Hakan Albayrak


Dibine kadar af
Başbakan Recep Tayip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin il başkanları toplantısında, “teröre bulaşmamış gençler”i baba ocağına dönmeye çağırdı; yani, dağa çıkmış olmakla beraber henüz eylemlere katılmamış olan PKK militanları için af sinyali verdi.

Portekiz'e giderken uçakta gazetecilere verdiği beyanattan anladığımız kadarıyla hükümet yeni bir “eve dönüş yasası” çıkarmaya hazırlanıyor ve bu yasanın eskisinden daha etkili olabilmesi için takip edilmesi gereken yol üzerinde kafa yoruyor.

Başbakan'ın dediği şu: “Daha önce de af kanunu çıkardık; ama istifade edenlerin sayısı istediğimiz ölçüde olmadı. Şu anda daha farklı bir noktadayız. Medyanın katkılarıyla daha iyi sonuç alabiliriz, yeni bir çalışmayla dağa çıkışları minimize edebiliriz, yok edebiliriz. Sonra dağdan da inişi sağlayabiliriz."

Başbakan'a katılıyorum.

Şu anda daha farklı bir noktadayız ve daha iyi bir sonuç alabiliriz; ama “teröre bulaşmamış gençler” vurgusu bu ihtimali biraz gölgeliyor.

Terör meselesi 'radikal' bir meseledir, ancak 'radikal' düzenlemelerle çözülebilir.

Yeni bir “eve dönüş yasası” çıkarılacaksa –ki mutlaka çıkarılmalı-, bunun eskisinden daha kapsamlı, eskisinden daha cesurca, eskisinden daha 'radikal' olması gerekir.

Hatta, eskisiyle kıyaslanamayacak kadar geniş kapsamlı, eskisiyle kıyaslanamayacak kadar cesurca, eskisiyle kıyaslanamayacak kadar 'radikal' olması gerekir.

Silah bırakan her PKK militanı –daha önce ne yapmış olursa olsun- kayıtsız şartsız eve dönebilmeli.

“Ne? Katliam yapmış adamlar da mı affedilecek?”

Evet, katliamların sona ermesi için katliam yapmış adamlar da affedilecek.

Bağırlara taş basılacak ve dibine kadar af çıkarılacak.

Gerçekten yeni bir sayfanın açılmasını istiyorsak, Türkiye'nin 'makus talihine' esaslı bir darbe indirmeyi gerçekten istiyorsak, yepyeni bir günün başlamasını istiyorsak gerçekten, bunu içimize sindirebilmeliyiz.

“Dibine kadar af çıktı, ama buna rağmen bazı PKK'lılar terörden vazgeçmedi diyelim… Ne olacak?”

Terörde ısrar edenler, desteğine muhtaç oldukları kitleler tarafından tamamen terk edilecek.

10-15 sene önceki Türkiye'de yaşamıyoruz.

Köprünün altından çok su aktı.

Terörün zemini eskisi kadar kuvvetli değil ve her gün biraz daha kuvvet kaybediyor.

Basın, Demokratik Toplum Partisi'ni linç kampanyasından vazgeçse, Meclis ve sivil toplum dışındaki mücadele alanı (gerilla savaşı) büsbütün gözden düşecek.

“Medyanın katılımıyla daha iyi bir sonuç alabiliriz” diyor ya Başbakan…

Medya kendine çekidüzen verir ve hükümet de alabildiğine cesur davranıp 'dibine kadar af' çıkarırsa, daha iyi bir sonuç almak işten bile olmayacaktır.