08-06-2012, 00:23 | #1 |
Erdoğan: Sızma sürerse Suriye'ye girer çıkarız
05 Ağustos 2012 Pazar - 20:16 Erdoğan, Hakkari'de meydana gelne son saldırılara katılan teröristlerin Suriye'den sızdığını belirterek "Sızma devam ederse Suriye'ye girer çıkarız" dedi. İSTANBUL - - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hakkari'de meydana gelne son saldırılara katılan teröristlerin Suriye'den sızdığını belirterek "Sızma devam ederse Suriye'ye girer çıkarız" dedi. Başbakan Erdoğan A Haber'in canlı yayınında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan Hakkari'de bugün 8 güvenlik görevlisinin şehit edilmesiyle ilgili olarak terör örgütünün Suriye'den sızdığını ve Türkiye'nin sızmalar devam ettiği sürüce sınırı geçip operasyon yaparak döneceğini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 23 Temmuz'dan bu yana Şemdinli çevresinde yürütülen operasyonlarda 115 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi. Operasyonların sivillerin yaşamadığı bölgelerde büyük bir titizlikle yürütüldüğüne dikkati çeken Erdoğan, bazı medya kuruluşlarının terör örgütünün propagandasına destek olduğunu vurguladı. Sözlerine, Hakkari'de şehit olan 6'sı asker, 2'si korucu olmak üzere 8 güvenlik görevlisine Allah'tan rahmet, ailelerine de başsağlığı dileyerek başlayan Erdoğan, bölücü örgütün komşu ülkeler arasında destek aldığı gibi bazı Batı ülkelerinden de destek aldığını vurguladı. Terör örgütünün son dönemde medya desteği aldığını kaydeden Erdoğan, ''Bir kısım medya onlara halen bu desteği vermeye devam ediyor. Yurt içi ve Yurt dışında da var ve bu desteği vermeye devam ediyorlar. Zaten terör örgütünün en çok aradığı şey propagandasını yaptırabilmektir'' dedi. Daha önce medya yöneticileriyle terör örgütünün propagandasına karşı görüşmeler yaptıklarını ancak bu görüşmelerden olumlu sonuçlar çıkmadığını söyleyen Erdoğan, ''Bir defa insanımızın moral değerlerini altüst ettikleri gibi psikolojik üstünlüğü sağlamada da terör örgütüne belli destekleri vermiş oluyorlar. Bunları görmemezlikten gelemeyiz. Bunları gayet iyi görüyoruz. Tabii bunların değerlendirmesini de kendi aramızda ona göre yapıyoruz'' diye konuştu. -''Eski otoritelerini kaybettikleri için''- AK Parti iktidarının terör örgütüne medya desteği veren çevreleri rahatsız ettiğini kaydeden Erdoğan, ''Çünkü alışageldikleri bir süreç vardı. Bu anlayış, 'bu ülkeyi siyaset değil, bu ülkeyi biz yönetiriz' havası vardı. Bunun için de sermaye de vardı. Bunu da açık söylüyorum ve gerek sermaye gerekse bu bir kısım medya tabii o eski otoritelerini kaybettikleri için, bunu sağlayamadıkları için, bunu başaramadıkları için, 'acaba AK Parti iktidarını biz nasıl zayıf düşürebiliriz' bunun gayreti içindeler. Tabii AK Parti'nin, şahsım ve arkadaşlarımın bu noktada asla taviz vermemiz mümkün değil'' dedi. CHP'nin, 'Kürt sorununu çözeriz' söylemini eleştirerek, ''Ana muhalefet partisinin veya onun liderinin bugüne kadar çözüm önerisi olarak getirdiği bir şey var mı?'' diyen Erdoğan, ''Önerin varsa söyle. Bu iktidar bu öneriyi yerine getirmiyorsa ondan sonra çık milletin huzurunda hesabını sor ama böyle bir öneri yok'' dedi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na 3'er kişilik ortak komisyon kurma teklifine de halen cevap gelmediğini hatırlatan Erdoğan, ama bazı medya kuruluşlarının ''ana muhalefet adım atıyor'' gibi yayın yaptığını kaydetti. -Zana'ya ''tetik'' cevabı- Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın kendisine yaptığı ziyarette, ''tetiklerden parmaklar çekilsin'' ifadesini kullandığını açıklayan Başbakan Erdoğan, kendisinin de ona ''Sizin bu ifadenizi kabullenmemiz mümkün değil. Tetiklerden elin çekilmesi çözüm değil. Silahların bırakılması çözümdür. Silahı terör örgütü bırakacak. Güvenlik güçleri silah bırakamaz. Silah, güvenlik güçlerinin tabii doğal enstrümanıdır. Zaten güvenlik güçlerini