![]() |
#1 |
![]() Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Erdoğan'ın gündeminde eğitime yapılan yatırımlar, siyasette ittifak turları ve NATO'nun füze savunma sistemi ile ilgili tartışmalar vardı.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Kurban Bayramını kutladı, Şanlıurfa Milletvekili Mustafa Kuş'un vefatı dolayısıyla başsağlığı dileklerini yineledi. Başbakan Erdoğan, iktidarları döneminde eğitim alanında yapılanlara değinerek, şimdi Fatih Projesi ile bilgisayar teknolojisinin sınıflara girdiğini belirtti ve ''Artık kara tahtaya veda ediyoruz'' diye konuştu. Erdoğan, ilk etapta 608 bin öğretmenin de ileri teknoloji konusunda hizmet içi eğitime alınacağını dile getirdi. Muhalefeti eleştiren Erdoğan, CHP ve MHP'nin daha önce iktidar ortağı olduğunu, ''Eğitim konusunda hiçbir politikaları bulunmadığını'' söyledi. ''CHP'nin eğitim politikası ikna odalarıdır'' diyen Erdoğan, CHP'nin eğitim ve demokratikleşme konusundaki tutumunu eleştirdi. ''CHP ve BDP'nin nasıl bir ilişki içerisine gireceklerini halkımız merak ediyor'' diyen Erdoğan, Anayasa değişikliği sürecinde CHP ve BDP'nin tutumunun ''örtüştüğü'' görüşünü dile getirdi. Erdoğan, şöyle konuştu: AK PARTİ'DEN HODRİ MEYDAN Her alanda olduğu gibi eğitimde de muhalefet, bizim yaptıklarımıza hayallerinde bile ulaşamaz. CHP de MHP de zaman zaman iktidar ya da iktidar ortağı oldular. Buyursunlar bize yaptıklarını anlatsınlar. Onu bırakın projelerini anlatsınlar. Hatta daha da ileri gidiyorum, hayallerini anlatsınlar. Bugün de geçmişe dönmenin gayreti içindeler. Modern dünyanın gerekleri ne ise AK Parti ile onu yakaladık. CHP'NİN EĞİTİM POLİTİKASI CHP'nin eğitim politikası ikna odalarıdır. Tek tip insan yetiştirmeyi çok acı olaylarla gördük. İkna odalarını gördük, şimdi sıkılmadan biz yapmadık diyorlar. Geröçekler ortada, bunu yaşayanlara tavsiye ediyorum, hakkınızı arayın. Bir kaç oy için popülizme sarılan CHP'nin meselelere nasıl baktığını tüm Türkiye iyi biliyor. Doğu ve Güneydoğu meselesi ile ilgili milmli birlik ve kardeşlik projemiz karşısında nasıl bir uzlaşmaz ve saldırgan tutum izledikleri meclis kayıtlarında vardır. BDP VE CHP'Yİ BİTİREN SÖZLER BDP ve CHP'nin tavırlarını biliyoruz. Biri statükonun partisi biri de en çok dert yanan parti. Bu iki ucun aslında platonik bir aşk yaşadıkları, bayram ziyaretlerinde ve sosyalist enternasyonel toplantılarında ortaya çıktı. Bu platik aşkın sonunu milletimiz merak ediyor. Bunu aslında 12 Eylül öncesinde gördük. Parti kapatma ile ilgili maddeye oy vermeyerek CHP'nin ekmeğine yağ sürdüler. Hayır cephesine de gizliden destek vererek ittifakın ilk adımlarını attılar. Bir nevi ilanı aşk eylediler. BU SORULARA NE DİYECEKLER? CHP, BDP'nin sosyalist enternasyonalde PKK'yı meşrulaştırmasına nasıl bakıyor. Acaba, BDP CHP'nin Ergenekon avukatlığına nasıl bakıyor? AK Parti Diyarbakır'a gidip farklı, İzmir'e gidip farklı konuşmuyor. Tek parti zihniyetinden kurtulamayan hareketlerin ne kadak taklit ederlerse etsinler yatsıya varmadan yalanları ortaya çıkıyor. 