar da tam aksine evlendiği adamı nasıl bir köleye çevirdiğini göstermek için mübarek bayram fırsatlarını kaçırmazlar.
İki gün önceden sesli olarak bayram planları yapan erkeklerin ortak cümlesi şudur: “ Önce babamlara gider, oradan da filanca yola çıkarak sizinkilere uğrarız…” Bu cümleler hiç gerçekleşmez… İki gün sonra, erkeğimiz bayram namazından itibaren kadının ailesinde söze karışmadan oturup akşam eder. İkinci gün, karısının ikindide uyanmasını bekler, babasına gider bir kahve içimi oturup dönerler. Çünkü, ya trafiğe kalmayalım diyordur kadın veya migreni tutmuştur ama Kurban Bayramı’ysa mutfağa gidip et doğramak bahanesiyle parmağını kopartan gelinlere de rastlanmıştır… Aile kavgalarının çoğu bayramlarda çıkıyor. Umut, önümüzdeki bayramlara saklanıyor, küskünlükler inanılmaz rakamlara ulaşıyor fakat sonuç değişmiyor. Sırf bu yüzden bile evlenmemekte hayır var… “Yok abi, ben farklıyım, kodum mu oturturum, hata sizde” diyorsanız, evlenin biraz da size gülelim. ![]() |
|
![]() |
![]() |
#16 |
![]() ÇAY VER LA TÜRKÜSÜ Yine bu sabah çay ocağında çay ver la, çay ver la, çay ver la, çay çay çay afyonum patlamış ciğerim sökülmüş burdayım duman altında..... Sen ey ocakçı, karnım acıktı çay ver la, çay ver la, çay ver la, çay çay çay sözümüz geçmiyor karılarımıza doyarım ben pohaçayla... Eğer ölürsem, ben nikotinden çay ver la, çay ver la, çay ver la, çay çay çay sen içmelisin benim yerime öksür gel mezarıma... |
|
![]() |
![]() |
#17 |
![]() SEBZE YEMEKLERİ ILIMLI İSLAM PROJESİDİR!
Dikkat ediyorsanız son on yılda diyetisyenler, doktorlar etten uzak durmamızı ve sebze yemekleriyle meyve yememizi öğütlüyorlar. Oysa “İnsan, yediğidir.” denildiğini bilirsiniz. Budistler sabah akşam pırasa, elma filan yerler. Bu yüzden pasif direnişin, sabrın timsali olmuşlardır. Batı; Müslüman ülkeleri sebzeye yönlendirip çelimsiz bireyler oluştururken kendileri domuz yiyip saldırgan oldular. Kırmızı etten korkan bu ümmet çok zayıfladı… Yediğimiz sebzeler kadar yumuşak ve hazmı kolay bireyler olduk. Hunlular, Selçuklular et yiyorlardı. Et yemek için göçebe yaşadık, göçebe yaşadıkça fetih duygularımız gelişti. Lütfen, sözlerime kulak veriniz ve gücünüz yettikçe et yiyiniz ki tekrar güçlenip kuvvetlenelim. Domuz yiyip İslam ülkelerine saldıran Batı’yı taze fasulye yiyerek yenemeyiz. Et yemeye devam, kollestrol mollestrol hikâye, numaraya gelmeyin… |
|
![]() |
![]() |
#18 |
![]() Adamlar bizi konu edinmeden kendilerine "Amerikan başkanı" seçemiyorlar.
Milyar dolar harcayıp film veya albüm yapıyorlar biz korsanını çıkartıp köşe oluyoruz. Mars’a gidiyorlar biz fotoğraflarına bakıyoruz. İcat yapıyorlar çakmasını üretiyoruz. inanılmaz laboratuarlarda hastalıklara çare buluyorlar biz hasta oluyoruz! Batınca para veriyorlar. Çıkınca “Teğet geçti” diyoruz. İyi ki varlar. Amerika’yı seviyoruz… |
|
![]() |
![]() |
#19 |
![]() Kunduralar ayakta ölür !
|
|
![]() |
![]() |
#20 |
![]() Muhteşem ötesi..Bülent Akyürek'le tanışma fırsatı bulmuştum.
Terk ettiğim kitap okum alışkanlığımı bana tekrar kazandıran, adam gibi bir adam o..;):D |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|