08-19-2007, 15:45 | #1 |
DSP, Köşk oylamasına katılacak mı
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, AK Parti'nin cumhurbaşkanı seçimindeki tutumunu eleştirdi. Sezer, meclis'teki oylamada partisinin nasıl hareket edeceği ile ilgili ipuçları verdi.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, cumhurbaşkanı seçimi konusunda iktidar partisinin uzlaşı ve diyalog aramasını beklediklerini, ancak bunun gerçekleşmediğini belirterek, ''DSP, yarın başlayacak cumhurbaşkanlığı turlarında da bundan sonraki bütün gelişmelerde de sağduyuyla ama ülkenin, milletin, cumhuriyetin ve laikliğin gereğine göre hareket edecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın'' dedi. DSP'nin 367 sayısı için yapılacak oylama için Genel Kurul salonunda bulunmayacağı, Abdullah Gül'ün adaylığına 'hayır' oyu kullanmak için daha sonra meclis Genel kurulu'ndaki oylamaya katılacakları belirtildi. Sezer, partisinin Atatürk Spor Salonu'nda yapılan 7. Olağan Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, ''Bugünden tezi yok'' diyerek, yerel yönetimler seçimi için çalışmaya başlayacaklarını söyledi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in 3 dönemdir bu görevi yaptığını anımsatan Zeki Sezer, Gökçek'in 'Ağustos böceği gibi saz çaldığını' ve Ankara'yı susuz bıraktığını kaydetti. Sezer'in, salonda bulunan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in bu konudaki çalışmalarını örnek göstermesi üzerine, Büyükerşen salondakilerden alkış aldı. ''KİMSE BU KARANLIK YÖNETİCİLERİN....'' Yılmaz Büyükerşen'in, ''karınca'' gibi çalıştığını ifade eden Sezer, önümüzdeki dönem hedeflerinin Türkiye'deki tüm belediyeleri DSP'li yapmak olduğunu söyledi. ''Kimse bu karanlık yöneticilerin, illerinizin başında kalacağını zannetmesin'' diyen Sezer, DSP'nin çığ gibi büyüdüğünü ileri sürdü. Sezer, 22 Temmuz Genel Seçimleri'nde özveride bulunacaklarını söylediklerini belirterek, ''Ancak, sürekli 'bu solcular bir araya gelemez' denildi. Bunu yıktınız, yanlış propagandaları ters yüz ettiniz, sizi kutluyorum. Şimdi top ayağımızda, DSP'ye olan ilgi, sevgi her geçen gün artıyor. İktidar olma sırası DSP'dedir'' diye konuştu. ''TÜRKİYE'YE FİGÜRANLIK ÖNERİLİYOR'' DSP'nin halkın misyonuna uygun büyük politikalar üretecek durumda olduğunu söyleyen Sezer, ''Anadolu ve bu coğrafyanın büyük bir devleti olmak durumundayız, ne yazık ki bugün dış politikada Türkiye'ye figüranlık veya taşeronluk öneriliyor'' dedi. Büyük yaratıcı ve farklı düşünülmesi gerektiğini belirten Sezer, ''Ulu Önder Atatürk nasıl düşünüyorsa, Bülent Ecevit de öyle düşünüyordu'' diyerek, partisinde de en sade üyeden en üst yöneticiye kadar bütün partinin böyle düşünmekte olduğunu ifade etti. 'Yerli demokratik sol' olarak evrensellikten de ulusalcılıktan da asla vazgeçmeyeceklerini anlatan Sezer, toplumun her kesimini kucaklayacaklarını, inançlara saygılı bir devlet millet ilişkisi kurulmasına öncülük edeceklerini söyledi. Bu misyonla daha geniş kitleleri kucaklayacaklarını ifade eden Sezer, ''Fildişi kulelerde solculuk yapanlara inat milletten korkmayıp, onlarla birlikte olacağız. Dünyayı iyi okuyan, gelişmelere, yeniliklere öncülük eden bir vizyonun sahibi olacağız '' diye konuştu. ''DSP'nin sadece solun değil, bütün Türkiye'nin partisi olduğunu'' ifade Sezer, tüm Türkiye'yi kucaklayacaklarını, bunun için de dağ, bayır, gece, gündüz demeden gezeceklerini bildirdi. Bazı gazetelerde ''DSP küllerinden yeniden doğacak mı?'' şeklinde yazılar yer aldığını anımsatan Sezer, ''Doğduk... Bu toplantı, bu salon, bu coşku, çoktan doğduğunuz göstergesi, bugün Meclis'teyiz, Atatürk Spor Salonundayız, tarlalarda, fabrikalarda, halkımızla birlikteyiz, DSP'nin bayrağı Meclis'te ve yurdun dört bir yanında sonsuza kadar dalgalanacak'' dedi. DSP Genel Başkanı Sezer, önümüzdeki süreçte, güven duyulan bir parti ve kararlı kadrolar olarak sağduyuyla ama aynı zamanda kararlı bir muhalefet örneği göstereceklerini ifade etti. ''SADECE ELEŞTİRMEKLE KALMAYACAĞIZ'' Sadece eleştirmekle kalmayıp çözüm yolları da önereceklerini dile getiren Sezer, doğruya doğru diyeceklerini, yanlışın karşısında dimdik duracaklarını belirtti. ''Barışçı Ecevit geleneğinden' geldiklerini anlatan Sezer, ''Bize barışı sevgiyi öğreten Ecevit, gerektiğinde millet çıkarları için, nasıl savaş kararı almışsa öyle karar alacağız'' diye konuştu. CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ Cumhurbaşkanı seçimi konusunda iktidar partisinden ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan daha önce söyledikleri gibi davranmasını, uzlaşı ve diyalog aramasını beklediklerini kaydede Sezer, şunları söyledi: ''Ama olmadı hayal kırıklığı yarattı, bir önceki Cumhurbaşkanlığı süreci milleti gerdi, şimdi aynı dayatmayla karşımıza çıkıyorlar, oysa Türkiye'nin gerilmeye değil, gelişmeye ihtiyacı var, bizde gerekeni yaparız. Uzlaşı, diyalog arasalardı, eğer bize gelselerdi biz hazırlıklıydık. Demokratik anayasal değişiklikleri de, seçim yasalarıyla ilgili değişiklikleri de birlikte gerçekleştirelim diyecektik. Siyaset şimdi pahalı hale geldi, pahalılaştıkça kirlendi, gelin siyaseti mafyanın kucağına atmaktan kurtaralım, seçim barajlarını düşürelim, seçim döneminde paraları etkin kullanalım diyecektik. Yani sadece eleştirmeyecektik ama olmadı... DSP, yarın başlayacak cumhurbaşkanlığı turlarında da bundan sonraki bütün gelişmelerde de sağduyuyla ama ülkenin, milletin, cumhuriyetin ve laikliğin gereğine göre hareket edecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.'' DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Bülent Ecevit'siz ilk kurultayı gerçekleştiriyor olmanın hüznünü yaşadıklarını belirterek, ''Ecevit'siz ilk kurultayımız. Hüzünlüyüz ama Ecevit'e 'Bugün yeniden, Türkiye'nin kaderine el koymaya kararlı demokratik solcular var. Rahat uyu, biz parlamentodayız' diye haykırabiliriz'' dedi. Partisinin Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirilen 7. Olağan Kurultayı'nda konuşan Sezer, kurultayın ülke, millet ve Demokratik Sol için hayırlı olması dileğinde bulundu. Sezer'in konuşması sırasında salonda ''Halkçı Ecevit'' sloganları atıldı. Bunun üzerine Sezer, ''Halkçı Ecevit, halkın kendisine taktığı lakapla, bugün inanıyorum ki nur içinde yatıyor'' dedi. Sezer, bugün, Ecevit'in ışığı ile yürümeye kararlı halkın salonda olduğunu ifade ederek, ''Gururluyuz, Ecevit'e hep beraber, 'Bugün yeniden, Türkiye'nin kaderine el koymaya kararlı demokratik solcular var. Rahat uyu, biz parlamentodayız' diye haykırabiliriz. Senin ilkelerin, ışığın bize yol göstermeye devam edecek'' diye konuştu. Kurultaya katılan Rahşan Ecevit ile birlikte olmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Sezer, Ecevitlerin 1980 askeri müdahalesinin yasaklı döneminden sonra ''Türkiye'nin, Türk milletinin güvencesi olan DSP'yi kurduklarını, iğne ile kuyu kazar gibi ilmek ilmek demokratik solu büyüterek iktidara taşıdıklarını'' söyledi. Bundan sonraki dönemde iktidarın yine Demokratik Sol olacağını savunan Sezer, demokratik solun Atatürk'ün yolunda, Ecevit'in ışığında yeniden iktidara yürüyeceğini kaydetti. Sezer, ''Bunu hep birlikte başaracağız. Size, felsefenize, ışığınıza güveniyorum. Çünkü demokratik solda yürek var. Şimdi biz bu yolda yürürken Atatürk ve Ecevit olsaydı ne yaparlarsa biz de onu yaparak yolumuza devam edeceğiz'' şeklinde konuştu. Sezer, DSP'nin ''Partim bana ne verdi?'' diyenlerin değil, ''Ben partim, ülkem, milletim için ne yaptım?'' diyenlerin partisi olduğunu kaydetti. Bir seçim dönemi sonrası yeniden mecliste olduklarını belirten Sezer, parlamentodaki ''13 akil adam'' diye nitelediği DSP'li milletvekillerinin de ''aslanlar gibi çalışarak'' 130 kişilik iş yapacaklarını söyledi. DSP'nin 22 Temmuz seçimlerinde üzerine düşeni, özveri dahil fazlası ile yaptığını belirten Sezer, ''Seçime katılmayan bir partili olarak herkesten fazla çalıştınız'' dedi. EKONOMİK DURUM Sezer, siyasi anlamdaki dayatmaların Türkiye'nin ve AK Parti'nin hayrına olmadığını ifade ederek, AK Parti'nin merkez partisi olduğunu söylediğini ancak bunun gereklerini yerine getirmediğini söyledi. Sezer, ''Biz de dayatmalara gerekli cevabı her kademede veririz'' şeklinde konuştu. Türkiye'nin ekonomi başta olmaz üzere bütün sorunlarını çözecek imkanı olduğuna işaret eden Sezer, 5 yıl boyunca ağustos böceği misali ''Saz çalıp türkü söyleyenlerin'' yolun sonuna geldiklerini görerek panik olduklarını söyledi. Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomide sürekli çizdiği pembe tablonun aslında milletin geleceğini karartacak ''kapkara'' tablolar olduğunu savundu. Bugünkü ekonomik uygulamaların yoksulluk ürettiğini iddia eden Sezer, yükselme eğiliminde olan bir enflasyon olduğunu ve ''Lafla ekonomi gemisinin yürümediğini'' öne sürdü. Sezer, Türkiye'nin toplam borcunun son 4,5 yılda 188 milyar dolar arttığını, Türkiye'de dünyaya gelen her çocuğun 5 bin 534 dolar borçla doğduğunu savundu. Ekonomi politikalarını uygulayan kurumlar arasında eş güdümün sağlanamadığını ileri süren Sezer, üretim ekonomisine geçilerek Türkiye'yi zenginleştirecek ve işsizlik sorununu önleyecek politikalar üretilmesi gerektiğini söyledi. Sezer, sosyal adaletin hem kişisel, hem de bölgesel bazda sağlanması gerektiğine dikkati çekerek, köy kentlerin de oluşturulması gerektiğini ifade etti. Ecevit'in Çalışma Bakanı olduğu dönemde verdiği sendika, toplu sözleşme ve grev haklarının bugün geriye götürüldüğünü, sendikalar arası ayrım yapıldığını iddia eden Sezer, çalışma hayatındaki barışın yeniden tesis edilmesinin, gelecek dönemde demokratik solculara nasip olacağını söyledi. EĞİTİM Türkiye'nin, dünyanın en genç ama en mesleksiz nüfusuna sahip olduğunu ve bu konuda eğitim reformuna ihtiyaç bulunduğunu dile getiren Sezer, ''12 yıllık kesintisiz eğitim dönemini önümüzdeki dönemde, yine demokratik sol gerçekleştirecek'' dedi. Meslek eğitimine de değinen Sezer, bunu imam hatip liselerine endeksleyen bir iktidarın bulunduğunu söyledi. Sezer, ''İmam hatip liselerinde okuyanları incitmem. Gerektiği kadar imam hatipli yetişecek. Sadece oraya takılıp kalıp, gençlerimizi mesleksiz bırakmaya bu hükümetin de Başbakan'ın da hakkı yok. Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde nitelik ve nicelik açısından meslek eğitiminin verileceği projelerin hayata geçirilmesi gerektiğini anlatan Sezer, ''Hükümet, üniversiteleri ele geçirmek, YÖK ile kavga etmek ile meşgul. üniversitelerin sıkıntıları konusunda en ufak bir şey yok. Güneydoğu'da gençlerimiz üniversite okuyabilmek için Barzani'den burs alıp, Kuzey Irak'a gidiyor. 'Ak günlere' sloganımızı çalanlar, ülkeyi eğitimde de karanlığa götürüyorlar'' diye konuştu. Seçim öncesi Hakkari ve Van'daki programlarında vatandaşlarla sohbet etiğini belirten Sezer, hiç kimsenin kendisine alt-üst kimlikten ve ayrılmaktan bahsetmediğini vurguladı. Sezer, şöyle devam etti: ''Devlet her alanda bu bölgede yatırımın öncüsü olmalı. O bölgeden göçen vatandaşlarımız Kuzey Irak'a değil, Ankara'ya, İstanbul'a, Mersin'e göç ediyor. Yani bölünmek gibi bir niyeti yok. Onu terör örgütü yapıyor. Bu milleti Türk-Kürt diye ikiye böldürmek, bizim yüreğimizi ikiye böldürmektir, böldürmeyiz. Kültürümüzden aldığımız güçle birbirimize sarılarak geleceği aydınlık, kalkınmış Türkiye'ye yürümek durumundayız. Kimse bunun önünde duramaz.'' Kültüre yatırım yapılması gerektiğini ancak hükümetin iktidara gelir gelmez Kültür Bakanlığını Turizm Bakanlığı ile birleştirdiğini söyleyen Sezer, ''Kültürden anlamazlar, biz anlatırız onlara'' dedi. Son günlerde ''Sağ-sol kalmadı, sol bitti'' denildiğini ifade eden Sezer, bu kadar adaletsizliğin ve işsizliğin olduğu bir zamanda sola, demokratik sola her zamankinden fazla ihtiyaç bulunduğunu dile getirdi. Bu kurultayın ''İktidara yürüyüşün kurultayı'' olduğunu belirten Sezer, ''Önümüzdeki dönemde herkesi kucaklayacak, din sömürüsüne ve ondan pay elde edenlere izin vermeyeceğiz. İç barışı ve huzuru sağlayacağız'' diye konuştu. Sezer, ''sizi çok seviyorum'' diye başladığı konuşmasını, yine aynı şekilde tamamladı.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|