Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Ak Forest** · 10-29-2007, 16:58

Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), ABD tarafından, daha doğrusu gelişmiş olan Batılı devletler tarafından, İslam âlemini sosyal, ekonomik ve dini alanda reformlar ön gören bir ‘terbiye etme’ hareketi olarak görülüyor. Projenin adı yeni olmakla beraber Sovyet Bloğu’nun dağılması ve Kızıl tehlikenin ortadan kalkmasıyla, ortaya çıkan ve tehdit olarak görülen İslam dünyasını ehlileştirme sürecinin devamı konumunda bulunuyor.

Bu projeyle İslam ülkelerinin ekonomik ve sosyal yaşamları, Batılı devletler tarafından kontrol edilmeye çalışılırken, asıl tehlike ise hoşgörü ve diyalog adı altında İslam’ın temel akidelerini değiştirmeye yönelik çabalar olarak ortaya çıkıyor. Bu, bazı ülkelerde baskı yapılarak gerçekleştirilirken, bazılarında ise tanınmış din adamları eliyle yapılıyor,

Türkiye, kilit üç ülkeden biri konumunda olması sebebiyle ayrı bir önem arz ediyor. Durum böyle olunca, Ortadoğu uzmanı ve araştırmacı Ahmet Emin Dağ ile BOP’un amacı, arkasında kimler olduğu, hangi ülkede nasıl işlediği, Türkiye’nin, İsrail’in ve İran’ın rolü ve bu süreçte neden binlerce Medrese kapatıldığını konuştuk.

Türkiye’de bir BOP algısı, bir BOP korkusu var. BOP genel anlamıyla nedir?

Büyük Ortadoğu Projesi, Amerika Birleşik Devletleri yönetimi tarafından 2003 yılı sonlarında hazırlanan ve Fas’tan Afganistan’a kadar uzanan İslam dünyasında siyasi, ekonomik, sosyal ve dini reformları ön gören dönüşüm projesidir. İslam dünyasındaki kimi siyasi görüşleri kendisi için büyük bir tehdit olarak algılayan ABD, bu tür hareketlerin taban ve destek bulduğu Büyük Ortadoğu bölgesini siyasal ve ekonomik reformlarla dönüştürüp kendi politikalarıyla uyumlu iktidarların güçlendirilmesini ön görmüştür. Büyük Ortadoğu Projesi, daha önce Batılı ülkeler tarafından gelişmekte olan ülkelere önerilen reform programlarından farklı olarak pratik uygulamaya dönük üç önemli unsuru barındırmaktaydı.

Bunlardan ilki; G–8 ülkeleri, Arap dünyasında demokrasi, insan hakları, medya özgürlüğü ile kadın haklarını savunan sivil toplum örgütlerini doğrudan maddi olarak destekleyip reformcu çevrelerin elini güçlendirecekler, ikincisi; G–8 ülkeleri, sivil toplum örgütlerinin ve medyanın her hangi bir kısıtlama olmaksızın çalışmaları konusunda bölge ülkelerini cesaretlendirecekler ve üçüncüsü ise; G–8 ülkeleri, bölgedeki reform sürecini takip edecek bir mekanizma geliştirecekler.

Haziran 2004 tarihindeki zirve toplantısında Reformların desteklenmesi için ‘G–8 Planı’ adıyla kabul edilen belge çerçevesinde bölge için yeni bir girişim başlatılarak reformların bölgenin iç dinamiklerinden yola çıkılarak gerçekleştirilmesi gerektiği duyurulmuştur. Detaylı planda, ülke bazında Batılı ülkelerin Büyük Ortadoğu Bölgesi’nde ne gibi katkılar yapacağı sıralanmış ve yükümlülükler belirlenmiştir. Aynı toplantıda, projenin adı ‘Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Girişimi’ olarak değiştirilmiştir. Toplantı ardından bölge ülkelerinde demokrasi programlarının koordine edilmesi ve yerel projeler oluşturulması amacıyla ‘Demokrasi Yardım Diyaloğu’ adıyla bir sekretarya oluşturulmuş ve bunun eş başkanlığına Türkiye, İtalya ve Yemen getirilmiştir

Arkasında kimler vardır?

