AK Gençliğin Buluşma Noktası
AK Parti'nin Kurucu Genel Başkanı ve T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bölümü,resimler bilgiler ve paylaşımlar.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 08-01-2015, 10:21   #1
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Bizim Tek Derdimiz Var: İslam, İslam, İslam
Erdoğan: Bizim Tek Derdimiz İslam, İslam, İslam



Endonezya'da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam... İslam'a gölge düşürülmesini kabul etmemiz mümkün değil." dedi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uzakdoğu gezisinin ikinci ayağında Endonezya'da Millî Güvenlik Akademisi'nde konuştu.

İşte konuşmasından satır başları:

"IŞİD ELİYLE İSLAM VE MÜSLÜMAN ALGISINA ZARAR VERİLİYOR"

"Bugün Suriye'deki durum sebebiyle hem ülkemizin hem de uluslararası toplumun güvenliği ciddi tehdit altındadır. Malesef rejim, kimyasal silahlar, balistik füzeler ve terör örgütleri olmak üzere her türlü kirli yola başvurmaktadır. IŞİD terör örgütü işte böyle bir anlayışın, böyle bir projenin ürünüdür. Bu örgütün yaptıklarının bizim dinimizde, vicdanımızda, kültürümüzde asla yeri yok. IŞİD eliyle dünyadaki İslam ve Müslüman algısına büyük zarar veriliyor.

Bazı karanlık odaklar var ve bu karanlık odaklar Türkiye'yi böyle bir terör örgütüne destek vermekle kara propaganda yaparak zan altına sokmaya çalısıyor. Asla ve kat'a Türkiye böyle bir senaryonun içinde yer almamıştır, almaz. Ne batı ülkeleri ne dünya bu konuda göstermiş olduğumuz hassasiyeti göstermiştir.

"BİZİM TEK DERDİMİZ VAR: İSLAM, İSLAM, İSLAM..."

Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam. İslam'a gölge düşürülmesini kabul etmemiz mümkün değil. Şu anda bütün bu yapılanlardan İslam yara almaktadır. Tüm Müslümanların bunu koruma noktasında görevi vardır. Terör, kaynağına ve kimliğine bakmaksızın, hiçbir sebeple meşrulaştırmadan kategorik olarak reddetme iradesini hep birlikte gösterme mecburiyetindeyiz.

Terörün her çeşidine karşı kararlı bir tavır ortaya koyuyoruz. Sadece son günlerde ülkemizde gerçekleştirilen operasyonların dahi Türkiye'nin bu konudaki ilkeli duruşunu göstermeye yeterli olduğunu düşünüyorum. Suriye'de faaliyet gösteren yabancı savaşçılar konusunda Türkiye'ye yöneltilen suçlamalar tamamen haksızdır. Kendi vatandaşlarının terör örgütleriyle ilişkilerini takip eden, zamanında ve etkin müdahale gerçekleştirmeyen ülkelerin tüm sorumluluğu Türkiye'nin üzerine yıkmaya çalıştığını görüyoruz.

Ülkemde mezhep farklılığından dolayı ateist terör örgütlerini destekleyenleri görüyoruz.

2 milyon mülteciyi ülkesinde barındıran bir Türkiye var. Fakat Avrupa'nın tamamına bakınız onlar 200 bin kişiyi bile ülkelerinde misafir edemiyor."

Kaynak

Haberler 31.07.2015

 

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 09-02-2015, 00:39   #2
Kullanıcı Adı
Django
Standart
Elhamdülillah
Django isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2015, 02:03   #3
Kullanıcı Adı
MEÇHUL ADAM
Standart
Alıntı:
Cihannur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Erdoğan: Bizim Tek Derdimiz İslam, İslam, İslam



Endonezya'da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam... İslam'a gölge düşürülmesini kabul etmemiz mümkün değil." dedi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uzakdoğu gezisinin ikinci ayağında Endonezya'da Millî Güvenlik Akademisi'nde konuştu.

İşte konuşmasından satır başları:

"IŞİD ELİYLE İSLAM VE MÜSLÜMAN ALGISINA ZARAR VERİLİYOR"

"Bugün Suriye'deki durum sebebiyle hem ülkemizin hem de uluslararası toplumun güvenliği ciddi tehdit altındadır. Malesef rejim, kimyasal silahlar, balistik füzeler ve terör örgütleri olmak üzere her türlü kirli yola başvurmaktadır. IŞİD terör örgütü işte böyle bir anlayışın, böyle bir projenin ürünüdür. Bu örgütün yaptıklarının bizim dinimizde, vicdanımızda, kültürümüzde asla yeri yok. IŞİD eliyle dünyadaki İslam ve Müslüman algısına büyük zarar veriliyor.

Bazı karanlık odaklar var ve bu karanlık odaklar Türkiye'yi böyle bir terör örgütüne destek vermekle kara propaganda yaparak zan altına sokmaya çalısıyor. Asla ve kat'a Türkiye böyle bir senaryonun içinde yer almamıştır, almaz. Ne batı ülkeleri ne dünya bu konuda göstermiş olduğumuz hassasiyeti göstermiştir.

"BİZİM TEK DERDİMİZ VAR: İSLAM, İSLAM, İSLAM..."

Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam. İslam'a gölge düşürülmesini kabul etmemiz mümkün değil. Şu anda bütün bu yapılanlardan İslam yara almaktadır. Tüm Müslümanların bunu koruma noktasında görevi vardır. Terör, kaynağına ve kimliğine bakmaksızın, hiçbir sebeple meşrulaştırmadan kategorik olarak reddetme iradesini hep birlikte gösterme mecburiyetindeyiz.

Terörün her çeşidine karşı kararlı bir tavır ortaya koyuyoruz. Sadece son günlerde ülkemizde gerçekleştirilen operasyonların dahi Türkiye'nin bu konudaki ilkeli duruşunu göstermeye yeterli olduğunu düşünüyorum. Suriye'de faaliyet gösteren yabancı savaşçılar konusunda Türkiye'ye yöneltilen suçlamalar tamamen haksızdır. Kendi vatandaşlarının terör örgütleriyle ilişkilerini takip eden, zamanında ve etkin müdahale gerçekleştirmeyen ülkelerin tüm sorumluluğu Türkiye'nin üzerine yıkmaya çalıştığını görüyoruz.

Ülkemde mezhep farklılığından dolayı ateist terör örgütlerini destekleyenleri görüyoruz.

2 milyon mülteciyi ülkesinde barındıran bir Türkiye var. Fakat Avrupa'nın tamamına bakınız onlar 200 bin kişiyi bile ülkelerinde misafir edemiyor."

Kaynak

Haberler 31.07.2015
[COLOR="Red"]ALLAHIM!".SEN BENİM AKLIMA MUKAYYİD OL!..[/COLOR]

HAKİKAT, BU ADAM SÖZÜNDE İSE EBEDİYYEN ARKASINDAYIM.LAKİN BU ADAMIN BÜTÜN SÖZLER BİRBİRİNE HEP TEZAT OLUŞTURUYOR. BUNLARIN HEPSİNİ BURADA SIRALASAM SAYFALAR SIĞMAZ...


Fazla yazacak değilim.İbret-i alem olsun diye birkaç cümle ile geçiştireceğim.

Siyonizme karşı çıkmayan,İslam Birliği yerine AB birliği bakanlığı kuran,AB kriterlerine göre yasalar çıkaran, içki, kumar, zina, faiz, eşcinselliğe resmen izin veren, domuz etini kasaplık et sınıfına sokan,," egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." diyen ve daha nice söylemleri birbirine tezatlar oluşturan, Hak ile bâtılı birbirine karıştıran bu adamın davası nasıl İslam olabilir?Yahu davası İslam olan bir lider dünyayı titretir.

İftira yapanı Allah kahretsin.Biz hep hakikatleri konuşuruz.Hiçbir kimseye de asla kin beslemeyiz.Tayyip Bey'in güzel sözlerine katılıyoruz ama, bilhassa din hususunda söylediklerinin hepsi lafta kalmaktadır.

