Söylecek çok şeyimiz var, sandığa gelir ne söylemek istediğimiz anlarsınız.

Sorununuz dersanelerin kapanması ise dersaneler üzerinden eleştiri yapınız, çünkü Gülen ile hükümet arasında başka çatışma olmadığını en baştan beri söylüyorsunuz.

Eğer mesele dersane meselesi değilde gizli Ak parti düşmanlığı ise bunu gizlemeniz mümkün değil çünkü suçlamalarınız,paylaştıklarınız ve yorumlarınız bu yönde.

Eğer Ak Parti düşmanı değilseniz bu kadarı yeterli, dersane konusunda tepkinizi dile getirebilirsiniz fakat daha düne kadar kötülenen münafık ilan edilen insanların eylemlerini kaynak olarak gösterip yalan dolan ve komplo üzerine yazılar yazmayınız.

Gülen olayındada aynı şekilde davrandınız,şu bir gerçekki güleni savunmaya ehil olmadığınız halde o tartışmaları başlatarak bizleride huzursuz ettiniz oysaki onlar insanların içlerinde gizli kalması gereken şeylerdi. (fikrimiz aynıdır sadece söylenmemesi gerekirdi)

Fuhuş artmıştır diyenler daha düne kadar gezi eylemlerine destek vermek için metrolarda öpüşenlere el çırpıp türkü söylüyorlardı. Bumudur siyaset anlayışınız ve ahlakınız?

Daha önce kurgulanmış fakat hükümet tarafından asla yapılmamış şeyleri yapmış gibi gösteriyorsunuz. Delillere kanıtlara kimsenin itirazı yok fakat işler baransunun anlattığı,oda tv yalanları ve chp nin saldırıları gibi değil.

İşlenen cinayetlerin %90 ın faili tanıdığı biridir,bu tüm polis kayıtlarının ortalamasının sonucu üzerine yapılan bir anketin sonucudur. Sizde vuracaksanız adam gibi ses getirir şekilde vurun,böyle yangından mal kaçırır gibi ak kelimesini duyunca chp li olmayın.

Rahatsızmısınız bu durumdan verin mahkemeye,oy vermeyin,Ak Partinin eylemini alın götürün size neresinden dokundu ise şikayetçi olun hakkınız var vatandaşlık hakkı

İnsanları tahrik etmek sureti ile buralara yazı yazmayınız,eleştirmek istiyorsanız asaletli sorular ile eleştirin.

Bunu kim tasvip etmiş. Yalancının demişler..... Mumu yatsıya kadar.

Yalan dediğin belgeler hep gerçek çıktı. Dursun Çiçek belgeleri neyse bunlarda o. Hüseyin Çelik kendi itiraf etti. MİT alışkanlıkanlıkların vazgeçemiyor dedi.

TV seyredin biraz.

NOT: Haber dershane değil. Fuhuş. Bu konuda yorumunuz iyi oldu demek mi acaba anlayamadım. Niye bu konuya yorum yapacağınıza dershaneye, belgeye bağlıyorsunuz.

Bir önceki yazıda size delilleri kimsenin inkar etmediğini söylüyorum okumayla ilgili bir sorunmu var? Sadece delillerin ait olduğu konuyu olduğu gibi değilde farklı anlamlar içeren olaylara ait delilermiş gibi gösteriyorlar(sunuz)

Eğer o belgelerdeki planlar uygulansaydı biber gazı dolu anneler kardeşler olurdu. Şu an insanlar başörtüsü ile rahatlıkla istediklerini yapabiliyorlar.

İnsanlar temsil ettiklerine yakışır şekilde davranmalıdır. İşin ağırlığına ve önemine uygun donanımla başlamalıdır.

Not: Meseleyi halen kavrayamamış olmanız beni çok hayrete düşürdü. Konu ne dersane ne hükümet ne devlet ne vatan ne millet değil. Mesele sizsiniz, siz ve sizin gülen grubunu temsilen onların adına söyledikleriniz. Bu yazışmaları göndersek emin olun paparayı yiyen siz olursunuz. Anlamadıysanız tekrar söyleyeyim kimleri temsil ettiğinize ve onları savunurken söylediklerinize dikkat ediniz.
Mevcut deliller üzerinden komplo üreterek bu böyle olmuştur diyerek insanları tahrik ediyorsunuz.

Anlamadınız tabi yine ben bunuda ekleyeyim: Sorun sizsiniz biraz sakin olunuz, eleştirmeninde adabı var sizde ne adap var ne üslup var, bilginizin yetmediği yerde sinirleniyor hakaret edip iftira diyerek kaçıyorsunuz. Sakin olun,siz nasıl olurda yıllarca ak partiyi destekleyip seçim öncesi patlamış bir balona destek verirsiniz?

Hiç! mi inanmadınız bu insanlara?

Tamam hocam maaşıma zam geldi ben susayım. İsteyen istediği zammı yapsın o zaman.

Ben o insana ve insanlara inandım. Ve kurulduğundan beri ben değil cemaat de destek verdi. Onlarında cemaate inanmasına ve güvenmesini isterim.

Güven karşılıklıdır. Sorun burda cemaat filan değil. Cemaati bitirmek isteyen başbakandır.

Ben herşeyi gayet iyi anlıyorum. Siz kendi anlamanıza bakınız. Şurda bile bi küçümseme var.

Hala şunu diyen yok en azında sen Ekinoks. Cemaatle , AK parti yine anlaşsın beraber olsun ama yok.

Daha geçen bu cemaat bitsin, müslümanlıklarını sorgulama gibi garipliklere girdin. Bide diyorsun siz şöyle böyle.

Baş örtü ile okullara giriliyorda biz bişey dedik. Bende bizzat eylem yaptım kaç ay boyunca. Daha yasa bile çıkmamıştı.

Güzel işleri övdüğümüz gibi hatalı işleri eleştirince mi kötü? Siz daha buna tahammül edemiyorsunuz.

Hocam dış borç 300 milyar dolar biliyosun değil mi?

Aman bide şu IMF ye borç veriyoruz muhabbettini bıraksınlar. Borç bitti diye takdir ederim ama borç vermek gibi bir şeyi kabul edemem.

Ülke doğal gaz krizine girmiş. Ülkede 80'lerde ki gibi elektrik kesiliyor, biz dışarı borç veriyoruz. Borç verene kadar zam yapmasınlar, hayat standartları daha da yükseltsinler di mi?

Ekonomide rakamlar bazında takdir edilecek çok yön var ama halka yansıyan yönü bence pek yok.

Zam olayına gelince. 2001 krizi ve öncesinde de maaşlara zam yapılıyordu ama ortalık perişndı. Yani maaşa zamla iş bitmiyor.

Güzel işleri övüp çirkin işleri kötülüyoruz doğrudur fakat kötülediğimiz işleri çirkin kelimeler ve kurgular ile anlatmamak şartı ile.

Hatırlıyorsunuzdur o günleri öyle ise ne zorluklar vardı, insanlar yerlerde sürükleniyor,örtülü kızlar sürüklenirken türban falan kalmıyordu. Ben sorumluluğu bana ait olmak üzere

Gülen hakkında ne demişsem şeriat kurallarıydı, din konularında asla kendi yorumumu katmam. Sizin ortamı germeniz sayesinde size hitaben bir kaç cümle kurmuşumdur tartışmalar bu gibi tavırlar ile doludur sorun yapmamanız gerekir.

Önemli olan en sert tartışmadan hemen sonra hiç bir şey yokmuş gibi devam etmektir bu dinende bir emirdir. Hiç bir şey anlamadığınızı söylemiyorum fakat çoğunu anlamadınız.

Sorun sizde, lütfen sakin olun. Yani başka yollarıda olmalı konuşmanın anlaşmanın, siz çok çabuk sinirlenip cidden ağır sözler konuşabiliyorsunuz bunları yapmayın. Yanlış anlaşılma olmasın size ne yapacağınızı devşirme değil amaç. Sizinle olan tartışmalarımızı tekrar tekrar okuyorum hiç bir bilgi elde edemedim. Üyeliğimin ilk haftasında Ertuğrul isimli arkadaş ile ufak bir tartışmamız oldu, öyle bir fikir çıktıki Ertuğruldan benim tam olarak derdime derman oldu.

Tartışalım,beyin yoralım,üretelim ne olursa yapalım fakat islam dininin direği ahde vefayı elden bırakmadan. Oy verdik diyeceksiniz haklısınız, fakat verdiğiniz oyların karşılığını aldınız hepimiz aldık. Biz kendimize hizmet eden bir partiyiz yani ekiyoruz biçiyoruz hepsi biz.

Bu şartlarda yürüyen bir partiye olan düşmanlığınız bu denli büyükse yada biz sizi öfkelendirip bu şiddetle konuşmanıza sebep olduysak kusurumuza bakmayınız.

Fakat sebep her ne olursa olsun kimse bu forumda Ak partiyi bu denli kötülemenize müsade etmez. Anlatım şekliniz bu yönde oldukça tartışmak kaçınılmaz olur, benim tek ricam sakin olmanız, üslup sahibi konuşmalar güzel cümlelerden oluşur güzel cümleler düşünmeden söylenmeyen cümlelerdir. Edebiyatın felsefesi budur.

Siz önce söyleyip sonra düşünenlerdensiniz buda asabiyetinizden kaynaklanıyor.

Doğalgazdaki sıkıntı, kışın erken gelmesi sebebiyle aşırı doğalgaz talebi yüzünden oluyor bildiğim kadarıyla. Büyütülecek bir şey olmadığı kanaatindeyim.

