Danıştay Davası ve ETÖ... 'İrtica' dendi 'ÇETE İŞİ' çıktı! [Arşiv] - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**FarukARSLAN.** · 08-04-2009, 15:36

Danıştay davası...
Eski karanlık dönemlerin bir benzeri, ülkeyi karıştırma eylemi.
Yapanı ve kınayanı "aynı kişiler" olduğu aşikarken amaçlanan tezgahın devreye sokulması işi.
Ülkeyi karışıklığa, kaosa sürükleme eylemi...

Mâlumunuzdur ki bugün itibariyle (4 Ağustos 2009) Danıştay Saldırısı'nın Ergenekon tezgâhı olduğu belgelenmiş oldu:

4 Ağustos 2009 :

Bunun öncesi asıl mesele olan.
'Ulusalcı Terör'ün nasıl sinsi ve çakalca araya sızıp kendi sıktığı kurşunu nasıl başkaları sıktı diye üzerine saldırması..

O GÜNLERE, yani eski devirlerdeki gibi karanlık ve şaibeli cinayet ve sonrasındaki Ulusalcı Senaryolarını görmeye gidelim...

ETÖ soruşturmaları, aramaları ve deşifreleri olmasa çok kez tekrarlanacak olan karanlık bir zaman tünelinde Vakit Gazetesi ve o yolla Partimize nasıl "aşağılıkça" saldırdıklarını tekrardan hatırlayalım.

--------

Tarih 20 Mayıs 2006.
Mecliste bulunan 2. Terör Örgütü Partisi; Ergenekon'un partisi CHP'nin(Diğeri PKK-DTP) vekilinin AK Parti ve vekillerine azılı katillermiş gibi kışkırtıcı hitâbı:

20 Mayıs 06 - Gözcü:

--

Saldırının ardından germe yeri ilk önce Meclis ve sonra temsil edilen Türkiye olduğu aşikâr.
Küpüre ve sağ alttaki nota dikkat.

22 Mayıs 2006 - Tercüman:

--

Şimdiki küpür Ergenekon Bülteni olan Cumhuriyet gazetesinden.

Koca bir sayfada Baykal ve ETÖ esintisi.
CHP Genel Başkanı'nın bir sayfaya yayılan cümleleri ülkede 'danışıklı kaos' yaratmanın apaçık bir delili.
Bahçeli'nin iste "başka alternatifi" yok; ya ülkücü yada dinci!..
(Bahçeli'ye bakarak Ülkücülerin Dinsiz olduğu sonucunu mu çıkartmalıyız buradan, onun yorumunu sizlere bırakıyorum.)

20 Mayıs 2006 - Cumhuriyet:

--

Şimdiki kare Hürriyet'ten.
Küpürde göreceğimiz gibi; CHP koca meclisin işleyişine engel.
Vakit Gazetesi'ne dava.
Ve en önemlisi Cumhuriyet Gazetesi'ne bombalı saldırıda bulunan kişinin de Alparslan Arslan olduğu deklare ediliyor.
YANİ?
Yani anlayın işte, bugün Cumhuriyet'in Başyazarı ve Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırıda bulunan kişi aynı davada yargılanıyor.
Tertip: Ben sana attıracağım sonra suçu başkasına yıkacağız ve ülkenin kaosa sürüklenmesiyle vampir avımıza çıkacağız.
Sonuç: Tetiği çeken, çektiren, saldırıya uğrayan, uğratan HEPSİ AYNI YOL, AYNI YER VE AYNI YÖNDE: ERGENEKON!

19 Mayıs 2009 - Hürriyet:

--

Aynı gün meclis içerisinde olanlardan farklı bir kare.
Ergenekon tezgahında bi ANAP'lıyı da görüyoruz.
Hedef mâlum: Vakit-mütedeyyin çevre, Tayyip Erdoğan-AK Parti.

19 Mayıs 2006 - Yeni Şafak:

--

Küpürlerde -genelde- gün gün geriye geldik.
Kaos dozajını tersten düze doğru hatırlatmak için..

Mesela bir geri daha geldiğimizde Diplomatik gazetesinde haber manşetinin üzerindeki cümleler amacı belirliyor "Başbakan sürekli eleştirmiş, Vakit hedef göstermiş ve olan olmuş!"
Baykal'da "Siyasete kan bulaştırma" peşinde.
Başlık ise 'sipariş': "Danıştay'a silahlı türban saldırısı" ...

18 Mayıs 2006 - Diplomatik:

--

Ve işte "tezgâh"ta son perde...
CHP'li Mustafa Özyürek'in o skandal, o şirret, o bölücü, o kaoscu sözleri...

19 Mayıs 2006 - Yeni Şafak:

(...)

Ve işte son durak...
Ve işte Son Nokta.

Söz ve konuşma sırası HEFETEKİ GAZETEDE...

4 Ağustos 2009 - Vakit:

Allah herkesi bu "terörcü masum"ların şerrinden korusun...

Aydınlık ve Kalkınan Türkiye'de 'karanlıkları', karanlıklardan nemalanan ideolojilerin öne sürdüğü bir kez daha belgelendi.

Yine Yola, Yine Aydınlığa Devam Türkiye: Yarasalara ve vampirlere inat...

**FarukARSLAN.** · 08-09-2009, 18:07

Davalar birleştiği gün; KARTEL MENŞETLERİNİN DİLİ TUTULDU:

Vakit;

--

Zaman:

--
Yeni Şafak:

--
Yeni Asya:

--

Vatan:

-

Türkiye:

--
Tercüman:

--

Taraf:

--
Star:

--
Sabah:

--
Radikal:

--
Posta:

--
Milliyet:

--
Milli Gazete:

--
Hürriyet:

--
Cumhuriyet:

--
Bugün:

Akşam:

--

**redyellow** · 08-10-2009, 00:25

Teşekkürler sayın faruk aslan, gayet güzel bir arşivleme yapmışssınız.

Bu kartel medyasının yatacak yeri yoktur, bu ülkeye en büyük zararı bu ahlaksız, yalancı, çarpıtıcı medya veriyor maalesef.

Bilhassa da şu doğan grubu.

Hükümete en çok kızdığım noktalardan birisi de bu doğan grubuna yüz vermesi, uzan gibi bunların da çoktaaan batırılması lazımdı, yapmadılar, onlar da görevlerini yapıyorlar ve her fırsatta her türlü pisliği yapıyorlar.

Doğan grubunun battığını söyleyene döner ısmarlayacağım

**FarukARSLAN.** · 09-06-2009, 16:26

Davanın seyri günden güne değişir ve netleşirken, provokatifleri tekrardan hatırlama adına..

--

6 Eylül 2009 - Zaman

**FarukARSLAN.** · 09-19-2009, 20:51

Başlığımız ve konumuzla tamamen uyumlu, Ülke TV'deki ARŞİVCİ programının gazete manşetleriyle derlediği "Danıştay Saldırısı"

1. Kısım

YouTube Video

--
2. Kısım

YouTube Video

--
3. Kısım

YouTube Video

**ishakyilmaz** · 09-19-2009, 21:45

Ne tiyatroyudu ama!Böyle bir film izlememiştim daha önce!Kusursuz bir yapım!Lakin yönetmenin unuttuğu bir husus vardı,Hiçbir filim ebediyette intikal etmez,her filmin mutlaka bir sonu vardır!Bu filmin sonuda acı oldu...

**menes** · 09-19-2009, 22:14

Dikkat ettim de köşe yazarlarından en yerinde tespiti Oktay Ekşi yapmış.Adam ideolojik diyor.Evet ETÖ ideolojik olarak böyle bir iş yaptı.Örgüt bağlantısı var diyor.Aynı aynı.Adam işi çözmş şıp diye.Çok takdir ettim kendisini.
Ne oyundu ama o günler.Yaşım ufaktı ama az buçuk anlıyordum.Hergün cinayet işleniyor.Bir gün papaz,ertesi gün Ermeni gazeteci öldürülüyor.Hemen ardından laikçi bir gazeteye bomba atılıyor.Birde danıştaya saldırı.Dindarların üstüne şuç atılıyor.Laikçi gazetelerde şeriat geliyor diye bağırıyorlar.Ardından bir muhtıra.e'sinden hemde.
Peşi sıra Cumhuriyet mitingleri dindarları tahrik ediyorlar.Posta adlı gazetede ''Silahsız Kuvvetler''diye manşet atılıyor(Allah Allah ben bu sözü 28 şubatta bir komutanın söylediğini hatırlıyorum).Asker kıvama getirilmek için uğraşılıyor.
22 temmuz oldu.Herkeste bir heyecan ve beklenti.Laikçiler kendilerinden emin.Çevresindeki herkesin Ak Parti karşıtı olduğunu ve Ak Parti'nin kaybedeceğine inanıyorlar.Lakin atladıkları birşey vardı.O şeyde gözlükleriydi.Onlar at gözlüğü takıyordu.Bu sebeple geniş bir görüşe sahip değillerdi.
Ve 22 Temmuz akşamı.Sonuçlar açıklandı.O zamanlar Kanaltürk'ün sahibi,şimdinin terör şüphelisi bir herif var Tv'de.Surat elli karış.Hala utanmadan millete hakaret ediyor.
Ama ''Sessiz çoğunluk'' son söz söylemişti.Artık konuşma sırası onlardaydı.İşte millet bu düşmalarına yüzde 47 ile cevap verdi.Herkes mutluydu.(Laikçiler hariç)
Şimdi nerelere geldik.Ne halt yedikleri bir bir ortaya çıkıyor.Biz de üzüntü ve keyifle izliyoruz.

**palipleten** · 11-20-2010, 21:24

artık hiçbirseyi kendilerinin istedikleri gibi kurgulayamıyorlar hersey ortaya cıkıyor

08-04-2009, 15:36	#1
Kullanıcı Adı FarukARSLAN.	Danıştay Davası ve ETÖ... 'İrtica' dendi 'ÇETE İŞİ' çıktı! [Arşiv] Danıştay davası... Eski karanlık dönemlerin bir benzeri, ülkeyi karıştırma eylemi. Yapanı ve kınayanı "aynı kişiler" olduğu aşikarken amaçlanan tezgahın devreye sokulması işi. Ülkeyi karışıklığa, kaosa sürükleme eylemi... Mâlumunuzdur ki bugün itibariyle (4 Ağustos 2009) Danıştay Saldırısı'nın Ergenekon tezgâhı olduğu belgelenmiş oldu: 4 Ağustos 2009 : Bunun öncesi asıl mesele olan. 'Ulusalcı Terör'ün nasıl sinsi ve çakalca araya sızıp kendi sıktığı kurşunu nasıl başkaları sıktı diye üzerine saldırması.. O GÜNLERE, yani eski devirlerdeki gibi karanlık ve şaibeli cinayet ve sonrasındaki Ulusalcı Senaryolarını görmeye gidelim... ETÖ soruşturmaları, aramaları ve deşifreleri olmasa çok kez tekrarlanacak olan karanlık bir zaman tünelinde Vakit Gazetesi ve o yolla Partimize nasıl "aşağılıkça" saldırdıklarını tekrardan hatırlayalım. -------- Tarih 20 Mayıs 2006. Mecliste bulunan 2. Terör Örgütü Partisi; Ergenekon'un partisi CHP'nin(Diğeri PKK-DTP) vekilinin AK Parti ve vekillerine azılı katillermiş gibi kışkırtıcı hitâbı: 20 Mayıs 06 - Gözcü: -- Saldırının ardından germe yeri ilk önce Meclis ve sonra temsil edilen Türkiye olduğu aşikâr. Küpüre ve sağ alttaki nota dikkat. 22 Mayıs 2006 - Tercüman: -- Şimdiki küpür Ergenekon Bülteni olan Cumhuriyet gazetesinden. Koca bir sayfada Baykal ve ETÖ esintisi. CHP Genel Başkanı'nın bir sayfaya yayılan cümleleri ülkede 'danışıklı kaos' yaratmanın apaçık bir delili. Bahçeli'nin iste "başka alternatifi" yok; ya ülkücü yada dinci!.. (Bahçeli'ye bakarak Ülkücülerin Dinsiz olduğu sonucunu mu çıkartmalıyız buradan, onun yorumunu sizlere bırakıyorum.) 20 Mayıs 2006 - Cumhuriyet: -- Şimdiki kare Hürriyet'ten. Küpürde göreceğimiz gibi; CHP koca meclisin işleyişine engel. Vakit Gazetesi'ne dava. Ve en önemlisi Cumhuriyet Gazetesi'ne bombalı saldırıda bulunan kişinin de Alparslan Arslan olduğu deklare ediliyor. YANİ? Yani anlayın işte, bugün Cumhuriyet'in Başyazarı ve Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırıda bulunan kişi aynı davada yargılanıyor. Tertip: Ben sana attıracağım sonra suçu başkasına yıkacağız ve ülkenin kaosa sürüklenmesiyle vampir avımıza çıkacağız. Sonuç: Tetiği çeken, çektiren, saldırıya uğrayan, uğratan HEPSİ AYNI YOL, AYNI YER VE AYNI YÖNDE: ERGENEKON! 19 Mayıs 2009 - Hürriyet: -- Aynı gün meclis içerisinde olanlardan farklı bir kare. Ergenekon tezgahında bi ANAP'lıyı da görüyoruz. Hedef mâlum: Vakit-mütedeyyin çevre, Tayyip Erdoğan-AK Parti. 19 Mayıs 2006 - Yeni Şafak: -- Küpürlerde -genelde- gün gün geriye geldik. Kaos dozajını tersten düze doğru hatırlatmak için.. Mesela bir geri daha geldiğimizde Diplomatik gazetesinde haber manşetinin üzerindeki cümleler amacı belirliyor "Başbakan sürekli eleştirmiş, Vakit hedef göstermiş ve olan olmuş!" Baykal'da "Siyasete kan bulaştırma" peşinde. Başlık ise 'sipariş': "Danıştay'a silahlı türban saldırısı" ... 18 Mayıs 2006 - Diplomatik: -- Ve işte "tezgâh"ta son perde... CHP'li Mustafa Özyürek'in o skandal, o şirret, o bölücü, o kaoscu sözleri... 19 Mayıs 2006 - Yeni Şafak: (...) Ve işte son durak... Ve işte Son Nokta. Söz ve konuşma sırası HEFETEKİ GAZETEDE... 4 Ağustos 2009 - Vakit: Allah herkesi bu "terörcü masum"ların şerrinden korusun... Aydınlık ve Kalkınan Türkiye'de 'karanlıkları', karanlıklardan nemalanan ideolojilerin öne sürdüğü bir kez daha belgelendi. Yine Yola, Yine Aydınlığa Devam Türkiye: Yarasalara ve vampirlere inat... Konu FarukARSLAN. tarafından (08-04-2009 Saat 15:45 ) değiştirilmiştir..

08-09-2009, 18:07	#2
Kullanıcı Adı FarukARSLAN.	Davalar birleştiği gün; KARTEL MENŞETLERİNİN DİLİ TUTULDU: Vakit; -- Zaman: -- Yeni Şafak: -- Yeni Asya: -- Vatan: - Türkiye: -- Tercüman: -- Taraf: -- Star: -- Sabah: -- Radikal: -- Posta: -- Milliyet: -- Milli Gazete: -- Hürriyet: -- Cumhuriyet: -- Bugün: Akşam: --