Kusuruma bakmayın,bu adamın önceki konuşmalarla sonra ki konuşmalar arasında çok farklar var.Biz bu adamın; "tek davamız İslam" demesine gülüp geçiyoruz."Ah keşke hakikaten öyle olsaydı şu toplumun gençlerin her biri birer mücahid, mücahide olurdu. Ve son olarak diyoruz ki:

ÂYİNESİ İŞTİR, KİŞİNİN LAFINA BAKILMAZ, ŞAHSIN GÖRÜNÜR RÜTBE-İ AKLI ESERİNDE!..

Konu MEÇHUL ADAM tarafından (09-02-2015 Saat 02:11 ) değiştirilmiştir..
MEÇHUL ADAM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-16-2015, 00:22   #4
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir. (Bu cümle yeryüzünde halkın yönetimde tek belirleyici olacağı ve Milli İradenin tek yol olduğu manasında söylenmiştir. Bu söz artık Padişahlığın, sultanlığın, halka rağmen diktatörlüğün ve yöenten bir sınıfa karşı olarak söylenmiş bir sözdür.) Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından söylenmiştir.

Bu sözü tekrarlaması nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımıza yüklenilmesi akıl ve mantıkla açıklanamaz.

Bu sözün İslam dini ile asla çelişkisi tezatı yoktur.
En sonra Ziya Paşa'nın o güzel sözü güzel olmuş ama, hem Mustafa Kemal'in hem Recep Tayyip Erdoğan'ın zaten bu ülkeye kattıkları ve yaptıkları ortadadır. Lafa değil İcraata bak sen yinede ;)
ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-16-2015, 23:42   #5
Kullanıcı Adı
MEÇHUL ADAM
Standart
Alıntı:
ak61 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir. (Bu cümle yeryüzünde halkın yönetimde tek belirleyici olacağı ve Milli İradenin tek yol olduğu manasında söylenmiştir. Bu söz artık Padişahlığın, sultanlığın, halka rağmen diktatörlüğün ve yöenten bir sınıfa karşı olarak söylenmiş bir sözdür.) Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından söylenmiştir.

Bu sözü tekrarlaması nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımıza yüklenilmesi akıl ve mantıkla açıklanamaz.

Bu sözün İslam dini ile asla çelişkisi tezatı yoktur.
En sonra Ziya Paşa'nın o güzel sözü güzel olmuş ama, hem Mustafa Kemal'in hem Recep Tayyip Erdoğan'ın zaten bu ülkeye kattıkları ve yaptıkları ortadadır. Lafa değil İcraata bak sen yinede ;)
Alıntı:
Bu sözü tekrarlaması nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımıza yüklenilmesi akıl ve mantıkla açıklanamaz.

Bu sözün İslam dini ile asla çelişkisi tezatı yoktur.
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir". sözünü hangi delile dayanarak bunu söylüyorsun.Yoksa sana vahiy mi geldi d eöyle konuşuyorsun?

Mustafa Kemal bunu kasıtlı söylemiştir.Yani "Allah'ın kanunları mecliste geçmez, kanunları biz koyarız.Millette bizi tasdik eder, onlardan güç alırız" demektir.Sizin İslam anlayışınız kıt, biraz Allah'ın hüküm ayetlerinin mahiyetini öğrenmelisin..


Hak ile bâtılı birbirinden ayırmak herkes için değil, ER kişi işidir.Bu da ilim ve basiret ile elde edilir.Düşmanın niyetini biliyorsan zafer senindir.İyi niyet her zaman geçerli olmayabilir.Ancak aklın yolu birdir.
GÖZ; DAĞIN ARKASINI GÖRMELİ, AKIL BAŞA GELMELİDİR.MESELELERE BASİRET GÖZÜYLE BAKARSAN YANILMA PAYIN SIFIR OLUR. TECRÜBE EDİLMİŞTİR.

Demokrasi İslam'a asla geçit vermez.

Demokrasi yönetime talip olanlara emreder:

"Falan'ın ilke ve inkılaplarına yemin edileceğine ve o ilke ve inkılaplara göre yönetim yapılacağına..."

Sonra anıt ziyaretini emreder demokrasi yönetime talip olana:

"Ey Büyüğüm! Huzurunda eğiliyorum yönetimde seni memnun edeceğim" şeklinde...