silahını taşıyarak güvenliği teşkil ediyor'' dediğini anlattı. -Belediyeleri başkaları yönetiyor- İsim vermeden BDP'yi eleştiren Erdoğan, şöyle konuştu: ''Halen 'PKK bölücü terör örgütüdür' açıklamasını yapamıyorlar. Çünkü oradan besleniyorlar, yapabilirler mi? Yaptıkları anda akıbetlerini biliyorlar, sonlarının ne olacağını biliyorlar. Benim Kürt kardeşimi de istismar ediyorlar. Benim Kürt kardeşimin terörle bir alakası yok ki bugün ülkemizde terörizm var. Bunun bölücü terör örgütü içinde yapılanması var. Bir de bunun maalesef uzantıları var birçok yerlerde. Bugün belediyelerin bir çoğunda görünen belediye başkanları, belediyeyi yönetmiyor. Bunların tayin ettiği, gönderdiği kişiler belediyeyi yönetiyor ve tabii bunların da sicilleri malum.'' -115 terörist etkisiz hale getirildi- Şemdinli'de, 23 Temmuz itibarıyla operasyon sürecinin başladığını kaydeden Erdoğan, ''Bu son süreçte de yine ifade ettiğimiz medya Şemdinli'de adeta bir psikolojik harekatı başlattı. Çok çirkin bir harekattı ve bu Silahlı Kuvvetlerimizde gerekse Genelkurmay Başkanımı gerekse diğer arkadaşlarımızı moral noktasında ister istemez etkiliyor. Bizi etkiliyor ama orada karada, havada sürekli bir mücadele sürdüren güvenlik güçlerimiz var ve artık polisle iç içe müşterek bu mücadeleyi yürütüyorlar. Bugüne kadar olmayan bir şeydi bu. Bu da bizim iftihar vesilemizdir'' diye konuştu. Şemdinli ve çevresinde yürütülen operasyon neticesinde 23 Temmuz'dan bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısına ilişkin rakamlar veren Erdoğan, ''Şu ana kadar bütün istihbarat bilgileri olarak söylüyorum. Şemdinli olayında 23'ünden itibaren bizim 2 şehidimiz var fakat 115 terörist etkisiz hale getirildi'' dedi. -''Kimin medyası diye soruyorum''- Daha fazla askerin şehit olduğu ancak gizlendiği yönündeki iddiaları yalanlayan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Bunların hepsi yalan. Malum onların kendilerine ait özel medyaları var ya oralardan, internet sitelerinden, tivitlerden falan buralardan yapılmış işler. İşte o dediğim bir kısım medya bunu haber yapmak suretiyle 'işte şu kadar asker şehit oldu gizleniyor. Şu kadar helikopter düştü, gizleniyor' falan. Silahlı Kuvvetler, şehit olan erini gizler mi veyahut da şu kadar düşen helikopterini gizler mi? Ama burada karşı taraf bir psikolojik harekat yapıyor ve bu psikolojik harekata da ne yazık ki bu medya alet oluyor. 'Kimin medyası diye' ben soruyorum bu soruyu. Hani terör örgütünün yayın organları var bunu biliyoruz ama bir de onlarla ilişkisi olmadığını söylediği halde bilerek veya bilmeyerek maalesef onların tezgahına veya onların ocağına odun taşıyanlar var. Bunları nereye kadar kabulleneceğiz. İsmen mi bunları ifşa edeceğiz. Bunları okuyanlar, benim vatandaşımın aklıselim ile değerlendirmek suretiyle gereken tavrı takınması lazım. Aynı zamanda televizyon ekranlarında izliyoruz, bunlara gereken tavrı koymamız lazım. Şu anda benim söylediğim sizlere teknik takiplerde elde ettikleri. Çünkü aşırı derecede havadan insansız hava araçlarının tespitleriyle helikopterlerimiz, uçaklarımız bütün o bölgeleri ve hassasiyetle yani sivilin yaşamadığı bölgelerde bu operasyonlar bu süre içinde yapılmıştır, yapılmaktadır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarıyla ilgili olarak, ''Asla Cumhurbaşkanımız'la ilgili bizim aramızdaki hukuku kimsenin bozmaya yetkisi yoktur, haddi de yoktur ve buradan kimseye de ekmek çıkmaz'' dedi. Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağına ilişkin soruyu yanıtladı. Bu konuyla ilgili samimi duygusunu söylediğini ifade eden Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine henüz 2 yılı aşkın bir zaman bulunduğunu belirterek, ''Tabii Türkiye olarak bizim de şu anda çok işimiz var. Bakın biz 2014 hedeflerini belirliyoruz ama bir diğer taraftan 2015, 2023, bunları da belirliyoruz. Tabii gündeme bu olayın bu şekilde düşmesi bizi üzmüştür. Çünkü bizim sayın Cumhurbaşkanımız'la aramızdaki mesafeyi kimsenin açmaya ne yetkisi, ne hakkı, ne de cüreti olamaz'' dedi. ''Abdullah Bey'in basın danışmanının açıklamalarını mı kastediyorsunuz?'' şeklindeki soruya karşılık Erdoğan, şunları kaydetti: ''Tabii o da, bazı köşe yazarlarının yazdıkları da... Oradan başlayan bir süreç. Aslında bu süreç tabii ta işin şeyi, Meclis'teki düzenlemeye dayanıyor. O düzenlemenin daha sonra CHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar ve bu karar üzerinde malum milletvekili bakan arkadaşlarımın yaptığı bazı yorumlar oldu Anayasa Mahkemesi kararı üzerinde ki bu bir hukuku tespittir, hukuki bir yaklaşımdır, yorumdur, bu var ama daha sonra bu tekrar işte basın müşaviri arkadaşın, ki böyle bir şeye onun girmesi bir defa yani ne hakkınadır, ne haddinedir. En azından bir memurdur, böyle bir şeye o giremez. Kaldı ki biz Cumhurbaşkanımız'la aramızdaki şeyi biz kendi aramızda hallederiz zaten. Yani Cumhurbaşkanlığı seçiminden bu yana olsun, önceki dönemlerde olsun, kendileri Başbakan'ken ben milletvekili seçildikten sonra bana görevin devredilmesi olsun, kendilerinin Cumhurbaşkanlığı'na geliş süreçleri olsun, bunlar Türkiye demokrasisinde görülmemiş şeylerdir. Biz bu iki kardeşlik hukukunun ötesindeki fiili durumları, hukuki durumları birlikte yaşadık zaten, ispat ettik. Kimse kalkıp bizden yeniden bunun ispatını filan beklemesin. Ha şimdi bu 2 yıllık süreçte de biz yatıp kalkıp bununla uğraşacak değiliz. Bizim şimdi yatıp kalkıp yapacağımız tek şey var; 2012'yi nasıl daha başarılı geçireceğiz, 2013'ü daha başarılı nasıl geçireceğiz, 2014 seçimlerine nasıl gireceğiz.'' Yerel seçimlerle ilgili olarak aynı yıl içerisinde iki seçimin sıkıntılı olabileceğini söylediklerini anımsatan Erdoğan, ''Eğer muhalefetle arkadaşlarım görüşecekler, muhalefet de kabul ederse Eylül, Ekim, Kasım, buralara yerel seçimi alabiliriz, ama bunun müşterek kararını birlikte vermek suretiyle alabiliriz dedik. Şimdi sayın Bahçeli'nin yaptığı bir açıklamayı duydum. Mesela Sayın Bahçeli, Meclis açıldıktan sonra görüşmek suretiyle bunları, yani kendileri Kasım, (6 ay önceye çekilmesi) oraya çekilmesi konusunu, böyle bir olumlu yaklaşım gördük. Bu konu oturulur, konuşulur, hakikaten mutabakatımız da olması halinde olmaması için hiç bir sebep yok. Sadece daha sağlıklı bir seçim yılı yaşayalım diye böyle bir teklif gündeme gelmiştir. Olayın aslı budur ve asla Cumhurbaşkanımız'la ilgili bizim aramızdaki hukuku kimsenin bozmaya yetkisi yoktur, haddi de de yoktur ve buradan kimseye de ekmek çıkmaz, yani boşu boşuna uğraşmasınlar'' diye konuştu. Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un tutuklu yargılanmasına ilişkin, ''İlker Paşamız'la alakalı olarak ben yapılan benzetmeleri ve yakıştırmaları asla doğru bulmuyorum. Yani bir örgüt elemanıymış, bir örgütün mensubuymuş gibi bu tür yaklaşımları kesinlikle çok çok çirkin buluyorum'' dedi. Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un tutuklu yargılanmasına ilişkin, şunları ifade etti: ''İlker paşamızla alakalı olarak ben yapılan benzetmeleri ve yakıştırmaları asla doğru bulmuyorum. Yani bir örgüt elemanıymış, bir örgütün mensubuymuş gibi bu tür yaklaşımları kesinlikle çok çok çirkin buluyorum. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde Genelkurmay Başkanlığı makamına gelmiş bir insan için bu tür bir yakıştırmanın, bu tür bir benzetmenin doğru olmadığını ve insaf dışı olduğunu kesinlikle düşünüyorum. Daha önce de söyledim tutuklu yargılanmasını dahi yargıda olmasına rağmen söylüyorum doğru bulmuyorum, tutuksuz yargılanmasından yana olduğumu da daha başta söyledim.'' türkiye
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
08-06-2012, 14:47 | #2 |
Artık laf değil icraat bekliyoruz!
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|