03-12-2011, 19:45 | #1 |
Ey; gözlerinde cenneti saklayan
Ey RASUL ! Ey NEBİ ! Ey; gözlerinde cenneti saklayan, ayağını bastığı yerler cennet kokan Nebi!. Ey; Yaradan’ın en güzel eseri!. “Sen olmasaydın, sen olmasaydın.. alemleri yaratmazdım!.” dediği!. Var oluşunun şerefine, bütün varlığı hediye ettiği!. Ey; insanoğlunun ufku -en güzel insan.. Allah’ın sevgilisi, kainatın gözbebeği!. Ey; rahmeten li’l-alemin!. Sen den şefaat dilenen biçarelerin en sefiliyim, desem.. şefaat eder misin?. Ey; kupkuru çölleri cennete çeviren gül!. Ey; gönlünden gül dökülen Resul!. Küçük kız çocuğunun elinden tutup da giden, kuşu ölen çocuğa başsağlığı dileyen.. gözlerinden yaş dökülen devenin gözyaşlarını silen Resul!. Benim de gözümün yaşını siler misin?. Küçük kız çocuğunun tuttuğu gibi tutsam elinden; yüreğimden binlerce kuş uçtu, bin’i de öldü desem.. bana cennet kuşlarından bir kuş bahşeder misin?. Ey; İslam’ın peygamberi!. Sevda ikliminin, en güzel mevsiminin.. en güzel çiçeği!. Ama mahzun, ama kederli… Daima düşüncede, daima hüzün içinde ömründe, bir defa bile, kahkahayla gülmemiş.. gül yüzlü, güler yüzlü sevgili!. Gözlerimi yumsam, ve; hülyana dalsam.. o gül kokulu gülüşün ile, benim de gözlerimin içine güler misin?. Bir kerecik olsun seni düşünerek başımı koyduğum olmuşsa yastığıma, tutunduğum olmuşsa sana ve senin sevdana.. işte onun, işte onun hatırına!. Ey; gözünü sevdiğim, özünü sevdiğim, sözünü sevdiğim!. Ey; gönlümün sultanı efendim!. Ümidim, muradım, kurtarıcım, müjdecim… Seninle Kevser havuzunun başında buluşabilecek miyim?. desem.. bulunduğun yerden, yüreğime bir damla su serper misin?. Seni sevsem!. Çok, çok sevsem!. Öyle çok sevsem ki; sen koksa özüm, yüreğim.. sen koksa nazım, edam.. gönlüm sen dolsa, benim her şeyim sen olsan ! Ali’n, Fatıma’n gibi olsam!. Seni, onlar gibi seviyor olsam.. sen de; beni, onları sevdiğin gibi sever misin?. Ey; bize bizden daha ziyade merhamet eden!. “Ümmetim, ümmetim!.” diyerek, üstümüze titreyen!. Ey; en ziyade muhtacımız, en çok isteyenimiz!. Bizi, Hak’tan dileyenimiz!. Sen, umanı umutsuzluğa düşürmezsin!. Sen, senden isteyeni geri çevirmezsin!. Senden, senin rahmetini dilesem.. ey; alemlere rahmet olsun diye gönderilen, bana da rahmet eder misin? Ey; Rahim!. Ve.. ey; Kerim!. Asr-ı saadet’ten değilim!. Kokladığın gül, soluduğun hava, yediğin hurma, içtiğin süt, okşadığın kuzu, bindiğin deve, avuçladığın kum dahi değilim!. Bir kez olsun, yüzüne yüz sürmedim!. Lakin; ben, senin.. “Kardeşlerim!.” dediğindenim!. Ve; sana ve sünnetine revan olmak isteyenlerdenim!. Ve lakin; daha hala sevgili Veysel Karani’nin tırnağının ucu misali bile değilim, desem.. bana da hırkandan gönderir misin?. Doğduğun günün, gecenin hürmetine.. bu gün ve gece; yüreğime, bir nur olup düşer misin?. Sevgili Peygamberim!. Rabbim; sana ve senin al ve ashabına.. ağaçların yaprakları, denizlerin dalgaları ve yağmurların damlaları sayısınca salat, selam ve bereketler ihsan eylesin; Amin…Amin…Amin…
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|