07-25-2010, 08:39 | #1 |
Erdoğan'dan "Muhalefeti samimi bulmuyorum" açıklaması geldi...
Erdoğan: Gandi'ye hakaret diyorsunuz! 35. madde polemiği sürüyor. Erdoğan'dan "Muhalefeti samimi bulmuyorum" açıklaması geldi... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ'da düzenlenen mitingte referandumda anayasa değişikliği için 'Evet' oyu istedi. Anayasa değişikliğinin bir AK Parti projesi değil, bir Türkiye projesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, farklı partilere oy verenlerden de oy istedi. Erdoğan, geçmişte olduğu gibi bugün de ekonominin iyi gittiği, işsizliğin azaldığı, demokratik adımların atıldığı zamanlarda terör olayların artırdığını kaydetti. Erdoğan, terör saldırıları karşısında korkmayacaklarını, demokratik adımları atmaya devam edeceklerini söyledi. Erdoğan, terörle mücadelenin uzun soluklu olduğunu el ele vererek başarıya ulaşılabileceğini vurguladı. Erdoğan, konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na da taş attı. Miting alanından "Vur vur inlesin, Gandi dinlesin" seslerinin yükselmesi üzerine Erdoğan, Merhum Gandi'ye hakaret ediyorsunuz" dedi. Erdoğan, Elazığ'da şöyle konuştu: "Siz bu harekete omuz verdiniz. Biz de size mahcup olmamak için, başımızı öne eğmemek için gece demeden, gündüz demeden çalıştık, çalışıyoruz. Dikkat edin, birileri 7,5 yıldır laf üretirken, biz 81 vilayette eser üretiyoruz. Birileri sürekli iftira üretirken, yalan üretirken, çamur üretirken, hakaret ederken; biz Türkiye'nin 780 bin kilometrekaresinde hizmet üretiyoruz. Birileri sinsi senaryolar yazarken, biz çetelerle, mafyayla, her türlü hukuk dışı örgütlenmeyle şu boynumuzu asla bükmeden, geri adım atmadan mücadele ediyoruz. Çünkü, siz bize yetki verdiniz, siz bize emanet yüklediniz. Milletin emanetini milletten başka alacak yoktur. Hiç kimse kendisini milletin üzerinde göremez. Bunlar milletime "Göbeğini kaşıyan adam" derler, bunlar milletime "Bidon kafalı" derler. Bizim mücadelemiz bu zihniyetle. Biz taa en başında, yola çıkarken "Yeter, söz de milletin, karar da milletin" dedik. Bugün de aynı şeyi söylüyoruz. Bugün de son sözü millet söyler diyoruz. 7,5 yıldır söylediğimiz gibi bugün de söz de karar da milletindir. 22 Temmuz 2007 seçimlerine giderken yeni bir Anayasa'nın ne kadar büyük bir beklenti olduğunu vurguladık. "Demokrasinin standartlarını yükselteceğiz, yasakları tarihe havale edeceğiz, özgürlükleri çağdaş standartlara ulaştıracağız" dedik. "Bu miletin ufkuna yakışan bir Anayasa yapacağız" dedik. Milletimiz de bu düşüncemize destek verdi. Anayasamız için çalıştık, bu süreçte ne tür engellemelere maruz kaldığımızı biliyorsunuz. Kapatma davası olumlu şekilde sonuçlandıktan sonra bu kez 12 Eylül Anayasası'nda en kapsamlı değişikliği Meclis gündemine getirdik. Mevcut Anayasa ile sıçrama yapabilmemiz mümkün değildi. Anayasa bir ülkenin kaderiyle doğrudan ilgilidir. Bir ülkenin kalkınması, ilerlemesiyle doğrudan ilgilidir. Cebimizdeki parayla, ekmeğimizle ilgili bir metindir. Anayasa hiçbir zaman Ankara'nın metni değildir, sadece devletin metni değildir. Elazığ'ın, Doğukent'in, Kırklar Mahallesi'nin, Sürsürü Mahallesi'nin, Esentepe'nin, Fevzi Çakmak'ın, buralarda yaşayan kardeşlerimi doğrudan doğruya ilgilendiren bir metindir. Elazığ'ın her bir köyüyle, beldesiyle doğrudan alakalıdır. Türkiye 26. sıradan gelip, 17. büyük ekonomi haline gelmişse biliniz ki bu, bizim yüceltmemizle olmuştu. Türkiye işsizliği 3 puan birden azaltıyorsa güven ve istikrarla hareket etmemizin göstergesi. Elazığ'ın her bir köyüne yol yaptık, su götürdük, çevre yolunu tamamlama aşamasına ulaştırdıysak bilin ki millet irademize sımsıkı sahip çıkmamızın göstergesidir. Biz bununla yetinemeyiz. GEÇMİŞTE ANAYASANIN DEĞİŞMESİNİ İSTİYORLARDI, ŞİMDİ... Anayasa değişmeli, daha modern, hukuk normları hayata geçmelidir. Türkiye'nin daha ileri seviyeleri yakalayabilmesi için anayasa değişmelidir. İşsizlik, yoksulluk, terörle mücadele için anayasa değişmelidir. 2007'den itibaren girişimlerimiz oldu. Ama bizi nasıl oyaladıklarını siz gördünüz. Biz sözümüzden dönmeyiz dedik. Her riski göze alarak değişiklik girişimlerini başlattık. Bu anayasa değişikliğini toplumsal mutabakatı sağlayarak yapmayı biz en önemli kriter olarak gördük. Görüşü olan herkesin kapısını çaldık. Özellikle Meclis'te grubu bulunan partilere çağrıda bulunduk. Gelin buna katkı verin dedik. Ama hiçbiri buna yanaşmadı. CHP 1982'den beri bu anayasanın değişmesi gerektiğini söylüyor. Bununla ilgili çalışmalar da yapıyor. Ama beraber değiştirelim dediğimizde kapıları bize kapattılar. 1982'den beri MHP şikayet ediyor. Değişmesi gerektiğini söylüyor. Ama hadi değiştirelim dediğinde görüşme taleplerini bile nezaketsiz bir şekilde geri çevirdiler. BDP parti kapatmalardan şikayet ediyor. Şimdi seçmen tabanını halk oylamasından kaçırıyor. Bize en ağır hakaretleri yaptılar. En ağır iftiralarla bizi karalamaya yöneldiler. Buradan soruyorum. Anayasa paketinin içeriğine ilişkin bir tek eleştiri duydunuz mu? Biz anayasa konuşuyoruz onlar farklı yerde dolaşıyor. Hayır oyu vermek için öne sürebildikleri bir tek gerekçe var mı? Millete anlatabilecekleri bir tek argümanları var mı? Sadece hakaret ediyorlar. Konuyu sürekli başka yerlere çekiyor. Kendi şahsi hırsları için bir varlık mücadelesine dönüştürüyorlar. Bunlardan bugüne kadar millete bir hayır gelmedi ki! AK PARTİ PROJESİ DEĞİL Bunların bugüne kadar bu millete bir hayırları dokunmadı ki bugün dokunsun! Bu anayasa değişikliği asla ve asla bir AK Parti projesi değildir. Benim ya da arkadaşlarımın şahsi projesi de değildir. Bir Türkiye projesidir. Yıllarca bundan şikayet ettiler. Yıllardan beri toplumumuz bu beklentisini dile getirdi. Şimdi kaçtıklarını görüyoruz. Milletin bu beklentisi karşısında artık kimse duramaz. Tek yürek halinde diyoruz ki, sevdamız evet kararımız evet! Onlar ne diyorlar? 'AK Parti bu anayasa değişikliğini kendisi için yapıyor' diyorlar. Biz iktidara geldiğimizde Türkiye'de 6000 km bölünmüş yol vardı. 7.5 yılda biz iki katını yaptık. Bu yollardan sadece AK Parti'liler mi geçiyor. Niye o zaman bunu sadece kendileri için yapıyor diyorlar? "ETNİK, DİNSEL, BÖLGESEL MİLLİYETÇİLİK YAPMADIK" Milletimizi çok farklı bir yere taşıyacağız. Eğitimde 149 binlik derslik yaptık bu dersliklerde sadece AK Parti'lilerin çocukları mı oturuyor? Hızlı tren onların akıllarında bile geçmezdi. Uçağa binmeyen kalmayacak dedik. Bugüne kadar hangi hizmeti partizanlıkla yaptık. Biz önce insan dedik. İnsanımızı bir bütün olarak kucakladık. Etnik kökenine, milletine, partisine bakmadık. Türküyle, Kürtüyle, Çerkeziyle, Lazıyla, Romanıyla, Gürcüsüyle aklınıza ne gelirse... Biz yaratılanı yaradandan ötürü severiz. Bugüne kadar böyle geldik. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı çatısı altında bir ve beraber olacağız dedik. Bu ülkede etnik, bölgesel, dinsel milliyetçilik yapanlar var. Biz bunların hepsine karşıyız. Bizim için batı neyse doğu da o... Ülkemizin yüzde 99'u Müslüman ama biz Müslüman olmayana da aynı bakacağız. Milliyetçiliği istismar edenler var. Onlar tarihimizn en büyük krizine sürüklediler. Birileri milliyetçilik üzerinden rant sağlamaya çalışırken Saraybosna'dan Kudüs'e bu milletin eserlerine sahip çıktık. bütün dünya susurkan dünyadaki zulumlere sesimizi yükselttik. Filistin'de sesimizi yükselttik. Gazze'de sesimizi yükselttik. Kudüs'te sesimizi yükselttik. "HAYIR CEPHESİNDEN HAYIR GELMEZ" Bir beş dakikanızı ayırın ve bu söylediklerime şöyle bir kafa yorun. Bu anayasa değişikliğine kim karşı çıkıyor. CHP, MHP, BDP, malum medya, çeteler... Onlarla birlikte bu anayasa değişikliğine kim karşı çıkıyor. Terör örgütü karşı çıkıyor. Bu hayır cephesinden bu ülkeye bir hayır gelir mi? Bu tablodan ülkemiz adına bir hayır çıkar mı? Türkiye ekonomisi küresel krize rağmen yüzde 11.7 büyüme kaydediyor. Biz bunlarla uğraşmasaydık, bu 11.7 kimbilir nerelere çıkacaktı... İşsizlik düşüyor... Terör örgütü eylem yapmaya başlıyor. Burası çok önemli. Türkiye tarihinin en büyük kardeşlik projesini başlatıyor. Peki ne oluyor? Terör örgütü eylemlerini yoğunlaştırıyor. Türkiye çetelerle mücadele ediyor. 82 anayasasındaki en kapsamlı değişikliği yapmanın arefesinde bulunuyor. Doğudan şehit haberleri geliyor... Bu bir rastlantı olabilir mi? Geçmişe dönün ne zaman ekonomi şaha kalktıysa ne zaman demokratik adımlar atıldıysa bu taşeronlar o zaman devreye girdiler. bugün de aynı amaçla devreye girdiler. Korkutacaklarını sanıyorlar. Biz korkmayacağız, geri adım atmayacağız. Bizden öncekilerin yaptığı gibi biz sinmeyeceğiz. TERÖRLE MÜCADELE Terörle mücadele uzun bir mücadeledir. El ele vereceğiz ve bunu başaracağız. 2007 halk oylamasında anayasa değişikliğine 'Evet' dediniz. Ben şimdi 12 Eylül'de Gakkoşlar diyarından çok daha büyük bir 'Evet' bekliyorum. Şunu özellikle bir daha tekrar ediyorum. Bu halk oylamasında hükümet icraatlerini, muhalefetin performansını değil... Herhangi bir parti için değil, kendi geleceğin için oy kullanacaksın... Kadın hakları için, çocuk istismarının önüne geçmek, dul ve yetimlerimiz gazilerimizin haklarını teminat altına almak için sizlerden büyük bir 'Evet' bekliyorum. İşçi kardeşlerimize sesleniyorum. Sizlerden büyük bir 'Evet' bekliyorum. Memurlara toplu sözleşme hakkı için sizlerden 'Evet' bekliyorum. Emekli memur kardeşlerimizden, esnaf, zanaatkar, sanayici, tüccar kardeşlerim hükümetin politikalarında daha fazla söz sahibi olabilmeniz için 'Evet' bekliyorum. Üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçmek için sizlerden evet bekliyorum. Ordudan YAŞ kararıyla atılanların haklarını arayabilmeleri için 'Evet' demenizi bekliyorum... Tekrar 12 Eylüllerin yaşanmaması için sizden 'Evet' bekliyorum... Büyük Türkiye için, daha özgür bir Türkiye için... habervaktim
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|