10-29-2009, 17:15 | #1 |
ERDOĞAN- Bir yüzümüz Doğu’ya bir yüzümüz Batı’ya bakıyor !
Türkiye’nin Batı’dan koptuğu iddialarına karşı çıkan Erdoğan haksızlıklara göz yummayacaklarını anlattı ve “Hakkaniyet içinde İsrail ile münasebetlerimizi sürdürürüz” dedi BERİVAN ORUÇOĞLU TAHRAN Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Davos çıkışının Batı’ya karşı olmak gibi değerlendirilmesinin yanlış olduğunu belirterek “Türkiye’nin bir yüzü Batı’ya bakıyor, bir yüzü Doğu’ya bakıyor. Biz, bir taraftan Batı’nın hem girişi, hem de Doğu’dan gelip Batı’ya giriş kapısıyız” dedi. Erdoğan iki günlük İran gezisinin sonunda Tahran Büyükelçiliği’nde düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin “Komşularınla dost ol” politikası yürüttüğünü belirterek “Çevresinde barış ve dostluk kuşağı oluşturan her ülke, dolaylı olarak dünya barışını da sağlamış olacaktır. Dünya barışına da ciddi katkılarda bulunmuş olacaktır” dedi. “Türkiye ve İran, bölgenin en önemli dengeleridir ve barış için bölgede yapacakları çok şey vardır” diyen Erdoğan, “Sorunların değil, çözümlerin anahtarı olmak üzere bölgemizin iki büyük aktörü olan Türkiye ve İran halklarına önemli işler düşmektedir” diye konuştu. NÜKLEER ENERJİ İRAN’IN DA HAKKI “Uluslararasında da ulusal bazda da intihar çok kolaydır. Ama dost kazanmak çok zordur” diyen Başbakan, İsrail ile ilişkilerle ilgili bir soruya “Hakkaniyet ölçüleri içinde her zaman münasebetlerimizi devam ettiririz. Ama hiç bir zaman Türkiye’nin siyasi iradesi üzerinde iradeyi kabul etmeyiz” cevabını verdi. Türkiye’nin nükleer silahlanma karşısında olduğunu belirterek, BM Güvenlik Konseyi Toplantısı ‘nükleer silahların yayılmasının engellenmesi’ konusunda daimi üyelerin ilk adımları atması gerektiğini söylediğini anlattı. Erdoğan, “İnsani amaçlı olarak nükleer enerjiyi kullanmak her ülkenin en tabii, doğal hakkıdır. Bu İran’ın da Türkiye’nin de hakkıdır” dedi. Bir gazetecinin, Davos çıkışını hatırlatarak “İsrail’in politikalarıyla ilgili bazı eleştirileriniz oldu. Acaba bu bir dönüş mü? Batı’dan ayrılıp bölgeye yönelmekle ilgili mi” sorusuna Erdoğan şu cevabı verdi: BATI’NIN DA DOĞU’NUN DA KAPISIYIZ “Davos’taki olay spontane bir gelişmedir. Önceden planlanmış değildir. Bizim oradaki bu tavrımızı Batı’ya karşı olmak gibi, değerlendirme ayrı bir yanlıştır ve biz Batı’yla da Doğu’yla da ilişkilerini en iyi şekilde devam ettirmenin gayreti içerisinde olan bir ülkeyiz. Türkiye’nin bir yüzü Batı’ya bakıyor, bir yüzü Doğu’ya bakıyor. Biz, bir taraftan Batı’nın hem girişi, hem de Doğu’dan gelip Batı’ya giriş kapısıyız. Doğu’ya baktığımız zaman, bir taraftan Doğu’ya giriş ve Doğu’dan da Batı’ya girişinin ilk kapısıyız. Böyle bir durum var.” Erdoğan, “Herhangi bir olay bizim bir yerden kopup, bir yere varmamız gibi tanımlanmamalı. Tabii ki menfaatlerimizi de bir tarafa atmamız mümkün değil” diye konuştu. Türkiye’nin durumdan vazife çıkarma gayreti içinde olmadığını anlatan Erdoğan, Suriye ve İsrail’in tekrar Ankara’dan barış için arabulucuk yapmasını istemesi halinde Türkiye’nin buna hazır olduğunu söyledi. Arabuluculuk değil ticaret Bölgenin önemli bir ülkesi olan İran’ın “yapacakları ve yapmayacakları ile barış ve istikrarın temini ve devamı bakımından her zaman anahtar bir konuma sahip” olacağını kaydeden Erdoğan “Daha çok bardağın dolu tarafını görmeliyiz diye düşünüyorum. Daha çok barışın destekçisi olmalıyız” dedi. Erdoğan, İran’lı bir gazetecinin, “Türkiye’den gelme sebebinizin, İran ile ABD arasında ara buluculuk yapmak olduğuna inanılıyor” hatırlatması üzerine “İran’a ziyaretimiz, herhangi bir ara buluculuk düşüncesiyle değil” dedi. İran’a ziyaretinin, ikili ilişkiler ve bölgesel, küresel sorunları değerlendirmeye yönelik olduğunu kaydeden Erdoğan, Türkiye ile İran’ın bölgede yapacakları çok şeyler olduğunu ifade etti. Kendisinin İran ile olan ticaret hacmini 2011’de 20 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini anlatan Erdoğan İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Rahimi’nin “Niye 30 milyar dolar olmasın” diye yeni bir hedef belirlediği kaydetti ve “Biz de kendilerine, ‘Gökten ne yağar ki, yer kabul etmez’ dedik. Eyvallah. Bu ziyaretimizin ana esprisi budur’’ diye konuştu. Mevlana ve İbni Sina yanıtı Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin Mevlana ve İbni Sina’nın İranlı olduğunu yönündeki sözlerine “Alimlerin, bilginlerin nerede doğup, nerede öldükleri hiç önemli değildir. Bilim, bilginler evrenseldir” yanıtını verdi. ‘Kardeşleriniz arasındasınız’ Başbakan Erdoğan, iki günlük resmi ziyaretinin son gününde İran’ın dini lideri Ayetullah Hamaney ile bir araya geldi. Erdoğan, misafirperverlik için teşekkür ederken Hamaney de ‘Burada kardeşleriniz arasındasınız’ dedi. STAR GAZETESİ
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|