08-04-2009, 21:23 | #1 |
El Fetih'in kader kongresi Gazze'siz başladı
El Fetih'in 20 yıl aradan sonra toplanan ilk kongresine yaklaşık iki bin delege katılıyor, Gazze'deki üyeler ise bu tarihi buluşmada yok El Fetih'in iki gün sürecek 6. kongresi, ilk kez Filistin topraklarında, Beytüllahim'de yapılıyor. Kongrede El Fetih'in Merkez Komitesi ve Devrim Konseyi üyeleri yeniden belirlenecek. Kongreye katılmak üzere Tunus, Cezayir ve diğer ülkelerden delegeler Beytüllahim'de bir araya geldi. İsrail Lübnan'daki bazı delegelere giriş izni vermezken, Hamas da, Batı Şeria'da tutuklanan üyeleri serbest bırakılmadığı için, Gazze'deki Fetih üyelerinin kongreye katılmasını engelledi. Kongrenin açılışında delegelere hitap eden Filistin Yönetimi başkanı Mahmud Abbas, iki devletli çözüm vurgusu yaptı, "umarım komşularımız barışa ulaşmamıza izin verir" ifadesini kullandı. "Bizim seçimimiz barış, ancak uluslararası yasalarla tanına direniş hakkımızı da koruyacağız" diyen Abbas, "İsrail saldırıları karşısında çaresizce beklemeyeceğiz" şeklinde konuştu. Barış için altı şartları olduğunu açıklayan Abbas, bu şartları şöyle sıraladı: "Kudüs Filistin devletinin başkenti olacak, Yahudi yerleşimler durdurulacak, devletin sınırları belirlenecek, su ile güvenlik konuları açıklığa kavuşturulacak ve İsrail hapishanelerindeki tüm Filistinliler serbest bırakılacak." Gelecek konusunda ayrışan delegeleri yanına çekme çabası olarak görülen bu sözler, Abbas'ın silahlı direnişi, istese bile, reddetmesinin imkansız olduğu yorumlarına da neden oldu. El Fetih delegelerine çıkış izni vermeyen Hamas'ı sert bir dille eleştiren Abbas, herşeye rağmen Filistinliler'in birlik içinde mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Kongre öncesi yayımlanan ve delegelere dağıtılan El Fetih'in taslak programında, İsrail ile barış arayışının sürdürüleceği, ancak İsrail işgaline karşı direniş hakkının saklı tutulduğu ifadelerinin yer aldığı iddia edildi. İsrail ile 1993'ten sonra zaman zaman görüşmeler yapan El Fetih'in 1989'daki son kongresindeki programda İsrail'e karşı "silahlı mücadele" çağrısı yer alıyordu. Yeni programda ise görüşmelere ve sivil itaatsizliğe vurgu yapıldığı savunuldu. 20 YIL ARADAN SONRA KRİTİK KONGRE El Fetih'in son kongresi 1989 yılında Tunus'ta, yaklaşık 1200 dolayında üyenin katılımıyla yapılmıştı. Kongre 21 üyeli Merkez Komite ve 100 üyeli Devrim Konseyi üyelerini belirlemişti. 6. kongrede, halen bazıları yurt dışında yaşayan örgütün "eski tüfekleri" ile yeniler arasında büyük bir mücadelenin sergilenmesi bekleniyor. Bugüne kadar İsrail'i tanımayan ve İsrail'e karşı direniş zemini üzerine bina edilen El Fetih'in tüzüğünün, başta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas olmak üzere değiştirilmesini isteyenlerle, tüzüğün bu hükümlere yer veren ilk 27 maddesini aynen koruyup, organizasyon bazında yenilenmesini isteyenler arasında da büyük bir çekişmesinin yaşanacağı tahmin ediliyor. Tüzükle ilgili kararlar, kongreye katılanların üçte iki çoğunluğuyla alınabiliyor. Diğer kararlarda ise yarıdan bir fazlanın oyu yeterli oluyor. El Fetih kongresinin başlangıçta 1550 delegeyle toplanması kararlaştırılmıştı. Ancak dün Hazırlık Komitesinden Azzam El Ahmed, delege sayısının 2265'e çıkarılmasının öngörüldüğünü bildirdi. Delege sayısının artırılması talebinin özellikle El Fetihli liderlerden Muhammed Dahlan'dan geldiği belirtiliyor. Batı Şeria'daki yolsuzluk ve işkence iddialarının merkezinde yer alan Dahlan'ın, artan üye sayısıyla yapılacak seçimlerde, 1550 delege içinde halihazırda biraz zor olduğu söylenen Merkez Komitesi üyeliğini sağlama bağlamak istediği öne sürülüyor. GAZZE'DEKİ DELEGELERDEN KONGRENİN İPTALİ ÇAĞRISI Gazze'den katılacak 400'den fazla üyenin yarısına yakını halen Batı Şeria'ya geçmiş bulunurken, diğer yarısının gelmeden toplanacağı bir kongrenin geçerliliğiyle ilgili tartışmalar da sürüyor. Batı Şeria'dakilerden bir grup, Gazze Şeridi'ndekiler çoğunlukla katılamazsa, bunun Batı Şeria ile Gazze Şeridi'nin bölünmüşlüğünün tescili anlamına geleceğini belirtip, bu şekilde kongre toplanmasına itiraz ediyor. Bir grup ise Gazze'dekilerin gelememesi durumunda, kongrenin yine toplanıp, Merkez Komite ile Devrim Konseyine atanmalarının çare olacağını düşünüyor. Gazze Şeridi'ndeki El Fetih