09-06-2009, 16:26	#4
Kullanıcı Adı FarukARSLAN.	Davanın seyri günden güne değişir ve netleşirken, provokatifleri tekrardan hatırlama adına.. -- 6 Eylül 2009 - Zaman

Seçenekler
Yazdırılabilir şekli göster Sayfayı E-Mail olarak gönder
Stil
Normal Hybrid-Şeklinde gösterime geç Ağaç şeklinde gösterime geç

08-10-2009, 00:25	#3
Kullanıcı Adı redyellow	Teşekkürler sayın faruk aslan, gayet güzel bir arşivleme yapmışssınız. Bu kartel medyasının yatacak yeri yoktur, bu ülkeye en büyük zararı bu ahlaksız, yalancı, çarpıtıcı medya veriyor maalesef. Bilhassa da şu doğan grubu. Hükümete en çok kızdığım noktalardan birisi de bu doğan grubuna yüz vermesi, uzan gibi bunların da çoktaaan batırılması lazımdı, yapmadılar, onlar da görevlerini yapıyorlar ve her fırsatta her türlü pisliği yapıyorlar. Doğan grubunun battığını söyleyene döner ısmarlayacağım

09-19-2009, 21:45	#6
Kullanıcı Adı ishakyilmaz	Ne tiyatroyudu ama!Böyle bir film izlememiştim daha önce!Kusursuz bir yapım!Lakin yönetmenin unuttuğu bir husus vardı,Hiçbir filim ebediyette intikal etmez,her filmin mutlaka bir sonu vardır!Bu filmin sonuda acı oldu...

09-19-2009, 22:14	#7
Kullanıcı Adı menes	Dikkat ettim de köşe yazarlarından en yerinde tespiti Oktay Ekşi yapmış.Adam ideolojik diyor.Evet ETÖ ideolojik olarak böyle bir iş yaptı.Örgüt bağlantısı var diyor.Aynı aynı.Adam işi çözmş şıp diye.Çok takdir ettim kendisini. Ne oyundu ama o günler.Yaşım ufaktı ama az buçuk anlıyordum.Hergün cinayet işleniyor.Bir gün papaz,ertesi gün Ermeni gazeteci öldürülüyor.Hemen ardından laikçi bir gazeteye bomba atılıyor.Birde danıştaya saldırı.Dindarların üstüne şuç atılıyor.Laikçi gazetelerde şeriat geliyor diye bağırıyorlar.Ardından bir muhtıra.e'sinden hemde. Peşi sıra Cumhuriyet mitingleri dindarları tahrik ediyorlar.Posta adlı gazetede ''Silahsız Kuvvetler''diye manşet atılıyor(Allah Allah ben bu sözü 28 şubatta bir komutanın söylediğini hatırlıyorum).Asker kıvama getirilmek için uğraşılıyor. 22 temmuz oldu.Herkeste bir heyecan ve beklenti.Laikçiler kendilerinden emin.Çevresindeki herkesin Ak Parti karşıtı olduğunu ve Ak Parti'nin kaybedeceğine inanıyorlar.Lakin atladıkları birşey vardı.O şeyde gözlükleriydi.Onlar at gözlüğü takıyordu.Bu sebeple geniş bir görüşe sahip değillerdi. Ve 22 Temmuz akşamı.Sonuçlar açıklandı.O zamanlar Kanaltürk'ün sahibi,şimdinin terör şüphelisi bir herif var Tv'de.Surat elli karış.Hala utanmadan millete hakaret ediyor. Ama ''Sessiz çoğunluk'' son söz söylemişti.Artık konuşma sırası onlardaydı.İşte millet bu düşmalarına yüzde 47 ile cevap verdi.Herkes mutluydu.(Laikçiler hariç) Şimdi nerelere geldik.Ne halt yedikleri bir bir ortaya çıkıyor.Biz de üzüntü ve keyifle izliyoruz.

11-20-2010, 21:24	#8
Kullanıcı Adı palipleten	artık hiçbirseyi kendilerinin istedikleri gibi kurgulayamıyorlar hersey ortaya cıkıyor

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)