12-27-2013, 16:15 | #1 |
Erdoğan Mı Gülen Mi?..
Erdoğan Mı Gülen Mi?..
Sizce hangisi galip gelecek arkadaşlar? Muhtemelen "Erdoğan" diyeceksiniz. Daha önce bir kaç defa birbirlerine karşı tavır almışlardı ancak son 10 gündür Deyim yerindeyse aralarında kanlı bıçaklı bir iktidar veya bir otorite savaşı var, Bunun sonu nerelere varır kestirmek zor ama şu açık ki kaybeden Türkiye ve millet oluyor. Ülke 10 günde 10 milyarlarca dolar zarara uğradı. Yargı, hukuk, börokrasi, işler çığırından çıktı, aldı başını gidiyor. Daha düne kadar yargıya laf ettirmeyenler Şimdi adeta hakim ve savcı koltuğuna oturmuş hukuk katliamı işliyor. Oysa hukuksuzlukların, yolsuzlukların üzerine sonuna kadar gidilmelidir. Ama ne görüyoruz? Erdoğan ve Gülen yargı üzerinden birbiriyle çatışıyor. Kirli çamaşırların bir kısmı dökülüyor, ama büyük bir kısmı da kayıp kalıyor. Erdoğan eğer dürüstse hem paralel devleti lağvedecek hem bu yolsuzlukların üzerine gidecek. Eğer Erdoğan dürüst bir şekilde hareket ederse asla düşürülemeyecek ve halk tarafından desteklenecektir. Bekleyip izliyoruz, umarım hiçbir hak yerde kalmaz...
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
12-27-2013, 16:17 | #2 | |||
madem paralel devlet var diyorsunuz ee ?
2002 yılından beri niçin harekete geçilmedi. neden 17 aralık 2013 yolsuzluk operasyondan sonra harekete geçildi?
http://www.youtube.com/watch?v=54kyoBsE3Mg Konu xfce tarafından (12-27-2013 Saat 16:22 ) değiştirilmiştir.. |
||||
12-27-2013, 16:18 | #3 |
Kafire hizmet eden hiç bir kavim yada topluluk sona ulaşamaz. Kul izin verse Hakk izin vermez.
Fethullahın kalp krizi geçirip cehennemdeki yerini alması yakındır. |
|
12-27-2013, 16:20 | #4 |
Gülen kim ya...
Tükürürüm gülenin gelmişine geçmişine... |
|
12-27-2013, 16:22 | #5 |
|
|
12-27-2013, 16:22 | #6 |
Her zaman söylüyorum,yine söyleyeceğim.Devletin içinde devlet olmaz,her ne adla ve hakla olursa olsun,bu şekilde bir yapılanmaya izin verilmemeliydi,ilk başlarda buna ses çıkartılmadı,gelinen noktada artık önü alınamıyor.Ben her zaman sayın başbakanımızın yanındayım .
|
|
12-27-2013, 16:27 | #7 | |
Alıntı:
Zira her ikisi (AKP-Cemaat) fiilen bir koalisyon içerisindeydi zaten. Yıllar geçtikçe, Ak Parti her kurumu eline almaya başladığı zaman Cemaat özellikle Oslo sürecinden sonra harekete geçmeye başladı Ve kendisine daha fazla pay istedi, Erdoğan bunu gördükten sonra o da yavaş yavaş harekete geçti ve Cemaatin kadrolarını koalisyondan ve kurumlardan uzaklaştırmaya başladı. Bu durum Dershanelere dayandı ve "Hocaefendi" öfkelenmeye başlayıp Kadrolarını harekete geçirmeye başladı. Şu anki durumda: Türkiye büyük bir kaosun içerisine sürüklenmek isteniyor. Bu ayrıca evrensel bir girişimdir diye düşünüyorum. Zira görüyorsunuz ki kriz üstüne kriz yaşıyoruz. Dolar uçtu, EURO 3 TL'ye ulaştı, Borsa çakıldı. Erdoğan dürüst hareket etmeli, yoksa zamanla kaybedebilir... |
||
12-27-2013, 16:30 | #8 |
Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre Danıştay 10. Dairesi dört bakanı kabine dışı bırakan yargıda kriz yaratan Adli Kolluk Yönetmeliği’nin yürütmesini oyçokluğu ile durdurdu. Böylece, polisin amirine, savcının başsavcıya el koydukları olaylar, yakalanan kişiler ve alınan tedbirler hakkında derhal bilgi verme zorunluluğu da kalktı.
Danıştay, “telafisi güç zararlar nedeniyle” davalı Adalet ve İçişleri Bakanlıklarının savunmasını bile beklemeden ivedilikle yürütmeyi durdurma kararı aldı. Savcıların Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) iletişimin tespiti, dinlemesi ve kayda alınmasını düzenleyen 135/6. maddesindeki rüşvet, kaçakçılık, silahlı örgüt başta katalog suçlar nedeniyle yapacakları soruşturmaları başsavcıya bildirme zorunluluğu da kalkmış oldu. Türkiye Barolar Birliği, Yargıçlar Sendikası, Liberal Demokrat Parti ve Ankara Barosu yürütmenin durdurması ve iptal talebiyle bu hafta dava açmıştı. Konusu aynı olan bu davaların birleştirilerek bakıldı. Danıştay’daki rutin uygulamanın aksine Daire Başkanı Mehmet Rıza Ünlüçay, davayı tetkik hakimine vermedi. Başkan dosyayı bizzat kendisi inceledi. Dairenin kararı dün aldığı, bugün açıkladığı öğrenildi. İŞTE DURDURULAN HÜKÜMLER * Adli kolluk görevi yapan polis ve jandarmaya adli olayları, yakalama, gözaltı , arama gibi operasyonları derhal üst amirlerine bildirme zorunluluğu *Savcılara da Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) iletişimin tespiti, dinlemesi ve kayda alınmasını düzenleyen 135/6. maddesindeki rüşvet, kaçakçılık, silahlı örgüt başta katalog suçlar nedeniyle yapacakları soruşturmaları başsavcıya bildirme zorunluluğu. Savcılar bu suçlardan dinleme, iletişimin tespiti başta yapacakları operasyonun yanısıra soruşturmanın bütün aşamalarını Başsavcılarına “Yazılı” bildireceklerdi. Savcının “bildirim” yazısı Başsavcının “görüldü” şerhi ile soruşturma dosyasına konulacaktı * Adli kolluk olan polis ve jandarma “en üst dereceli kolluk amiri” il ve ilçe emniyet müdürleri ile amirlerine derhal bilgi vermeden adım atamayacak ve operasyon yapamayacaktı. * Savcı da başsavcıya bildirmeden artık rüşvet, örgüt, kaçakçılık gibi kataloğ suçlardan dinleme izni istediğini başsavcıya bildirmeden operasyon için düğmeye basıp soruşturmaya geçemeyecekti. NE DEĞİŞMİŞTİ? İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'nca ‘Adli Kolluk Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, Emniyet ve Jandarma görevlilerinin adli olaylarda amirlerine bilgi verme zorunluluğu getirilmişti. Resmi Gazete'de yayınlanan değişikliğe göre en üst dereceli kolluk amiri adli olayları, suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini korumakla ve bu konuda gerekli tedbirleri almakla görevli ve yetkili olan mülki idare amirine derhal bildirmesi ön görülüyordu... KAYNAK: http://www.radikal.com.tr/turkiye/da...rdurdu-1168274 |
|
12-27-2013, 16:33 | #9 | |
Alıntı:
hani Turkiye ekonomisi bilmem dünyanın kaçıncı büyük ekonomisi olmustu ? bir olay olunca hemen borsa etkileniyor. bu nasıl iştir? bir olay oldu diye hemen çakılıyor. |
||
12-27-2013, 18:10 | #10 | |
Alıntı:
Çünkü dünya ahret biliyordu ki Ak Parti ve Cemaat fiili bir koalisyon içindeydi. Koalisyon ortağı isyan çıkarınca da böyle oldu. Pusuda bekleyen bazı devlet ve kuruluşlar da bunu fırsat bilerek iktidarın üzerine çullandılar. Onu bunu bilmem anlamam ama İktidar yargıya ve polise çok fazla müdahale ediyor. Paralel devleti bitireyim derken kendi çevresindeki pislikleri de aklamaya çalışıyor. Görüntü budur, Erdoğan ve İktidarı şu pisliklerin üzerine giderek kendisini aklamalıdır. |
||
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|