![]() |
#1 |
![]() ![]() Atatürk'ün insani yönünü işleyen "Mustafa" filmine kızan CHP, Gazi'nin 'din ihtiyacının okullarda karşılanması' yönündeki sözlerinin ders kitaplarına alınmasına da karşı çıktı. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) tarafından hazırlanan faaliyet raporunda, Atatürk'ün din ve İslam hakkındaki fikirlerini 12. sınıf din kültürü dersi kitabına alan Milli Eğitim Bakanlığı'na ilginç eleştiriler yer aldı. Mustafa Kemal'in "Bence bir defa her Müslüman, İslami hükümleri bilmeye mecburdur. Her kişi dinini, din işlerini, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası da okuldur." sözlerini "dönemin şartları gereği söylediği" iddia edilen raporda şu yorum yapıldı: "Atatürk'ün söylediği kimi sözler bu yolla istismar edilirken 'dindar hatta dinci Atatürk' inşa ediliyor." CHP, yorumcuların 'objektif' dediği 'Mustafa' filmini de beğenmemişti. Sarı Zeybek belgeselini hatırlatarak yönetmen Can Dündar'ı şartlara göre davranmakla suçlayan CHP lideri Deniz Baykal, "Atatürk 1930 model bir diktatör olarak gösteriliyor. Sofrası, içki içilen, yalnız ve yaşlı bir adamın sofrası olarak lanse ediliyor. Günde bir büyük rakı içen, kadınlara zaafı olan birisi olarak gösterilmiş. Zaafları olabilir. Ancak Atatürk gibi bir adamın sofrası bu resim olamaz." ifadelerini kullanmıştı. Bugüne kadar sağ partileri "Atatürk'ü dine karşı gibi gösteriyorlar" diye suçlayan anamuhalefet, bunun aksini yapan AK Parti iktidarına gösterdiği tepki ile şaşırttı. Parti yönetimi, Mustafa Kemal Atatürk'ün İslam'a saygısı ve din eğitimi için yürüttüğü faaliyetlerin ders kitabında yer almasından duyduğu rahatsızlığı Merkez Yönetim Kurulu raporuna yansıttı. Atatürk, o sözleri dönemin koşulları gereği söyledi İki ayda bir hazırlanan ve Parti Meclisi (PM)'ne sunulan raporda, Atatürk'ün kitapta 'dinci' gibi gösterildiği ileri sürüldü. Raporda, Atatürk'ün Kur'an tefsiri ve tercümesi yaptırdığı, hadis kitaplarını tercüme ettirdiği, bu kitapları ücretsiz dağıttırdığı, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kurdurduğuna yer verildiği; ancak yine Atatürk'ün emriyle gerçekleştirilen Türkçe ezan, Türkçe namaz ve Türkçe Kur'an gibi uygulamalardan söz edilmediğine dikkat çekildi. Raporda, Gazi'nin 'dindar, zorunlu din dersi yanlısı' gibi gösterilmeye çalışıldığı da iddia edildi. Kitapta sadece Sünni ibadete yer verildiği savunulan rapordaki şu tespitler dikkat çekti: "Ulu önderin 1920'lerde dönemin koşulları gereği söylediği sözlere vurgu yapılırken; adeta zorunlu din dersine yönelik itirazlara Atatürk üzerinden yanıt verilmeye çalışılıyor. Gençlere Atatürk; 'Bence bir defa her Müslüman İslami hükümleri bilmeye mecburdur. O halde okullarımızda zaten İslami hükümleri öğreteceğiz. Hepimiz eşitiz ve dinimizin hükümlerini eşit olarak öğrenmeye mecburuz. Her kişi dinini, din işlerini, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası da okuldur' sözleriyle tanıtılıyor. Atatürk'ün söylediği kimi sözler bu yolla istismar edilirken 'dindar hatta dinci Atatürk' inşa ediliyor." Mustafa filmine de kızmıştı Atatürk'ün dinle ilgili sözlerinin ders kitabına alınması MYK raporunda, "Atatürk dinci gösteriliyor." ifadeleriyle eleştirildi. CHP, Can Dündar'ın yönettiği 'Mustafa' filmini de beğenmemişti. Baykal, Dündar'ı şartlara göre davranmakla suçlarken, "Atatürk günde bir büyük rakı içen, kadınlara zaafı olan birisi olarak gösterilmiş. Zaafları olabilir. Ancak Atatürk gibi bir adamın sofrası bu resim olamaz." demişti. Üniversiteden CHP'li vekile sert tepki: Kardeş kavgasının fitilini ateşliyor CHP'li Gökhan Durgun'un Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'nde yaptığı fişlemeyle ilgili tartışma büyüyor. Üniversite dün, akademisyenleri fişleyen ve rektörü mezhep kadrolaşması yapmakla suçlayan Durgun'a sert bir cevap verdi. Üniversite, iddiaların 'çirkin ve zavallıca' birer iftira niteliğinde olduğunu vurguladı. Alevi kökenli öğretim