Bunu İslam putçuluk ifade eder...

Demokrasi ise bunu kendisi için farz kılar.
..


İslam'da hak ve adalet olmasaydı, taa başladığı günde tarihe karışırdı.Demokrasiyi savunanlar bilsinler ki kendilerini oyalamaktan başka hiçbir şey elde edemezler.Bunun semeresini mutlaka ahirette göreceklerdir.Allah'ın hidayet yolu olan Kur'an nizamını ve ahkamını rafa kaldırıp da onun yerine demokrasiyi ilah edinenler yarın cehenneme sürülürken; "ahlar,vahlar, "keşkelerle boğuşup büyük bir nedamet içinde kıvranacaklardır.
Huzur İslamdadır.Ondan başka yollar aramak ancak şeytanı sevindirir.Şeytan ise, insanları büsbütün cehenneme çağırır.Demokrasi eğer bir kurtuluş yolu olsaydı herkesten önce ben onu tercih ederdim..Lakin onda hiçbir hayır yoktur.Beşeri sistemler gelip geçici olup iktidarda olanlar diğer geçmiş hükümetleri eleştirirler.Niye?. Çünkü demokrasi bir menfaate, makama ve mevkiye göre şekil aldığından yap-boz oyunu gibi olmuştur.Güzel akibet, hakkıyla İslam'ı yaşayan ve yaşatanlarındır.
MEÇHUL ADAM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-17-2015, 22:44   #6
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Alıntı:
MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir". sözünü hangi delile dayanarak bunu söylüyorsun.Yoksa sana vahiy mi geldi d eöyle konuşuyorsun?

Mustafa Kemal bunu kasıtlı söylemiştir.Yani "Allah'ın kanunları mecliste geçmez, kanunları biz koyarız.Millette bizi tasdik eder, onlardan güç alırız" demektir.Sizin İslam anlayışınız kıt, biraz Allah'ın hüküm ayetlerinin mahiyetini öğrenmelisin..


Hak ile bâtılı birbirinden ayırmak herkes için değil, ER kişi işidir.Bu da ilim ve basiret ile elde edilir.Düşmanın niyetini biliyorsan zafer senindir.İyi niyet her zaman geçerli olmayabilir.Ancak aklın yolu birdir.
GÖZ; DAĞIN ARKASINI GÖRMELİ, AKIL BAŞA GELMELİDİR.MESELELERE BASİRET GÖZÜYLE BAKARSAN YANILMA PAYIN SIFIR OLUR. TECRÜBE EDİLMİŞTİR.

Demokrasi İslam'a asla geçit vermez.

Demokrasi yönetime talip olanlara emreder:

"Falan'ın ilke ve inkılaplarına yemin edileceğine ve o ilke ve inkılaplara göre yönetim yapılacağına..."

Sonra anıt ziyaretini emreder demokrasi yönetime talip olana:

"Ey Büyüğüm! Huzurunda eğiliyorum yönetimde seni memnun edeceğim" şeklinde...

Bunu İslam putçuluk ifade eder...

Demokrasi ise bunu kendisi için farz kılar.
..


İslam'da hak ve adalet olmasaydı, taa başladığı günde tarihe karışırdı.Demokrasiyi savunanlar bilsinler ki kendilerini oyalamaktan başka hiçbir şey elde edemezler.Bunun semeresini mutlaka ahirette göreceklerdir.Allah'ın hidayet yolu olan Kur'an nizamını ve ahkamını rafa kaldırıp da onun yerine demokrasiyi ilah edinenler yarın cehenneme sürülürken; "ahlar,vahlar, "keşkelerle boğuşup büyük bir nedamet içinde kıvranacaklardır.
Huzur İslamdadır.Ondan başka yollar aramak ancak şeytanı sevindirir.Şeytan ise, insanları büsbütün cehenneme çağırır.Demokrasi eğer bir kurtuluş yolu olsaydı herkesten önce ben onu tercih ederdim..Lakin onda hiçbir hayır yoktur.Beşeri sistemler gelip geçici olup iktidarda olanlar diğer geçmiş hükümetleri eleştirirler.Niye?. Çünkü demokrasi bir menfaate, makama ve mevkiye göre şekil aldığından yap-boz oyunu gibi olmuştur.Güzel akibet, hakkıyla İslam'ı yaşayan ve yaşatanlarındır.
Sizin Tarih bilginiz bence 0. Mustafa Kemal Monark bir yapıya son vermiştir. Cumhuriyeti kurmuştur.
"Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir." sözünü 100 kişiye sorsan 99'u derki, Yöneten ve seçen Halktır. Monarşi de Egemenlik saltanata aittir.
Cumhuriyette ise Egemenlik Halka Millete aittir.

Bu olay bu kadar basittir. Saçma sapan bir mantığa bürünmüşsünüz. Allah ıslah etsin.
ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-18-2015, 03:04   #7
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
ak61 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Mustafa Kemal Monark bir yapıya son vermiştir. Cumhuriyeti kurmuştur.
"Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir." sözünü 100 kişiye sorsan 99'u derki, Yöneten ve seçen Halktır. Monarşi de Egemenlik saltanata aittir.
Cumhuriyette ise Egemenlik Halka Millete aittir.
Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurdu da şunu sormak gerek: Madem Cumhuriyeti yani cumhurun yönetimini kurdunuz, peki öyleyse cumhur yani halk nerede bu Cumhuriyette? Sadece tek partinin, tek parti diktatörlüğünün bulunduğu yerde gerçek cumhuriyet mi olur! Eğer demokrasi varsa cumhuriyet anlamlıdır, eğer demokrasi yoksa cumhuriyet dediğin tek başına diktatörlük olur. Bir zamanlar Irak'ta Saddam'ın sözde cumhuriyet özde diktatörlük olan Irak Cumhuriyeti gibi ya da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) diktatörlüğü gibi... Ya da günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti diktatörlüğü, Mısır Arap Cumhuriyeti diktatörlüğü ve Suriye Arap Cumhuriyeti diktatörlüğü gibi... Misaller çoğaltılabilir. Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük hatalarından biri cumhuriyeti kurmak ama demokrasiye geçmemek ve böylelikle CHP'nin 27 senelik tek parti diktatörlüğüne yol açmaktır.

Monarşi yönetimleri eğer demokratik rejimlerse sorun yok. Birleşik Krallık, İsveç, Danimarka gibi demokratik ülkeler monarşi yönetimleridir. Osmanlı saltanatı kalsaydı ve demokrasiye geçilseydi de olurdu. Önemli olan şey monarşi ya da cumhuriyet olmak değildir, demokrasi olmaktır demokrasi.

Cumhuriyet tabii ki monarşiye göre daha iyi. Cumhuriyette kendi devlet başkanını kendin seçebiliyorsun. Millet olarak bizim 10 Ağustos 2014 tarihinde 12. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı halkımızın seçtiği ilk cumhurbaşkanımız olarak seçtiğimiz gibi... Ama başımızda Osmanlı saltanatı bulunsaydı ve demokrasi olsaydık pek bir şey değişmeyecekti ve ülkemizde yine halk iradesi hâkim olacaktı; Birleşik Krallık, İsveç, Danimarka, Hollanda, İspanya ve başka monarşi ama demokrasi olan rejimlerde olduğu gibi...

Konu Cihannur tarafından (09-18-2015 Saat 03:15 ) değiştirilmiştir..
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-18-2015, 18:36   #8
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Alıntı:
Cihannur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurdu da şunu sormak gerek: Madem Cumhuriyeti yani cumhurun yönetimini kurdunuz, peki öyleyse cumhur yani halk nerede bu Cumhuriyette? Sadece tek partinin, tek parti diktatörlüğünün bulunduğu yerde gerçek cumhuriyet mi olur! Eğer demokrasi varsa cumhuriyet anlamlıdır, eğer demokrasi yoksa cumhuriyet dediğin tek başına diktatörlük olur. Bir zamanlar Irak'ta Saddam'ın sözde cumhuriyet özde diktatörlük olan Irak Cumhuriyeti gibi ya da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) diktatörlüğü gibi... Ya da günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti diktatörlüğü, Mısır Arap Cumhuriyeti diktatörlüğü ve Suriye Arap Cumhuriyeti diktatörlüğü gibi... Misaller çoğaltılabilir. Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük hatalarından biri cumhuriyeti kurmak ama demokrasiye geçmemek ve böylelikle CHP'nin 27 senelik tek parti diktatörlüğüne yol açmaktır.