Yukarıda söylediğimiz gibi bu planın arkasında ABD’nin başını çektiği G–8 grubunu oluşturan ülkeler bulunmaktadır. Bunlar, Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Kanada, Japonya ve Rusya’dır. Dolayısıyla BOP her ne kadar Amerikan projesi olsa da, arkasında İslam’ın ve Müslümanların sindirilmesinden çıkarı olan tüm Batılı ülkeler bulunmaktadır.

Amacı nedir ve neye hizmet ediyor?

İslam ülkelerine demokrasiyi getirmek. Ama gerçekte bu projenin öncelikle iki önemli hedefi var: Siyasi ehlileştirme ve ekonomik ehlileştirme. Amerika’daki Neo-con’lara göre, Batılılara karşı şiddeti beslediğine inanılan İslam dünyasındaki siyasi ortam değişmeli. Bu nedenle Batı karşıtı akımların güçlenmesine neden olan rejimler, demokrasi ve siyasal reformlar adı altında değişmeli, böylece bölgede mevcut bulunan monarşik yapıyı dağıtılmalı ve yerlerine kontrolü kolay ‘zayıf’ aktörlerin getirilmesi hedefleniyor.

Son Irak savaşı açık biçimde ortaya koydu ki, ABD hoşlanmadığı her ülkeyi askeri yöntemlerle yok etmeye kalkması halinde milyarlarca dolarlık masraf ve birçok siyasi risk yaşamakta. Ama bu dönüşümü yerel aktörler eliyle yapması çok daha ucuza mal olacaktır. Gürcistan, Azerbaycan, Katar, gibi ülkelerdeki kadife devrimler bunun bir uzantısı. ABD’nin BOP ile gerçekleştirmek istediği dönüşümün en önemli ayaklarından biri oluşturan ekonomik reformlar, bölgenin serbest piyasa ekonomisine geçmesi, refah düzeyini arttıracak unsurlar içeriyor. Bu çerçevede, İsrail’in de dâhil olduğu serbest ticaret bölgeleri kurulması, işletmelerin finansmanında yardımcı olunması ve bölge ülkelerinin dünya ticareti ile entegre olmaları amacıyla Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üyeliği teşvik edilecek.

BOP’un amacı sadece siyasi ve ekonomik alanda mı nüfuz kurmak?

Hayır. Asıl tehlikeli olanı dini alanda yapmak istedikleri. Amerikan karşıtı şiddeti beslediğine inanılan temel unsur İslam dininin bizzat kendisi... Dolayısıyla bunun içeriğinin değiştirilmesi temel hedeftir. Bu nedenle BOP’un dini boyutu İslam’ı seyreltmeyi, siyasal taleplerini budamayı ve ılımlı yepyeni bir din ortaya koymayı hedefliyor. Amerikan yönetimi, Büyük Ortadoğu bölgesinde kendi projesine destek verecek ılımlı gördüğü İslamcı gruplarla işbirliği yaparak İslam’ı dönüştürmeyi hedeflemektedir. Bu amaçla Türkiye, Mısır, Ürdün, Fas, Irak, Pakistan ve Endonezya’da değişik gruplar ya da resmi dini çevrelerle diyalog kurarak alternatif bir İslam anlayışı hâkim kılmaya çalışıyor. Yine bu çerçevede İslami eğitim kurumlarının içeriğini değiştirerek, eğitim müfredatını Amerikan İslam’ına uygun hale getiriyor. Birçok ülkede bağımsız İslami eğitim kurumları budanarak, ya kapatılıyor ya da içeriği boşaltılıyor. Yeni tür bir Müslüman tipi ve aydın tipi oluşturulmaya çalışılıyor.

BOP şu an hangi aşamada? Ve hangi ülkede nasıl işliyor?

Şu an tüm hızıyla uygulanıyor. Uygulama ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. Örneğin Suudi Arabistan’da yerel seçimlerin yapılması ve dini gruplara karşı yürütülen kapsamlı savaşla kendini gösteren süreç, Mısır’da eğitim müfredatının değiştirilmesi, Yemen ve Pakistan’da medreselerin kapatılması, Bangladeş’te imamların Batılı terbiyeden geçirilmesi, Endonezya’da ise militarist baskılar şeklinde uygulanıyor.

Türkiye BOP’un neresinde yer alıyor? Rolü nedir?

Türkiye, Bop sekretaryası diyebileceğimiz Demokrasi Yardım Diyaloğu’nun üç temel ülkesinden biri olarak tüm sürecin içinde. Sekretarya olarak her ülkenin yerel koşullarına uygun bir değişim formülü bulunmaya çalışılıyor. Yine aynı çerçevede Türkiye’nin İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) genel sekreterliğini ele geçirmesi benzer çabaların örgüt çatısı altında yürütülmesi riskini getiriyor. Türkiye’nin örgüt toplantılarında sürekli değişimden ve dönüşümden bahsetmesi BOP sürecinin bir ayağında İKÖ’nün kullanıldığı izlenimini güçlendiriyor.

Birçok İslam ülkesinde binlerce Medrese kapatıldı. BOP’la ilişkisi nedir?

Evet. Başta Yemen ve Pakistan olmak üzere İslam dünyasının birçok bölgesinde medreselerin kapısına kilit vuruldu. Bunda gerekçe söz konusu medreselerin ruhsatsız işlediği idi. Oysa temel sebep, bu medreselerde ABD’nin hükümetlere dayattığı müfredatın uygulanmaması idi. Yemen’de bir yılda kapatılan medrese sayısı bini aştı. Pakistan’da binlerce öğrenci bu okullardan atıldı. Suriye’de bazıları kapatıldı, Endonezya’da aynı şekilde onlarca medreseye yasak getirildi.

Bu projede İran’ın konumu nedir?

Proje doğrudan İran’ı hedef alan bir proje olmadığından genel olarak tüm İslam dünyasına dönük hesaplardan İran da nasibine düşene alıyor. Ancak onun farklı bir özelliği de nükleer gücü sahip bir ülke olması. Irak işgalinden sonra güneyde etkinliğini arttıran İran, sahip olduğu nükleer güç ile İsrail’e karşı en ciddi askeri tehditlerden biri durumunda. Bu nedenle bölgeye dönük BOP çerçevesinde gerçekleştirilmesi düşünülen siyasal değişikliklerde İran öncelik taşıyacaktır

**scheriff30** · 10-31-2007, 14:15

allah c.c. hayin tuzaklardan ve bizleri asimile etmek isteyenleri kazdıkları kuyuya mahkum etmesi duasıyla

**sadeceali** · 12-08-2007, 18:38

amin.....

**malcolm x** · 08-13-2008, 15:10

eeee ben anlamadım şimdi abd nin kurduğu bop projesi eşbaşkan da bizim başbakanımız kafam karıştı :-[

**atabek** · 08-13-2008, 23:11

Gerçektende Başbakanımız neden ben eşbaşkanıyım dedi

08-14-2008, 01:23

Bop neyse ne Başbakanımız eş başkanıyım dediyse bir bildiği vardır. Demekki öyle gerekmiş. Ülke yönetmek strateji oyunu gibidir. Gerektiğinde aleyhine olan durumları bile lehine çevirebilme sanatıdır. İşte bu oyunun adı Siyasettir.

**tayyeab** · 08-20-2008, 15:18

tayyip efendinin eş başkanı oldugu bir projedir:D

**Akıncı44** · 08-20-2008, 17:08

Alıntı:

muhafazakargenc Nickli Üyeden Alıntı

Bop neyse ne Başbakanımız eş başkanıyım dediyse bir bildiği vardır. Demekki öyle gerekmiş. Ülke yönetmek strateji oyunu gibidir. Gerektiğinde aleyhine olan durumları bile lehine çevirebilme sanatıdır. İşte bu oyunun adı Siyasettir.

O dediğine politika derler kardesım.Doğru düzgün açıklama yapılamamıstır.Çünkü yalnış bir söylem ve eylem oldugu acıkca ortadadır...Rabbim bu yanlışları görüp ondan ateşten kaçar gibi kaçmayı cümlemize nasip eylesin.Zira bunun hesabını öteki alemde veremeyiz...

selam ile...

**devrimci** · 08-22-2008, 14:26

eşbaşkanının Recep Tayyip Erdoğan olduğu ortadoğunun tamamını batı sömürgesi yapma projesi.

en büyük işbirlikçilerinden birisi de annesinden ve babasından ahlak dersi almadığı için üyenin ağzı bir hayli bozuk.Bu sebepten dolayı bozuk beyninde kurduğun bu edepsiz yorumu siliyorum.