görevlilerinin fişlendiğine yönelik iddiayla ilgili ise çarpıcı bir ifade kullanıldı: "Gökhan Durgun, farklı inanç ve kültürlerden vatandaşlarımızın barış ve kardeşlik içerisinde yaşadığı Hatay'da Alevi-Sünni vatandaşlarımız arasında bir kardeş kavgasının fitilini ateşlemek istemektedir." CHP'li vekil Meclis'te düzenlediği basın toplantısında Mustafa Kemal Üniversitesi'ndeki öğretim görevlilerinin mezheplerine göre fişlendiğini savunmuştu. Ardından gazetecilere bir dosya dağıtmıştı. Ancak dosyada iddialarının aksine Durgun'un öğretim üyelerini tek tek fişlediği ortaya çıkmıştı. Hocalar, 'Aşırı sağcı, Türkçü, dinci, milliyetçi, MHP'li' şeklinde fişlenmişti. Durgun, bu dosyayı ismini vermediği kaynaklardan elde ettiğini ileri sürmüştü. Durgun'un iddiaları üniversite tarafından yazılı bir açıklamayla yalanlandı. CHP'nin üniversite hakkında TBMM'ye verdiği araştırma önergesinin gerekçelerini teşkil eden iddiaların 'düzmece' olduğu belirtilen açıklamada, üniversitenin Atatürk ilke ve devrimleri ışığında, milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini taşıyan çağdaş öğrenciler yetiştirmeyi amaçladığı kaydedildi. Durgun'un iki hafta önce üniversiteyi ziyaret ettiğine ve bu konularda aydınlatıldığına işaret edilirken, "Bu milletvekili açıklama yaptığı konularda gerçekleri öğrenme yoluna gitmemiş, yargısız infaz yaparak iftiralarını Meclis gündemine taşımıştır." denildi. Fişleme büyük suç, cezası 3 yıl hapis Durgun'un üniversitede yaptığı fişlemeye de dikkat çekilen açıklamada, "Gökhan Durgun, TBMM Başkanlığı'na verdiği araştırma önergesinin ekinde sunduğu belgelerle üniversitede çalışan pek çok öğretim üyesini bizzat fişlediğini ortaya koyarak büyük bir suç işlemiştir. TCK 135. madde kapsamında kişilerin siyasi, felsefi, dinî görüşleri, ırkî kökenleri ve ahlaki eğilimlerine ilişkin bilgilerin hukuka aykırı bir yöntemle kaydedilmesi ve dağıtılması 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasını gerektiren bir suçtur." ifadelerine yer verildi. Durgun'un 'çirkin ve zavallıca' planlarının sonuçsuz kalacağı dile getirildi. Ardından şunlar kaydedildi: "Mustafa Kemal Üniversitesi'ni 'yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin kaynağı' olarak takdim ederek siyasi şov yapan ve siyasi rant sağlamaya çalışan Durgun, ölçüsüz ve dayanaksız açıklamalarının arasına 'Üniversitede Aleviler fişleniyor' iftirasını ekleyerek, farklı inanç ve kültürlerden vatandaşlarımızın barış ve kardeşlik içerisinde yaşadığı Hatay'da Alevi-Sünni vatandaşlarımız arasında bir kardeş kavgasının fitilini ateşlemek istemektedir." Habib Güler, Selim Kuvel, Ankara VEKİLLER DE ELEŞTİRDİ AK Parti Hatay Milletvekili Orhan Karasayar Üniversite hocalarını fişlemesi ahlak dışı CHP'li vekilin üniversite hocalarını fişlemesi 'ahlak dışı.' Ülkemize insan yetiştiren bu insanlara yönelik yargısız infazda bulunmak, milletvekiline yakışmaz. Üniversitede kadrolaşma olduğu yönündeki iddiaları da gerçek dışı. Üniversite yönetimine iftira atıyor. Sayın rektörümüz göreve başladığından bu yana üniversiteye ve bölgeye hizmet ediyor. Elinizde belge bilgi olmadan kimseyi suçlayamazsınız. Belge varsa müracaat etsin, savcılar gerekli çalışmaları yapar. Varsa delili, yanlış yapanın hesabı sorulur. MHP Genel Başkan Yardımcısı Osman Çakır Yapılan iş hukuka aykırı, kasıtlı ve amaçlı Hiç kimse düşünceleri, kanaatleri veya siyasi görüşü nedeniyle suçlu olarak takdim edilemez. Fişleme hukuka aykırı, kasıtlı ve amaçlı. Kanunların suç saydığı fiil ve eylemlerin dışında hiç kimse suçlu ilan edilemez. İnsanlar, 'Türkçü, İslamcı, MHP'li ve Fethullahçı' şeklinde takdim edilemez. Ortada işlenmiş, kanunlara aykırı fiil ve suç varsa, bunlar savcılıklara bildirilir ve yasalarımıza göre gerekli işlem yapılır. Bunun dışında hiç kimsenin insanları sınıflara ayırmaya, bu şekilde tasnif etmeye hakkı yoktur. Habib Güler- ZAMAN
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|