![]() |
#1 |
![]() Ebu Yasir’den
Bir zamanlar ezanla uyanırmış ahali, Ne rutubetten şikayet Ne ağız dolusu küfür Ne başucunda nöbeti Çıngıraklı saatlerin… Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Güneş doğmazmış üstüne Uykuda insanoğlunun Şehrin serin sokakları Birbiriyle selamlaşan Güleryüzlü kardeşleri Muhabbetle karşılarmış. Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Besmeleyle başlanırmış gündüze Kepenkler besmeleyle açılır Besmeleyle kesilirmiş kumaşlar Kardeşine gönderirmiş müşterisini Günün ilk işini yapan esnaflar. Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Bir anda çarşı Pazar Birbirine dua eden İnsanlarla dolarmış Ve kadınlar ilk ağızda Komşusunun derdi için ağlarmış. Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Çiftçi işçi esnaf memur Bir tarağın dişleri gibi eşit Aynı duvarın taşları gibi kenetlenirmiş Ne yerli ne yabancı Kimsenin gurbetlik çekmediği Şehirler varmış. Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Evlerden camilere dolarmış mahalleli İçlerinden en münasip En akıllı en bilgili En muttaki olanı geçermiş öne Birlikte yönelirlermiş evrenin sahibine Birlikte çözülürmüş cümle sorunlar Hem de camiin içinde. Bir zamanlar ezanla uyanılırmış Bayram namazından sonra Kucaklaşır helalleşir gülüşür Kurbanlar keserlermiş Allah yoluna Yürekler ikram etme yarışında Böylece bir anda çarparmış… Bir zamanlar ezanla uyanılan Şehirler varmış… Metin Önal Mengüşoğlu http://islamvesehir.wordpress.com/20...oglu/#more-117
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|