12 Eylül öncesinde CHP'nin yeni Başkanı çıkıyor İsrail televizyonunda ülkesinin Başbakanını şikayet ediyor. Avrupa'ya gidiyor ülkesini şikayet ediyor. BDP ile aynı toplantılarda boy gösteriyor. İçeride muhalefet partisi gbi davranamayanlardan dışarıda en azından büyük bir ülkenin muhalefeti gibi davnanmasını beklemek bu ülkenin hakkıdır. Mavi Marmara göz önündeyken bizim muhalefet lideri gidip orada bizim ülkemizi eleştiriyor. Aynı yaklaşımı NATO'nin Lizbon zirvesinde de görüyoruz. NATO'NUN FÜZE SAVUNMA SİSTEMİ İLE İLGİLİ TARTIŞMALARA AÇIKLIK GETİRDİ Ciddi bir bilgi eksikliğini görüyoruz. Bazı medya grupları ve partiler de bu konuyu istismar ediyor. Bu ülkenin başında AK Parti iktidarı var. Bu iktar, kimseyi bu ülkenin değerleri ile oynatmaz. Bu ülkenin onuru, haysiyeti iktidarımıza kadar çok lekelendi. Ama 8 yıllık iktidarımız bir izzeti, bir onuru, bir şerefi ortaya çıkardı. Lizbon'da önemli konular ele alındı ve Türkiye zirveye damgasını vurmuştur. Alınan kararlar Türkiye için son derece tatminkar olmuştur. Ülkemizin çıkarları en üst seviyede savunulmuş ve kayda geçmiştir. TÜRKİYE'NİN TALEPLERİ NATO bir saldırı değil, savunma sistemidir. Varlık sebebi, üye ülkelerin savunmasına katkıda bulunmaktır. Balistik tehlikelinin bertaraf edilmesi sağlanmak isteniyor. ŞU anda yaklaşık 30 ülkede balistik füze bulunmaktadır. Bunun amacı savunma ihtiyacını karşılamaktır. Mutabakat kaygılarımızı giderecek şekilde sağlanmıştır. Sistemin tüm müttefikleri tam koruma sağlayacak şekilde kurulması sağlanmıştır. HİÇ BİR ÜLKENİN İSMİ TEHDİT KAYNAĞI OLARAK ANILMADI Zirvede hiç bir ülkenin tehdit kaynağı olarak hedef alınmaması karara bağlanmıştır. Hala bazı köşe yazarları, bazı televizyon kanalları İran hedef alınmıştır gibi söylemleri zihinleri bulandırmaktan başka bir şey değildir. Fransa'nın ısrarla İran'ın ismini koyma gayreti olmuştur. Ama Türkiye'nin karşı koylaması üzerine ABD'nin de Türkiye ile birlikte hareket ettiğini gördük. Sarkozy'nin yaklaşımı, anlayanlar neyini ne olduğunu biliyor. Tehdit ülke ismi tüm ısrarlara rağmen telafuz edilmemiştir. Bu konu yeni bir konu değil. İranlı dostlarımız bize teşekkür ederken buradaki birilerine ne oluyor? NATO'NUN KARARLARI VE TÜRKİYE NATO'nun bütün kararları oy birliği ile alınmaktadır. Türkiye'nin "evet" demediği hiç bir karar alınamaz. Biz de milletimizin içine sinmeyen hiç bir karara "evet" demeyiz. HABERVAKTİM.COM
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() oo bitmişler valla tenks paylaşım için
|
|
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Başbakan konuşmasını bilen bir insandır
ancak herkese karşı siyaset yapamayacağını da bilir herhalde. CHP ve BDP illaki yan yana gösterilmek isteniyor. AKP ve BDP görüşürken MHP ve CHP'de ittifakçı, işbirlikçi ilan etmişti. Bir şeylere hemen tanım koymamak gerekir. Doğal karşılamak gerekir bu tür görüşme ve açıklamaları zira zaman zaten herşeyi gösterecektir... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|