AK Gençliğin Buluşma Noktası
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 04-15-2008, 01:53   #1
Kullanıcı Adı
çağlar
Standart Fikri AKYÜZ den inciler..
Aşağıda bazı uzman kişilere sorulan sorular ve bu sorulara verilen cevaplar yer almaktadır. SİVİLAY ABLA'YA SORU: Toplumsal Onarım ve Siyasal Rehabilitasyon Anabilim Dalı Başkanı Sevgili Sivilay Abla; Taraf gazetesindeki köşenizi okudum, sizden etkilendim. Ne olur beni "onar". Çok bozuğum abla.. Sebebi de şu: Bana arkadaşlar kısaca "kırık plak" derler. Çünkü kırık plak gibi hep aynı şeyleri tekrarlıyorum abla.. Mahkemelerde isim düzeltilmesi davası açılabildiğine göre herhalde "lakap düzeltilmesi" davası da açılıyordur.. Ben, bana kırık plak yerine "MP3", bu mümkün değilse en azından "sidi" denilmesini istiyorum. Dava nerede açılıyor abla? Danıştay'da mı yoksa Anayasa Mahkemesi'nde mi?

CEVAP: Sevgili evladım; pikap iğnesinin ucu kadar beynin yok mu senin? Plağın hiç modası geçer mi? Bizim zamanımızda 45'lik plaklar vardı. Şimdi ise 45'lik Yılmaz Özdil; 50'lik Bekir Coşkun var. Hatta teknoloji ilerlediği için 75'lik Oktay Ekşi bile var. Gerçi "kırık" olmasalar da hep aynı şeyleri çalıp söylüyorlar ama "antika" kadar değerlidirler. Hele hele Bekir Coşkun isimli plaktan, kaldırımda mırıldana mırıldana 10. Yıl Marşı'nı bir dinlesen.. Bir dinlesen ne olur, çal senin de olur. Bu arada mırıldana mırıldana marş dinlemek ya da "höykürmek" yerine tam da bugün Gülhane Parkı'na git. Orada, "höykürmek" ile "haykırmak" arasındaki farkı gör. Genç Siviller'in "Biz Demokrasi Sınıfıyız, Gülhane Parkı'nda" isimli organizasyona katıl. On "cigabayt"lık cihazı da tanımış olursun..

GÜZİN ABLA'YA SORU: Güzin Abla; ben 75 yaşında ve "cin"liği "doruk"larda olan bir siyasetçiyim. 28 Şubat'ta eski partimden 40 milletvekili transfer ederek parti kurdum ama seçimlerde yüzde sıfır nokta beş oy aldım. Sizce, başarılı olmam için Abdüllatif Abi'nin yanında mı görünmeliyim yoksa İlhan Abi'nin mi?

CEVAP: Sevgili kardeşim; sen iyisi Ahmet Hakan'ın programında referans olarak gösterdiğin 40'lı yılların faşist ideologu Recep Peker'in yanında görün. Görmek için de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın makam odasına git, 367 defa dua et, Peker'in "suret"ini göremesen bile "ruh"unu görürsün. Ama duayı içinden et, aksi halde "çarpılırsın". Çarpılmasan bile laikliğe aykırı eylemlerin odağı haline geldiğin gerekçesiyle beş yıl siyaset yapma yasağı konulmak üzere üzerine "çarpı" konulur.

ŞÜKRÜ KIZILOT'A SORU: Sayın Kızılot, Hürriyet'teki vergi uzmanlığına dair yazılarınızı dikkatle okuyorum. Hani vergi dairelerinin girişinde yazar ya, "vergilendirilmiş kazanç kutsaldır" diye.. Ben sizden bu sözün açılımını istiyorum. Ben kağıt üzerinde sauna olarak görünen oysa gerçekte kadın eti satan bir "inovatif müteşebbis"im. Çok da iyi bir "kazanç" elde ediyorum. Biliyorum, yaptığım iş kutsal bir iş değil.. "Çatır çatır" et satmama rağmen vergimi "gıdım gıdım" ödüyorum. Şimdi soruyorum: Ben vergimi gıdım gıdım değil de "tıkır tıkır" ödemiş olursam kazancım "kutsal" hale gelir mi? Bir soru daha: Biliyorsunuz, vakıflara ait mülklerin kazancı vergiden muaftır. Vergilendirilmedi diye şimdi bu vakıfların kazancı "kutsallık"tan çıkmış oluyor mu?

CEVAP: Muhterem "mükellef"; ben "vergi" uzmanıyım. "Algı" uzmanı değil.. Senin bir kere "algın" bozuk.. Bu tür "dinsel" mevzulara üstadımız ulu müçtehit Özdemir İnce bakıyor. "Efendim onun da algısında problem var" diyorsanız büyük fakih yüce müfessir İlhan Selçuk pirimize danışınız. Bir de şuna dikkat ediniz. Kadın eti satarken Cuma günleri borsa kapanmadan stok yapınız. "Cari açık"a dikkat ediniz. Etlerin bozuk olmamasına hassaten dikkat ediniz. O zaman hakkaten pariteniz de düşer. Kadınları da işyerinizde oturtmayıp "stand-by" olarak tutunuz.

HAYDAR DÜMEN'E SORU: Haydar Bey; ben bir parkta bir kadına laf attım. Atar atmaz bir adamdan tokadı yedim. Meğer adam, laf attığım kadının kocası imiş. Tokat attığı yetmezmiş gibi bir de bana "Sen adam mısın ulan?" dedi. Ben de kendimi kurtarmak için "Ben Kemalist'im" dedim. Çünkü "eli öpülesice" eski cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer, hatırlıyorum bir ara "Kemalist olmak adam olmaktır" demişti. Sorum şu Sayın Dümen: Ben Kemalist değilim, yalan söylemiştim. Dolayısıyla bir kadına laf atmış olmakla ben otomatikman "eşcinsel" olarak nitelendirilir miyim? Şimdi ben "adam" değil miyim? Bu sorunumu çözün size istediğinizi vermezsem ben "adam" değilim.

 

çağlar isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi