05-31-2013, 18:12 | #1 |
Darbeciler Yassıada Mahkemesinin Yerini 27 Mayıs Darbesinden 2 Yıl Önce Belirlemişler
Yassıada mahkemesinin yeri darbeden 2 yıl önce belliydi
Başbakan Adnan Menderes ile bakanlardan Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idam edildiği 27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden 53 yıl geçmesine rağmen çarpıcı gerçekler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Yassıada’nın, darbeden iki yıl önce mahkeme olarak plânlandığı ortaya çıktı. Dönemin Milli Birlik Komitesi (MBK) İrtibat Bürosu Başkanı Kurmay Albay Namık Kemal Ersun’un hazırladığı ‘Ada Plânı’nda mahkeme tüm detaylarıyla çizilmiş. Aksiyon dergisinden Cemal Kalyoncu’nun ‘27 Mayıs’ın gizli karargâhı’ başlıklı kapak haberinde, MBK’nın gizli yapısı deşifre ediliyor. Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde akademisyen olan Rasim Koç’un ortaya çıkardığı ‘Çok Gizli’ ibareli ‘Milli Birlik Komitesi İrtibat Bürosu Ada Plânı’na göre Yassıada’nın plânı darbeden 2 yıl öncesine yani 1958 yılına ait. Demokrat Partililerin yargılanacağı mahkemenin plânı ‘Milli Birlik Komitesi İrtibat Bürosu Ada Plânı’nın içinde yer alıyor. Darbe sonrası süreçte yapılacakların yer aldığı belgelerde, sanıkların adaya gönderilmesi kararının ardından Yassıada’da neler yapılacağı plânlanıyor. 80 sayfayı bulan Ada Plânı’nda en can alıcı belgelerden biri 1958 tarihli Yassıada Plânı adıyla hazırlanmış ada haritası. 1958 tarihi taşımasına rağmen mahkeme salonu o tarihteki plânda belli. Bu da darbecilerin 1960’tan çok önce darbeyi plânlayıp kafalarına koyduklarının en büyük delili. Bu tarih, ‘9 Subay Olayı’ olarak bilinen ve içlerinden Samet Kuşçu’nun itirafı ile ortaya çıkan 1957-58 yıllarındaki darbe hazırlığına işaret ediyor. Akademisyen Rasim Koç, bütün darbe süreci propagandasını ve psikolojik harp denilen kamuoyu oluşturulmasını MBK İrtibat Bürosu’nun organize ettiğini belirtiyor. Koç, MBK İrtibat Bürosu Başkanı Ersun ve hazırladığı plân ile ilgili olarak, “Üzerinde 1960 tarihi var, 27 Mayıs’tan sonra kitap haline getiriliyor; ama 1958’den birtakım evraklar da var içinde. 58 yılında da bu işin olduğunu gösteriyor. Demek ki o tarihte de bu işin içinde kendisi. Çünkü 1958’de ‘9 Subay Olayı’ ortaya çıktığında, 1954’ten beri cunta komiteleri olduğunu biliyoruz.” dedi. Gün yüzüne çıkarılan dokümanlarda; Celal Bayar, Adnan Menderes ve diğer siyasilerin avukatları ile yaptıkları görüşmelerin dinlendiği de anlaşılıyor. ‘Ada Plânı’nda MBK için bir ses arşivi oluşturulması isteniyor. Buna göre bütün aşamalar yasa dışı olarak kayıt altına alınıyor. Rasim Koç, sanıkların avukatları ve aileleriyle görüşmelerinin dinlenmesini, “Kendi aralarındaki konuşmalarda yanlışlara vurgu yapılarak oradan alınacak malzemeler iddia makamının yani savcının önüne gelecek. Savcı da buna göre yeni bir iddianame hazırlayacak.” şeklinde yorumluyor. Ayrıca duruşmaları izlemek için başvuran bütün gazeteciler ve vatandaşların soyları da araştırılıyor. Yassıada’ya belge taşıyanlar, yüksek yargı başkanlıklarıyla ödüllendirildi 27 Mayıs darbesinin ardından Demokrat Parti (DP) aleyhine delil toplamakla görevlendirilen Yüksek Soruşturma Kurulu üyelerinin, Yassıada mahkemeleri sonrası terfi aldığı, yargı kurumlarında önemli görevlere getirildiği ortaya çıktı. 27 Mayıs ve Yassıada araştırmaları ile bilinen Dr. Rasim Koç, Soruşturma Kurulu üyelerinden İbrahim Senil’in Danıştay ve Anayasa Mahkemesi başkanı, Suphi Örs’ün Yüksek Hâkimler Kurulu başkanı, Cevdet Menteş’in Yargıtay başkanı, Ömer Altay Egesel’in Yargıtay 2. Hukuk Dairesi başkanı, Ahmet Fazlı Öztan’ın da Yargıtay 2. başkanı ve Anayasa Mahkemesi üyesi olduğunu söyledi. Kaynak Zaman 28.05.2013
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|