Hüdaverdi

**aknesill** · 08-22-2008, 19:54

Alıntı:

devrimci Nickli Üyeden Alıntı

eşbaşkanının Recep Tayyip Erdoğan olduğu ortadoğunun tamamını batı sömürgesi yapma projesi.

en büyük işbirlikçilerinden birisi de *

sen Atatürk'ü hiç tanıdın mı? Atatürk "komünizmin başını nerede görürseniz ezin" demiş ve aynı zamanda Türkiye'nin ilk komünist partisini kurdurmuştur..Tayyip ERDOĞAN'IN da bop eşbaşkanı olma gerekçesi Atatürkün komünist parti kurdurma gerekçesi ile aynıdır..halk biliyor da senin gibi zırva takımına prim vermiyor..

10-29-2007, 16:58	#1
Kullanıcı Adı Ak Forest	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), ABD tarafından, daha doğrusu gelişmiş olan Batılı devletler tarafından, İslam âlemini sosyal, ekonomik ve dini alanda reformlar ön gören bir ‘terbiye etme’ hareketi olarak görülüyor. Projenin adı yeni olmakla beraber Sovyet Bloğu’nun dağılması ve Kızıl tehlikenin ortadan kalkmasıyla, ortaya çıkan ve tehdit olarak görülen İslam dünyasını ehlileştirme sürecinin devamı konumunda bulunuyor. Bu projeyle İslam ülkelerinin ekonomik ve sosyal yaşamları, Batılı devletler tarafından kontrol edilmeye çalışılırken, asıl tehlike ise hoşgörü ve diyalog adı altında İslam’ın temel akidelerini değiştirmeye yönelik çabalar olarak ortaya çıkıyor. Bu, bazı ülkelerde baskı yapılarak gerçekleştirilirken, bazılarında ise tanınmış din adamları eliyle yapılıyor, Türkiye, kilit üç ülkeden biri konumunda olması sebebiyle ayrı bir önem arz ediyor. Durum böyle olunca, Ortadoğu uzmanı ve araştırmacı Ahmet Emin Dağ ile BOP’un amacı, arkasında kimler olduğu, hangi ülkede nasıl işlediği, Türkiye’nin, İsrail’in ve İran’ın rolü ve bu süreçte neden binlerce Medrese kapatıldığını konuştuk. Türkiye’de bir BOP algısı, bir BOP korkusu var. BOP genel anlamıyla nedir? Büyük Ortadoğu Projesi, Amerika Birleşik Devletleri yönetimi tarafından 2003 yılı sonlarında hazırlanan ve Fas’tan Afganistan’a kadar uzanan İslam dünyasında siyasi, ekonomik, sosyal ve dini reformları ön gören dönüşüm projesidir. İslam dünyasındaki kimi siyasi görüşleri kendisi için büyük bir tehdit olarak algılayan ABD, bu tür hareketlerin taban ve destek bulduğu Büyük Ortadoğu bölgesini siyasal ve ekonomik reformlarla dönüştürüp kendi politikalarıyla uyumlu iktidarların güçlendirilmesini ön görmüştür. Büyük Ortadoğu Projesi, daha önce Batılı ülkeler tarafından gelişmekte olan ülkelere önerilen reform programlarından farklı olarak pratik uygulamaya dönük üç önemli unsuru barındırmaktaydı. Bunlardan ilki; G–8 ülkeleri, Arap dünyasında demokrasi, insan hakları, medya özgürlüğü ile kadın haklarını savunan sivil toplum örgütlerini doğrudan maddi olarak destekleyip reformcu çevrelerin elini güçlendirecekler, ikincisi; G–8 ülkeleri, sivil toplum örgütlerinin ve medyanın her hangi bir kısıtlama olmaksızın çalışmaları konusunda bölge ülkelerini cesaretlendirecekler ve üçüncüsü ise; G–8 ülkeleri, bölgedeki reform sürecini takip edecek bir mekanizma geliştirecekler. Haziran 2004 tarihindeki zirve toplantısında Reformların desteklenmesi için ‘G–8 Planı’ adıyla kabul edilen belge çerçevesinde bölge için yeni bir girişim başlatılarak reformların bölgenin iç dinamiklerinden yola çıkılarak gerçekleştirilmesi gerektiği duyurulmuştur. Detaylı planda, ülke bazında Batılı ülkelerin Büyük Ortadoğu Bölgesi’nde ne gibi katkılar yapacağı sıralanmış ve yükümlülükler belirlenmiştir. Aynı toplantıda, projenin adı ‘Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Girişimi’ olarak değiştirilmiştir. Toplantı ardından bölge ülkelerinde demokrasi programlarının koordine edilmesi ve yerel projeler oluşturulması amacıyla ‘Demokrasi Yardım Diyaloğu’ adıyla bir sekretarya oluşturulmuş ve bunun eş başkanlığına Türkiye, İtalya ve Yemen getirilmiştir Arkasında kimler vardır? Yukarıda söylediğimiz gibi bu planın arkasında ABD’nin başını çektiği G–8 grubunu oluşturan ülkeler bulunmaktadır. Bunlar, Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Kanada, Japonya ve Rusya’dır. Dolayısıyla BOP her ne kadar Amerikan projesi olsa da, arkasında İslam’ın ve Müslümanların sindirilmesinden çıkarı olan tüm Batılı ülkeler bulunmaktadır. Amacı nedir ve neye hizmet ediyor? İslam ülkelerine demokrasiyi getirmek. Ama gerçekte bu projenin öncelikle iki önemli hedefi var: Siyasi ehlileştirme ve ekonomik ehlileştirme. Amerika’daki Neo-con’lara göre, Batılılara karşı şiddeti beslediğine inanılan İslam dünyasındaki siyasi ortam değişmeli. Bu nedenle Batı karşıtı akımların güçlenmesine neden olan rejimler, demokrasi ve siyasal reformlar adı altında değişmeli, böylece bölgede mevcut bulunan monarşik yapıyı dağıtılmalı ve yerlerine kontrolü kolay ‘zayıf’ aktörlerin getirilmesi hedefleniyor. Son Irak savaşı açık biçimde ortaya koydu ki, ABD hoşlanmadığı her ülkeyi askeri yöntemlerle yok etmeye kalkması halinde milyarlarca dolarlık masraf ve birçok siyasi risk yaşamakta. Ama bu dönüşümü yerel aktörler eliyle yapması çok daha ucuza mal olacaktır. Gürcistan, Azerbaycan, Katar, gibi ülkelerdeki kadife devrimler bunun bir uzantısı. ABD’nin BOP ile gerçekleştirmek istediği dönüşümün en önemli ayaklarından biri oluşturan ekonomik reformlar, bölgenin serbest piyasa ekonomisine geçmesi, refah düzeyini arttıracak unsurlar içeriyor. Bu çerçevede, İsrail’in de dâhil olduğu serbest ticaret bölgeleri kurulması, işletmelerin finansmanında yardımcı olunması ve bölge ülkelerinin dünya ticareti ile entegre olmaları amacıyla Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üyeliği teşvik edilecek. BOP’un amacı sadece siyasi ve ekonomik alanda mı nüfuz kurmak? Hayır. Asıl tehlikeli olanı dini alanda yapmak istedikleri. Amerikan karşıtı şiddeti beslediğine inanılan temel unsur İslam dininin bizzat kendisi... Dolayısıyla bunun içeriğinin değiştirilmesi temel hedeftir. Bu nedenle BOP’un dini boyutu İslam’ı seyreltmeyi, siyasal taleplerini budamayı ve ılımlı yepyeni bir din ortaya koymayı hedefliyor. Amerikan yönetimi, Büyük Ortadoğu bölgesinde kendi projesine destek verecek ılımlı gördüğü İslamcı gruplarla işbirliği yaparak İslam’ı dönüştürmeyi hedeflemektedir. Bu amaçla Türkiye, Mısır, Ürdün, Fas, Irak, Pakistan ve Endonezya’da değişik gruplar ya da resmi dini çevrelerle diyalog kurarak alternatif bir İslam anlayışı hâkim kılmaya çalışıyor. Yine bu çerçevede İslami eğitim kurumlarının içeriğini değiştirerek, eğitim müfredatını Amerikan İslam’ına uygun hale getiriyor. Birçok ülkede bağımsız İslami eğitim kurumları budanarak, ya kapatılıyor ya da içeriği boşaltılıyor. Yeni tür bir Müslüman tipi ve aydın tipi oluşturulmaya çalışılıyor. BOP şu an hangi aşamada? Ve hangi ülkede nasıl işliyor? Şu an tüm hızıyla uygulanıyor. Uygulama ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor. Örneğin Suudi Arabistan’da yerel seçimlerin yapılması ve dini gruplara karşı yürütülen kapsamlı savaşla kendini gösteren süreç, Mısır’da eğitim müfredatının değiştirilmesi, Yemen ve Pakistan’da medreselerin kapatılması, Bangladeş’te imamların Batılı terbiyeden geçirilmesi, Endonezya’da ise militarist baskılar şeklinde uygulanıyor. Türkiye BOP’un neresinde yer alıyor? Rolü nedir? Türkiye, Bop sekretaryası diyebileceğimiz Demokrasi Yardım Diyaloğu’nun üç temel ülkesinden biri olarak tüm sürecin içinde. Sekretarya olarak her ülkenin yerel koşullarına uygun bir değişim formülü bulunmaya çalışılıyor. Yine aynı çerçevede Türkiye’nin İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) genel sekreterliğini ele geçirmesi benzer çabaların örgüt çatısı altında yürütülmesi riskini getiriyor. Türkiye’nin örgüt toplantılarında sürekli değişimden ve dönüşümden bahsetmesi BOP sürecinin bir ayağında İKÖ’nün kullanıldığı izlenimini güçlendiriyor. Birçok İslam ülkesinde binlerce Medrese kapatıldı. BOP’la ilişkisi nedir? Evet. Başta Yemen ve Pakistan olmak üzere İslam dünyasının birçok bölgesinde medreselerin kapısına kilit vuruldu. Bunda gerekçe söz konusu medreselerin ruhsatsız işlediği idi. Oysa temel sebep, bu medreselerde ABD’nin hükümetlere dayattığı müfredatın uygulanmaması idi. Yemen’de bir yılda kapatılan medrese sayısı bini aştı. Pakistan’da binlerce öğrenci bu okullardan atıldı. Suriye’de bazıları kapatıldı, Endonezya’da aynı şekilde onlarca medreseye yasak getirildi. Bu projede İran’ın konumu nedir? Proje doğrudan İran’ı hedef alan bir proje olmadığından genel olarak tüm İslam dünyasına dönük hesaplardan İran da nasibine düşene alıyor. Ancak onun farklı bir özelliği de nükleer gücü sahip bir ülke olması. Irak işgalinden sonra güneyde etkinliğini arttıran İran, sahip olduğu nükleer güç ile İsrail’e karşı en ciddi askeri tehditlerden biri durumunda. Bu nedenle bölgeye dönük BOP çerçevesinde gerçekleştirilmesi düşünülen siyasal değişikliklerde İran öncelik taşıyacaktır

