AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 08-31-2007, 15:45   #1
Kullanıcı Adı
Benide_Kapatın
Standart Cumhurbaşkanı kaç desibel alkışlandı!


"Sayın seyirciler hava ve yol durumundan sonra bugünkü alkış raporunu ve yarına ait tahminleri sunuyoruz. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bugün katıldığı üç programda toplam 103 desibel alkış topladı.

Salonda hazır bulunanların sayısına böldüğümüzde kişi başına düşen el çırpma sayısı iki olarak gerçekleşti. Geçen yıl aynı etkinliklere katılan eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in aldığı alkışla karşılaştırıldığında mevsim normallerinin altında olduğu gözlendi. GATA'daki mezuniyet töreni sırasında cephe selamı veren dönem birincisinin başını altı buçuk santim eğdiği kayıtlara geçti. Yine geçen yılla karşılaştırdığımızda zirvelerde soğuk rüzgârlar estiğini söyleyebiliriz. Zira geçen yılın birincisi Sezer'e verdiği selamda başını 7,3 santime kadar indirmişti.

Bu arada kapı nöbetçilerinin verdiği topuk selamının cılızlığı dikkatten kaçmadı. Ayrıca ikili sohbet sırasında kimsenin tebessüm bile etmediği gözlendi. Halbuki Sezer'e güldüklerinde üstten beş, alttan ise en az üç dişleri fark edilebiliyordu. Yarınla ilgili uzmanların tahmini ise şöyle: Cumhurbaşkanı Gül'ün halka açık programların çokluğu sayesinde alacağı alkışla bugünkü açığı kapatacağına ve mevsim normallerinin üzerine çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor."


Kabul ediyorum biraz abarttım. Ama bazı gazete ve televizyonlardaki haberlerin yukarıdaki paragrafla arasındaki fark, ancak ikiz kardeşler arasındaki kadar. Ne çok kriz bağımlısı var bu ülkede. Demokrasi ve ulaşmaya çalıştığımız muasır medeniyeti umursamadıkları ortada. Hiç olmazsa ülke olarak karşılaşacağımız istenmeyen sonuçları göz ardı etmeseler. Cumhurbaşkanı ile Genelkurmay Başkanı'nın 'Hacivat-Karagöz' rolünde kendilerini eğlendirmesini bekliyorlar. Siyasetle bürokrasinin horoz dövüşü yapması için el çırpıp nara basıyorlar. Genelkurmay Başkanı'nın ağzından sert ifadeler duyamadıklarında kahroluyor, ona karşı bile saldırganlaşıyorlar. Başbakan'a tuzak sorular sorup polemiğin fitilini ateşlemeye çabalıyorlar. Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın 30 Ağustos mesajının zamanlamasından medet umdular. Zamanlama dışında içerikten de eli boş dönünce şimdi 'Cumhurbaşkanı dedi, cumhurbaşkanım demedi' türünden analizlere(!) kaldılar. Sadece kişileri değil kavramları bile kavga ettirme çabasındalar. Birbirinin tamamlayıcısı cumhuriyet ile demokrasiyi iki rakip, hatta düşman gibi konumlandırmaktan çekinmiyorlar. Demokrasiyi, cumhuriyetin rağmına büyüyen bir ayrıkotu olarak yaftalayıp infaz ettiler. Halbuki bana göre Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt'ın mesajındaki 'Unutulmamalıdır ki, Atatürk devrimi demokratik niteliğe sahiptir.' cümlesi manidardı. Sanki bu iddia sahiplerine cevap veriyordu.

Kriz simsarlarının beklentileri bunlarla sınırlı değil. Hayatı bir dayanışma yerine kavga olarak gören çarpık zihniyetlerinin sonucu, herkesi birbirinin kurdu şeklinde görüyorlar. Onlara göre Başbakan Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül de yakında saç saça kavga edecek. Bülent Arınç, Başbakan'a kafa tutacak. Aslında 5 yıl içinde AK Parti birkaç parçaya bölünmüş olmalıydı. Vs. vs. Hâlâ ellerinde fener, Bakanlar Kurulu'nda Abdullah Gül'e yakın isimleri ortaya çıkarma yarışındalar. 12 Eylül'den önce silahlı çatışmaların faturasını ağır ödeyen Türkiye, 90'lı yıllarını da silahsız cidallerle heba etti. Toplum, bu oyuna artık prim vermiyor. Pek çok açıdan toplumun gerisinde kalanlar, eski hale göre yaşıyor.

