![]() |
#1 |
![]() Diyanet İşleri Başkanlığı’na getirilen Prof. Mehmet Görmez, kurumdaki Kürt ve Alevi açılımlarının mimarı. Güneydoğu’daki camilerde Kürtçe mevlit ve TRT Şeş’teki dinî programlarda onun izi var
![]() Türkiye’de değişim dalgaları sonunda ülkenin Genelkurmay’la birlikte iki başkanlığından biri olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kıyılarına da vurdu. 2003 yılından beri Diyanet’in iki numarası olan hadis profesörü Mehmet Görmez, Türkiye’nin bir numaralı imam koltuğuna oturdu. 1959 yılında Gaziantep’te doğan Mehmet Görmez, hem mektepli hem de alaylı bir din adamı. Geleneksel dini eğitimini doğduğu Antep ve çevresindeki medreselerden almış. Yüzlerce yıllık gelenekle tanıştığı medreselerde Kürt ve Arap müderrislerin derslerine devam eden Görmez, Gaziantep İmam-Hatip Lisesi mezunu. 1987’de mezun olduğu Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde daha yenilikçi ve modern din görüşleriyle tanışan Görmez, selefi Ali Bardakoğlu gibi Ankara Okulu ya da İslamiyyat dergisi çevresi olarak bilinen yenilikçi akımın içinde yer aldı. 1990’da Ankara İlahiyat’ta yüksek lisans konusu olarak kendisine 1949 yılında ölen ve Müslüman Luther olarak bilinen Tatar din âlimi Musa Carullah Bigiyef’i seçer. Bigiyef, 1914’te Osmanlı Şeyhülislamı tarafından kitapları yasaklanmış, kadın haklarını savunan reformist bir isimdir. Görmez Ankara Okulu’nda etkili olan reformcu Fazlurrahman ve İslamcı-solcu Hasan Hanefi ekolleri dışında kalır. Kendisine daha gelenekselci ilahiyatçıların ilgi gösterdiği hadis alanını seçer. “Sünnet ve Hadisin Anlaşılması ve Yorumlanmasında Metodoloji Sorunu” başlıklı doktora tezi Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları’nda birincilik ödülünü alır. 1997-1998 yıllarında inceleme ve araştırmalar yapmak üzere İngiltere’de bulunan Görmez, 1998’de yardımcı doçent, 1999’da doçent, 2006 yılında da profesör oldu. Açılımların arkasındaki isim Türkçe, İngilizce ve Arapça’da yayımlanmış kitap ve makaleleri olan Görmez, 2001-2003 yıllarında Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde dersler verirken Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine atandı. Türkiye kamuoyu Görmez’i bu görevi sırasında yaptıklarıyla tanıdı. Türkiye’nin en statükocu kurumlarından biri olan Diyanet’in değişen, demokratikleşen ve sivilleşen Türkiye’ye uyum için attığı adımların hemen hepsinde Başkan Bardakoğlu’nun yardımcısı olarak Prof. Görmez’in imzası bulunuyor. Görmez’in ismi özellikle Kürt açılımı ve Alevi açılımlarıyla ilgili Diyanet açılımlarında duyuldu. Taraf‘ın “Kürtler artık resmen Allah’ın kulu” manşetiyle duyurduğu Diyanet İşleri’nin Kürtçe hutbe ve Kürtçe Kur’an adımları Görmez’in eseri. TRT Şeş’te yayınlanmakta olan Kürtçe dinî programlara Diyanet’in katkıları ve kandillerde bölgedeki camilerde Kürtçe mevlit okutulması gibi açılımlarda yine Prof. Dr. Görmez’in etkisi olduğu biliniyor. Kürtçe anlayan Diyanet Alevi açılımına “İtikadın tahrif edilmesi” olarak Sünni muhafazakâr bir direnç gösteren Diyanet kadrolarına rağmen açılım yanlısı politikalarda da Görmez’in ismi ile karşılaşılıyor. Diyanet’in Hacı Bektaş’ın ünlü eseri ‘Makalat‘ın da aralarında olduğu büyük Alevi klasiklerinin yayımlanması projesi de yeni Diyanet Başkanı’nın ön ayak olduğu projelerden. “Diyanet, Sünni bir kuruluş değildir. Mezhepler üstü bir kuruluştur” diyen Görmez, imamların Alevilik konusunda eğitilmesi, talep eden cemevlerine Kuran öğretmeni gönderilmesi gibi adımlarla gündeme gelmişti. Görmez’i yakından tanıyanlar onu demokrat olarak tanımlıyor. Genç Siviller üyesi bir çiftin nikâhında “Genç çifte mutlu ve sivil bir ömür” dilediğini ben duymuştum. Yetiştiği bölge ve devam ettiği medreseler nedeniyle en azından anlayacak düzeyde Kürtçe, Arapça ve İngilizce bilen Görmez evli ve üç çocuk babası. Genelkurmay’dan CHP’ye, yargıya ve medyaya kadar değişen Ankara’da Görmez gibi bir ismin Diyanet’in başına gelmesi bugün olmasa da ilerleyen günlerde önemi daha iyi anlaşılacak bir gelişme. YILDIRAY OĞUR - Istanbul - 12.11.2010 - Taraf
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() En fazla ihtiyaç olduğu zamanda Diyanet bu mileti Kürt açılımı ve Alevi açılımı konusunda yalnız bırakmıştır. Bu Diyanet daha ne işe yarayacaktı çok merak ediyorduk.... Mustafa İslamoğlu Hoca Bunu Vahyin Penceresinden Açılım programında ve Açılım Kemalizmin Enkazını Temizlemektir söyleşisinde anlatmıştı.
O söyleşiden bir kaç bölümü ekliyorum Açılım meselesinde Diyanet devreye sokulmalıydı Yani Açılım keşke Ergenekon temizliğinden sonra olsaydı daha iyi olurdu. Böylesine sağdan soldan yara almazdı. Bu sualinizde Müslüman bir âlim ve aydın olarak neler söylersiniz diyorsunuz ya; Açılım sürecinde DİB’nın (diyanetin) doğru kullanılmadığı kanaatindeyim. Diyanet’i bugüne kadar darbeciler de dâhil herkes kullandı. Minberleri, mihrapları herkes kullandı. Fakat en ihtiyaç duyulduğu bu günkü günde, İslam’ın birleştirici söylemine sarılınmadı. Birlik, beraberlik, vahdet, bu gün savunulması gerekir. Bunun savunulacağı en iyi yer camilerdir, mihraplardır, minberlerdir. Ve bu birlik ve vahdet en güzel imamların, müftülerin, vaizlerin ve âlimlerin ağzına yakışır. Ama görüyorum ki Diyanet adeta yok, yani bu süreçte herhangi bir vazife üstlenmiş değil. Müslüman aydın ve âlimlerin kafası karışık Müslüman âlimler ve aydınlar arasında da kafası karışık olanlar var. Ben onu görüyorum. Hatta sıradan bir karışıklık değil ciddi bir karışıklık bu. Yani bu taktik ve stratejik bir karışıklık değil, çok temel bir karışıklık. Bu bana Özal’a bakıştaki yamukluğu hatırlatıyor. Özal döneminde de kimi İslamcılarımız, hatta İslamcı üstatlar, İslamcı ağabeylerden bazıları şimdi hatırlıyorum, acayip bir muhalefet yürüttüler. Peki, dönüp baktığımızda ne oldu? Onlar mı haklı çıktı, yoksa gerçekten Özal mı haklı çıktı? Özal’ın attığı o temeller olmasaydı bu gün bu bağırsak temizliği nasıl yapılabilirdi? Baksanıza çanak çömlek patladı. Meğer koca memleketin altını fosseptik çukuruna çevirmişler. Çukuru açınca milletin burnunun direğini kıracak kokular çıktı ve daha çıkacak olanlar da geride… Genelde İslamcıların, özelde İslamcı aydın ve ağabeylerin problemi ne? Müslümanların siyasi basiret zaafı var Maalesef elini ve kalbini taşın altına koymayan bazı İslamcılarımız dışarıdan gazel okumayı daha çok seviyorlar. Ve bu noktada ben siyasi basiretsizlik görüyorum. Ciddi bir siyasi basiret zaafı var. Olayı ait olduğu bütün içinde okuma körlüğü yaşanıyor. Geçmişte yaşananlardan ibret alınmamışa benziyor. Bir perspektif ve kıraat zafiyeti var. Hasan el Basri’ye Hazreti Hüseyin’in katillerinden biri gelir ve der ki ‘üstat pire kanının hükmü nedir?’ Aslında bu sorunun maksadı gündem saptırmaktır. Zira soruyu soran adam Hz. Hüseyin’in katillerindendir. Hasan Basri bu zavallıya şu tarihi cevabı verir: “Hüseyin’in kanı ellerine bulaştığı halde sen bana pire kanının hükmünü mü soruyorsun?” Biz, Müslüman âlim, önder ve aydınlarda bu basireti görmek istiyoruz. Siyasi basiret görmek istiyoruz. Çok ilginçtir, özür dileyerek söylüyorum,1960 darbecileri memleketin namusunu paymal ettiler. Fakat o dönemde İstanbul müftülüğü yapan –ismini vermeyeyim- bir âlimimizden 1960 darbecileri Adnan Menderes için sevgilisi var diye recm (taşlama) fetvası alıyorlar. Daha sonra bu hocamız darbeciler eliyle Diyanet İşleri Başkanlığına getirildi. Şu garabete bakar mısınız? Recmedilmesi gerekenler Adnan Menderes için zamanın âliminden recim fetvası alıyorlar. Bu siyasi basiretsizliktir. Bu basiretsizliğin benzerini ben günümüzde de görüyorum. Onun için herkes basiretle hareket etmeli. Bir ilkemiz vardır: Hepsi elde edilemeyen şeyin hepsi terk edilmez. Siyaset kumar değildir. Ya hep ya hiç olmaz. Siyaset mümkün olanı yapma sanatıdır. Siyaset akide gibi siyah ve beyaz değildir. Grinin tonları üzerinde oynanan bir oyundur ve memleketin rengi biraz daha ağaracaksa, duamız ve desteğimiz orada olmalıdır. Bu söylediklerimle eyyamcılığı ve Makyavelizmi karıştırmamak lazımdır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Çok güzel adımlar.Birde Diyanet vasıtası ile İlmihal,Tefsir,Meal vb. kitapları kürtçeye çevirseler çok güzel olur.Tahminimce ileri ki adımlarda bunlarda gerçekleştirilecektir.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Yeni Diyanet Başkanı yazılanlara göre gayet yapıcı biriymiş.
Kendisinden herkese ve sorunlara fayda getirmesini temenni ederim. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|