Fethullah Gülen: Gidişim kendimceydi, dönüşüm de öyle olacak
İnsan başkalarının "birinci, ikinci, üçüncü..." demesiyle birinci, ikinci, üçüncü olmaz; fakat, eğer bazı çevreler, bir insanı yerden yere vuruyor ve onu sürekli sıfırlıyorlarsa, işte o zaman onu belli numaralara yerleştirmeye kadirşinaslık nazarıyla bakılabilir.
Ben, "Yaşayan En Büyük 100 Entelektüel" listesinin en üstünde yer almış olmamı, arkadaşların âsâr-ı bergüzîdelerine terettüp eden semeratın tek bir şahsa verilmesi olarak kabul ediyorum.
Ben arkadaşlara "çok sevinmeyin" dedim. Evet, "önemli değil" dedim. Basit bir mesele, dünyaya ait bir mesele, dünyanın bilmem kaç senede ne kadarına tekabül eden bir mesele. Bu sevinilecek, öyle-böyle küstahça, şımarıkça, hoplanacak zıplanacak bir mesele değil. Biz bir yerde gerçekten seviniriz; Allah'ın huzuruna çıktığımızda bize "Giriniz emn u eman içinde Cennet'e!.." denilirse, işte orada hakiki sevinci ve mutluluğu duyarız. Elinizde olmayarak içinize bir inşirah akabilir. Tekdirler insanda sarsıntıya sebebiyet verdiği gibi, takdirler de bir yönüyle insanda inşirah ve sevinç meydana getirebilir; fakat üzerinde çok durmamalı -bağışlayın- halk ifadesiyle es geçmeli onu. Esas "Cenâb-ı Hak bizi öbür tarafta tastamam sevindirsin" demeli.