05-10-2013, 00:21 | #1 |
CHP'de Ulusalcı - Sosyal Demokrat Bölünmesi Derinleşiyor
25 CHP'liden çözüm sürecine destek imzası!
25 CHP'linin de aralarında olduğu 111 isim “Kalıcı Barış İçin 111 İmza” başlıklı bir metni kamuoyuna açıkladı. Süreçle eş zamanlı yasal düzenleme yapılması istendi. CHP, çözüm sürecinde "PKK ile pazarlık yapılmamalı, konu Meclis'te uzlaşma ile çözülmeli. Aynı süreçte yasalar değiştirilerek adımlar atılmalı" görüşünü savunurken, aralarında "yenilikçi" kanatta yer alan CHP'lilerin de olduğu 111 isim "Kalıcı Barış İçin 111 imza" başlıklı bir metni kamuoyuna açıkladı. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun da bilgilendirildiği metne aralarında Sezgin Tanrıkulu, Binnaz Toprak, Hüseyin Aygün, Veli Ağbaba, Alaattin Yüksel, Melda Onur ile PM üyeleri Gülseren Onanç, Ercan Karakaş, Fikri Sağlar'ın da olduğu 25 CHP'li imza attı. Metindeki bazı isimler şöyle: BDP eski milletvekili Akın Birdal, Büşra Ersanlı, Eşber Yağmurdereli, Filiz Ali, Hrant Dink'in kardeşi Hosrof Dink, Cumartesi anneleri adına Hüseyin Ocak, hukukçu İbrahim Kaboğlu, oyuncu Mert Fırat, Şevval Sam, Müjde Ar, Demokrat Yargı Başkanı Orhan Gazi Ertekin, Osman Kavala, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, Özge Mumcu, yazar Pınar Kür, Canan Kaftancıoğlu, Alaz Erdost, gazeteciler Can Dündar, Ayşenur Aslan, Ahmet Şık... Kamuoyuna açıklanan metin özetle şöyle: ANAYASAL UZLAŞI Kürtlerin kendilerini tam anlamıyla eşit yurttaş olarak hissetmelerini sağlayacak ve üzerinde geniş uzlaşma sağlanabilecek birçok anayasal adım vardır. Barıştan ve demokrasiden yana olan tüm aktörler, demokratik ilkeler temelinde bir anayasal uzlaşı sağlanması için çalışmalıdır. YOL TEMİZLİĞİ Anayasal uzlaşının sağlanmasına kolaylık sağlayacak, yol temizliği niteliğinde kısa vadede de atılabilecek birçok adım vardır. Seçim barajının düşürülmesi, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması, Türkçe dışındaki dillerde siyaset yapılabilmesi, anayasal değişiklik gerektirmeden çok kısa bir sürede gerçekleştirilebilir. BAZI KAYGILAR VAR Sürecin mevcut ilerleyişi bazı kaygılara yol açmaktadır. Türkiye'nin tüm yurttaşları için insan haklarının tam anlamıyla hayata geçirilmesini sağlayacak adımlar atılmadan kalıcı barışın sağlanması mümkün olmayacaktır. BAŞKANLIK TIKAR Başkanlık sistemi tartışmalarının bu sürece dahil edilmesi, geniş anayasal uzlaşının sağlanması önünde tıkayıcı bir unsurdur. Yasama ve yargının büyük oranda yürütmenin kontrolüne sokulacağı bir değişiklik şüphe uyandırır. Kaynak Haber 7 07.05.2013
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
05-10-2013, 00:53 | #2 |
CHP'de Bildiri Krizi!
CHP'de bildiri krizi!
CHP'nin ulusalcı kanatta yer alan milletvekilleri basın toplantısı yaptılar. CHP’de ulusalcı ve yenilikçi kanatlar arasındaki yaşanan gerilim, bu kez 111 imzalı süreç bildirisiyle ortaya çıktı. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bilgisi dâhilinde 15'i milletvekili yaklaşık 25 CHP'linin de bildiriye imza koyması ve bildirideki bazı bölümler ulusalcı kanatta tepki gördü. Ulusalcı kanatta yer alan milletvekilleri, dün basın toplantısı düzenleyerek bu bildiriye karşı açıklama yaptılar. "Kalıcı barış" için kaleme alınan bildiri CHP'de yeni bir kriz çıkardı. 15'i milletvekili 25 CHP'linin de imzaladığı 111 imzalı süreç bildirisine ulusalcı kanattan tepki geldi. Ulusalcı kanatta yer alan; Dilek Akagün Yılmaz, Şevki Kulkuloğlu, Nur Serter, Gürkut Acar, Birgül Ayman Güler, İsa Gök ve Süheyl Batum'un katıldığı basın toplantısında "Kalıcı barış" bildirisi eleştirilerek şu değerlendirmeler yapıldı: HERHANGİ BİR KANAT DEĞİLİZ: CHP içindeki herhangi bir kanadın temsilcileri olarak bulunmuyoruz. CHP gücünü ilkelerinden, ideolojisinden, Cumhuriyetin kurucu iradesine sahip çıkmaktan ve bu konularda asla ödün vermeyen örgütüyle partililerinden almaktadır. CHP, PKK ile pazarlık sürecinin ve barış adı altında sergilenen çözülme senaryosunun paydaşı olmamıştır ve olmayacaktır. Partimizin ilkeleri ve ideolojisi ile bağdaşmayan, CHP'nin öncülük etmediği ve CHP kurumsal kimliğini taşımayan bildirilere imza atmak, partinin birlik ve bütünlüğüne zarar vermektedir. PKK TEZLERİNİ DESTEKLİYOR: Basında Barış için Demokrasi adı ile yer alan bildiri, terör örgütünün silah bırakmayacağını görmezden gelerek PKK, BDP tezlerini desteklemektedir. Etnisite temelli olmayan bir yurttaşlık tanımı önererek, Türk milleti ve Türk vatandaşlığı kavramının anayasadan çıkarılmasını öngörmektedir. Bu, yurttaşların eşitliği yerine etnik yapıların eşitliğini öngörmek demektir. Bu öneri, PKK, BDP ve AKP taleplerine açık bir destek anlamı taşımakta ve PKK siyasetinin anayasal taleplerine destek vermektedir. Türkçe dışındaki dillerde siyaset yapılabilmesi talebine yer vererek, parlamento çalışmalarını Türkçe dışındaki dillere açma girişiminde bulunmaktadır. Özel Yetkili mahkemelerin verdiği tüm kararlara karşı yeniden yargılama süreçlerinin işletilmesini öngörmektedir. Bu yolla Öcalan'ın yeniden yargılanıp salıverilmesinin yolu açılmaktadır. Yerel yönetimlerden değil yerel iktidarlardan söz ederek federasyonun da yolunu açmaktadır. YENİDEN DEĞERLENDİRİN: CHP, yerel yönetimlerin güçlendirilmesine her zaman destek vermiştir; ancak muğlak ifadeler altına gizleyerek Öcalan ve Karayılan tarafından dile getirilen "ulus devletin ortadan kaldırılması" ve "federasyon" önerilerine tamamen karşıdır. Öcalan'ın taleplerinin anayasa çalışmasında yer almasını amaçlayan ve buna Barış Süreci adı veren anlayışın CHP politikalarında yeri yoktur. Bazı milletvekilleri ve parti yöneticilerinin partimizin resmî söylemi dışındaki arayışlara destek vermeleri, CHP'de izlenen politikanın etkinliğini ve güvenirliğini zaafa uğratmaktadır. Bu nedenle tüm arkadaşlarımızı ve partimizin yetkili kurullarını söz konusu bildirinin içeriğini yeniden değerlendirmeye ve partimizin ilke ve ideolojisiyle birlik ve bütünlüğünü korumaya davet ediyoruz. KILIÇDAROĞLU DESTEKLEMİŞTİ CHP'li Nur Serter, "Bildiriye Genel Başkan da destek vermişti." denilmesi üzerine, "Genel Başkan, aydınların imzaladığı bildiriden söz ediyor, CHP milletvekilleri ile ilgili bir düşünce beyanında bulunmamıştır." dedi. Oysa bildirinin iki haftalık hazırlanma sürecinde Kemal Kılıçdaroğlu'na bilgi verilmişti. CHP'liler de Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dâhilinde bildiriyi imzalamıştı. CHP kulislerinde, "Genel Başkanın her adımdan bilgisi vardı. Çıkıp karşı bildiri yayınlamak hoş olmadı." görüşü dillendirildi. Ulusalcıların bildirisinde "Öcalan'ın salıverilmesine" gerekçe olarak gösterilen "Bildiride Özel Yetkili mahkemelerin verdiği tüm kararlara karşı yeniden yargılama süreçlerinin işletilmesi öngörülmesi" ifadesi dikkat çekti. Ancak "yeniden yargılama" önerisi, CHP'nin seçim bildirgesinde de bulunuyor. Ayrıca Kılıçdaroğlu da daha önce yaptığı açıklamalarında bu talebi gündeme getirmişti. KİMLER İMZALADI? Ulusalcıların hedefine koyduğu bildiriye imza atan milletvekilleri şöyle: Alaattin Yüksel, Aykan Erdemir, Ayşe Danişoğlu, Binnaz Toprak, Hülya Güven, Hüseyin Aygün, İlhan Cihaner, Kadir Gökmen Öğüt, Melda Onur, Mustafa Moroğlu, Nurettin Demir, Rıza Türmen, Sena Kaleli, Sezgin Tanrıkulu, Veli Ağbaba. Bildiriye imza atan vekiller dışındaki CHP'liler: Barış Antik, Burhan Şenatalar, Canan Kaftancıoğlu, Ercan Karakaş, Fikri Sağlar, Ahmet İsvan, Gülseren Onanç, Mehmet Karlı, İrfan İnanç Yıldız, Zeynep Altıok. Kaynak Vatan 09.05.2013 |
|
05-11-2013, 10:41 | #3 |
Kendi bünyelerinde bile anlaşamıyorlar.
|
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
chp, chp absütlükleri, chp zihniyeti, chp'de bölünme, cumhuriyet halk partisi, laikçi ideoloji, sosyal demokratlar, ululsalcılar |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|