04-25-2011, 12:52 | #10 |
ABD elçiliğinde ağlayan 'genç siviller' kim?
Batı’nın bölgeyi yeniden tasarımlayan pro(en)jeksiyonunu ayakta tutan temel sütunları ortaya çıkardığınızda, bir tür "aşı" elde ediyorsunuz aslında… Yani bağışıklık zırhınız biraz o mikroptan almanıza bağlı.. Ama biraz. Hastalık sirayet etmişse zor. Mesela; büyük Ortadoğu devrimlerinin hangi ülkeler için düşünülmüş olduğunu, hangileri için düşünülmemiş olduğunu, istenmeyen devrimlerin hangi ülkelerde ortaya çıktığını (mikrop bu durmaz ki yerinde), bundan sonra hangilerinin devrim veya "evrim" geçireceğini bilmek gerekir… Her-halde, finalde hangi ülkelerin hedeflendiğini de. Ama bunları görebilmek için, şimdi yaşanan devrimlerin nasıl inşa edildiğini de okumak gerekiyor. 'Nasıl', güzel bir gazeteci sorusudur… Büyük Ortadoğu’daki tüm ülkeleri, son 10 yıllık Buğday üretimlerine bakarak sıralasak, ilk 10 ve 20’de acaba şu an değirmen taşının altında ezilen kaç ülke isabet eder? İlintili başka sorular da olabilir.. Acaba son 10 yıllık dönemde kendisi üretebilecekken, "yardım" olarak Batı’dan Buğday alan ve "ala ala aç kalan" kaç ülke aynı haritaya sığdırabilinir? IMF modeli sadece para da mı işler sanıyorsunuz… Bu toplumlarda dibi 1970’lere kadar giden "ekmek intifadası" diye bir gerçek var, anımsayası olana. Herkes de biliyor ki, örneğin Mısır’da, devrim iktidarı değiştirdi, belki rejimi de değiştirecek ama Batı politikaları kalacak. Çelişik görünebilir.. Zaten boğazına kadar Batı yanlısı Kahire liderliği niye Batı tarafından değiştirilsin ki?.. 'Tazelenmek' dışında anlamları var elbette bu mimarinin... “El Kuds el Arabi Gazetesi” editörü Abdulbari Atwan, Mısır dış politikasının (artık), "komşularla ilişkileri normalleştirmek, ekonomik ve stratejik çıkarları öne çıkarmak, ihtilafları çözmek için dialoğa başvurmak gibi yöntemler izleyeceğini" savunuyor... Bu çizginin Mısır’ı; Türkiye-Suriye-Irak ve belki İran’a yönlendirebileceğini savunanlar var.. Sakın "eksen kayması" gelmesin akla.. Değil... Mısır'ın bölgede etkisini yitirmesinin sebebi; ABD ile aşırı yakın görüntüsü ve İsrail’le çevirdiği örtülü tezgahlardı.. Şimdi bunlar "düzeltiliyor" ki, sözü dinlensin. Bir süre sonra İsrail ve-veya ABD'ye karşı, göze sürme niyetine bir-iki "dik durma" hamlesi gelirse şaşırmayın... Böyle bakınca, Süveyş Kanalı’ndan geçen İran savaş gemilerine sessiz kalmanın nedeni de anlaşılır, Şam’a giden Mısır istihbarat servisinin yeni başkanı Murad beyin ziyareti de! Fakat en su götürmez, temyize gitmez kanıtlar olay mahallinden değil.. Uzaktan... Kimi Wikileaks belgeleri ve yeni haberler, ABD’nin kalkışmalarda ön alan gençleri, liderleri, "kampanya düzenleme", "yeni medya" araçlarını kullanma, örgütlenme, seçimleri takip gibi konularda eğittiğini somuta bağlıyor... New York Times’da Ron Nixon tarafından kaleme alınan bir makale, çeşitli isimler altındaki "genç siviller"in, Amerikan Uluslararası Cumhuriyetçi Enstitüsü, Ulusal Demokratik Enstitüsü, meşhur ve parasını Amerikan Dışişleri’nden alan Freedom House’dan eğitim ve mali destek aldığı gösteriyor... Biraz gülümseteyim sizi.. ‘Ortadoğu’da Demokrasi Projesi’nin Başkanı Stephen McIrney bu konuda, "Gösterileri başlatsınlar diye onları desteklemedik. Fakat becerilerini ve örgütlenmelerini geliştirsinler diye yardımcı olduk. Eğitimlerin olayda bir payı var ama sonuçta bu onların devrimi. Yani biz başlatmadık" diyor… Muhteşem. Bu işin kokusu zamanla daha çok çıkacak. Bu eğitimleri alıp devrimleri yapanlar içinde Amerika’dan yardım alanları suçlayanlar olduğunu, kendi içlerinde mahkemeler kurduklarını biliyor musunuz? Suçlananlar da ABD elçiliğine gidip ağlamışlar! Arkadaşlarını şikayet edip, sızlanmışlar. Özlü bir ihtilal sözü, 'devrim önce kendi evlatlarını yer' der ya, çarka çomak sokanlar kimbilir ne oldu? |
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
bugün, bölüm, bölümler, etkileyen, hayat, hayatınızı, okuduklarınızda |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|