AK Gençliğin Buluşma Noktası
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 01-31-2014, 03:52   #1
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart Fuat Atik - 17 Aralık İhalesini Kim Verdi?
Fuat Atik



17 Aralık ihalesini kim verdi?

ABD Kongresi'nde Yahudi lobisi, 'İran'a yardım ediyor' diye Halkbank'ı işaret etti. 17 Aralık'ta bu banka operasyonun merkezine kondu. 25 Aralık'ta, Gezicilerin 'iptal edilsin' dediği dev projeleri yüklenen iş adamları için gözaltı kararı çıkarıldı.

Tesadüf diye geçiştirelim mi?

İstanbul'da, İzmir'de Van'da operasyonu gelmiş savcılar, seçimlerden önce peş peşe harekete geçti.

Nazlı Ilıcak gibi 'temiz eller' deyip ses çıkarmayalım mı?

2011'den beri MİT'in Suriyeli muhaliflere gönderdiği TIR'lar birden bire savcıların dikkatini çekti. 'Silah kaçakçılığını önlemek için' jandarma ve polis ordusuyla düğmeye basıldı.

İHH ve MİT TIR'larına operasyon yapılmasını sineye çekip 'İktidar el Kaide'ye yardım ediyor algısı oluşturulmak isteniyor.' demeyelim mi?

Bugün '28 Şubat'ta bundan daha iyiydik, Türkiye muz cumhuriyetine döndü.' diye yazanlar birkaç yıl önce bu sorulara 'hayır' cevabı verirdi.

Mesela Ekrem Dumanlı, 'hayır' der, 2009'da yazdığı gibi, seçimlerden 3 ay önce iktidara yolsuzluk dosyalarıyla tuzak kurulacağını anlatırdı.

Şimdi 'Yargıya müdahale ediliyor, Cumhurbaşkanı devreye girsin.' kampanyasının başrolüne soyunan Mümtazer Türköne, 'hayır'la yetinmez, 'Türkiye'de sandıktan çıkmış yasama ve yürütme organına karşı bir iktidar savaşı veren yargı iktidarı var.' derdi.

Örnek çok. Uzatmayalım.

Operasyonların 'bizimle ilgisi yok' savunması yapan cemaat sözcüsü ve yazarları, muhalif safına geçmelerini, iktidarın kendi demokrasi anlayışlarının gerisinde kalmasına bağlıyor.

2010 referandumu, özellikle de 2011 genel seçimleri sonrasında 'Erdoğan'ın diktatörleşmesi', 'AK Parti'nin reformları ve AB sürecini ikinci plâna atması' en çok dillendirdikleri nedenler...

Acaba öyle mi?

Son 3 yılda yapılan reformları sıralasanız üretilen gerekçeler, 17 Aralık darbe girişiminin 'yolsuzlukla mücadele' kılıfı gibi göz boyama işlevi bile görmüyor. Geçelim.

En azından zikrettikleri yıllar doğru. Soruşturmaların başlama tarihlerine baktığımızda teferruat diyemeyeceğimiz bir tablo çıkıyor ortaya.

Birbiriyle ilişkisi olmayan dosyalar üzerinden yapılan 17 Aralık operasyonunun soruşturmaları iki yıl önce açılıyor. Bu soruşturmaların en yenisi 14 ay öncesine ait.

25 Aralık operasyonunun soruşturması da 2 yıl önce başlatılıyor.

İzmir'deki soruşturmanın başlangıç tarihi 3.5 yıl öncesine dayanıyor.

Ancak dosya 2 yıl önce raftan indirilip operasyona dönüştürülüyor.

Van'daki el Kaide operasyonun 'bu da mı tesadüf' dedirten ortak noktası soruşturmasının iki yıl önce başlatılması.


İstanbul'da itfaiyeye yönelik 3. dalga soruşturmasının mazisi de iki yıl.

Hükümete asıl darbeyi indirecek soruşturmalar ise operasyona dönüştürülemedi.

25 Aralık'taki girişim engellenmeseydi, 42 AK Partili belediyeye, sanayi ve ticaret odası başkanlarına, iş adamlarına yönelik dalgalar hâlinde operasyon yapılacaktı.

2011'de plânlanan 'Yolsuzluk Fırtınası' operasyonunun 7 Şubat 2012'deki MİT krizinden sonra soruşturma hazırlıklarına başlandığını not edelim.

17 Aralık'ın ayaklarını oluşturan 6 soruşturmaya 2010-2011 yılları arasında start verilmesi neye işaret ediyor?

Makarayı geriye sarıp iki yıl önceki Türkiye manzarasına bakalım.

2011 Eylül'ünde, Mavi Marmara'da katliam yapan (30 Mayıs 2010) İsrail'le tüm askeri anlaşmaları askıya alan, ilişkileri de önce maslahatgüzar, sonra kâtip seviyesine indiren bir Türkiye var.

Bu süreçte Mavi Marmara katliamını 'Otoriteye saygılı olmak lazım.' diyerek İsrail'i ve Yahudi lobisini kızdırmamayı tercih eden Fethullah Gülen Hocaefendi'nin, ilişkileri düzeltmek için çaba harcadığını zikretmeye gerek yok.

Tel Aviv'e aracılar gönderip, İsrail Dışişleri Bakanı'nın Türk kamuoyundaki tepkiyi azaltacak mesajlar vermesini sağlayacak girişimler de oldu.

Dershane tartışması ve 17 Aralık'ın en kritik günlerinde 'Mavi Marmara'dan sonra cemaat ve AK Parti'nin arası açıldı.' yorumlarının cemaat medyasında yer bulması boşuna değildir?

'Krizi İsrail'le ilişkiler üzerinden okuyun.' mesajıyla, iş birliği yapılan odakların büyüklüğüne, operasyonun uluslararası olduğuna gönderme yapılırken, Erdoğan'ı devirme ihalesini Amerikan Neocon-Yahudi ittifakının verdiği de itiraf edilmektedir.

Amerikan Neocon-İsrail ittifakının el Kaide'den daha tehlikeli ilan ettikleri Erdoğan'ın devrilmesi için başlattıkları kampanya ile 17 Aralık'ın paralelliği de bu yüzden tesadüf değildir.

Fethullah Gülen Hocaefendi'nin, 28 medya kuruluşunun röportaj teklifini reddedip, Yahudi lobisinin gazetesi Wall Street Journal'e 'Türk halkı, son iki yıldır demokratik sürecin tersine dönmüş olmasından dolayı üzüntülü' tespitini yapması ile;

Yıllar önce Mavi Marmara için aynı gazeteye 'İsrail'in onayı olmadan hareket etmek, otoriteye başkaldırıdır.' demesi bu paralelliğin resmî olmayan belgesidir.

Kaynak

Yeni Şafak 29.01.2014

 

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi