CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "çarşaf açılımı" pardon "kapanımı" sürüyor. Hergün bir toplantıda partisine katılan başörtülü, çarşaflı hatta peçeli hanımlara rozet takan Baykal "seçimler yaklaşırken münafıklık yapıyor" suçlamalarına karşılık samimiyetini göstermek için bazı bölgelerde "çarşaflı aday"
gösterme kararı aldı ....

MİZAH…MİZAH…

"Biz insanların giyim kuşamıyla ilgili değiliz; taşıdıkları değerlerle, savundukları ilkelerle ilgiliyiz. Zaten çarşaflılar ikiye ayrılır; içi aydınlık olanlar ve olmayanlar" sözleriyle gündemi belirleyen Baykal, şimdi de siyasi rakiplerini çarşaflı adaylarla vurarak deyim yerindeyse çarşafa dolaştıracak.

29 Mart 2009 tarihinde yapılacak olan yerel seçimler hakkında yakın arkadaşlarıyla bir değerlendirme toplantısı yapan Baykal "dindar seçmenin çoğunlukta olduğu İstanbul Fatih, Konya, Erzurum gibi bölgelerde "içi aydınlık olan çarşaflı, başörtülü ve sakallı adaylar" çıkarma kararı aldı. Bu konuda "çarşaflı" gazeteci-yazar Emine Şenlikoğlu başta olmak üzere Şule Yüksel Şenler, Merve Kavakçı, Yücel Çakmaklı, Hayrettin Karaman, Adnan Oktar gibi İslami camianın sevilen isimlerine "belediye başkan adayı" olmaları için teklif götürülecek.

Deniz Baykal, bir gazetecinin "peki bir çarşaflı adayınız seçimi kazanırsa makamında çarşafını atarak mı görev yapacak?" sorusuna ise şu cevabı verdi;

"Tabii ki kamusal alanda yani görevi başında açılmak zorunda. Ancak özel hayatlarında kesinlikle kıyafetlerine karışılmaz. "

Bu gelişmeleri kaygıyla izleyen Genel Sekreter Önder Sav ise içinden "la havle" çekerek "çarşafı partimize sokmakla iyi halt işlediniz. Zaten Baykal döneminde parti Cumhuriyet Halt Partisi'ne dönüştürüldü" diye düşündü.

Rıfat YÖRÜK / Habervaktim / Mizah