Monarşi yönetimleri eğer demokratik rejimlerse sorun yok. Birleşik Krallık, İsveç, Danimarka gibi demokratik ülkeler monarşi yönetimleridir. Osmanlı saltanatı kalsaydı ve demokrasiye geçilseydi de olurdu. Önemli olan şey monarşi ya da cumhuriyet olmak değildir, demokrasi olmaktır demokrasi.

Cumhuriyet tabii ki monarşiye göre daha iyi. Cumhuriyette kendi devlet başkanını kendin seçebiliyorsun. Millet olarak bizim 10 Ağustos 2014 tarihinde 12. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı halkımızın seçtiği ilk cumhurbaşkanımız olarak seçtiğimiz gibi... Ama başımızda Osmanlı saltanatı bulunsaydı ve demokrasi olsaydık pek bir şey değişmeyecekti ve ülkemizde yine halk iradesi hâkim olacaktı; Birleşik Krallık, İsveç, Danimarka, Hollanda, İspanya ve başka monarşi ama demokrasi olan rejimlerde olduğu gibi...
Sayın Cihannur abim, Tarih bilgin sağlam olduğunu varsayarak.
1923-1940 arasında bir Ülkenin inşası gerçekleştiğini ve bu dönemde aslında farklı fikirlerin ne kadar bu inşayı yavaşlatacağını kavradığını düşünüyorum. Örneğin, Sayın Cumhurbaşkanımız neden 12 yıl boyunca koalisyon zaman kaybı olur biz bu ülkeye kat çıkmamız hızlı hızlı adımlar atmamız lazım diyordu. Ortaya koyulan irade milletin faydası için ise buna eminsek burda zaten ülkenin kuruluşundan itibaren 15 yıllık sürede yapılanlar aslında inşa edilmek istenilen ülkenin 40 senede ulaşacaklarını belki 10-15 senede başarmak düşüncesi. Ak Parti'nin 12 senede başardığını bence Ak Parti herhangi bir koalisyonda ancak 20-25 senede başarabilirdi bunları inkar etmemek lazım.

Ben 1923-1940 Chp'sini de tek parti diktatörlüğü olarak görmüyorum. İyi incelenirse milletvekillerinin hepsi kendi içinde gruplara bölünmüş. Her görüşten kişi var. Mecliste çok ciddi uyuşmazlıklar tartışmalar var. Tek Parti olmasına rağmen. Demokrat Parti vekillerinin belki yarısı o Tek Parti Chp'si içinden çıkıp vekil olanlardan. O tek Parti Chp İlkesel olarak bakıldığında evet tek partidir Demokrasi yoktur, seçim yoktur sadece kağıt üzerindedir. Ancak arka planda bir amaç vardır, Cumhuriyetin temel prensipleri ve yapısı oluşturulurken demokrasi biraz ertelenmiştir. Zaten Miillet olarak 600 yıllık bir imparatorluktan çıktığımız için pek demokrasi bilincinede sahip değildik Osmanlının son 100 senesindeki küçük kıvılcımları adımları saymazsak.

Mustafa Kemal Atatürk olağanüstü birisi felan değildir, ama dönemin şartları gereği çok partili sistemi de denetmiştir. Görülmüştür ki, henüz zemine oturtulmamış bir cumhuriyette telafisi bile mümkün olamayacak hatalara ve siyasi çıkar ve ya koltuk savaşlarından başka birşeye sebep vermeyecek durumdu. O gün için bence doğru olanı yaptı. Ben bu yüzden Mustafa Kemal'e yapabileceğinin %100'ünü vermiş bir insan diyorum. Bu kadar sabırlı bu kadar milletine bekasını kaybetmeyen tek bir kez çıkıpda şikayet etmeyen tarihin ender liderlerinden birisidir. Allah'ın Türk Milletine ve Anadolu coğrafyasına aslında yüzyıllarca süregelen bu coğrafyada adil bir yönetimin karşılığı bu milletin en zor anında lütfüdur. Son bölüm şahsi kanaatim tabiki.

Dönemin değerlendirilmesinde asla 23-38 koşulları gözden kaçmamalı, Bir iktisadi yapı, bir eğitim sistemi, bir sosyal yapı, bir devlet yapılanması, bir hukuk sistemi kurulacak.
Burda o kadar farklı görüşler ortaya çıkardıki, ne tek bir uzlaşma kolay söz konusu olabilirdi ne de bunlar 15 sende başarılabilirdi.
Yani öyle sağda solda yazıldığı gibi bir gecede tüm nesil cahil bırakıldı okuma yazma oranı bitti laflarına inanmayın sakın olaki. Son 100 yıldır çocuk yaştan beri ömrü savaşta geçen nesillerimizin Osmanlı'dan bize mirası ne okuma yazarlık olmasıydı nede bilgi birikim olmasıydı. Bu çok normaldir. Bir devletki eğer Osmanlı devleti gibi eğer bir gerileme dönemi yaşar ve uzun yıllar savaş içinde bulunur defalarca silah altına toplanırsa insanlar bu insanların artık sadece askeri vasıfları ve kabiliyetleri gelişmiş olabilir. Bizim Kurtuluş Savaş'ı için başarılı olma sebebplerimizden birisi bu iken, aynı nesilin eğitim konusunda çok geride olduğu %100 dür. Benim dedemin babası Samsun'da Mustafa Kemal'i ilk karşılayanlardandır. Ne kadar doğru bilmesekte Trabzon'dan da Samsun'dan da Mustafa Kemal'le ilgili babadan oğula geçen bilgiler var. Bizim bildiklerimize göre bu admın 4-5 il dolaşarak bu halkı bu şekilde örgütlemeyi başarması bu inancı vermesi mücize değil, büyük bir önderdi. Benim sevgim saygımda aslında burdan geliyor.

ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-16-2015, 00:30   #9
Kullanıcı Adı
ak61
Standart
Yaşı ilerlerliyor, böyle bir adam kolay kolay gelmez bir daha çok ararız. Kendisinin de son dönemde hataları oldu, böyle 1 ay bir tatile çıkıp kafayı dinleyeceği seçimsiz huzurlu bir dönem olsa. Bence yaptığı hataları da görüp çok daha kucaklayıcı olacaktır.
ak61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-16-2015, 22:22   #10
Kullanıcı Adı
selcuk109
Standart
Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam. İslam'a gölge düşürülmesini kabul etmemiz mümkün değil. Şu anda bütün bu yapılanlardan İslam yara almaktadır. Tüm Müslümanların bunu koruma noktasında görevi vardır. Terör, kaynağına ve kimliğine bakmaksızın, hiçbir sebeple meşrulaştırmadan kategorik olarak reddetme iradesini hep birlikte gösterme mecburiyetindeyiz.

Terörün her çeşidine karşı kararlı bir tavır ortaya koyuyoruz. Sadece son günlerde ülkemizde gerçekleştirilen operasyonların dahi Türkiye'nin bu konudaki ilkeli duruşunu göstermeye yeterli olduğunu düşünüyorum. Suriye'de faaliyet gösteren yabancı savaşçılar konusunda Türkiye'ye yöneltilen suçlamalar tamamen haksızdır. Kendi vatandaşlarının terör örgütleriyle ilişkilerini takip eden, zamanında ve etkin müdahale gerçekleştirmeyen ülkelerin tüm sorumluluğu Türkiye'nin üzerine yıkmaya çalıştığını görüyoruz.

Ülkemde mezhep farklılığından dolayı ateist terör örgütlerini destekleyenleri görüyoruz.

2 milyon mülteciyi ülkesinde barındıran bir Türkiye var. Fakat Avrupa'nın tamamına bakınız onlar 200 bin kişiyi bile ülkelerinde misafir edemiyor."


kesinlikle bu yazıya katılıyorum
selcuk109 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi