AK Gençliğin Buluşma Noktası


Cevapla
Seçenekler
 
Alt 06-29-2010, 22:01   #1
Kullanıcı Adı
Terennüm
Standart Efsane Vali Recep Yazıcıoğlu’nun oğlu Mehmet Kemal, sessiz sedasız AK Parti saflarına
Efsane Vali Recep Yazıcıoğlu’nun oğlu Mehmet Kemal, sessiz sedasız AK Parti saflarına katıldı. Babasından gelen bazı genlere sahip olduğuna inanıyor. Hedefi, Yazıcıoğlu soyadına yakışır bir hayat sürmek.

Mehmet Kemal Yazıcıoğlu, 7 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybeden Vali Recep Yazıcıoğlu’nun oğlu. Hâli, tavrı ve konuşmaları kadar babasına benzerliğiyle de dikkat çekiyor. 27 yaşında, hem okuyor hem ticaretle uğraşıyor. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrencisi. Babasının ölümünden bu yana ‘Ne zaman siyasete atılacaksınız?’ sorusuna muhatap kalıyor. Artık daha fazla dayanamadı. Eski devlet bakanı olan amcası Sait Yazıcıoğlu'nun ardından o da tercihini AK Parti'den yana kullandı. Tabii Başbakan'la görüşmesi siyasete atılma kararında en önemli etkenlerden biri oldu.
Şimdilik, Gençlik Kolları Siyasi ve Hukuki İşler Komisyonu'nda görevli. Babasından bazı genlerin kendisine geçtiğine inanıyor. Bu yüzden ‘vitrin’ değil, ‘hizmet adamı’ olmayı yeğliyor. Israrla ‘tarafsızlığına’ vurgu yapıyor. Hırslardan uzak durduğunu dile getirirken, “Kendim için değil; ama Recep Yazıcıoğlu'nun oğlu olarak beklentilerim olmak zorunda.” diyor. AK Parti'ye girdiği için yöneltilen eleştirilere kızıyor. Tek düşüncesi şimdiye kadar olduğu gibi babasının soyadına yakışır bir şekilde hareket etmek. Yazıcıoğlu'yla AK Parti'den gelen teklifi ve Başbakan'la görüşmesini konuştuk.
-Herkes sizi Recep Yazıcıoğlu'nun oğlu olarak tanıyor. Siz kendinizi biraz anlatır mısınız?
Babamın görevi ve tek erkek çocuk olmamdan dolayı başkalarının beklentileri oldu hayatımda. Hukuk ya da Mülkiye okumam gerektiği ya da kaymakam, vali olmam yönünde. Ancak tercihimi çok farklı bir alanda kullandım. Tiyatro eğitimi almak istedim.
-Neden?
Biraz içine kapanık bir çocuktum. Hem yetiştiğim yerlerden dolayı hem de babamın vali olmasından kaynaklı olabilir. Kendini gösteren, toplum içerisinde kendini rahat ifade eden biri değildim. Bu yönümü geliştirmek, diksiyonumu güzelleştirmek aynı zamanda sosyal anlamda çekingenliğimi ortadan kaldırmak için bir yıl tiyatro eğitimi aldım.
-Babanız ne düşünüyordu?
Tabii istemiyordu. Çevrenin de etkisi vardı. Valinin oğlu oyuncu mu olacak diye! Babam ablamın işletme okumasını istedi; ablam işletme okudu ancak hayalleri başkaydı. Kalemi kuvvetliydi, şimdi bir yayınevi sahibi. Sonrasında babam da herkesi ne olmak istiyorsa o yönde teşvik etti. Kısa bir süre sonra yeteneğimi de fark etmeye başlamıştı. Kendimde tiyatro yeteneğinin olduğunu düşünmüyordum; ama Bilkent Üniversitesi'ni en iyi erkek oyuncu olarak burslu kazanınca ben de yeteneğimin farkına vardım.
-Kaymakam ya da valilik hiç aklınızdan geçmedi mi?
Vali ya da kaymakam olma baskısı çocukluğum boyunca beni çok yordu. Çünkü ben farklı bir kişiliktim. Ama öyle bir hâle geldi ki bir ara ben de 'kaymakam olmalıyım, vali olmalıyım' diye düşünüyordum. Babam vefat etmeseydi böyle de devam edebilirdi. Ancak onun vefatıyla çok şey değişti.
-Ne oldu?
Babam güçlü bir kişilikti. Bulunduğu ortamda insanlara pozitif elektrik verebilen, kendini gösteren bir karakteri vardı. Böyle birinin oğlu olmak ve onu kaybetmek çok zordu. Babam için hâlâ gözyaşı döken insanlar var. Bir de ailesini düşünün. Onunla kurduğunuz hayalleriniz, ona dair beklentileriniz var. Bir anda tüm dünyanız yıkılıyor. Çünkü o güçlü adama dair yaşıyorsunuz. Öyle bir bağlanmışsınız ki ona, o her şeyi yapar diyorsunuz. Sonra bir anda hayalleriniz bitiyor. Tek başınıza kalıyorsunuz. Etrafınızda dost bildiğiniz insanlar gidiyor. Her gün arayanlar aramaz oluyor. Babam bize yatlar katlar bırakmadı. En büyük mirası bize bıraktığı değerlerdi. Benim de kriterim o değerler çerçevesinde hareket etmekti. İşletme okumaya ve ticarete atılmaya karar verdim. İstemeye istemeye başladı; ama bu da bir yoldu. Bu süreçte babanızın dostları size bir kapı açıyor. Bu kapı bana ticarette açıldı.
-Şimdi niye siyaset peki?
Bunca yıl beklenmesinin sebebi ilk başta yaş tabii. Bir de çok zor bir süreci atlattık. Yani 'ben de varım' diyebileceğim bir zamana ihtiyacım vardı. Bir şeyler yapmak, kendimi geçindirmek zorundaydım. Eğitim hayatım altüst oldu. Artık bir babam yok. Babamı arayıp soranlar yok. Beklenti içerisinde olanların hepsi kayboldu gitti. Böyle bir psikoloji içinde hayata sıkı sıkıya sarılmak zorundaydık. Bana hep ne zaman siyasete atılacaksın diye soruyorlardı. Bu soru o kadar çok soruldu ki böyle bir misyon yüklendi.
-Teklif kimden geldi?
Babamın vefatından beri her partiden çok ciddi teklifler geliyordu. En uç partilerden, genel başkanlardan teklif aldım. Yakın zamanda çok daha fazla artmaya başladı. AK Parti'den iki yıl önce de teklif gelmişti. Eski Erzincan Milletvekili Tevhit Karakaya 'Beni arayıp siyaset yapmayı düşünür müsün?' diye sormuştu. İş hayatına yeni girmiştim, para kazanmam gerekiyordu ve siyasete vakit ayıramayacağımı söyledim. Bu teklifler arttıkça beş ay önce de Hüseyin Çelik'le bir görüşmemiz oldu. 'Burada olmam gerektiğini, bundan da mutluluk duyacaklarını' söyledi. Ben bir değerlendirme yaptım, amcama danıştım. Amcam da siyaset yapmak isteyip istemediğimi sordu. Ben de istesem de istemesem de galiba yapacağız. Çünkü bu soru peşimi bırakmayacak dedim.
-Babanıza da AK Parti'den ciddi anlamda teklifler gelmişti ama o bürokrasiden vazgeçmedi, teklifleri geri çevirdi. Bu sizin için bir etken olmadı mı?
Ben hiçbir şekilde taraf gözüyle bakmıyorum, ortak değerler nazarında bakıyorum. Siyasette partiler, sizin gideceğiniz yolda bir araçtır, amaç değildir. Amacınızı siz belirlersiniz. Amacınız partiden bir rant elde etmekse siz de o eleştirilere maruz kalırsınız. Amacınız bu memleket hayrına bir şeyler yapma gayretiyse gerçekten doğru yoldasınız demektir. Ben bu yolda yürümeye çalışıyorum. O yüzden bugün bu partide olmuşum, yarın başka bir yerde. Benim için önemli olan babamın bana bıraktığı değerler. Benim kararımdan ötürü babam da böyle düşünüyormuş deme hakkım yok. AK Parti'den de teklif geldi; ama tercih etmemişti siyaseti. Ama herkes ondan bir parti kurmasını istiyordu. Babam için söylenen sözler vardı. Halka yakın adam, dürüst adam, adam gibi adam. Ben böyle bir adamın yanında yetiştim. Benim için önemli olan değerler bunlar. Ben bugüne kadar ticareti de bununla paralel yürüttüm, siyasette de bu değerler benimle birlikte. Sıfatlar çok önemli değil yani, hayatta ne bıraktığınız önemli.
-Karar vermek zor bir süreç miydi?
Bu süreçte beni etkileyen en önemli şeylerden biri Başbakan'la evinde görüşmemdi. Biz daha farklı bir nedenden dolayı gitmiştik ama bu niyetimi de Başbakan'a açtım. Beni dinledi, kıymet verdi, doğru yerde olduğumu söyledi. Gençlik Kolları Başkanı'na talimat verdi. Beni bütün organizasyonlarda görmek istediğini söyledi. Amcama da arada soruyormuş. Tabii bundan etkilendim.
-Bir beklentiniz var mı?
Ben bu partiye para kazanmak, ihale kovalamak için girmedim. Bunu baştan kodlamış olsaydım, amcam bakanken yapardım, öncesinde de gider bu isimlerle görüşürdüm, bana destek olmalarını isterdim. 8 senelik bir iktidarın son döneminde partiye giriyorum. Burada sadece bir dert çıkıyor ortaya; memlekete hizmet etme isteğim. Bunun için doğru adresin şu anda AK Parti olduğuna inanıyorum. Çünkü şartlar bu şekilde gelişti. Bir beklentim yok, iyi yaşadım, çok gördüm. Mevki makam bana sıradan geliyor. Siyasette bir şeyler yapmak için şartların oluşması lazım. Bu süreçte beklediğim sorumluluğu alamazsam kendimi ispat edemem ve silinip giderim. Babamla kendimde gördüğüm ortak değerlerimiz var. Bu değerlerin tersine düştüğüm an ben yokum! Kendi nazarımda beklentilerim var. Bir sorumluluğa ihtiyacım var. Bu sorumluluk belki kendiliğinden oluşacak. Soyadımın hak ettiği bir yeri de isterim, ezdirmem soyadımı. Bu soyadı, öyle kimseye ezdirilecek bir soyadı değil.

28.06.2010
NURSEL DİLEK

 

Terennüm isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 06-29-2010, 22:27   #2
Kullanıcı Adı
Mavera
Standart
hosgeldin adam gibi adamin oglu.. Biliyoruz ki rahmetlide yasaydi su anda ak partide aktif görev aliyor olacakdi..
Mavera isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-29-2010, 22:47   #3
Kullanıcı Adı
Seyyah
Standart
Doğru kervana, doğru bir adam daha katıldı...
Ne güzel bir haber...
Seyyah isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-29-2010, 22:43   #4
Kullanıcı Adı
unnamed
Standart
Hoşgelmiş sefa gelmiş...
böyle güzel bir insanı aramızda görmek gururlandırdı bizi...
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi