![]() |
#1 |
![]() Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, bugünkü Meclis Grup Toplantısı'nda son Ergenekon operasyonu, dış politika ve ekonomik gelişmeleri değerlendirdi... Baykal'ın bugünkü konuşmasından başlıklar:
-1 Mayıs Taksim'de barış içersinde kutlanmalı. -Hükümet CHP'nin görüşlerine kulak vermeli... -İç politikada ciddi bir krizle karşı karşıyayız, İstanbul'da yürütülen bu dava çok ciddi bir konudur. ERGENEKON -Bu dava hukuki değil siyasi bir davadır. Biz daha ilk günden çok güvenle söylemiştik. Bu davanın içinde ciddi hukuki kaygıları görmek isteyen çevreler bu gelinen noktada daha ciddi bir değerlendirme gereği hissetmiştir... 1 MAYIS -Bunlara başlamadan önce 1 Mayıs'ı CHP'nin önerisi doğrultusunda kabul edildiğini görüyorum. 1 MAyıs bir barış ve kardeşlik günü olarak kutlanmalıdır. EKONOMİ -Ekonomide 3 bakan 2009 ile ilgili hedefleri açıkladı. Bakın yılın ilk 3 ayını geçmişiz. Biz 2008'de krizde alınması gereken önlemleri saymışız. Bu arada bütçe çıkmış. -Hükümet dün yüzde 4 büyüyemeyeceğiz, 3,6 küçüleceğiz dedi. 7 puanlık yanılgı olabilir mi? Biz bunu muhalefette görüyoruz, sen göremiyor musun iktidarda. -Bunu geç kabul etmenin Türkiye'ye bedeli çok büyük. Gerçekleri görmeye direnen bir anlayış issizliği artırdı. Çok acı bir tablo. - CHP'nin sözlerine kulak versin. Biz bu bütçe yanlış dediğimizde kulak verin. Ekonomi güven veren ellerde değildir. Büyük bütçe açığı verildi. İşin doğrusu söylenmediği için, üç beş oy fazla alacağım diye paralar seçim için çarçur edilmiş, şimdi küçüleceğiz diyorlar. TÜRKİYE-ERMENİSTAN SINIRI -Türkiye'nin ne yapacağı ortaya koyulmadı. Nerede Dışişleri Bakanı? Nerede Cumhurbaşkanı? -Maça gitmesine biliyorsun? -Bu konuyu önemsiyorum. Azerbaycan'da huzursuzluk var. Türkiye'de rahatsızlık var. Tüm bunlar Türkiye'nin ne yapacağnın belirsizliğinden kaynaklanıyor. -Türkiye'nin ne yapacağı belli değil, neden belli değil? Neden ne yapacağımızı Azerbaycan'ın Ermenistan'ın Türkiye'nin ve ABD'nin anlayacağı şekilde söylemiyoruz. Dış işleri bakanı nerede, maç yapacağım diye Erivan'a giden Cumhurbaşkanı nerede? Maça gitmeyi biliyorsun, şimdi niye konuşmuyorsun? "Biz perde arkasında bazı sözler verdik, bazı umutlar oluşturduk?" Kime yönelik? Ermenistan'a, ABD'ye yönelik. -Sayın Obama da bunu ifade etti. Bu ortaya çıkınca birden bire sıkıntı ortaya çıktı. Şimdi sorunu çözmeye değil, sıkıntıyı yönetmeye, durumu idare etmeye çalışıyorlar. -Böyle durumlarde gizlilikler, perde arkası pazarlıkları olmaz. Belli bir aşamada birisi çıkıp gerçekleri anlatmalıdır. Milletin dikkatinden bunu kaçıramazsınız. Türkiye'de de Azerbaycan da da birçok insan bunu bekliyor. Türkiye'nin Ermenistan'la ilişkilerinde 3 grup sorun var. -Biri Azerbaycan'ı ikisi Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren sorunlardır. Türkiye'nin sorunu, Ermenistan'ın Türk sınırını açık bir şekilde açık olarak kabul etmemesindendir. -Biz Ermenistan'ı resmi olarak tanıyan ilk devletlerdeniz. Ama Ermenistan Türkiye ile sınırını kabul etmiyor. Onun batı Ermenistan dediği, Türkiye'nin doğu Anadolu'sunu kendi sınırları içine katmayı düşlüyor. Bu bir sorundur. -Ermenistan'ın bu özlemlerini ben aşılamaz bir durum olarak görmüyorum. Çünkü yeni kurulan bir devletin böyle bir özlemleri olabilir. Bu durumu Suriye ile de yaşadık. Ama özgüvenimiz yerinde... -Bir süre sonra onlar gerçeklerle yüzleşecek, ayakları suya erecek... -İkincisi Ermenistan Türkiye'yi soykırım yapmış ülke olarak itham ediyor ve bu ithamını dünyanın çeşitli parlamentolarına kabul ettirerek Türkiye'yi sıkıştırmaya çalışıyor. -Bu doğru bir yaklaşım değildir. Bizim Türkiye olarak takındığmızı tavır çok açıktır. Kendi arşivlerimizi güvenilir tarafsız tarihçilere açmaya hazır olduğumuzu ilan ettik. Ama karalamayı kabul edemeyiz. 1915 nire, 2009 nire... 100 yıl oluyor... -100 yıl önce yaşanan olaylar nedeniyle 100 yıl sonra bir ülkenin siyasetine ambargo konulmak istenmesi kabul edilemez. Bunu yapanlar gittikçe gülünç hale geliyorlar. Bunu da ciddiye almıyoruz. -Türkiye soykırım ithamını bir kompleks haline getirmemeli getirmeyecektir. Geçiniz onu diyoruz, gel ciddi konuları konuşalım... -Ama sıcak yakıcı bir sorun var. Ermenistan'ın Azerbaycan'la ilişkisi... Ermenistan Yukarı Karabağ'ı bahane ederek Azerbaycan'ın topraklarının yüzde 20'sini işgal etmiştir. Buna herkes işgal diyor. -4 tane BM kararı var. Hepsi de Ermenistan'ın Azerbaycan'ı işgal ettiğini söylüyor. Tüm uluslararası kuruluşlar diyor ki "evet burada bir işgal var" Ermenistan'ın o topraklardan çıkması gerektiği çok açıktır. -Buraya gelip bize uluslararası hukuk önerisi yapan yabancılar neden Ermenistan'ın işgaline bir laf etmiyor? -İşgal olduktan sonra biz o zamanki sayın Demirel döneminde meşru bir tedbir almışız ve Ermenistan'la sınırlarımızı kapatmışız. Kimse de bir şey dememiş. 17 yıl geçmiş. Şimdi bize "uzattınız artık, sınırları açın" diyorlar. -Sınırları açarsak, işgal devam edecek. Meşruiyet kazanacak. Bu doğru bir şey mi? Niye bizi oraya yönlendiriyorsunuz? Nasıl Türkiye'yi alet olarak kullanmaya çalışıyorsunuz. Türkiye yöneticileri buna nasıl içine sindiriyor. -Sınır açıldıktan sonra bitmiştir artık. Sınırı kapatmak Ermenistan'a ciddi zarar verdi. 4 milyon nüfusu 2 milyona düşmüş, milli geliri düşmüş. -Demek ki bizim sınırı kapatmamız işe yaramış. Sınırı açarsak işi çözmenin barışçı yolu kalmaz. ERGENEKON ERGENEKON -Yine dün bir operasyon yaptı.. Nedir bu dava? Ergenekon örgütü, Ergenekon terör örgütü ama hala yazanlar yazıyor... -Ergenekon örgütü ne peki? Böyle bir örgüt ne zaman kuruldu? O zamandan bugüne yöneticiler nasıl değişti. kapsam nasıl değişti... Genel Kurmay başkanına soruyorlar ben duymadım diyor... -Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterine soruyorlar o da benim haberim yok diyor... Kime yazsalar haberim yok diyor... Hiç bir istihbaratın yok... Sonra öğreniyoruz ki bunlar ta 1960'lardan beri var... Bakıyoruz AKP karşıtı mı? Evet bakıyoruz şimdi içeriğinde ne var... -Değerli arkadaşlarım bu ciddi güvenilir sağlam hukukşi dava niteliğini taşımıyor... Çünkü böyle bir dava ihtiyacını Cumhurbaşkanı Başbakan söylemişti... Hukukçular kılını kıpırdartmıyor... Sonra geliyor geliyor diye getirdiler... -Önce savcı bulamadılar sonra savcıo bulup başladılar... En iyi açıklamayı bu konuda Sami Selçuk yaptı 40 yıllık hukukçu hayatımda ben böyle iddianame görmedim dedi... Dünyada hiçbir hukukçu böylesini görmedi... Ama iddia olacak.. İddianame ayrı ithamname ayrıdır... -Mahkeme iddianameyi tanzim edecek edebilirse... Birbirini tanımayanlar birinci derecede sorumlu olarak yer alacak. -Ortada hukuki bir iddianame var mıdır tartışması yaşanıyor... Önce işi meşru muteber bir iddianame olarak tutmak lazım... -Öcalan davası 100 küsür gün iddianame bir o kadar da yargı süreci yaşadı... Gerçek bir terör örgütü ile hesaplaşma bir yılda tamamlandı... Ama hala Ergenekon'da bir sonuç yok... -Savcının dayanaklarına bakıyoruz ortada bir haham var... Gizli tanık var... İlk kez yargı alemi gizli tanık müessesesiyle karşı karşıya... Bir de telefon kayıtları... Yahu hukukta mülakat yoktur... İfade vardır... -Hahamın işkence altında alındığı ortaya çıkan iddiaları... Ona dayalı olarak iddianame... Gizli tanık ilgi çekici bir isim... -Davanın temel hedefleri, Danıştay Cinayeti bir Ergenekon işidir... Cumhuriyet mitingleri terör örgütünün planladığı bir faaliyettir... -Değerli arkadaşlarım akıl bu kadar kendinden geçti mi? Sorunluluk falan kalmadı mı? Vicdan kalmadı mı? Bu işler nasıl işler? -Çok ciddi çok güvenilir insanlar savcı taradaından kendine yapılan teklifleri ortaya koyuyor... Kişileri tehdit edip yapay itiraflarla insanlari itham etmek yargısız infaz yapmak... Biz bunları gördük bu hukuki dava değil... -Türkan Saylan'ın bunlarla ne ilişkisi var Allah aşkına... Herkesin kafasında bir Ergenekon var aman bu dava giderse kendi hesabımı da görürüm... -Ergenekon bir süre sonra bir korku haline geline geliyor... Sonra bu korku sindiriyor... İşin özü yanlış temeli yanlış... Maalesef bugün böyle bir tablonun içine girdik... -Dün heyecan yaratan gözlatılar yapıldı... Dekanlar, rektörler, ÇYDD yönetileri gözaltına alındı... Mehmet Haberal gözlatına alındı... -Bu saygın bir adam... ÇYDD'de bütün dernek başkanlarını gözlatına alıyorsunuz? Gerekçe yok? Mehmet Haberal'a bakıyorum her anlamda en önemli aydınlardan birisi. Türkiye'de böbrek naklinin kurucusu... AYRINTILAR GELİYOR... cafesiyaset-Haber 7
![]() Konu Jurnal tarafından (04-14-2009 Saat 15:45 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() 1 mayıs emek ve dayanışma günü değil
germek ve çatışma günü olarak kutlanıyor ülkemizde . |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Deniz Baykal'ın açıklaması şu an devam ediyor. (14:41)
Ergenekon tutuklularının parlak mazisini anlatıyor. Örneğin Haberal'ın iyi bi doktor, iyi bir aydın olduğunu, Saylan'ın ömrünü çağdaşlığa adamış bir kadın olduğunu söylüyor. Bütün bunları söylerken bunların suça karışmış olamayacağını ima ediyor. Hayretle izlemekteyim. Cümlelerimi bitirirken sanırım konuşması da bitti. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Çakma avukat ne olacak
![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|