AK Gençliğin Buluşma Noktası
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 09-01-2014, 04:17   #1
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart Ergün Yıldırım - Davutoğlu ve Yeni Elitlerin Yükselişi
Ergün Yıldırım



Davutoğlu ve yeni elitlerin yükselişi


Hem devlet eleştirilir hem de devlet değiştirilerek yönetilir. Davutoğlu'nun temsil ettiği kadrolar ise değişimi yönetmek, gerçekleştirmek ve inşa etmek rolüne dayanır. Açılan yolu, yapılan çalışmaları ve verilen kararları kararlılık ve inançla yeni bir neşve ile yürütme iradesidir bu.

Davutoğlu, yeni elitlerin yükselişidir. Kentsoylu İslami elitlerin yükselişidir bu. İslami kesimler de diğer bütün toplumsal-politik çevreler gibi elitler aracılığıyla toplumu dönüştürme projeleri içinde yer almışlardır. Özellikle Türk modernleşmesinin ürettiği dramatik din ve devlet ilişkileri karşısında, elitler arayışı önemli bir anlam taşır. Mehmet Akif Ersoy ile başlayan Asım'ın Nesli tezi, bu açıdan oldukça anlamlıdır. Bu bağlamda yeni nesil arayışı, modernleşmenin yol açtığı yabancılaşmaya karşı duracak, Müslümanların ihtiyaç duyduğu ıslahı gerçekleştirecek ve Batı karşısında gerilemeyi aşacak bir öncü kadro projesidir. Akif'in bu arayışı daha sonra Necip Fazıl'da Büyük Doğu ve Sezai Karakoç'ta Diriliş Nesli olarak sürecektir. Bu nesil arayışları büyük ölçüde belli dergiler, gazeteler, kitaplar ve entelektüel karizmalar etrafında oluşur. Nesil projeleri, kadro hareketleridir ve büyük ölçüde belli bir elit grubun varlığını inşayı amaçlar.

Küreselleşme, bu nesil arayışlarında yeni elitleri gündeme getirdi. İmam Hatip Liseleri, dergiler ve yayınlar etrafında oluşan havzalarda yetişen nesiller aracılığıyla inşa edilmeye çalışılan öncü elit grubu inşası, büyük dönüşüme uğradı. Yeni dünyanın ve Türkiye'nin küresel şartları içinde İslami elit projesi farklılaştı. Soğuk savaş sonrasının birikimleri ve arayışlarıyla bütünleşti. Toplumu aydınlatacak ve devleti yönetecek kadro İmam Hatip Liseleri ya da belli mecmuaların oluşturduğu aydınlarla daha fazla devam edemezdi. Bunun yerine kolejlerde okuyan, birkaç yabancı dil bilen ve dünya üniversitelerinde doktora yapan ya da okuyan bir 'nesil proje'si gelişmeye başladı. Asım'ın Nesli, Büyük Doğu Nesli ve Diriliş Nesli'nden sonra tahayyül edilen öncü nesil budur. Bu amaçla çeşitli vakıflar kuruldu. Bilim ve Sanat Vakfı da bunlardan birisidir. Elit nesil arayışları, soğuk savaş sonrasının bu küresel şartlarında var olmaya başladı. Vakfı kuran Davutoğlu'dur. Davutoğlu, bu elit projesinin hem nesnesi hem de öznesidir. Hem yetiştiren hem de bunun içinde yetişen bir şahsiyettir.

STRATEJİK DERİNLİĞİN SÖYLEMİ

Bu nesil projesinin realitesi küreselleşmedir. Yıkılan Osmanlı'yı kurtaracak kadro ya da İslam'a yabancılaşan gençliği kurtaracak öncü elit kadro, yerini daha farklı amaçlara ve realitelere bırakacaktır. Bu çerçevede, yeni nesil projesinde daha stratejik bir anlam vardır. Hegemonya, güç, diplomasi ve oyun kurma etrafında işlev kazanır (Strateji kavramı Grekçe'de orduyu gütme ve generalin oyunu mânâlarına gelir). Buna göre daha küresel ve daha bölgesel bir rol tanımlanır: İslam toplumlarının içinde bulunduğu siyasal bunalımları aşmak amacıyla epistemoloji aracılığıyla tarih içindeki dünya devleti düzeyine çıkarmak. Tarih içinde var olan devlet geleneğinin geniş, emperyal, adil ve güçlü mirasıyla yeniden buluşmak. Stratejik Derinliğin söylemi budur.

Medeniyet, tarihsel hafıza, devlet geleneği vs. gibi kurucu kavramlar burada en önemli açıklama araçlarıdır. Yeni küresel nesil, küresel donanımlara sahip olacak, batı dillerini bilecek, batıda okuyacak ancak Batı'ya alternatif olarak konumlanacaktır. Batı dışında kendi coğrafyasını merkeze alarak dünya yönetme tahayyülüne sahip olacaktır.

