08-04-2014, 11:51 | #1 |
dinlerde şeytan inancı ve cinler
CİNLER · Cinler yeryüzünde var olma şartlarına uygun bir dönemde yaratıldı. · Bilinçli, seçim yapabilen, özgür ve sorumlu varlıklardı. · Tanrı’ya yönelmeleri ve ibadet etmeleri için yaratılmıştı. · Cinler yeryüzünün ilk sakinleriydi. Binlerce yıl huzurla yaşadılar. · Yaşamın güzellikleri yaşayanları cezbediyordu. · Sonra cinlerin arasında fitne ve fesat çıktı, ayrılıklar yaşandı. Düzenleri bozuldu. · Haset, baskı ve zulümler görüldü. Birbirlerini öldürdüler. · Cinlerden İblis, Allah'ın zikreden azizi; şereflisi ve değerlisiydi. · İblis, Allah'tan en çok korkanı ve O'na itaatte en önde gideniydi. · Sadıklığı ve ibadeti sebebiyle yükseltildi ve onurlandırıldı. · Cinlerin öncüsü oldu, elçilik görevini ve liderliğini üstlendi. · İblis, Allah’ın izniyle münafık cinlerin zulmünü bitirdi. Ve huzuru sağladı. · Tanrının emirleri olan evrensel değerlerin ve barışın bayrağını salladı. · Cinlerin uyarıcısı iblis düzeni korudu. Ancak sonra da kendi saltanatını kurdu. · Yükselmenin şımarıklığı ve başarılarının sarhoşluğuyla kendisini üstün görüyordu. · İblis, sınırsız özgürlüğü seçerek varlık aleminde yaşayanlara sıkıntı veriyordu. · İblis kötü ve batıl yoldan kazanmaya. Kirli saltanatını sürmeye başladı. · Zamanla özünü unuttu, yaşayışı ve felsefesi değişti, zalimleşti. · Tüm başarıları kendinden zannetti, büyüklendi ve Tanrı dahil herkese rahatsızlık veriyordu. · Bu durum, Adem yaratılıncaya kadar böyle devam etti. Ve Adem yaratıldı. · Varlık aleminde topraktan yaratılmış Adem’i yönlendirebileceğini ve saptırabileceğini fark etti. · İblise göre Adem bir tehditti. Adem’e destek olursa saltanatının yıkılacağından korktu. · Çünkü o dünyada yaratılmışların içinde en yetkili olanı ve söz sahibiydi. · Yönetimi ve rahatını kaybetmemek için Adem’e karşı oldu. · Tanrıyı karşısına alarak Adem’e düşmanlık etti ve kötülüğün üzerinden beslenmeyi seçti. · Adem’in yaradılışını çıkarlarıyla değerlendirdi ve bozuk felsefesiyle Adem’i kötü gördü. · Zannında haklı olduğunu düşünüyordu. Ve ispatlamak için Adem ile uğraştı. · Her kim kötü bir yol seçerse kör ve sağır edilir. Anlamsız muhalif olur. · Ne iblis; ne de Adem Tanrı’yı gördü. Her şey doğal olarak yaşanıyordu. · Tanrı, Adem ve eşine nimetlerle dolu ırmaklar akan bir bahçe verdi. · Şu meyveye dokunmayın dedi. Ve yediler. Bir tufanla bahçe yerle bir oldu. · İblis(Lusifer), Adem'i ve eşini nimetlerle dolu esenlik diyarından kovdurdu. · Yeryüzünde insanoğlunun muhalifi ve yeminli bir düşmanı oldu. · İblis ve Adem, yeryüzünde düşman olarak yaşamaya başladılar. · İblis, insanı beğenmeyerek Rabbin kararını reddetti ve asi oldu. · Halbuki insanı kollasaydı bu onun şanını daha da yüceltecekti. · Böylece İblis düştü. Allah’ın rahmetini ve desteğini kaybetti. · Kovuldu ve kendi haline bırakıldı. Kendi başına bocalayıp durdu. · Tanrıdan yüz çeviren ve asi olan herkes düşmeye ve değersizleşmeye mahkumdur. · Onlar varlık alemine sahip olmak, yönetmek ve egemen olmak istediler. · İblis ve yandaşları; sevgiye, doğruluğa, barışa ve adalete savaş açtı. · İblis, insanlara karşı her yolu denedi ve türdaşlarını ona karşı kışkırttı. · Cin toplumlarının liderlerinden bazılarının ayaklarını kaydırdı. · İnsanı tehdit göstererek cinlerden çok yandaş topladı. · İblis, kendisiyle birlikte onları da şeytanlaştırdı ve onlara öncülük etti. · O’nun düzeninden beslenenler onun ardından gittiler ve Tanrı’ya karşı saf tuttular. · İçlerinden bir kısmı sakındı, Tanrı’nın yaratmasındaki bilgeliğe boyun eğerek Adem’e saygı duydu. · Onlar insanoğlundan uzak ve ıssız yerlere çekildiler. · İnsanoğlunun yaşam hakkına, huzurla yaşamalarına ve Tanrı kararına saygı duydular. · Bu inanan ve sakınan cinler Tanrı gözünde değer buldu. · İblis, inanan ve Adem’e saygı duyan cinlere de düşmanlık etti. · Gerçekte cinlerden pek azı iyi bir yol tuttu ve sakındı. · İblis, cinlerden birçoklarını saptırdı. Şeytan milleti"ni çoğalttı. · Cin ve insan şeytanları yeryüzünde giderek güçlendiler. · Cinlerden bazıları rızkının İblis’ten geldiğine inandı. · İblis’e sadık kalanlardan 19 gönüllü azgınlıkta ileri gitti. · Bu sapkınlar insanlardan seçtikleri dişilere gitmeye başladılar. · İnsanlardan kendilerini çoğaltmak isteyenler kötü bir iş yaptı ama başarılı olamadılar. · Onlara büyücülük ve sihirbazlık öğrettiler. Çağırdıklarında hemen yanında oldular. · İnsanın varlığından rahatsız olan cinler, insanların düzenlerini bozmak ve yok etmek için çabaladı. · İnsanları başarısız kılmak ve kötü sona ulaştırmak için kuruntu ve vesvese verdi. · Tanrı’nın amacını boşa çıkartmak istiyorlardı. · Doğru bir yol tutmayanlar kötü ve menfi isteklerini Tanrı’dan isteyemezler. · Onlar ancak amaçları için kirli planlarını devreye sokarlar. · Doğruluğa karşı kirli planları uygulayanlar gerçekten küfre düşmüştü. · İblis, insanı reddederek batıl yola düşünce insan üzerinden kötü kazancı seçmiş oldu. · Şeytani cinler, kendilerine ibadet edilmesini istediler. · Onlar kendileri için çalışan insanlara sürekli vermekten acizdir. · İstekleri için kendilerine gelenleri kullar edindiler. Basit birkaç işlerini yaparak aldatırlardı. · İnsanların isteklerini yerine getirerek onları küfre düşürdüler ve kendilerine bağımlı kıldılar. · Asıl şeytani cinlerin insanlara ihtiyacı vardı. Onlar Tanrı’dan istemiyor, batıl yoldan besleniyorlardı. · İnsanları geçim kaynağı yaptılar ve insanlarla uğraşmayı iş edindiler. · Şeytani cinler pis işlerini yürütmek için insanlardan dostlar seçtiler. · Cinciler de dünyalık menfaatleri için cinlerle işbirliği yaptılar. · Dünya hayatı onları aldattı ve kafir olduklarına dair kendi aleyhlerine şahitlik ettiler. · Rabbinin emri dışına çıkarak İblis’i ve neslini, kendilerine dost edindiler. · İnsanların düşmanını dost seçenler büyük bir yanılgıya düştü. · Allah’a yönelmekten ve ondan istemekten geri bırakan şey neydi. · Cinlerden yardım dileyen ve onlara başvuranlar Allah’a ortak koştular. · İsteklerine ulaşmak için cinlerin hoşnutluğu aranıyordu. Onlar cinlere ibadet ediyorlardı. · Meşru olmayanı ve haksızlığı ancak şeytani cinlerden isteyebilirlerdi. · Her kötülük iblis’ten ve O’na uyan şeytani cinlerden çıktı. · Tanrının yönetmesine ve normal hayata müdahale ediyorlardı. · İnsanların yaşantılarını etkiliyor, kötü işler yaptırıyordu. · İnsanların doğal yaşamlarını ve düzenlerini bozuyordu. · Cinciler ve şeytani cinler ne kötü bir iş yapıyorlardı. · Cinlerle irtibatlı insanlar menfaat dostluğu kurdular. · Onların dostlukları sağlam temellere dayanmıyordu. · Sırf çıkarları için insanlığa düşmanlıkta birbirlerinden faydalandılar. · Şeytani cinler tanrıya giden tüm yolları tıkadı. · Allah’a ve cinlere inancı yok sayarak gerçekleri gizlediler ve imanı engellediler. · Halbuki insanlar sürekli cinlerin kötü etkileri altında yaşıyorlardı. · Cinlerle irtibatlı kişilere giderek cinlerin etkilerine şahit oluyorlardı. · Büyü’yü, cin seanslarını ve birtakım olayları görüyorlardı. · Cinlerin varlığını açıkça görüyor ve inanıyorlar da Allah’ın varlığından neden şüphedeler. · Cinlerin iradeleri kullandığını ve yaşamlara nasıl kötü yön verdiğine şahit oluyorlar da · İyi bir yol tutmanızda Tanrı’nın meleklerine neden inanmıyorlar. · İyi işlerin ardında meleklerin varlığını bilmiyorlar da kendimiz mi yapıyoruz diyorlar. · Tanrının cinleri engelleyemeyeceği güvensizliği nereden kaynaklı? · Cinlerin hallisülasyonuna inanıyorlar da , · Bu alemin Tanrı’nın hallisülasyonu olduğuna neden inanmıyorlar. · Oysaki onun alemindeler ve İblis bu senaryonun kötü oyuncusu. · Tanrı, her şeyin farkında ve zulmedenler acıklı azabı elbette tadacaklar. · İblis, Adem’i kullanabileceğini anladı ve onunla uğraştı. · İnsana sesini duyurup kötü düşüncelerle yönlendiriyordu. · İnsanların iradelerini ele geçirip onları kullanıyor ve kötülüğe çağırıyordu. · İnsanları korkutmak hoşlarına gidiyordu. Bunu oyun ve eğlence edindiler. · Sürekli tekrar ederek alıştırarak ve yıldırarak amaçlarına ulaştılar. · İblise bağlı cinler, insanlar arasında ayrılıklar kavga ve savaşlar çıkarttı. · İnsanlara bencilliği, hoşgörüsüzlüğü ve sabırsızlığı öğretti. · İnsanların arasındaki sevgiyi, kardeşliği ve bağlılığı yıkmaya çalıştı. · Anneye inat etmeyi, babaya asi olmayı kardeşlere düşman olmayı emretti. · Ailenin sevgi bağlarını yıkmaya çalıştı. Eşleri birbirine düşürdü. · Kişisel çıkarları kullandı, kavgalar çıkarttı ve suçlayıcı oldu. · Boşananlar bir zaman sonra yaşananlara üzülüp gerçekleri fark ettiler. · Her şeyi şeytani cinler yapıyordu, boşananlar birbirlerini ve kendini suçluyordu. · Boşanmalar ile yuvaları yıkarak sevgi ve saygıyı kaldırmak istiyordu. · Erkek ile dişiyi birbirine düşürmek, cinslerin bağını koparmak istiyordu. · İblis, iğrenç davetlerde bulundu ve insanlıktaki utancı kaldırdı. · Kadınların bedenini açtırarak cinselliği hedef gösterdi · Kadınlara bakış açısını bozdu, insanlar arzularını tatmin etmek için zalimane bir anlayışa sahip oldular. · İnsanları arzuları için koşuşturan bozuk bir psikolojiye soktu. · Erkekler, kadınları cinsel bir obje olarak görmeye başladı ve İnsanlar arasındaki hukuku bozdu. · Örtünmemek yaygınlaşınca kadınlar aşağılandı, bir mal olarak görüldü ve tacizlere uğradı. · Kadının asaletini kaldırdı ve değersizleştirdi; Hayayı ve manevi bağı ortadan kaldırdı. · İnsanın üremesine öfkelenen iblis, Düşmanlığı yaydı ve sevgiyi yıprattı. · Şeytani cinler, ailede, toplumda, ülkede ve yeryüzünde daima ayrılık çıkarttı. · Amacı insanlara düşmanlığı yayarak yok etmekti. · Şeytani cinler insanlara zarar verecek her yöntemi kullandılar. · Sevgiyi ve kardeşliği huzuru ve barışı yıkmaya çalıştılar. · Her insanın bir şeytanı vardır. Ve amacı batıla saplamaktır. · İyi hedeflerinizden dönderir, başarısızlıkla aldatır, ümitsizliğe düşürür · Başarısız olsa dahi mücadelesinde yılmayan onun ağına düşmez. · Hoşnutsuzluk verir, yaşamdan soğutur, hayattan zevk aldırmaz. · Bencilleştirir. Paylaşmaktan, yardımlaşmaktan uzaklaştırır. · Şeytani cinlerle olanlar, görünene aldanır ve batılı seçerdi. · Sesini yükseltir, üstünlük çabasıyla çok konuşur, ben bilirim havasında olurdu. · İnsanları hakir gösterir nefret ve kinle yaklaşmayı sağlar. · Bencilliği kullanarak insanlardan soğutur ve doğru yoldan alıkor. · İnsanın önemsediği alanlarda ve önemli dönemlerinde ona yaklaşır. · İnsanın zayıf anını yakalar. O’nu yanlış kararlara sevk eder. · İnsanı kullanmak, aldatmak, saptırmak ve zarar vermek ister. · Dünyevi çıkarlarına göre düşünür davranışının yönünü belirlerdi. · İnsanlar cinlerin söylediklerinin çoğunu yapıyor ama farkında değillerdir. · Her insanı cinsine, devrine, durumuna, konumuna, bilgisine göre aldatmaya çalışırdı. · Şeytani cinler zihinde sürekli konuşur. Bir batılı kabul ettirirdi. · Doğru yolda mücadele etmek ve Tanrı’ya yönelmek onları etkisizleştirir. · Tanrıyla konuşmayı (namazı) bırakana şeytani cinler musallat olur. · ‘Kalbin temiz olsun, niyetin güzel olsun yeter.’ Dediler. Ve namazdan uzaklaştırdılar. · Halbuki Allah’tan sürekli istemek ve ona bağlılıkta devamlı olmak kurtarırdı. · Allah’tan istemek günahlardan uzak tuttuğu gibi hayırlara da kapı açmaktaydı. · İblis, yaşama gelen her insana nefretle baktı. · İnsanlarla uğraştı ve onları sıkıntılara soktu, zarar vermek için çabaladı. · Rabbi anmaktan alıkoydu. Kötülükleri çekici gösterdi. · Yaşama tutkunluk verdi. Uzun ve boş işlerle oyaladı. · İnsanları fakirlikle korkuttu, batıl yollara sürükledi. · İblis, dünya karşılığında imanları satın aldı. · İnsanlara dedi ki: ‘İyilik dünyada bir şey kazandırmaz. Kötülük et ve kazan.’dedi · ‘Yaşam güzel, mal sahibi olacaksın ki sefasını süresin.’ dedi ve hırsla dünyaya yöneltti. · ‘Aç kalırsın, muhtaç olursun. Kimse sana vermez. Mücadele et.’ Dedi. · Açgözlülükle dünyaya sarıldılar. Haksızlıkla kazandılar. · Ardından ‘Sadece bu hayat var, kimse hesap sormaz.’ dedi. · Kadere, ahiret gününe, meleklere ve cinlere inancı yıktı. · Allah’tan şüpheye düşürdü, ondan istemediler ve ona güvenmediler. · Kötülük üzerinden kazandılar ve haksızlığı yol edindiler. · İblis’e uyanlar kula kulluk etti ve Tanrı’nın düzenini bozdu. · Böylece yeryüzüne kötü bir düzen kuruldu · İnsanlar bozuk bir sistemin altında ezildiler. İNSAN ÖNCESİ · Ne melekler ne de cinler Tanrı’yı gördüler · Ama o’nun varlığını ve her şeyi yarattığını kesinlikle bildiler. · Tanrı’dan aldıkları emirler ile her şeyi melekler yapıyordu. · Meleklerin özü ışıktı, Bilinçli ve tam sadık varlıklardı. Doğrulukla adil olanı yaparlardı · Tanrı’nın emirleriyle ortaya çıkan, şekil bulan, iş yapan kudretiydi · Yaşam, evren ve tüm gökler meleklerle oluştu. Yeryüzündeki her iş onlarla yürüdü. · Tanrı, yarattıklarından kendi isteğiyle kendisine yönelecek dostlar edinmek istedi. · Tanrıya yönelmeleri ve ibadet etmeleri için cinler yaratıldı. · Allah, yaratılmışların arasına kurallar koydu ve bir düzen olsun istedi.. · Özgürlüğün, eşitliğin ve yaşam hakkının korunmasını öğütledi. · Cinlerden bir gurup zamanla doğru yoldan ayrıldı. · Cinler arasında ayrılıklar çıktı ve birbirlerine saldırdılar. · Hırslıyı, büyükleneni ve zulmedeni Tanrı sevmezdi. · Yaşama her gelende sahip olma mücadelesi vardı. · Yaşamın güzelliklerine kapılır büyüsüne aldanırdı. · Dünya için açgözlülük ettiler, hırslandılar ve savaştılar. · Tanrının tüm uyarılarına rağmen yola gelmediler. · Tanrı, cinlerin arasındaki anlaşmazlığı gidermesi için iblis’i seçti. · Çünkü o sadıktı, ibadette önde giderdi. · Rab, cinlerin arasında ki İblis’e bilgi, kabiliyet ve güç verdi. · Cinlerin kralı iblis oldu, yeryüzünde düzeni sağladı. · Tanrının emirlerini uygular işlerini yürütürdü. Allah onu yüceltmişti. · Tanrının yeryüzünde halifesiydi, sevgi ve iyilik için çalışırdı. · Sonra İblis aldandı, her şeyi kendi başarısı zannetti, saltanatını kurdu ve büyüklendi. · Tanrı’nın adil düzeni için hiçbir şey yapmıyordu hatta düzenin önünde engeldi. · Şımarıklılık etti. Rahatsızlık veriyordu. Rab uzunca bir süre sabretti. · Özü ve yaradılışı gereğidir ki cinlerden tam sadakat gözlenemedi. · Rab, ‘aşağılanan toprağın’ aynı görevleri yapabileceğini göstermek istedi. · Allah kibirlenen ve ayrımcılık çıkartan iblis’i bıraktı. Adem’i yarattı. · Allah düzeni yürütmesi için topraktan bir canlı yarattı ve o’nu halife seçti. · İblis, Adem’in yaratılmasına bir de öfkelendi. Tanrının kararını reddetti. · Adem'e saygı duymalıydı; Adem’i Tanrı’ya sadık yaparak kendisini asil kılabilirdi. · İblis, Adem’i kıskandı, beğenmedi ve kalbinde sakladığı kibrini açığa vurdu. · Cinlerden iblis, insana tahammül edemedi. Düşmanca tavırlarda bulundu. · ‘Yeryüzüne ben hükmedemezsem kimsenin hükmetmesine izin vermem.’ dedi · İnsanın ayağını kaydırırken kendini de yakmayı göze aldı. · Yönetme, hükmetme ve sahip olma saplantısına düştü. · Oysaki insanlara ve düzene hizmet etmek için yönetici olunurdu. · Yönetmenin temelinde Tanrı hoşnutluğu için adil düzeni sağlamak vardı. · İblis, insana düşmanlık etti ve onunla mücadeleye başladı. · Diğer cinleri insana karşı kışkırttı. Cinlerin çoğunu aldattı. · Allah’tan dilemek yerine insan üzerinden beslenmeyi seçtiler. · Batıl yola düştüler, haksız ve kötü kazancı seçtiler. · Böylece Allah’a karşı isyan ettiler. Sonra da küfre düştüler. · Tanrının, iyiliğin, doğruluğun ve düzenin karşısında şeytaniyet doğdu. · Ve iblis şeytanlaştı ve cinlerden kendisine çok taraftar topladı. · İblis, (Şeytan), kötülüğün öncüsü olarak Tanrı’ya karşı mücadele etti. · İnsanın yaradılışına aldanarak Tanrı’ya karşı dünya yaşamını ve güzelliklerini tercih etti. · Ahireti reddedip kötülüğü seçenler dünya yaşamında kazanırdı. · İlk hayata aldanmayan iyiliği seçecek ve sonraki yaşamı kazanacaktı. · Gücü ele geçiren zalim cinler, mazlumları hor ve hakir görüyordu. · Onlar inanan cinlere baskı yaptılar. Hile ve zorbalıkla taşkınlık ettiler. Zulmettiler. · Batıl fazla yaşayamaz. Bu nedenle İblis’in egemenliği kısa sürer. · Yalan, aldatma, hile ve zulüm ile ne kadar krallığını sürdürebilirdi. · Batıl hakkı ne kadar yenebilir ve İblis, Rabbini alt edeceğini mi sandı. · Adem’in daha adil olabileceğine ve Tanrı adına yöneteceğine neden inanmadı. · İblis’e ilmi ve şanı, Allah vermedi mi. O’nu üstün tutmadı mı? · Allah değil midir her şeyi yapan ve her şeye hükmeden. · Daha önce iblis’e görev verildi ama O sapanlardan oldu. · Yöneticiliği kendi çıkarına kullandı ve hükmederken zulmetti. · Bütün cinler ve melekler onun doğru yoldan ayrıldığına şahit oldu. · Şımarıklığı, çirkefliği ve zorbalığı seçmesi İblis’i makamından düşürdü. · İblis hak için mücadele etmiyordu. Kendi saltanatını sürüyordu. · Rabbi unuttu, yasalarını çiğnedi, yozlaştı ve sapanlardan oldu. · Temiz ve helal olanı reddetti. Kurmaca oyunlar ve kirli tasarılarla haksız kazanmayı yol edindi. · Zulüm üzerinden beslenmeyi seçerek doğru yoldan ayrıldı. · Kuru inadıyla akıldan ve mantıktan yoksun kaldı. · Sırf muhalif olduğundan her şeye karşı çıktı. · Batıl tarafta olunca doğruluğun karşısında hakkı örtmeye çalıştı. · Rabbe karşı olumsuz tavır sergilerken hak yolda olduğunu söylüyordu. · Yaşantısı ve söyledikleri birbirini tutmuyordu. Kör ve sağır idi. · İblis azdırılmadı bizzat kendisi kötü yoldaydı. · İnsan yaratılınca o, benimsediği batılı ve kötülüğü temsil eder oldu. · Düzen karşıtı bozguncu iblis, kaostan beslendi. · İnsana azap etti, onu kullandı ve tanrılık iddiasında oldu. · İblis’e Allah’tan başka kim merhamet edebilir. · Tanrı ‘Adem’e boyun eğmedikçe iblis’e bağışlanma yok.’ dedi. · Bizim onu doğru yola çağırışımız onun azgınlığını artırdı. · Dönemleri ve çağları yaşadık. Son devire girdik. Güneş batıdan doğmak üzeredir. · Herkes yaptığının karşılığını bulacak ve hiçbir suç cezasız kalmayacak. · Tanrı dilediğini yapar ve o dileyenlerin en hayırlısıdır. · Ne ondan şereflisi ne de merhametlisi bulunur. · kusursuzdur, mükemmeldir, azizdir ve her şeyi kuşatandır. YAŞAMA ALDANIŞ · Yaratılmışlardaki karşı koyma kuvveti olan şeytaniyyetin anlamsız mücadelesini devirecekti. · Yaratılan her canlı, zamanla doğru yoldan çıktı ve Tanrı’yı zikretmekten geri durdu. · Her canlıda olduğu gibi sonradan yaratılana öfke duyuldu ve ona düşman olundu. · Tanrı kararlarına saygı duymayanlar asi oldu ve küfre düştü. · Sonra’dan yaratılan bir önceki tarafından hiç sevilmedi. · Önceki bilgili ve güçlü tür, sonradan yaratılan mazluma şiddet uyguladı. · Kedi sonradan yaratıldı, bu nedenle köpek ona öfkelendi ve saldırdı. · Adem yaratılınca da İblis beğenmedi. Adem’e karşı düşmanca tavır aldı. · Adem’e kötülük etmeyi ve onun üzerinden beslenmeyi seçerek batıl yola düştü. · Rab ile mücadeleye kalkıştı. Rabbi inkar etti ve küfre düştü. · Allah’ın nurunu söndürmeye çalıştı. Doğruluğa, adalete ve barışa karşı çıktı. · İblis gerçekten itaatkar olsaydı Adem’i sever ve O’nu korurdu. · Azdırıldığını düşünerek insanları yoldan saptırmaya karar verdi. · Rab, İblis’i azdırmak için değil, İblis’in azgınlığından dolayı Adem’i yarattı. · İblis zaten asi idi, Tanrı’ya başkaldırırken Adem’i fırsat bildi. · İnsanı yaratmakla İblis’in kendisine saygısını ve Rabbe bağlılığını sınadı · Tanrılık iddiasıyla kendine güvenen iblis her şeyi başaracağını sanıyordu. · Böylece İblis’in fitnesi insan, insanın fitnesi dünya hayatı oldu. · Kendisine yaşam verilen her varlık aldandı ve cazibesine kapıldı. · Yaşam güzel ve çekiciydi. İyi yaşamak ve her şeye sahip olmak istenirdi. · Dünya sevgisi, dünyayı kazanma ve uzun yaşama arzusu vardı. · Kendisine yaşam verilen ‘Tanrı beni önemsedi.’diye şımardı. · Tanrı kendisine ilim verip ikramlarda bulununca çabalarımla kazandım dedi. · Hangi türde, hangi çağda, nerede, hangi ailede, erkek mi dişi mi olacağına kendisi mi karar verdi. · Yaşayacağı ortam ve şartları kendisi mi oluşturdu. · Sonra da kalkmış:’Ben bilirim, ben başarıyorum, ben kazanıyorum, farklıyım ve üstünüm.’dedi. · Her gelen kendini bir şey zannediyordu. Sabretmiyor ve şükretmiyordu. · Tanrının verdikleri karşısında övünüp kibirlenenler ne kadar nankördür. · Bir de açgözlülük ve hırsla dünya için mücadele etmeye kalktılar. · Sürekli istediler ve hiç yetinmediler. Ne paylaşmayı ne de kardeşliği bildiler. · İblis’in ardından giden cinler ve insanlar dünya hayatını tercih etti. · Doyasıya ve sınırsızca yemeyi, içmeyi, cinselliği ve eğlenmeyi istediler. · Dinin ve düzenin karşıtları Tanrı buyruklarına muhalefet etti. · Özgürlüğe, eşitliğe, temel haklara, demokrasiye, kardeşliğe ve canın korunmasına karşıydılar. · Ne hak ne hukuk bildiler ve ‘Sadece dünya hayatı var.’ Dediler. · İlk yaşama aldananlar dünyaya hırsla sarıldılar. Sahiplendiler. Baskı ile hüküm sürdüler. · Yaşamın güzelliklerine aldananlar saltanatları için kan dökmeye başladılar. · Dünya hayatını tercih edenler Tanrı’ya asi oldu. · Rahatlığı, zevk ve eğlenceyi, kolay kazanmayı isteyenler zulmü seçti. · Güçlülerin yasa tanımamazlığı zayıflara zulmü getirdi. · Tanrıdan şüphe edenler, kadere ve hesap gününe inanmadılar. · Yeryüzünde yaşananların bir karşılığı yok sananlar büyük bir yanılgıya düştüler. · Yaratılmış her varlık hedeflerine ve niyetlerine göre tarafını belirledi. · İnananlar ahireti ve hakkı, inançsızlar dünyayı ve batılı seçtiler. · İnananlar adalet, barış ve esenlik için; inançsızlar, savaş ve kaos için çalıştılar. · İnananlar kötü şartlara bile razı olur, yaşamı nimet bilir, zarar vermezdi. · İnançsızlar tükenmez arzuları için yaşama sarılır, saltanatları için zarar verirlerdi. · Ve yeryüzünde Tanrı taraftarları ve karşıtları sürekli mücadele etti. · Özgürlüğü ve eşitliği isteyen inananlara fırsat vermediler. · İnançsız zalimler, inananları yok etmek istediler. · Tanrı, her dönemde olduğu gibi halkına sahip çıktı. · Ve yeryüzünde zalimlerin saltanatı kısa sürdü. · Ne dünya ne de ahiret onların yurdudur. ADEMİN YARATILIŞI · Yehova, krallığını duyurmak için Adem’i yarattı. · Adem’i karışık yapışkan balçıktan şekillendirdi. Ve ruhundan üfledi. · Ve insanlara:‘Yeryüzünde yaşayıp öleceksiniz ve orada diriltileceksiniz.’ Dedi. · Melekler yaşamın cazibesine adlanılacağını biliyordu. · Yeryüzünde yine kan, bozgunculuk ve mücadele yaşanacağını düşündüler. · Tanrı, gizlilikleri bilirdi ve hak olanı yapmayı çok severdi. · Rab, dilediğini yaparken her şeye doğru hükmederdi. · Melekler; ‘Tanrı yaratmada her şeyi iyi bilir dediler.’ ve hemen insana boyun eğdiler. · Allah, Adem’i doğru yola iletecek, kudretiyle merhamet edecek ve yüceltecekti. · Kendisine tam bağlı ve dilemesiyle yaratacağı bir hayat verdi. · Adem, içi boş, yönetilecek ve yönlendirilecek bir varlıktı. · Bilgisiz, çaresiz, korumasız ve muhtaçtı. · Rab, canlıların en aşağısındaki insanı yüceltti · O’na sahip çıkılmasaydı tüm hayvanlar ona saldıracaktı. · Canlıların en çaresizi ve en çok zulme uğrayanı olacaktı. · Tanrı varlığıyla korkulardan emin kıldı. Meleklerle destekledi. İlminden ve nurundan verdi. · Adem’e akıl ve mantık verildi. O’nu destekledi ve hepsine boyun eğdirdi. · Tüm canlılara hükmetme yetkisi ve halifelik görevi verdi. · İblis, Ademi görünce üzerine tükürdü ve Rabbine karşı: · ‘İnsanların sana yönelmesini ve itaatkar olmasını engelleyeceğim.’ · ‘Her şeyi ile sana muhtaç olan insanı şükreder bulamayacaksın.’ · ‘Sana gelen dosdoğru yolun önünde bekleyeceğim.’ Dedi. · İblis, Rabbine asi olarak insanların çoğunu saptıracağına yemin etti. · Bilgeliğin, gücün ve saltanatın beslediği kibir başkaldırmasını sağladı. · Sürekli insanların etrafında gezindi ve sürekli fırsat kolladı. · İblise tabi olan şeytani cinler her yönden insanlara yaklaştı. · İnsanları yok etmeye, bir kısmını da saptırıp aralarına katmaya çalıştı. · Adem’in soyunun peşine düştü. Düzeni bozma çabasındaydı. · Allah’ın varlığından şüpheye düşürdü. Allah’tan dilemeyenin dostu oldu. · İblis kendini gizleyerek ‘ben’ dedi ve sinsice vesvese verdi. · İblis, dünyanın nimetleri ile; mal, kadın, evlat ile aldattı. · Yaldızlı sözlerle dünyayı cazip gösterdi, zevkin büyüsüne çağırdı. · Arzularını sınırlamayan nefsinin kölesi oldu. · Artan arzularını sürekli tatmin etme çabasında oldular. · Arzularına bir türlü dur diyemeyenler zulmü yol edindiler. · Allah, yasalarıyla insanların korunması için sürekli uyarılarda bulundu. · Allah:‘İnsana; mideni doldurma, cinselliğin zevkine kapılma! · Ey insan etini oluşturan lokmaların helalliğine dikkat et. · Kötü ve haksız kazançtan uzak dur. · Afiyetin dışında fazla kazanç telaşında olma! · Paylaş, kardeşlerine de ver.’ Dedi. · ‘Şahsi menfaatlerin yerine insanlığın çıkarlarını düşün.’dedi · Uyarılarımızı, elçilerimizi ve kitaplarımızı bir süre sonra bıraktılar. · Rabbin yasalarını tutmayınca alçaldılar. Hepsi zarar gördü. · Ey insanlar, Allah’tan başkasına teslim olmayın. · İblis size düşmandır, size eziyet eder ve sizi yolda bırakır. · İblis’in işi gücü yalan, yöntemi batıl, amacı fos, sonu hüsrandır. · Sadece Allah’tan yardım dileyin ve sadece Ona ibadet edin. · ‘Rabbimiz bizi dosdoğru yola eriştir, deyin.’ Diye ögütlendi. · İblis( lusifer) sevgiyi ve kardeşliği yıktı. Kötülüğü ve düşmanlığı yaydı. · Ayrılıklar çıkarttı ve insanları birbirlerine kışkırttı. · Yeryüzünde güçlü olma yarışı, kaos, zulüm ve katliam gözlendi. · Tanrıya bağlılığı ve yasalarını bırakanların ne hale geldiğini gördünüz. · Yeryüzünde düzen bozuldu ve insanlar birlikte yaşayamaz oldular. · Ey insanlar ve cinler!! Ben, Cann’nın ve Adem’in Allah’ıyım. · Nuh’un ve İbrahim’in; Musa’nın, İsa’nın ve Muhammed’in Rabbiyim. · Yarattıklarıma ve Adem’in soyuna şefkatliyim. · Münadi, insanlara müjdele! ‘İblisin egemenliğini yıkacağım.’ · Ey gizlenen iblis, seni ortaya çıkartacağım. Yaptıklarını herkes bilecek. · İnsanlar seni fark edecek ve onlardan destek bulamayacaksın. · İblis’i en az bin yıl bağlayacağım sonra varlık alemini sona erdireceğim. · gün geldiğinde iblis kendisini kurtaramayacak ve kendisine tabi olanları reddedecek. · Ben sadece sizi kötülüklere davet ettim. Siz icabet ettiniz diyecek. · İblis ve yandaşları itilip kakılarak, aşağılanmış olarak cehenneme sevk edilecekler · Bana sadık kalan ve doğruluktan şaşmayan kullarıma iyi bir yaradılışla girin cennete diyeceğim.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
08-04-2014, 11:51 | #2 |
ŞEYTANİ CİNLER VE ALDATIŞI · Kötülüğe, düşmanlığa ve çirkin şeylere çağırdı. · Saygısızlığı, hayasızlığı ve bilgisizliği yol edindi. · Doğruluktan kardeşlikten ve sevgiden nefret etti. · Adaletsiz baskıcı ve suçlayıcı oldu. · Kötülüğün üzerinden bozuk bir düzen kurmaya çalıştı. · Cinlerin ve insanların yok oluşuna zemin hazırladı ve bunun için her yöntemi kullandı. · Cinlerden iblis, saltanatının oluşturduğu kibre yenik düştü. · Kuru inatla Adem’e düşman, Tanrı’ya muhalif oldu. · Allah ile mücadele etti, isyancı oldu. Ve tarafını ayırdı. · Allah’a karşı saçma şeyler söyledi. Ve dirilişi reddetti. · Her şeyi yapabileceğini ve varlık alemine yön verebileceğini düşündü. · Tahtını korumaya çalıştı, hükmedeceğini sandı ve yeryüzünü sahiplendi. · Adem’i reddederken menfaatlerini gözetti, bu nedenle kalbi mühürlendi. · Olaylara tersinden baktı, gerçekleri göremez oldu. · Doğruluktan çıktı ve Allah’ın nurunu kaybetti. Akıl ve mantıktan yoksun kaldı. · Kendi haline bırakıldı ve kontrolsüzce bocalayıp durdu. · İnsanı gözledi, dinledi, yaklaştı ve ona musallat oldu. · Maddeye nüfuz edebiliyordu ve görünmezliğini kullandı. · Bedene girip ruhu etkiliyordu ve insanı yönlendirebiliyordu. · İnsanı yönetmek hoşuna gitti. O’nu kullanmayı, dilediğini yaptırmayı çok sevdi. · Sırf kendi arzu ve ihtirasları için insanı hoyratça kullandı. · İnsanı oyun ve eğlence edindi. Onunla sürekli uğraştı. · Serseriler gibi zulmetmek ve eğlenmek için rahatsız ettiler. · Sinsice, hiç fark ettirmeden, ben diyerek insan adına konuştu. · Önemli dönemlerde, zor zamanlarda insana yaklaştı ve fırsat kolladı. · Zayıf anlarda, çıkış bulamadığında, zaafları kullanarak yoldan çıkarmak istedi. · Amacı imanı çalmak ve insanı kendisine tabi etmekti. Kötü sonuçlara sürükleyecekti. · İnsanları en sevdiği ve önemsediği şeyler üzerinden aldattı. · İnsanın zihninde konuşan şeytani cinler, kişiyi sürekli tekrarla batıla alıştırdı. · İnananın tercihi İblis’i çaresiz bırakırken; İblis her kişiyi aklı ve bilgisi oranında aldattı. · Şeytani cinler sürekli ayırıcı ve bozguncu oldu. · İnsanların arasına düşmanlığı yerleştirerek azap etti. · Erkek ile dişi arasıdaki bağı yıkmak için zinayı , · Karı ile kocayı ayırmak için beklentileri ve hoşgörüsüzlüğü, · Öz kardeşleri ayırmak; arkadaşlıkları, komşulukları bozmak için menfaatleri kullandı. · Sonra beldeleri, ulusları, doğuyu ve batıyı ayırmak için; · Kökenleri, dinleri, mezhepleri ayırmak için çalıştı çabaladı. · İnsanların birbirlerini katletmesi için elinden geleni yaptı. · İblisin karanlık planları insanlığın her kademesinde devredeydi. · Şeytani cinler, insanı en yakınlarına karşı kışkırttı. · Ailenize, çevrenizdekilere karşı olumsuz fikir beyan ettiler. · İnsanların durumlarına ve dönemlerine göre davrandılar. · İblis, genç babaya : ‘Çocuğun söz dinlemiyor sonra seni hiç dinlemez.’ Diyerek kışkırtır. · Anaya: ‘Böyle hayat olmaz olsun.’diyerek bıtkınlık verir. · Evli kadına: ‘ Kocana itaat etme. Ona mecbur değilsin’ der. · Evlada der ki: ‘Babam her şeyi bilmiyor. Sözünü dinleme ve inatçı ol.’ · Genç kıza: ‘Gencim, güzelim’ der. ‘Tadını çıkar ve doyasıya yaşa’ diye telkin eder. · ‘Şu erkek geniş omuzlu, iri cüsseli, yakışıklı.’ Der. Ve görünenle aldatır. · Genç erkeğe; ‘Kimse sana kafa tutamaz.’ Der ve gençliğin cahilliğine düşürür. · ‘Şu kız ne kadar çekici, seksi, şunun kalçasına bak.’der. Cinselliği hedef yapar. · Güzel kadına: ‘Açık giyin. Vücudunu sergile. Dikkatleri çek.’der. · Böylece azdırır ve yoldan çıkartır. Toplumsal yıkıma neden olur. · Kaynanaya der ki: ‘Oğlun karısını senden çok seviyor. Hep onunla.’ · Geline de: ‘Şu kaynana bir olmasaydı, mutluluğumu engelliyor.’der. · İblis daima düşman edici oldu. Suçlayıcıydı. Görünene ve o ana aldanırdı. · İblis’in halkına uyanlar sevgi dolu yaşayamadılar ve paylaşamadılar. · Sonra İblis fakirlikle korkuttu. Zengine dedi ki: ‘Daha çok kazanmalıyım.’; · Fakire de: ‘Kazanmak için şu kötü yolları seç.’der. · İblis, dünyanın ardından koşan işçiye: ‘İşini kaybetme’ der. · İşçi de gıybet yalakalık, ikiyüzlülük ve dalkavukluk eder. · Daha nice pozisyondaki insanlara nice şeyler söyledi. · Amacı insanı doğru yoldan çıkarmak ve Tanrı’nın hoşuna gitmeyecek işler yaptırmaktı. · Daima kendisinden yükseği gösterdi, teşekkür yerine nankörlük ettirdi. · ‘Şu adamdaki zenginliğe bak, bolluk içinde, senin de olsun, sen de rahat et.’dedi. · Ardından kötülüklere kapı açtı ve kötü yolları tavsiye etti. · Ruhunu şeytana satan kazanmak ve sahip olmak için insanlığa zarar verdi. · İblis, arzuları süsler ve çekici kılar. Zevkin büyüsüne çağırırdı. · Ardından ‘Günahın çok. Sen zaten kötüsün,’diyerek insanı kendine bağlı kılardı. · ‘Allah senin duanı kabul etmez. Sen ona yakın değilsin.’ Diyerek Allah’a yönelmekten alıkoyardı. · ‘Allah seni affeder mi sanıyorsun’ diyerek ümitsizliğe düşürür. · O, Küçük günahlarla Rabbe yönelmeyi engeller. · Sadece Allahın rahmetinden ümidini kesenler mahvolmuştur. · Şeytani cinlerin amacı insana ve insanlığa zarar vermektir. · İblis etrafındaki cinlere: ‘İnsanlara iyilik etmeyeceksin, Onları dizginleyemezsin.’ · ‘Kötülük edeceksin ki dünyada kazanasın, hükmedesin, her şeyi elinde tutabilesin.’dedi. · ‘İnsanların araları bozuk olsun, birbirlerine düşsün ki kazanalım.’ Dedi. · Kötülüğü telkin etti. Kötülük üzerinden geçimini sağladı ve insandan beslendi. · İnsanı kötülüğe suça ve günaha iterken aslında kendi saltanatının hesabındaydı. · İnsanları kullanarak birbirlerine düşürüyordu; dini, düzeni yıkmak istiyordu. · İyiliği, sevgiyi, barışı ve kardeşliği yıpratarak kendi düzenini kurdu. · Haksızlığa, hırsızlığa, zinaya yönlendirerek insanlığın temel bağlarını koparmak istiyordu. · İçki, kumar, uyuşturucu, oyun ve eğlence ile İnsanı oyalıyor, Allah’a yönelmesini engelliyordu. · Şeytani cinler insanların düşüncesini yönlendirir ve onları kötü işlere davet ederdi. · İnsanları aldatarak dilediği gibi yönetmek istediler, bu nedenle iyiliği öğütleyenden nefret ettiler. · Tanrıdan istemeyenler şeytanların kirli planlarıyla iş yaptılar. · Günah ve suçlar hep İblis’in başının altından çıkıyordu. · Bölüyor, ayırıyor, sahipleniyor, aralarını bozuyor, birbirlerini öldürmelerini sağlıyordu. · Haksızca birbirlerinin mallarına göz diktirdi ve hukuku hiçe saydı · İnsanları zorbalık ve şiddetle yok etmek istiyordu. · İblis, yoldan çıkarmak için hem cinleri hem de insanları aldattı. · İnsanlardan dünya menfaatleri için cinlere başvuranlar ne kötü bir yol tuttular. · İnsanlardan bazıları İblis’ten yararlanmak için ona boyun eğdi. Büyücülüğü ve cinciliği seçtiler. · İnsanların dileklerini yaparak kendine kul etmek istiyordu. · Oysaki Allah, insanları ve cinleri kendisine ibadet etmesi için yaratmıştı. · Gelecekten haber verdiğini ve mucizeler yaptığını söylüyordu. · Eskiden göğü gizlice dinler, haber çalar bir doğruya on yalan katardı. · Bununla da Tanrılık hesabındaydı. İnsanı aldatır ve kullanırdı. · Büyücüler ve cinciler ve onlarla irtibatlı herkesin yolu cehennem yoludur. · Allah yerine insanın ve Allah’ın düşmanından yardım isteyenler sadece kötü amaç peşinde oldu. · Cinlerle irtibatlı olan insanlar Tanrı’nın öfkesinden kurtulamayacak. · Cinlerden yardım dileyenler sadece cinlerin azgınlığını arttırdı. · Halbuki onlar da Allah’a muhtaç ve doğru yolu arıyorlardı. · İnsanlığa zarar vermek için insanların isteklerini yerine getirdiler · Bedenleri gasp ediyor, ruhu yönlendiriyordu ve suçlara zorluyordu · İnsanları kullanıyordu. Çirkinliğe ve hayasızlığa çağırıyordu · Günah batağına itiyordu ve çıkmaza sokuyordu. · Şeytani cinler insanları izliyordu, etrafında dolaşıyordu ve nasıl zarar versem diye fırsat kolluyordu. · Vesvese verir, olumsuz konuşur, huzursuzluk yaratırdı. · İnsanlar, cinleri göremiyordu esrarengiz ve mucizevi sanıyordu. · İnsanlar onların maddeyi etkileyebildiklerini görüyorlardı. · Uydurulmuş fikirlerle tanrısal güçlere sahip zarar verici olarak gördüler. · İnsanları korkutuyordu, bilmez ki insan? Sürekli cinlerle birlikte yaşardı. · İblis’e tabi olan cinlerin yöntemi kötü ve batıldı. · Korkusunca saldırganlık ettiler ve isteğini dayattılar. · İnsanlara vesvese haricinde zarar veren cinler azgınlıkta ileri gitti. · İnsanlardan korkuyla iblise itaat eden cahiller batağa saplandı · Allah’tan başka kimden korkulur, Şeytani cinler Allahtan korksunlar. · İnsanları ölüme ittiren zalim cinlerden Tanrı habersiz mi sanıyorlar. · İnsanlara direkt zarar verenler taşkınlık ettiler, onlara Tanrı’nın azabı hak oldu. · Şiddet kullanmaktan hiç çekinmeyen ve her şeyi yapabileceğini sanan zalim cinler · Siz varlığınıza, yaradılışınıza ve ne kadar sınırlı hükmedebildiğinizi görmüyor musunuz? · Sizi Tanrınıza asi eden kudret denizde damla bile değilken nereden bu cüret. · Sürekli isteyeceksin, hep hükmedeceksin ve zulmedeceksin öyle mi? · Ey doğruluktan sapan ve muhalif anlayışla yalanda boğulan iblis · İnsana zulmederek Tanrı’ya bağlılıktan ayrıldın, aklını ve Tanrı’nın nurunu kaybettin. · Saltanatının hep süreceğini ve hesap sorulmayacağını mı sandın. · Gün gelecek varlığın, senin yalanların, yaptıkların, suçlu oluşun ortaya çıkacaktı. · Ve senin hükmün elbette bir karara bağlanacaktı. · Ey iblis, ateşinin sönmesi için, insana düşmanlıktan vazgeçmen için Rabbin seni bekledi. · Ama bizim yumuşak tavrımız senin azgınlığını arttırdı. · Biz adaletle karar veririz ve bizim azgına karşı azabımız pek şiddetlidir. · Senin soyuna, insanlardan ve cinlerden yandaşlarına azabımız hak oldu. · Allahtan başka ilah yoktur ve O, her şeye en doğru ve en adil hükmedendir. İBLİSİN ÖZELLİKLERİ · Cinler, maddeye nüfuz ediyor, etkiliyor ve yönlendirebiliyordu. · İnsanın bedenine girip, damarlarında dolaşır ve sesini duyururdu. · Düşüncelerin kaynağıydı. Zihinde konuşur ve duygular üretirdi. · İblis, insanı boş, bilgisiz, aldatılabilir ve kullanılabilir olarak gördü. · İnsanların peşlerine düştü. Varlığını gizleyerek sinsice ben dedi ve düşünceleri yönlendirdi. · İblis, Adem’i reddedince doğru yoldan çıktı. Batıla düştü.. · Allah’ın ışığını kaybetti. Doğruluktan barıştan ve adaletten ayrıldı. · Gerçekleri göremez oldu; gözleri, kulakları ve kalbi mühürlendi. · İblis’in saltanatından beslenen cinler onun ardına düştü. · Tanrıya sırtını dönenden akıl alınır ve gerçeklerden uzaklaştırılır. · Şeytani cinler akla ve bilgiye başvurmazlar, zanlarla yaşar. Mantıksal bütünlük yoktur. · Kendilerini kontrol edemezler ve sürekli tekrarları vardır. · Doğrulukla savaşır. Sözleri çelişir, yalan üstüne yalan söylerler. · İtaatsizliği ve saygısızlığı yol edinir, büyüklenir ve alay ederler. · Dik kafalı, inatçı ve sabırsızdırlar; hemen her şey olsun isterler. · Sık fikir değiştirir, kararsızdırlar, çabuk usanırlar . · Var olanla yetinmezler, sürekli şikayet ederler ve nankördürler. · Acelecilik, öfkelenmek, panikatak ve her aşırılık cinlerdendir. · Kibirlidirler. Büyüklüğünü inandırmaya kabul ettirmeye çalışırlar. · İkiyüzlüdür, gıybetçidir ve kovucudurlar. · Tutarsızdır, kaypaktır, haindir, güvenilmez · Kabadır, maneviyatsızdır ve Ahlaksızdırlar. · Seytani cinlerde sevgi, sağduyu ve yardımseverlik yoktur. · İblis’in yönteminde hiyerarşi, baskı, zorbalık ve şiddet vardır. · Ayırıcı, düşman edici ve zarar vericidir. Savaştan beslenir. · Şeytaniyyet; doğruluğa ve iyiliğe kuru inatla karşı çıkan olumsuz güçtür. · Tanrı’dan ayrılan şeytaniyyete düşer. Yaşama aldanır ve menfaatleri için yaşar. · İblis önceden iyi bir kimseydi. Tanrıyı bıraktı, düştü ve şeytaniyyetin temsilcisi oldu · Cinlerin halifesiydi, O’na nam ve saltanat verildi. İnsanı tehdit gördü ve egemenliği için mücadele etti. · İblis ahireti reddetti, dünya hayatı için kötülüğü seçti. Saltanatı için mücadeleye kalktı. · Tanrı ona madde üzerine hakimiyet ve yönlendirme gücü vermişti. · şükretmeyerek nankörlük etti; Paylaşmayarak zalim oldu. · Verilen ilme ve saltanata aldandı ve ‘Ben başarıyorum.’ Dedi · Ben deyince Tanrının egemenliğini ve kuşatmışlığını kaybetti. · Sınırsız özgürlüğü ve sorgusuz yaşamayı isterken arzularına yenik düştü. · Yaşamın cazibesine aldanan sadık kalamazdı. · Tanrının dini olan evrensel değerlere muhalif olunca Tanrı onu bıraktı. · İblis seçiminden dolayı kovuldu, makamından ve gözden düştü. · İblisin şeytanlığı Adem’in yaradılışı ile ortaya çıkartıldı. Ve gerçek yüzü gösterildi. · Tanrıya başkaldıran alçalır. Kendi başına bir yol tutar. · Tanrının tasarrufundan çıkan kötülüğü yol edinmek zorundadır. · Varlığını sürdürmeyi ve dilediklerine ulaşmayı ancak kötülük üzerinden sağlayabilir. · İblis, Tanrı’dan dileyenlerin doğru yolda yükseleceğini biliyordu. · Dosdoğru yolun üzerinde nöbet tuttu. Ve Tanrı’ya yönelenlere düşman oldu. · İblis’e uyarak yanlış yola düşen cinler kirli planları devreye soktular. · İnsanların onları görememesi onlara bir fırsat sağladı ve zalimce davrandılar. · Şeytani cinler, insanlarla uğraşmayı yol edindiler. · İnsanları korkutmaktan hoşlandılar ve insanları eğlence edindiler. · İnsanlardan kendilerine kullar ve köleler edinmek istediler. · Lusifer’in(İblis’in) halkı, insanları doğru yoldan saptırmak için çalıştı. · Sürekli insanın zayıf anını gözledi. Pusuda bekledi. Fırsat kolladı. · İnsanı hataya d üşürdü, günahlara itti, yanlış yollara sevketti. · Benliği ortaya koyarak kendini savundu. Ve suçlayıcı oldu. · Olumsuz düşüncelerle bölücü oldu ve ötekileştirdi. · Asılsız zanlarla kavgalara düşmanlıklara sebep oldu. · İnsan türüne düşman olan İblis, kardeşliği ve sevgiyi yıkmak istiyordu. · İnsanın yükselişini istemediği için Allah’a yönelmesini engelliyordu. · Rab hakkında kötü zanlar fısıldadı. Ve Rabbe itaatten çıkardı. · Kötülüğü, çirkini ve Allah hakkında doğru olmayan şeyleri söyledi. · İblisin taraftarları insana düşmanlık etti ve şeytani bir politika yürüttü. · İblis, öyle söylemlerle ve yöntemlerle meşru bir zemine oturdu ki şaşarsınız. · İblis, kötü emellerine iyilikler kattı ki hak yolda sanılsın. · Büyük yalana küçük doğrular serpiştirdi ki inandırıcı olsun. · Çıkarları için yaptığı zulümlerine makul nedenler uydurdu. · Bazen hak bazen batıl ile yaldızlı ve çekici sözlerle aldattı. · Doğruluğun ve insanlığın temsilcisiymiş gibi davrandı. · İnanan ve kendini iyilerden sandırarak hareket etti. · Gizli niyeti İnsanlığı yok etmekti, planlarında adım adım ilerledi. · Bozuk sistemleri ve kaos yasalarını devreye soktu. · Kavgaların, cinayetlerin ve savaşların sahibiydi. · İblis, saltanatı için haksızlık ve zulüm etti. · batıl mücadelesinde haklı olduğunu iddia edemeyecek. · Allah, inanan cinleri ayırmak için ; insanı, cinlerin fitnesi yaptı. · İnançsız cinler, insana karşı düşmanca bakış açısına sahip oldu. · İblis(şeytan) kötü sonuçlara düşürmek için sadece telkin ediyor. · O’na muhalefet edin, kötü zanları kovun ve iyilikler yapın. · Sabredin, onlara uymadıkça ve kışkırtmalarına tepkisiz kaldıkça onların saldırıları etkisizleşecektir. · Temiz olun, doğruluktan ayrılmayın. Allah size bir kurtuluş yolu verecektir. · Samimi olduğunuz sürece şeytani cinler inananları doğru yoldan alıkoyamaz. · Şeytaniyyetin egemenliğini yıkmak için hakkı, sabrı ve iyiliği tavsiye etmelisiniz. · Cinler istediklerini kısmen yaptırabilir ve küçük günahlara düşmeyen hiçbir insan yoktur. · Doğruluktan vazgeçmediğiniz ve hedeflerinizde aldatılmadığınız sürece iblis başarılı olamaz. · İblis iyilikleri ve faydalı işleri boşa çıkarmak ve yanlış yola düşürmek istiyor. · Onun amacı Allah’tan alıkoymak ve Allah’ın rahmetinden ümitsizliğe düşürmektir. · Allah inananlara dedi ki. ‘Cinlerin ve insanların kötülüklerinden Allah’a sığının.’ · Allah’a yönelen, Allah’a sığınan, O’na güvenen O’nun tasarrufundadır. Mutlaka korunmuştur. · Allah insanları sever, onlara sefkatlidir ve O en güzel dosttur. · tüm alemi senaryo ediyor ve geleceği dileklerinizle şekillendiriyor. · Ondan dilemeyen ve ona teslim olmayan ancak batıl yolda çabalar. · Yaşama aldanan doğru yoldan ayrıldı ve imanını kaybetti. · Allah’a yönelmedi, dostluğunu bıraktı ve O’na güvenmedi. · Allah’a ibadeti bırakanlar iblis’in etkisinde kaldı. · İblis’i önder seçen cinler onu dost edindi; kötülüğü, haksızlığı ve zulmü seçti. · İblis’in ardına düşen cinler insanı reddetti ve insanlığa savaş açtı. · İnsanlar bizim için tehdit; özgürlüklerimizi ve yaşantımızı kısıtlarlar. · Sonra‘Beslenemeyiz, baskı kurarlar ve bize zulmederler.’ dediler. · Ve bunları inançsız cinler arasında yaydılar. · Tanrının yasalarını çiğneyip sınırsız özgürlük istiyorlardı. · İnançsızlar yaşamı doyasıya tatmak sınırsızca yaşamak için düzeni bozar ve zulmederler. · Yaşama aldananın aşırı serbestliği, büyük çoğunluğun yaşam hakkını gasbediyordu. · Kötülüğün kaynağı yaygaracı iblis, kendisi için kaosu ve zorbalığı seçti. · İnsanların liderlerine gitti. Menfaatler doğrultusunda yol gösterdi. · Kişisel ve ulusal çıkarlar gözetildi insanlığın çıkarları gözetilmedi. · Güç sahibi zenginlere açgözlülüğü yerleştirdi. · Azınlığın saltanatı için çoğunluğun yaşam hakları gasbedildi. · İblis, inandığını ve doğru yolda olduğunu söyleyerek insanlığı yanılttı. · Egemenliğini kurmak için sözlerini insanlara yaydı. · Arzuları ve günahları süsledi. Dünyayı sevdirdi. · Vaatlerde bulundu ve doğru yoldan çıkardı. · Düzen karşıtı İblis, insanın yıkılışını ve yok oluşunu istedi. · Şeytani cinler insanlar arasında gezindiler ve sürekli kötülüğü telkin ettiler. · ‘Kötülük yapacaksın ki kazanasın, iyilik dünyada bir şey kazandırmıyor.’ dedi. · ‘İnsanlar iyilikten anlamazlar, onlara fırsat vermeyeceksin. ’ dedi. · ‘ Sahip olduklarını kaybetme, şunlar senin için tehdit’ dedi. · Asılsız zanlarla korkuttu Tanrı’dan uzaklaştırdı ve suça sürükledi. · Açgözlülük bencilliği bencillikte haksızlığı ve zulmü getirdi. · Arzulara tutkunluk kanunsuzluğa ve günahlara yöneltti. · Sınırsız özgürlük, Tanrı’nın anayasasına bir başkaldırı, insanlığa tehditti. · İnsanların devamı ve esenliği için Tanrı’nın yasaları şarttı. · Düzen karşıtı İblis bozuk anayasalarla kendi kaos sistemini kurdu. · İnsanlığın koruma kalkanı olan Tanrı’nın yasalarını yıktı. · İnsanın Rabbine itaat etmesini engellemek istedi. · İblis, insanı Rabbe yönelmekten alıkoymak için boş işlere çağırdı. · İçki, kumar, uyuşturucu; oyun ve eğlence ile oyaladı. · Sürekli kötülüğü ve hevesine uymayı telkin etti. · Dünyayı hedef yapınca kardeşliği ve sevgiyi öldürdü. · Şeytani cinler: ‘Çok kazanacaksın, hükmedeceksin, saltanatını süreceksin’ dedi. · ‘Helal kazanarak mal sahibi olamazsın. Alnının teriyle kim mülk sahibi olmuş’. Dedi. · ‘Yalan söyleyeceksin, çalacaksın, aldatacaksın.’ Dedi. · Dünyaya aldananlar bozuk ve çıkmaz bir yola girdi. · Kime mal verildiyse kendinden bildi, daha fazlasını istedi ve Rabbe asi oldu. · Şeytani cinler, insanlar arasında gezdi. Her şey para dedi. · ‘Paran varsa her şeye sahip olursun, saygı görürsün.’, · ‘Mal da, huzur da, yaşam da parayla oluyor.’ dedi · ‘Yaşam güzel, eğlenmene bak, tadını çıkar.’ dedi. · Dilden dile dolaştı. İnsanlara yaydı ve zamanla kabul gördü. · Allah’ın yolunu bırakanlar menfaatçilik rüzgarına kapıldılar. · Dünya için yarıştılar ve kötülük her yere yayıldı. · Hedef dünya ve yaşamın güzellikleri olunca her şey kötüye doğru gitti. · Kimse ahireti isteyin, iyilik yapın sevgiyi tercih edin diyemedi. · İnananlar hor görüldü ve iyiliği tavsiye eden kınandı. · Yeryüzü karanlık bir çağa ilerledi. · Şeytani cinler, gücünün yettiği bilgisizleri davetiyle şaşırttı. · Ahrete ve hesap gününe inanmayanlar dünyaya sahip olmak istedi. · Helali reddeden tahammülsüzler. Hemen kazanmak için bilerek haksızlığı yol edindiler. · Rızkının Allah’tan geldiğine inanmadılar ve Allah’a ortak koştular. · Yalan benimsendi; yalakalık, ikiyüzlülük ve gıybet ettiler. · Doğruluğu ve adaleti savunduğunu sanan çıkarcılar, · Gücü ele geçirince saltanatları için komplo kurdular. · Çıkarları için haksızlık ettiler ve kötü yöntemleri kullandılar. · Baskı ve şiddetle yönetti ve insanlığın huzurunu bozdular. · Dünyayı yönettiklerini ve her şeyi yapabildiklerini fark edenler, · Kendilerini Tanrı gibi gördüler ve bozgunculukta ileri gittiler. · Savaşlar çıkartan, liderlere kötü yol gösteren zalim Lusifer, · Tanrı’nın yasalarına dik kafalılık ettirerek insanları öldürtüyordu. · O’na uyanlar ne Allah’tan dilediler. Ne de hakka uygun işler yaptılar. · Dünya için hukuksuzluğu yol edinenler İblis’e tabi oldu. · İblis, dünyaya sırtını dönmüş akıllıya, güç yetiremedi. · İblise tabi cinler:’Kaderin kendi elinde!’ diyerek inancı yıkmaya çalıştı. · ‘Kalbin temiz olsun, niyetin güzel olsun yeter.’ diyerek ibadetten alıkoydu. · Halbuki namazın devamlılığı doğru yolda tutardı. · Allah’a bağlılığını sürdürmeyen samimi değildir ve sadık kalamaz. · Allah’ı seven (namazla) Allah’ ile sürekli görüşsün. · İnananlar, iblis ile daima içsel bir kavga halinde oldu. · Bu mücadele hayat boyu süreklilik taşısa da salihler mutlaka kazanır. · İblis en çok insanın dur diyemeyeceği bedensel arzuları kullandı. · Arzulara düşkünlük vererek insanların ayağını kaydırmaya çalıştı. · Nefsin heveslerini sorgulamadan hemen tatmine çalışandan daha aşağılık kim olabilir. · Arzularına dur demenin stresi azdır, geçicidir ve insan alışır. · Arzularına uyanlar sürekli artan stresten kurtulamaz. Ve hırçınlaşır. · Bedensel isteklerini kontrollü ve ölçülü veren kazanır. · Arzularına uyan sürekli artarak daha sapıkçasına ilerler. · Midesini dolduranlar ve cinselliğini tatmine koşanlar kendisine zarar verir. · Heveslere uymak kalbi katılaştırır ve maneviyatı öldürür. · Arzularına dur demeyenler İblis’in etkisinde kaldı ve zarar verdi. · İblis, nefsine uyanın sahibi oldu. Egemenliğini aldı ve yönetti. · İblis’in etkisindeki insan çevresindekileri kınadı ve ötekileştirdi. · Olumsuz düşünerek sürekli ters söylemlerde bulundu. · İnsanı kışkırttı; hırçınlaştırdı; kavgaya ve şiddete sürükledi. · İnsan, aklını ve kontrolünü kaybederek zarar vermek için saldırganlaştı. · Gözü görmedi, hiçbir şey duymadı cinayetler işlediler · Nefsine uyanı melekler terk etti, şeytani cinlerin kontrolüne girdi ve kullanıldı. · Ey iblis insana zarar vermekle neyi başarmış oldun. · Rabbine başkaldırırken sadece zalim oldun. · Bu zulmün daha ne kadar sürecek sanıyorsun. · Ey iblis Rabbim dileseydi seni en baştan yok ederdi. · İnanan insanları ve cinleri ayırmak için sana izin verdi. · Haksızlığa uğrayanlar ve öldürülenler elbette karşılığını alacaklar. · Yeryüzünde egemenliğini kurdun ve en parlak dönemini yaşadın. · Hakimiyetin kısa sürdü. Çünkü yalan, batıl ve zorbalık uzun yaşayamazdı. · Ey iblis, insana destek olsaydın yeryüzüne bereket yağardı. · İnsana iyilik etseydin bu senin şanını arttırırdı. · Bu dostluktan nasibini büyük alır, Tanrı gözünde değer bulurdun. · Ancak sen kıskandın ve takıntı yaptın. Mantıksız davrandın · Kim haktan ayrılırsa akıl ondan alınır. Kontrolsüzce bocalayıp dururdu. · İnsanı aldatmakla ve yoldan çıkarmakla sadece oyalandın. · İnsanlara yapılan kötü davranışlar sadece günahlarını arttırdı. · Bununla ne Tanrı’ya ne de insana zarar verebildin. · Zaten insan topraktan içi boş çaresiz bir varlıktı. · İnsana yaptığın kötülüklerden dolayı en büyük zararı kendine verdin. · Ey iblis zamanı hızlı akan ve ölüme bağlı bir hayata aldanılır mı? · Gerçekten Allah’ı sevmiş ve ondan çekinmiş olsaydın düşmezdin. · Tanrının hoşnutluğu yerine menfaatlerini ön plana çıkarman kaybettirdi. · ‘Tanrım, beni doğru yolundan ayırma’ diye korksaydın korunmuş olurdun. · Ama sen tüm uyarılara rağmen bile bile insana düşmanlık ettin. · Bak kuru inadın seni yıkılış gününe getirdi. Artık egemenliğin bitecek. · Rabbinin her şeye nasıl hükmettiğini göreceksin. İNSANLARDA KÖTÜLÜK SEÇİMİ · Gücü ve bilgeliği yoktur. Kalbine, niyetine göre yön bulur. · İnsanın düşüncesinin temeli tercihlerinde gizlidir. · İnananlar iyiliği ve ahreti isterler ve melekler tarafından yönetilirler. · İnanmayanlar kötülüğü ve dünya yaşamını isterler şeytani cinler tarafından yönetilirler. · Yaşama aldanır, dünya ve içindekileri ister ve arzularına kapılırsa kaybeder. · İnsan doğruluğu seçmedikçe Allah’tan istemedikçe yaşam sınavını kazanamaz. · İnsan sınanır ve insanın kaderini tercihleri şekillendirir. · Cahile, dünyaya tapmışa, kibirliye, cimrilik edene akıllarınca istekleri verilir. · Onlara verilenler güzel gösterilir. Az bir şey karşılığında aldanırlar. Ve yeryüzünde oyalanıp dururlar. · Her şeye sahip olmak ve her zevki tatma arzusu insanları yoldan çıkardı. · Sürekli daha fazlasını istediler, hiç doymadılar · Sorgusuzca ve sınırsızca yaşamak istediler. · Yasa tanımamazlık, toplumsal ve küresel düzeni bozdu. · İnsani hakları çiğnediler. Mallara ve canlara kast ettiler. · Silah ve para üstünlüğüyle küresel egemenliği yönetenler, · Bozgunculuk yaptı. Savaşlar çıkardı ve insanları katletti. · Savaşların önderi İblis, insanları yok etmek istiyordu. · Gizliden, komplolarla düzeni ve huzuru bozacak işler yaptı. · İblis’in egemenliğindeki inançsız yönetimler devlet terörü uyguladı. · Saltanatları için zulmü yol edindiler. · Yeryüzünde ‘İblis’in anlayışı’ kabul edildiğinde bir güç yarışı başladı. · Silah ve zenginliğin egemenliği kötülüğün taraftarlarındaydı. · Dünyayı isteyenler iyilerin üzerinden kazanmayı yol edindiler. · Kötülüğün taraftarları zarar vermekten korkmadılar. · Kötüler, iyileri bastırır. Kaba kuvvetle egemenlik kurardı. · İnanan iyiler, kötülerin egemenliği altında ezildiler. · İyiler çekindi. Tanrıya asi olmaktan ve şiddetten kaçındı. · Sakınanlar zarar gördü. Sevilmedi ve horlandı. · Zararsız olmayı tercih eden iyiler daima mazlum oldu. · Kötülerin döneminde kanunsuzluk ve kaos hakim oldu. · Tanrının yasaları bir kenara atıldı ve hesap sorulamadı. · Daimi esenlik; doğruluk, adalet ve barış ile mümkündür. · İblis kısa egemenliğinde taraftarlarını sadece ateşe götürüyor. · Her kavme beldeye ve köye doğrucu, adil bir kul gönderildi. · Tanrı her dönemde insanlara sahip çıktı. · Yeryüzü tarihi bunun örnekleriyle doludur. · Allah, yaşama müdahale etmiş ve katleden şeytanı durdurmuştur. · Israr eden ve inananları yok etmek isteyen zalimlerin başlarına geleni gördünüz. · Güçlerine güvenen ve planlar yaparak düzenleri bozanlar azabı hak ettiler. · Rabbe giden doğru yolları tıkadılar. İnsanlığa faydalı işleri engellediler. · Haksızlığı, adaletsizliği, baskıcılığı ve öldürmeyi düzen saydılar. · Yiyeceksin, içeceksin ve eğleneceksin dediler. Ve zulmü teşvik ettiler. · Bir de kendilerinin doğru yolda olduklarını iddia ederler. · Dua etmeyenler nasıl doğru yolda olduklarını sanırlar. · Zaten onlar dünya, batıl ve haksızlık yolunda Tanrı’ya yönelemezler. · Bunu istediklerinde bir melek karşılarına dikiliverir. · Ve ‘Sen şunlar için mi Tanrı’dan istiyorsun?’ der. · Ve insanın ne için mücadele ettiğini gösterir. · Rab’den şüphe edenler ‘Sadece dünya hayatı var.’ dediler. · Bir daha dirilmeyeceğine inananlar dünyayı doyasıya yaşamayı istedi. · Sonra da tercihinin oluşturduğu körlük ve cahiliyet nedeniyle ölümün belirsizliğinden korktu. · Aslında korktukları şey Allah’a karşı oluşları ve kendi günahlarıdır, · İmanda şüphede kalan her kişi Tanrı’ya varışta kusurludur. · Oysaki varlık, varlığın sistemi ve işleyişi Allah’ın varlığını anlatır. · İnanan, öğrenerek daima inancını perçinlemeli ve Tanrı’nın yasalarına bağlı kalmalıdır. · Dünya hayatı inananlar için sefa yeri değildir. · Ve Tanrı türlü yöntemlerle yaratılmışları denemektedir. · Allah yaratılmış her inanana, cin, insan ve hayvan şeytanlarını düşman kıldı. · Çünkü onlar yaşama aldandıkları için inananlara zulmederler. · Bu nedenle tanrı ölümü yaratma kararını aldı. Ve sonucu hesap gününe bağladı. · Herkes yaptıklarının karşılığını alacak.İyilerle kötüler ayrılacak. İyiler ödüllendirilecek. · Ve kuşkusuz ki Tanrı senaryo edenlerin en mükemmeli, merhametlilerin en hayırlısıdır. ANLATIM YORUMU · Ebedi yaşamı ve her şeyi özü ile bilmeyi istedi · Her şeye sahip olmayı, yönetmeyi; tüm bunlarla Tanrısal gücü istedi. · Adem ile Havva İblis’in aldatmasıyla Allah’ın yolundan çıkmıştı. · Hatalarını anladılar ve pişmanlık içinde özür dilediler. · Hiçbir varlık Tanrı’ya itaatkar olmadan başarılı olamazdı. · Rab, hemen karar vermedi, Adem’in nesline bir fırsat verdi. · Kötüleri elemek için yaşamı sürdürdü ve insanları ölümlü kıldı. · İnsanları kurtarmaya karar verdi ve insanların sonunu belirledi. · "Yeryüzünde yaşayacaksınız, orada öleceksiniz ve orada diriltileceksiniz.’ Dedi · Öncesini ve sonrasını yazdı. İlk ve sonu senaryo etti. · Yeryüzünde kimin ne yapacağını sınamaya tabi tuttu. · Kalkış gününe kadar süre verdi. Allah, karar yerinde adil hüküm verecek. · Yaşamı, hesap günündeki kararına şahit tuttu. · İyilerle kötülerin soğuk savaşı ilk andan itibaren başladı. · Tanrıya kafa tutan, gizlice düşmanlık eden kötülüğün gücünü İblis sahiplendi. · Adem yaratılınca İblis’in Tanrıyla mücadelesi başladı. · Adem’in üzerinde iyilik ve kötülüğün çekişmesi yaşandı. · İnsanlar, inanan ve inanmayan olarak iki farklı bakış açısıyla hayatı yorumladı. · Adem’i yaratılma gerekçesi çok fazlaydı. · Yaratılanlar, yaşama aldanıp Tanrı’ya asi oluyordu · Yaratılmışların suçları ve hataları cahil ve çaresiz bir varlığın yaratılmasını mecbur kılmıştı. · Allah şefkatini ve kudretini elbette zalimlere gösterecekti. · Ve her şeyin sahibi ve yöneticisi olduğunu yaratılmışlar bilmeliydi. · Dilediğinin yükseltir, şerefli kılar; dilediğini alçaltır, değersiz kılardı. · Tanrı dilediğini yaratır ve yaratılmışlar bunu sorgulayamazdı. · Ama o en adil, en doğru ve en isabetli karar verendi. · Ne ondan daha merhametlisi ne de daha adili bulunurdu. · Adem’in yaratılmasına tepki gösterenler Tanrı’nın kararına öfkelendiler. · Allah, İblis’e kibrini yenmesi için sürekli fırsat verdi. · İblis, Adem’e düşmanlığını sürdürdü ve sürekli azgınlığını artırdı. · İblis’in zulümleri karşısında insanoğlu mazlumdu. · Göklerde gezebilen iblis Rabbine inadını arttırdıkça dönem dönem sınırlandı. · Bir zamanlar yıldızlarla dolu evrende gezer ve göğü dinlerdi. · Sonra dünya semasının dışına çıkmalarına dahi izin verilmedi. · Göğü dinlemeye teşebbüs eden cinlere meleklerce meteor taşları atılır. · Artık geleceği etkileyecek bilgilere ulaşamadan kaçışmak zorunda kaldılar. · İblis gözdeydi, şan ve makam sahibiyken düştü ve kovuldu. · İblis’in gizli şeytanlığı Adem ile ortaya çıktı. · İblis kıyamet tarihine kadar mühleti olduğunu anladı. · Kötülüklerin kaynağı olan iblis bencillik etti. · İlk aleme ve yaşadığı ana aldanan iblis kördü. · Şartlarına razı olmuyor ve Tanrı’nın kararlarını eleştiriyordu. · Olayları kendi çıkarına göre yorumluyordu. · Allah, yaratılmışların tümünün çıkarlarının korunmasını istemişti. · İblis ve Adem yeryüzünde düşman olarak yaşamaya başladılar. · İnsan içi boş, yönetilecek bir araç gibiydi. · İnsan Tanrıya sığındığında bir melek tarafından sahiplenilen · Tanrıyı unuttuğunda şeytan tarafından hor kullanılan oldu. · İnanıp sığınanı Tanrı yönetti ve O’nu koruma altına aldı. · İnsanları seven ve iyiliğini isteyenler tanrının tarafında oldu. · İnsanları sevmeyen ve kötülüğünü isteyenler iblis’in tarafını seçti. · Kardeşliği ve barışı isteyenler Tanrı’nın tarafında; · Düşmanlığı ve savaşı isteyenler İblis’in tarafında oldu. · Kötü düzenin temelinde Şeytanın varlığı açıkça anlaşılacak. · Saklı gerçekler ortaya çıkacak, artık İblis’in egemenliği yıkılacak. · İblis’in tahtına bağlı şeytani yönetimler dağılacak. · İyiliklerin kralı olan Allah, kötülüklerin sahibi şeytana fırsat vermeyecek. · İyilikle kötülüğün savaşında Allah da şeytan da taraftarlarını toplayacak. · Ve o gün, kıyamet gelecek ve herkes yaptığının karşılığını alacak. · Tüm yaratılmışlar yok olacak sadece Rab kalacak. Ve tekrar yaratacak. · Sonra yeni alemler, mükemmel bir düzen kuracak. · Orada esenlik cenneti sürekli var olacak. · İnananlar orada ebedi olarak kalıcıdırlar. |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|