DOĞAN ERBAKAN'I NEDEN HEDEFE ALDI?
21. Dönem DSP Milletvekillerinin, CHP'ye para yardımında bulunduğunun belgesini yayınladığımız Ebert gibi uluslararası vakıflar ile bu vakıfların arkasındaki güçlere ilişkin şok açıklamaları sürüyor...

“Etki ajanı bunlar” diyen Erol Al'ın ardından, bir başka DSP'li Zafer Güler, Aydın Doğan ilişkisini anlattı.
AYDIN DOĞAN AJAN VAKIFLAR VE ULUSLARARASI GÜÇLERİN TEMSİLCİSİ

“Alman Derin Devleti” kitabının yazarı 21. Dönem DSP İstanbul Milletvekili Zafer Güler, CHP'nin para aldığı Alman Vakfı Ebert ve Ebert gibi vakıfların arkasında uluslararası nükleer, silah, petrol lobileri ile para satıcılarının olduğunu belirterek, bu çevrelerin Türkiye'deki en büyük işbirlikçisinin Aydın Doğan ve elindeki medya grubu olduğunu söyledi. 2001'de Meclis Dışişleri Komisyonu Üyesi olarak Brüksel ve Strazburg'ta sözkonusu vakıflarla ilgili araştırmalar yapan Güler “Türkiye'de iri medya grupları, uluslararası güçlerin, dolayısıyla bunların Türkiye gibi ülkelerdeki elleri olan Ebert, Konrad, Böll, Naumann gibi vakıfların talepleri doğrultusunda yazıp çizerler, yayın yaparlar. Aydın Doğan uluslararası güçlerin temsilcisidir. Yazarları çizerleri, televizyoncuları.. Hepsi yurtdışında şekillendirilmiş kişilerdir. İllüzyonist bunlar. Başka şey götürürken, toplumun dikkatini başka şeye çekerler” dedi.

CHP DE BU GÜÇLERİN ETKİSİNDE
“CHP'de uluslararası gücün tesir ettiği adamlarla dolu. CHP'ye baksanıza, üniversite hocaları, birkaç teknokrat.. Bunlar da sonuçta yurtdışında eğitim almış, yurtdışında şekillendirilmiş adamlar. Bunlar da uluslararası güçlerin adamları yani.”

‘Erbakan, milli ekonomi istediği için hedefe alındı'

Bu uluslararası güçler ile sözkonusu vakıflar ve Doğan Medya Grubu'nun 28 Şubat sürecinde büyük rol oynadıklarını ifade eden DSP'li Güler, Erbakan hükümetinin milli bir ekonomi oluşturmak istediği için bu çevrelerce hedef alınarak, yönetimden el çektirildiğini söyledi. Güler, şöyle konuştu: “Yok Fadime Şahin'miş, yok irtica geliyormuş. Bunların hepsi hikayeydi. Amaçları çıkarlarına ters hareket eden Erbakan'ı bertaraf etmekti. Nitekim başardılar. Adamı hükümetten el çektirdiler. Partisini kapattılar. Yetmedi, siyasetten yasakladılar. Bu da yetmedi hapse tıkmak istediler. Diri diri toprağa gömüp, üstüne beton dökmek gibi. Böylelikle Türk Milletine ‘Bir daha böyle bir adam çıkmasın' mesajı verdiler. Türkiye'de bu güçler kırılmadıkça birileri milleti sömürmeye, milletin gerçek temsilcilerini yok etmeye devam eder.”
Vakit