liderliği de konu çözülmediği takdirde kongrenin iptalini istiyor. Gazze'deki El Fetih Yönetim Komitesi, ayrıca buradaki El Fetihlilerin resmen, toplu halde hareket ederek ve organize bir şekilde ayrılmaları gerektiği konusunda da uyarıda bulundu. Hamas, Gazze'deki El Fetihlilerin izinsiz bölgeyi terk etmesi halinde, geri dönüşlerinde tutuklanacaklarını ve yargılanacaklarını bildirmişti. Gazze'deki milletvekillerinden kongre delegesi Faysal Ebu Şahla, kongrenin üye sayısı da artırılarak Gazze'dekiler katılmadan yapılması halinde, kongreyi boykot edeceklerini söyledi. Hazırlık Komitesinden Azzam El Ahmed, Hamas'ın Gazze'dekilere hiçbir şekilde izin vermeyeceği ihtimalini göz önünde bulundurup, Devrim Konseyinin bu konuda taraflardan gelen önerileri ortak bir toplantıda değerlendireceğini kaydetti. İSRAİL, ABBAS'IN KARA LİSTESİNDEKİLERE İZİN VERMEDİ Öte yandan, diasporada, yıllardır Filistin topraklarına ayak basmamış birçok El Fetih üyesinin girişine onay veren İsrail, bazı El Fetihli delegelere girişi engelledi. Bunlar arasında Albay Münir Hüseyin El Makda'nın da bulunduğu ifade ediliyor. Filistin'e geri dönüşüne izin verilmeyen diğer iki isim ise 1972 yılında, Münih Olimpiyatları sırasında İsrailli askerlerin öldürülmesine karıştığı söylenen El Fetih üyeleri oldu. Buna karşın, 1978'de İsrail'de Sahil Yolu olarak adlandırılan saldırıda yer aldığı belirtilen Halid Ebu Asba ise Beytüllahim'e ulaştı. İsrailli bir yetkili, Filistin Yönetiminin İsrail'e Suriye, Ürdün ve Lübnan'dan katılması öngörülenlerle ilgili uzun bir liste verdiğini kaydetti. İsrail İç Güvenlik Servisinin isimleri detaylı bir incelemeden geçirmesinin ardından liste, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından onaylandı. Bir Savunma yetkilisi, listedeki birkaç ismin güvenlik gerekçesiyle reddedildiğini ifade etti. Lübnan'da, Sayda yakınındaki Eyn El Hilve mülteci kampında yaşayan El Makda, İkinci İntifada'nın başlaması sonrasında, Batı Şeria ve Gazze'deki saldırıları yönetmek ve finanse etmekle itham ediliyor. El Makda'nın bölgede El Aksa Şehitleri Tugayı'nın komutanları ile sürekli temas halinde bulunduğu ve onlara, söz konusu dönemde direktifler verip, binlerce dolarlık maddi destekte bulunduğu öne sürülüyor. Ebu Asba ise 1978'de 35 kişinin öldüğü, 71 kişinin öldüğü saldırıdan sonra tutuklanmış ve 12 kez ömür boyu hapse mahkum edilmişti. Ancak, 7 yıl hapiste kaldıktan sonra bir tutuklu değişimi anlaşması kapsamında salıverilmiş ve Filistin toprakları dışına çıkmıştı. Tunus'ta yaşayan FKÖ'nün ikinci ismi, El Fetih Merkez Komitesi üyelerinden Faruk Kaddumi ise "işgal topraklarında yapılamayacağı" gerekçesiyle kongreye katılmıyor. Tunus'ta yaşayan Muhammed Cihad da kongreye katılmayacaklar arasında. Kaddumi'ye yakın isimlerden Muhammed Ebu Gneym (Ebu Mahir) ise Tunus'tan geçen hafta içinde, 40 yıldan fazla süre sonra ilk kez Filistin topraklarına ayak basmıştı. Ebu Mahir'in Abbas tarafından El Fetih başkanlığına önerileceği de söyleniyor. Faruk Kaddumi, geçen ay, El Fetih lideri Yaser Arafat'ın, ABD ve İsrail işbirliğiyle öldürüldüğü iddiasını yinelemiş ve bu işbirliğinin içinde Abbas'ın ve Dahlan'ın da parmağı olduğunu öne sürmüştü. Kaddumi'nin Amman'dan yaptığı açıklama ve iddialar Abbas ve Dahlan tarafından yalanlanmıştı. El Fetih yetkilileri, Kaddumi'nin açıklamalarının Dahlan'a zarar verdiğini öne sürüyor. Bununla birlikte, bazılarının Dahlan'ın da hareket içinde önemli bir figür olduğu gerekçesiyle, bir grubun dışlanmasının örgütü zayıflatacağı kanısını taşıdıkları ifade ediliyor. Dahlan'ın bu nedenle delege sayısının artırılmasını istediği kaydediliyor. İSRAİL CEZAEVLERİNDEKİ EL FETİHLİLER El Fetihli delegelerin 255'i halen İsrail cezaevlerinde bulunuyor. Bunlar arasında, El Fetih'in "genç" liderlerinden biri addedilen ve Filistinli yeni nesil arasında önemli bir etkiye sahip olduğu ifade edilen Mervan Barguti'nin Merkez Komitesine atanmasına hemen tüm gruplar olumlu bakıyor. Devrim Konseyine de 20 kadar tutuklunun atanması bekleniyor. İsrail cezaevlerindeki 6 bin kadar olduğu belirtilen El Fetihli üyeler, Merkez Komiteye verilecek bir üye ile Devrim Konseyine atanacak adayları, cezaevindeki oylamalarıyla belirleyecek. Dünya Bülteni/Haber Merkezi
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|