10-31-2007, 14:15	#2
Kullanıcı Adı scheriff30	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? allah c.c. hayin tuzaklardan ve bizleri asimile etmek isteyenleri kazdıkları kuyuya mahkum etmesi duasıyla

12-08-2007, 18:38	#3
Kullanıcı Adı sadeceali	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? amin.....

08-13-2008, 15:10	#4
Kullanıcı Adı malcolm x	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? eeee ben anlamadım şimdi abd nin kurduğu bop projesi eşbaşkan da bizim başbakanımız kafam karıştı :-[

08-13-2008, 23:11	#5
Kullanıcı Adı atabek	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? Gerçektende Başbakanımız neden ben eşbaşkanıyım dedi

08-14-2008, 01:23	#6
Kullanıcı Adı muhafazakargenc	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? Bop neyse ne Başbakanımız eş başkanıyım dediyse bir bildiği vardır. Demekki öyle gerekmiş. Ülke yönetmek strateji oyunu gibidir. Gerektiğinde aleyhine olan durumları bile lehine çevirebilme sanatıdır. İşte bu oyunun adı Siyasettir.

08-20-2008, 15:18	#7
Kullanıcı Adı tayyeab	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? tayyip efendinin eş başkanı oldugu bir projedir:D

08-22-2008, 14:26	#9
Kullanıcı Adı devrimci	Büyük Ortadogu Projesi nedir ??? eşbaşkanının Recep Tayyip Erdoğan olduğu ortadoğunun tamamını batı sömürgesi yapma projesi. en büyük işbirlikçilerinden birisi de annesinden ve babasından ahlak dersi almadığı için üyenin ağzı bir hayli bozuk.Bu sebepten dolayı bozuk beyninde kurduğun bu edepsiz yorumu siliyorum. Hüdaverdi

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)