|
![]() |
#1 |
![]() Güzelin tanımını en güzel İslam yapıyor… İslam’ın güzel dediği güzeldir. Bu açıdan güzelin, iyinin, doğrunun, gerçeğin adresi bellidir… Başka referans aramaya ihtiyaç yoktur…
İştahların, arzuların, şehvetlerin, hevaların beşeri ideolojilerin güzellik tanımı, tercihi görelidir, aldatıcıdır… Evet, güzellik izafidir… Esas olan aziz ve celil Olan’ın işaret buyurduğudur… Yapay güzellikler… Rölatif güzellikler… Çoğu zaman yanıltıcı, saptırıcı ve baştan çıkarıcı olabiliyor… Bize lazım olan sadece göze hitap eden güzellikler değil… Çünkü; arızi güzellikler aldatıyor… Önemli olan gök merkezli güzelliklere kendimizi açık tutmaktır… Müteal güzellikler… Rabbani güzellikler… Baki güzellikler… Genelde geçici beşeri ve dünyevi güzellikler insanı büyülüyor… Basireti tutulan insan baki güzellikleri atlayabiliyor… İşte önemli olan sentetik, estetik, kozmetik dünyanın güzelliklerinden sonsuz güzelliklere uzanabilmektir… İmaj çağında tüm iç güzellikler görselliğe feda edildi… İnsanoğlu çamurunu makyajlamakla meşgul, cevherini unuttu… Neyimizle güzeliz? Endamımızla mı? Evladımızla mı? Emlakımızla mı? Emtiamızla mı? Envanterimizle mi? Yoksa amellerimizle mi? Hangi güzelliklerin peşindeyiz? Gelişigüzel değil gerçekten güzel olanın arayışında mıyız? Kirlilik kanıksandı… Kötülerin iktidarı kutsandı… Güzellikler tüketildi, üretilmedi… Güzelin çoğu zaman sadece edebiyatı, hatıratı, hamaseti ve hasreti kaldı… Çirkinlik, çılgınlık ve çarpıklık hep alkışlandı… Kirlilik, çağdaşlık ambalajı ile sunuldu… Güzellere ve güzelliklere hayat hakkı tanımayan bu çağ sabıkalı bir çağdır… Çirkinliklerin güzellikleri örtmesi kabul edilemez… Bir çok yerde güzellikler acemiliklere, aşırılıklara, asabiyetlere kurban gitti… İnsanlık güzele hasret… Toplumlar iyiye muhtaç… Güzellik perspektifini sadece göze indirgeyen, gönlü atlayan anlayış arızalıdır… Güzelliği ve gerçeği Samiri’nin buzağısında arayan mantalite sapkın ve şaşkındır… Bize gelince, kötü bir dünya kaderimiz olamaz… Kötülüklere yakınmak, sızlanmak, şikayetlenmek, kahretmek ancak kötülerin ömrünü uzatır… Bize düşen görev, karanlığa küfretmek değil bir mum yakmaktır… Kalıcı güzelliklere imza atmaktır… Ertelenen güzellikler güzellik değildir… Belki güzel rüyalar görmek güzeldir, ancak ondan da güzeli her gün yeni güzelliklere uyanmaktır… Çünkü; “iki günü müsavi geçen aldanmıştır” buyurmuyor mu Efendimiz? RAMAZAN KAYAN Yalçın bey ne yapabilirim yazının ahengini bozamıyorum ![]() Siz okumaktan yorulmazsınız okuyun efendim iki kelamda ...iki satır fazla paylaştık diye veryansın yok ![]()
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
bugün, bölüm, bölümler, etkileyen, hayat, hayatınızı, okuduklarınızda |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|