BÜLENT KORUCU -Zaman

 

Benide_Kapatın isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 08-31-2007, 15:49   #2
Kullanıcı Adı
sedef
Standart Cumhurbaşkanı kaç desibel alkışlandı!
harika bir yazı

bizimle paylaştığn için sağol
sedef isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-01-2007, 01:55   #3
Kullanıcı Adı
akzeinebu
Standart Cumhurbaşkanı kaç desibel alkışlandı!
akzeinebu isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-01-2007, 07:03   #4
Kullanıcı Adı
Onlybullet34
Standart Cumhurbaşkanı kaç desibel alkışlandı!
Alıntı:
İnternettin Hoca Nickli Üyeden Alıntı


"Sayın seyirciler hava ve yol durumundan sonra bugünkü alkış raporunu ve yarına ait tahminleri sunuyoruz. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bugün katıldığı üç programda toplam 103 desibel alkış topladı.

Salonda hazır bulunanların sayısına böldüğümüzde kişi başına düşen el çırpma sayısı iki olarak gerçekleşti. Geçen yıl aynı etkinliklere katılan eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in aldığı alkışla karşılaştırıldığında mevsim normallerinin altında olduğu gözlendi. GATA'daki mezuniyet töreni sırasında cephe selamı veren dönem birincisinin başını altı buçuk santim eğdiği kayıtlara geçti. Yine geçen yılla karşılaştırdığımızda zirvelerde soğuk rüzgârlar estiğini söyleyebiliriz. Zira geçen yılın birincisi Sezer'e verdiği selamda başını 7,3 santime kadar indirmişti.

Bu arada kapı nöbetçilerinin verdiği topuk selamının cılızlığı dikkatten kaçmadı. Ayrıca ikili sohbet sırasında kimsenin tebessüm bile etmediği gözlendi. Halbuki Sezer'e güldüklerinde üstten beş, alttan ise en az üç dişleri fark edilebiliyordu. Yarınla ilgili uzmanların tahmini ise şöyle: Cumhurbaşkanı Gül'ün halka açık programların çokluğu sayesinde alacağı alkışla bugünkü açığı kapatacağına ve mevsim normallerinin üzerine çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor."


Kabul ediyorum biraz abarttım. Ama bazı gazete ve televizyonlardaki haberlerin yukarıdaki paragrafla arasındaki fark, ancak ikiz kardeşler arasındaki kadar. Ne çok kriz bağımlısı var bu ülkede. Demokrasi ve ulaşmaya çalıştığımız muasır medeniyeti umursamadıkları ortada. Hiç olmazsa ülke olarak karşılaşacağımız istenmeyen sonuçları göz ardı etmeseler. Cumhurbaşkanı ile Genelkurmay Başkanı'nın 'Hacivat-Karagöz' rolünde kendilerini eğlendirmesini bekliyorlar. Siyasetle bürokrasinin horoz dövüşü yapması için el çırpıp nara basıyorlar. Genelkurmay Başkanı'nın ağzından sert ifadeler duyamadıklarında kahroluyor, ona karşı bile saldırganlaşıyorlar. Başbakan'a tuzak sorular sorup polemiğin fitilini ateşlemeye çabalıyorlar. Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın 30 Ağustos mesajının zamanlamasından medet umdular. Zamanlama dışında içerikten de eli boş dönünce şimdi 'Cumhurbaşkanı dedi, cumhurbaşkanım demedi' türünden analizlere(!) kaldılar. Sadece kişileri değil kavramları bile kavga ettirme çabasındalar. Birbirinin tamamlayıcısı cumhuriyet ile demokrasiyi iki rakip, hatta düşman gibi konumlandırmaktan çekinmiyorlar. Demokrasiyi, cumhuriyetin rağmına büyüyen bir ayrıkotu olarak yaftalayıp infaz ettiler. Halbuki bana göre Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt'ın mesajındaki 'Unutulmamalıdır ki, Atatürk devrimi demokratik niteliğe sahiptir.' cümlesi manidardı. Sanki bu iddia sahiplerine cevap veriyordu.

Kriz simsarlarının beklentileri bunlarla sınırlı değil. Hayatı bir dayanışma yerine kavga olarak gören çarpık zihniyetlerinin sonucu, herkesi birbirinin kurdu şeklinde görüyorlar. Onlara göre Başbakan Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül de yakında saç saça kavga edecek. Bülent Arınç, Başbakan'a kafa tutacak. Aslında 5 yıl içinde AK Parti birkaç parçaya bölünmüş olmalıydı. Vs. vs. Hâlâ ellerinde fener, Bakanlar Kurulu'nda Abdullah Gül'e yakın isimleri ortaya çıkarma yarışındalar. 12 Eylül'den önce silahlı çatışmaların faturasını ağır ödeyen Türkiye, 90'lı yıllarını da silahsız cidallerle heba etti. Toplum, bu oyuna artık prim vermiyor. Pek çok açıdan toplumun gerisinde kalanlar, eski hale göre yaşıyor.

BÜLENT KORUCU -Zaman
:D Şu an ortamdaki durumu çok güzel anlatmış..
Onlybullet34 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi