06-05-2008, 18:59 | #1 |
..::DOSTLUĞA DAİR::...
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Dostunuz çok olsun! Çünkü Rabbiniz, kerimdir. Kıyamette dostları arasındaki kimseye azap etmekten hayâ eder."(Şir'a) "Tanıdığınız çok olsun! Kıyamette her biri şefaat eder."(İbni Neccar) İnsanların âcizi, dost edinemeyen, bundan da âcizi, dostlarını kaybedendir. Dostları kaybetmemek için cömert olmalı, hediye vermelidir. Bir Hadis-i şerifte, "Hediyeleşmek dostluğu artırır" buyurulmuştur. Dostluğun devamı için, hâl ve hareketlerle onu sevdiğini bildirmeli, dil ile de söylemelidir. Çünkü Peygamber efendimiz, Dostunu seven, ona “Seni Allah rızası için seviyorum” desin. buyurmaktadır. Arkadaşının dostu ile düşman olmamak veya düşmanı ile dost olmamak da vefadandır. Arkadaşın hatasını görüp de, onu ikaz etmemek dostluğa sığmaz. İyilerle arkadaşlık, dostluk kıymetli iken; kötülerle arkadaşlık da çok kötüdür. İnsanın dünyasını da, ahiretini de yıkar. "Kişinin dini, dostunun dini gibidir. O halde kiminle dostluk ettiğinize dikkat edin." mealindeki hadis-i şerifi unutmamalıdır. Hz. Ali, "Dostlarınızı çoğaltın! Onlar sizin için dünya ve ahiret sermayesidir" buyurmuştur. Dosttan gaye, iyi kimseleri çoğaltmak olmalı; yoksa sayıyı çoğaltmak değil. Çünkü iyi bir dost, hayırsız bin dosttan iyidir. "Akıllı kimse, en sağlam dostuna karşı bile ihtiyatlı olur." (Deylemi) "Dostuna tanıdığın hak ve saygıyı o sana tanımıyorsa, onunla arkadaşlıkta fayda yoktur." (El-Askeri) Başta Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) ile ve nice kıymetli insanlarla iki cihan dostu olabilmek ümidiyle, Allah'a emanet olun. ..:: Mücahid ALP ::..
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|