Dış borç konusunda ise daha önce AK Parti Forum'da paylaşmış olduğum şu iki haber okumanı ve haberlerin sonunda yer alan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, "Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi, Dünya'dan 44 Milyar Lira Alacaklı" başlığıyla linkini paylaştığım videoyu seyretmeni öneririm.

""Tarihimizde ilk defa sıfırlandı"



Başbakan Yardımcısı Ali Babacan kamunun net borcunun sıfırlandığını bildirdi.

İstanbul'da şirket yöneticileriyle ''Türkiye Ekonomisi 2013'' konulu toplantıda bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, kamunun net borcunun sıfırlandığını bildirdi.

Türkiye'de borç stoğunun krize rağmen düşmeye devam ettiğini vurgulayan Babacan, ''Net kamu borcunda artıya geçtik. Tarihimizde ilk defa 2012 yılında kamunun net borcu sıfırlandığı gibi artık net varlığı var ve 2012 sonu itibariyle net varlığımız 26 milyar dolar." diye konuştu.

Ali Babacan, borcun el değiştirdiği yönündeki eleştirilere de şu sözlerle cevap verdi:

"IMF'ye artık kaynak sağlamaya başlıyoruz. Borcumuzu sıfırladık. Öte yandan biz bunu söyleyince hemen birileri de diyor ki ya özel sektörün borcu var. Dünyada bir ülkenin kamu borcu asıl göstergedir. Maastricht kriterleri tüm AB için kamu borcu için vardır, özel sektör için yoktur. Çünkü özel sektörün borçlanması zaten her bir şirketin kendi kredibilitesi ile ilgili bir konudur. ''

Önümüzdeki yıl için % 5'lik bir büyüme tahmin ettiklerini anlatan Babacan, OECD'nin 10 yıl büyüme beklentilerinde Türkiye'nin ilk sırada yer aldığını da kaydetti.

Kaynak

TRT Haber 25.05.2013"

""Dünyadan 44 milyar lira alacaklıyız!



Maliye Bakanı Mehmet Şimşek açıkladı.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,"Biz, Dünya'dan 44 milyar lira alacaklıyız; yani Türkiye Cumhuriyeti hazinesi, dünyadan alacaklı." dedi. Şimşek, AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı 7. Bölge Toplantısı'nda yaptığı "Hükümet icraatları" konulu sunumunda, Türkiye'de 1990'lı yıllarda; siyasi istikrarsızlık, düşük büyüme ve işsizlik yaşandığını söyledi.

O yıllardan bugüne önemli değişimler yaşandığını ifade eden Şimşek, "Peki ne değişti? Aslında bu son 10 yıldaki değişimin ana motoru siyasi istikrardır. Çünkü siyasi istikrar tek başına yetmez. Bir sürü ülke var, diktatörlerle yönetiliyor; ama orada ekonomik başarı elde edilemiyor." diye konuştu. Şimşek, demokraside doğru politikaların da olması gerektiğini, sadece güçlü iktidarın yetmeyeceğini dile getirerek, aynı zamanda politika çerçevesinin de doğru ve sağlıklı olması, yapısal reformun olması gerektiğini, bunların da beraberinde siyasi istikrarı getireceğini kaydetti.

Bakan Şimşek, bugün 2023 hedefleri ve 2071 vizyonu ve perspektifinden bahsediliyorsa bunu siyasi istikrara borçlu olduklarını ifade etti. Şimşek, reel olarak Türkiye'nin iç borcunda "doğru-düzgün" bir artış olmadığını söyledi. Devletin dış borcuna da değinen Şimşek, "Biz, dünyadan 44 milyar lira alacaklıyız devlet olarak; yani Türkiye Cumhuriyeti hazinesi dünyadan alacaklı. Böyle bir dönem var mı? Yok. En son ne zaman böyle bir şey olmuş? Böyle bir şey olmamış ki! Türkiye'nin devletinin net dış borcu eksi 44,44 milyar lira." şeklinde konuştu.

'2002 YILINDA BÜYÜK BİR AÇIK'

Bakan Şimşek, 2002 yılında Türkiye'nin bütçe açığının, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYİH) % 11,5'i civarında olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: "Büyük bir açık. Aslında o, bankaların bilançolarındaki açıkları dikkate alırsanız açık çok çok daha farklıydı 2000'li yılların başında. Kriz öncesi sıfırlara kadar indirdik; krizle birlikte bir fırlama var. Tekrar sıfırlara doğru indi, tekrar % 1'lere doğru inmiş durumda; ama Avrupa'nın sağlayamadığı Maastricht kriterlerini biz sağlamış durumdayız."

Kaynak

HT Ekonomi 21.04.2013"

Mehmet Şimşek: Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi, Dünya'dan 44 Milyar Lira Alacaklı - Video