Bu elitler, hem yönetecek hem de aydınlatacaktır. Bilim, modernleşme ile beraber örselenen kimliği, küçülen devleti ve reddedilen tarihi mirası ayağa kaldırmak için yapılacaktır. Bilimsel çalışmalar tamamıyla apolitik bir biçimde yürütülecektir. Burada bilgiyi merkeze alan, akademik bir temelden hareketle ülke meselelerine bakan, sermaye ve merkezle uyumluluk içinde çalışarak onları dönüştürmeyi amaçlayan bir strateji izlenmektedir. Bu elit stratejisi, Davutoğlu'nun çalışmalarında oldukça belirgindir. Ancak yetişen kadro, sonunda devlet yönetiminde önemli roller üstelenmek durumunda kalacaktır. Davutoğlu'nun, önce danışmanlık için Ankara'ya çağrılması ve arkasından bakanlık görevine gelmesi ve vekil olması bunu göstermektedir.

AHLÂKİ DAVRANMANIN ZORUNLULUĞU

Davutoğlu, en önemli strateji teorisyenlerinden biridir. Ancak aynı zamanda bunu benimseyen ve stratejist kimliğini önemseyen bir siyasetçidir. Bu açıdan hegemonya, güç, diplomasi ve oyun kurma kavramları bu siyasetin merkezinde yer alır. Nitekim Davutoğlu'nun konuşmalarına baktığımızda bu söylemlerle karşılaşırız. Hatta akademik ve entelektüel kimlikleri strateji perspektifine göre biçimlenir. Yine Davutoğlu, uluslararası ilişkiler uzmanıdır. Bu bilimin müktesebatına sahiptir. Burada stratejinin ayrıcalıklı bir yeri vardır. Özellikle II. Dünya Savaşı sonrasında strateji teorilerinin uluslararası ilişkilerde belli bir açıklama ve tanımlama yöntemi olarak kullanıldığını görüyoruz. Davutoğlu'nun strateji teorisyenliği ve strateji eylemciliği bundan böyle yanına başka özellikler de alarak farklılaşacaktır. Bu çerçevede İslami kimliğinden kaynaklanan ahlâki temeller nedeniyle gerektiğinde reel politik tutumları aşarak ve uluslararası ilişkilerinde riske girerek stratejist tutumlardan vazgeçmeyi göze alacaktır. Yoksullara, mazlumlara ve ezilenlere yardım etmek, onlara destek çıkmak bu yaklaşımın bir yansıması olarak karşımıza çıkar.

Nitekim Başbakanlığa seçildiğinde yaptığı ilk konuşmada gerektiğinde stratejileri aşarak ahlâki davranmanın zorunluluğunu vurguladı. Bu çerçevede hem uluslararası düzen hem de ulusal düzen açısından 'siyasal ahlâk' kavramını öne sürdü. Bu tutumuyla ulusal düzeyde iktidara yönelen yolsuzluk iddiaları ve algıları da bertaraf edecek bir söylem geliştirdi. Özellikle 'tüyü bitmemiş yetimin malına uzanan elleri kardeşimiz de olsa kırarız' ifadesiyle yolsuzluk algı ve ilişkilerine karşı oldukça sert bir mesafe içinde olduğunu belirtti. Bir yönüyle iktidar, Davutoğlu'nu tercih ederek kendisine yönelen yolsuzluk iddia ve algılarını giderme kararlılığında olduğunu da göstermiş oldu.

DEĞİŞİMİ YÖNETMEK VE GERÇEKLEŞTİRMEK

Türkiye, her yenilenmeyi belli bir elitler kadrosuyla gerçekleştirmektedir. Modernleşme ile beraber yeni elitler doğdu. Onların öncülüğünde bir Türkiye kuruldu. Yüz elli yıllık siyasal gelenek, bu elitlerin öncülüğünde inşa edildi. Bunların ürettiği siyasal kurumlar, geliştirdikleri toplumsal düzen ve öngördükleri Türkiye, Batı modernliğini mutlaklaştırarak varlık kazandı. İslami kesim içinde bahsettiğimiz elitler arayışı, buna karşı bir direnişi sembolize eder. Çoğunlukla meydan okumayı, kritize etmeyi ve katılma arzusunu temsil eder. Erdoğan'ın on iki yıllık mücadelesi, bir meydan okuma ve inşa çabasını yansıtır.

Yüzyıl içinde oluşan blokajları yıkmanın liderliğidir bu. Her başarıya ancak büyük bir meydan okumayla ulaşılmaktadır. Hem devlet eleştirilir hem de devlet değiştirilerek yönetilir. Davutoğlu'nun temsil ettiği kadrolar ise değişimi yönetmek, gerçekleştirmek ve inşa etmek rolüne dayanır. Açılan yolu, yapılan çalışmaları ve verilen kararları kararlılık ve inançla yeni bir neşve ile yürütme iradesidir bu.

Kaynak

Yeni Şafak 31.08.2014

 

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 09-01-2014, 22:55   #2
Kullanıcı Adı
Somodon
Standart
Teşekkürler,Faydalı Bir Paylaşım Olmuş.
Somodon isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi