İşte güne yansıyanlar:Aksa’yı korumak için büyük bir sınavda olduklarını belirten Filistinli Liderler, Aksa’yı Korumak İçin Bütün Filistinlileri Eyleme Çağırdı

Filistin Enformasyon Merkezi

Filistin’deki liderler, başta Kudüs ve çevresinde ikamet edenler olmak üzere Kudüs’e gelebilecek bütün Filistinlilerden, Mescidi Aksa’ya girmek amacıyla gösteri yapmak isteyen fanatik Yahudilere karşı koymak için 16 Nisan Perşembe günü sabah erkenden Mescidi Aksa’ya gelmelerini istediler.

Mescidi Aksa hatibi Şeyh İkrime Sabri, 1948 yılında işgal edilmiş topraklardaki İslami Hareket’in başkan yardımcısı Şeyh Kemal el-Hatib ve Fetih hareketinden Hatem Abdulkadir bugün (15 Nisan Çarşamba) yaptıkları ortak açıklamada, Kudüs’ün maruz kaldığı bu baskı ve saldırıların, fanatik Yahudilerin dağıttıkları broşürlerde ifade ettikleri gibi Kudüs’ün tekrar Yahudilerin eline geçmesini sağlamayı amaçladığını belirterek, bu mukaddes mekânı basmak isteyen Siyonistlerin burada dini merasimlerini de yapmak istediklerini dile getirdiler.

Filistinli liderler devamla, işgal devletindeki basın yayın organlarında duyurulan bu Siyonist eylemin, Kudüs ve Mescidi Aksa’nın doğu kesiminin işgal edildiği 1967 tarihinden bu güne yapılan en geniş ve en tehlikeli eylem olduğunu ifade ettiler.
Liderler, Filistin halkından Mescidi Aksa’ya karşı dini ve milli sorumluluklarını taşımalarını isteyerek, Perşembe gününün Filistinlilerin Mescidi Aksa’yı koruyup koruyamayacaklarına dair gerçek bir sınav niteliği taşıdığının altını çizdiler.
Liderler açıklamanın devamında, fanatik Siyonistlerin zorla Mescidi Aksa’ya girip burada Talmud’a göre ayin yapmalarının büyük bir felakete neden olabileceğine dikkat çekerek, doğabilecek her türlü olumsuz neticeden Siyonist hükümetin sorumlu olacağı ifade ettiler.

İç bölünmeyi sona erdirecek çabaları desteklediğini yineleyen Filistin hükümeti: “Siyonistlerin Mescidi Aksa Baskını, Bölgeyi Yeni Savaşlara Çekme Girişimidir”

Filistin Enformasyon Merkezi

İsmail Heniyye başkanlığındaki Filistin hükümeti, Siyonist gaspçı Yahudilerin son birkaç gün içinde, birkaç kez Mescidi Aksa’nın avlusunu basmalarının bölgeyi yeni çatışmalara sürükleme girişiminden başka bir şey olmadığını belirtti.

Filistin hükümeti dün yaptığı haftalık toplantısından sonra yazılı bir açıklama yaptı. Filistin Enformasyon Merkezi’ne de ulaşan açıklamada şunlar ifade edildi: “Siyonist gaspçı Yahudilerin Kudüs ve Batı Yaka’daki bu tahrik içerikli adımları, yeni kurulmuş Netanyahu hükümetiyle hükümette yer alan Lieberman gibi fanatiklerin savundukları politikanın bir uzantısıdır. İslam ümmeti ile liderlerinin daha önce görülmemiş bir şekilde tehlikelerle karşı karşıya olan Filistin halkına destek vermeleri ve olup bitenler karşısında kararlı bir tutum sergilemeleri gerekir.”

Yayınladığı yazılı açıklamada ayrıca, ulusal diyalog ve iç bölünmeyi sonlandırma çabalarını da desteklediklerini belirten Filistin hükümeti, Fetih’ten de ulusal diyalog çabalarının başarıya ulaşması için Batı Yaka’daki siyasi tutukluları bir an önce serbest bırakmasını, uluslararası güçlere dayanmaya son vermesini ve bu konuda Ortadoğu Dörtlüsü’nün şartlarını reddetmesini istedi.

Gazze'de kuşatma kurbanlarının sayısı 320’ye ulaşırken Tedavi Olmak İçin Kapıların Açılmasını Bekleyen 700 Hasta Var

Filistin Enformasyon Merkezi

Gazze Sınırlar ve Kapılar İdaresi’nin basın bürosundan yapılan açıklamada, İçişleri Bakanlığı’nın yaptığı son kayıtlara göre Gazze’de tedavi imkânı olmayıp dışarıda tedavi olmak için Rafah sınır kapısının açılmasını büyük bir sabırla bekleyen 700’den fazla hastanın bulunduğu belirtildi.

Sınırlar ve Kapılar İdaresi’nin basın bürosundan bugün (15 Nisan Çarşamba) yapılan açıklamada, “Gazze’deki soykırımda yaralananlar dâhil olmak üzere yüzlerce hasta, dışarıda tedavi görmek için sınır kapılarının açılmasını bekliyor” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, Siyonist işgal devletinin üç yıla yakın süredir uyguladığı ambargo nedeniyle bu güne kadar dışarıya çıkamayan hastalardan 320 kişinin hayatını kaybettiği ifade edildi.

Diğer taraftan Gazze Kuşatmasını Kaldırmak İçin Hükümet Komisyonu da konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, üçüncü yılına giren Gazze kuşatmasına karşı uluslararası camianın suskunluğunu şiddetle kınadığını belirterek, bu olumsuz tavrın işgal devletinin uyguladığı kuşatmayı devam ettirmesini teşvik ettiğini belirtti.
Komisyon adına bugün bir açıklama yapan Adil Zareb şöyle dedi: “Uluslararası camianın, sınır kapılarını devamlı olarak açması ve 1,5 milyon Gazzeliye uyguladığı kuşatmayı kaldırması için Siyonist işgal devletine baskı yapmaması, Filistin halkına karşı sürdürülen soykırıma ortak olduğunu gösterdiği gibi, onu hastaların hayatını kaybetmesinde de sorumluluk sahibi kılıyor.”

habervakti.com