AK Gençliğin Buluşma Noktası
Hikayeler Hoşumuza giden hikayeleri burada paylaşıyoruz.



 
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 06-23-2010, 15:35   #1
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Smile ||| ;:; Fakir Babası ;:;|||
Çocukluğu yoksulluk içinde geçen bir adam çok çalışarak zengin olmuş. Hanlar, köşkler yaptırmış. Tarlalar, bahçeler satın almış. Yıllar önce yalınayak gezdiği günleri ve o günlerde: “ Allah’ım, bana yardım et. Beni yoksulluktan kurtar, zengin et. Söz veriyorum, helal para kazanacağım, kimseye kötülük yapmayacağım. Zengin olursam, yoksullara yardım edeceğim ve hiç kimsenin yalınayak gezmesine izin vermeyeceğim “ diyerek ettiği duayı unutmuş. Kazanmak, hep kazanmak, daha fazla kazanmak istemiş. Gözü paradan-maldan başka bir şey görmez olmuş. Masraf olmasın diye de evlenmemiş. Kırk yaşına girdiği gün atlara binip adamlarıyla birlikte kasabaya giderken yolda yaşlı bir adam görmüş. Yaşlı adamın ayakkabısı yokmuş, yalınayakmış. Zengin adam atından inmiş, yaşlı adamın yanına gelmiş:

“ Beybaba, neden yalınayak gezersin? “
“ Ah oğlum, fakirim, ayakkabı alacak param yoktur.”
“ Ne yer, ne içersin? “
“ Halime acıyanlar olur, bir dilim ekmek, bir kap yemek verirler. Dereden, gölden su içerim. Günde bir öğün yemek yeter bana. Ayakkabım olsaydı halime şükrederdim.”
“ Bu haline mi şükrederdin? Şükredecek halin mi kalmış senin? “
“ Oğlum, sen zenginsin herhalde.”
“ Eh, zenginim, ne olmuş? Çok çalışıp helal para kazandım. Zengin olmak suç mu? “
“ Gel bir ayakkabı alıver bana, sevaptır. “
“ Allah’tan iste. Ben dilencileri sevmem. “
“ Oğlum, ben dilenci değilim. İlk defa birinden bir şey istedim. Hani dedim yardım etmek istersin belki. “
“ Hayır, yalan söylüyorsun. Dilencisin sen. Ona, buna yardım etseydim zengin olamazdım. “
Daha sonra zengin adam atına binmiş. Adamlarıyla birlikte giderken, yaşlı adam arkasından:
“ Zenginler de yalınayak gezer, bunu unutma “ diye bağırmış.

Aradan aylar geçmiş. Zengin adam daha da zenginleşmiş ve o ülkenin en zengin adamı olmuş. Fakat yaşlı adamın son sözü hiç aklından çıkmamış. Bir gün yalınayak gezmemek için hanlarına, köşklerine yüzlerce çift ayakkabı doldurmuş. Mağaralara, ağaç kovuklarına tahta sandıklar içinde ayakkabı saklamış. Toprağa ayakkabı gömmüş. Artık huzur bulmuş çünkü malını, mülkünü kaybetse, hiç parası kalmasa bile oraya-buraya sakladığı ayakkabılar ona ömrünün sonuna kadar yetermiş.

Bu arada zengin adamın başına bir dert peydah olmuş. Ayak tırnakları gün geçtikçe uzuyormuş, ama kesilmiyormuş. Hani demiri kesen alet bile faydasız olmuş. Özel ayakkabı yaptırmış, daha büyük, daha büyük derken, ayakkabılar ağır gelmeye başlamış. Sonunda, iki yol kalmış: Ya hiç yürümeyecek oturacak, ya da yalınayak gezecek. Oturmayı denemiş ama bu ona çok zor gelmiş. Başlamış yalınayak gezmeye. Önceleri biraz sıkılmış, utanmış, fakat zamanla alışmış. Yalınayak gezdikçe ayak tırnakları gittikçe kısalmış ve eski haline dönmüş. Zengin adam ayak tırnaklarının iyice kısaldığı günler ayakkabı giyerse, ertesi sabah uyandığında ayak tırnakları uzamış oluyormuş. Günlerden bir gün adamlarıyla birlikte giderken yaşlı adam karşısına çıkmış. Yaşlı adamla zengin adam arasında şu konuşmalar geçmiş.

Yaşlı adam: “ Oğlum, bana ayakkabı alır mısın? “ diye sormuş.
Zengin adam: “ Aman beybaba, ne demek? İstersen sana yüz çift ayakkabı alayım. ”
“ Oğlum, ben yüz çift değil, bir çift ayakkabı istedim. Hani yalınayak gezmek kolay değildir. Bunu ayakkabısı olanlar bilemezler. Bilmem anlatabildim mi? “
“ Anlattın beybaba, hem de çok iyi anlattın. İlerde bir ayakkabıcı var. Önden sen buyur da oradan sana ayakkabı alayım. “
“ Ah oğlum, beni ne kadar sevindirdiğini tahmin edemezsin. Allah da seni sevindirsin. ”

Yaşlı adam ayakkabıcıdan bir çift ayakkabı seçip giymiş ve zengin adamla vedalaştıktan sonra yürüyüp gitmiş. Zengin adam o günden sonra fakirlere bol bol yardım etmiş, fakirleri hanlarında, köşklerinde barındırmış. Onlara her gün bedava yemek vermiş. Güzel elbiseler, cici ayakkabılar dağıtmış, adı fakir babasına çıkmış. Fakir babası bir gün ayakkabı giymeyi denemiş ve aradan günler geçtiği halde ayak tırnaklarının uzamadığını görmüş.

Yazan: Serdar Yıldırım

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi