Davutoğlu'ndan ABD'ye sert eleştiri

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde İsrail’in kınanmasına yönelik kararı veto etmesini, tutarlı ve ilkeli olmayan bir tutum olarak değerlendirdi.





Davutoğlu, dün BM İnsan Hakları Konseyi toplantısına katılmak üzere Cenevre’ye gitmeden önce Ankara Esenboğa Havalimanı’nda yaptığı açıklamada, Mavi Marmara ile ilgili veri toplamak için oluşturulan komitenin raporunun da 21 Mart’ta Cenevre’deki oturumlar çerçevesinde sunulacağını söyeldi. BM Güvenlik Konseyi’nin Libya kararını yakından takip ettiklerini de belirten Davutoğlu, bunların uygulanması ve takibi konusunda Türkiye’nin her türlü katkıyı yapacağını söyledi.
Davutoğlu, “ABD’nin BM Güvenlik Konseyi’nde, Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri nedeniyle İsrail’in kınanmasına yönelik kararı “veto” etmesini nasıl değerlendirdiğini” sorulması üzerine; “Eğer Ortadoğu’ya bir gün barış gelecekse ve eğer bu barışa uluslararası toplum katkı sağlayacaksa her şeyden önce herkesin objektif ve tutarlı ilkeleri hayata geçirmesi lazım” dedi. “Hiçbir ülkenin diğer ülkelere göre ayrıcalıklı bir konumunun olmaması lazım” dedi.

Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Eğer biz ülkelere takındığımız tutumlarda bir ülkeyi diğer ülkelerden farklı bir şekilde değerlendirirsek, ona özel ayrıcalıklı bir konum benimsersek, uluslararası hukuk karşısında onu hesap vermesi gerekmeyen bir ülke gibi telakki edecek adımlar atılırsa tabii bu bölgede barış sağlama imkanı kalmaz.”
İsrail ihlalde birinci
Bunun Mavi Marmara, yerleşimler ve Gazze ablukası olaylarında yaşandığına vurgu yapan Davutoğlu, “Eğer insan hakları konusunda bir ihlal sıralaması yapılırsa herhalde İsrail bunun en üst sıralarında yer alır” dedi.

http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=199098

İsrail'den Türkiye'ye sıcak mesaj



İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, kendilerini Türkiye'ye çok yakın hissettiklerini belirtti...





İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, İsrail ve Türkiye'nin birbirini suçlamak yerine kendilerine dönerek neyi düzeltebileceklerine odaklanmaları gerektiğini söyledi.
Avrupa Politika Merkezi adlı düşünce kuruluşunda konuşan Ayalon, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı abluka ve Türkiye konusunda şunları söyledi: "Gazze'de şu anda abluka yok. 12 bin roket atılınca Gazze'yi ablukaya almıştık. Bence Türkiye de hiçbir karşılık vermeden halkına terörist saldırıların sürmesine izin vermez. Terörle mücadele noktasında kendimizi Türkiye'ye çok yakın hissediyoruz. Türkiye, PKK olsun diğer örgütler olsun terörden çok çekti, hala çekiyor. Bence bizim neden Hamas terörüne karşı kendimizi savunmamız gerektiğini anlaması gereken ilk ülke Türkiye olmalı. Bu toplu cezalandırma değil. Gazze halkını rehin alan Hamas teröristleriyle sivil halk arasında ayrım yapıyoruz. Bugün Gazze'ye gidin, hiçbir şeyin eksik olmadığını göreceksiniz."
Gazze'de son aylarda işsizliğin azaldığını, ekonomik büyümenin hızlandığını savunan Ayalon, bu trendin devam etmesini arzuladıklarını dile getirdi. Ayalon, Gazze'ye İran ve Hizbullah'tan silah akışının devam ettiğini de öne sürerek, "tüm uluslararası anlaşmaların ruhuna aykırı olan bu gelişmeyi Mısır'la da işbirliği yaparak" engellemek istediklerini ifade etti.
Danny Ayalon, Türkiye-İsrail ilişkilerini değerlendirirken de şunları kaydetti: "Bölgedeki iki anlamlı oyuncu ve aktör olan İsrail ve Türkiye'nin (iyi ilişki içinde olması) çok önemli. Türkiye ve İsrail arasındaki mükemmel ilişkiler, sadece iki halkın değil tüm bölgenin de çıkarına. İki ülke arasındaki gerginliğin İsrail'in tahrikinden kaynaklanmadığını dikkatinize sunmak isterim. Tam tersine biz Ankara'nın daha dengeli ve adil bir söylem geliştirmesini arzu ederiz. Burada bir tartışmayı başlatmak istemem, ama bence birbirimize saldırmak yerine kendimize bakıp neyi düzeltebileceğimizi görmeliyiz. İsrail, Türkiye ile iyi ilişkilerin devam etmesini destekliyor ve bu konuda (üzerine düşeni yapmaya) hazır. Türkiye ile iyi ilişkilerin devamından memnuniyet duyacağız."
İsrail'in son dönemdeki Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan ilişkilerine de değinen Ayalon, Akdeniz'de buldukları önemli petrol ve doğalgaz rezervlerinin bu iki ülke üzerinden geçecek boru hatlarıyla Avrupa'ya ulaştırılabileceğini söyledi. Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayalon, Türkiye'nin Ortadoğu'da model ülke olması gerektiğini savunanlara cevabının sorulması üzerine, "İsrail'in komşularına model önermesinin küstahlık olacağını" belirtti.
"Her ülkenin durumunu tarihiyle, gelenekleriyle ve toplumsal yapısıyla kendine has olarak değerlendiriyoruz. Libya'da kabile savaşları görüyoruz. Mısır'da görülen belki kuşak çatışması. Bahreyn'de Şiiler ve Sünniler arasında. Her bir ülkede yaşananlar farklı. Her ülkedeki durum, kendileri için en anlamlı ve faydalı şekilde çözümlenmelidir. Ama buradaki korkumuz (bu ülkelerin) İran, Hizbullah ve Hamas modeliyle rehin alınmaları" diyen Ayalon, uluslararası toplumun İran tehdidine karşı proaktif hareket etmesi gerektiği görüşünü dile getirdi.
Ayalon, "İran'ın ve İran destekli Hizbullah ve Hamas'ın bölgedeki birçok ülkede uzantıları bulunduğunu" savunarak, bölge ülkelerinde halkın önüne sunulacak 2 tercihin "merhametsiz diktatörler ve aşırı İslamcılar" olmaması gerektiğini kaydetti. Bölge ülkelerindeki halk yığınlarının samimi taleplerini prensipte desteklediklerini söyleyen Ayalon, Libya hava sahasının uçuşa kapatılması önerisine de arka çıktı.
Ayalon, Filistin'e yılda 1 milyar avroya yakın yardımda bulunan AB'nin, Filistin yönetimi üzerindeki etkisini kullanarak onların barış masasına getirilmesine yardımcı olması gerektiğini ifade etti. "Petro-dolar yığını üzerinde oturan Suudi yönetimini" Filistin'e kayıtsız kalmakla suçlayan Ayalon, bu ülkenin kolaylıkla verebileceği 10 milyar doların Filistin ekonomisinde büyük değişim sağlayabileceğini sözlerine ekledi.
aa



http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=199145