![]() |
#1 |
![]() ![]() Enver Zebun* Batı Yaka'da yaşayan Siyonist gaspçılar, genel olarak tüm dünyanın ve özel olarak da işgal hükümetinin ve Ramallah yönetiminin gözü önünde yeryüzünü ifsat ettiler, karmaşa ve bozgunculuk çıkardılar. İşin ilginç olan tarafı, Siyonist gaspçıların yaptığı ihlaller geçmişte işgal hükümeti tarafından kınanmakta, sadece propagandaya yönelik ve gösteriş bâbından da olsa gaspçılar tehdit edilmekteydi. Şimdi ise, gaspçıların ihlallerinin planlı ve programlı gerçekleştiğini, anlamsız ve saçma müzakerelerin gölgesinde Siyonist işgal hükümeti tarafından desteklendiğini görüyoruz. İhlaller, çok ince hazırlanmış, tehlikeli ve uzun vaadeli bir plan kapsamında yapılıyor. Hedefi, baskıları artırarak ve günlük yaşamlarını zehir ederek toprağın gerçek sahiplerini topraklarından zorla göç ettirmektir. Bunun için ağaçlar yakılmakta ve ekili alanlar ateşe verilmektedir. Kamuya ve vatandaşlara ait mülkler tahrip edilmektedir. Filistinli vatandaşlar ağır şekilde dövülmekte, öldürülmekte, otomobille ezilmekte, camiler yakılmakta ve okulları kapatma girişimleri yapılmaktadır. Yahudi yerleşim birimleri inşası için topraklar gasbedilmektedir. Bütün bunlar, Siyonist işgal hükümetinin desteğiyle yapılmaktadır. Siyonist işgal yönetimi ırkçı ve cani ordusuyla gerçekleştiremediğini Batı Yaka'nın her yanına yayılan gaspçı sürülerine havale etmektedir. Siyonist gaspçılar da bu ırkçı ve cani ordu gözetiminde yakıp yıkmakta ve bozgunculuk yapmaktadırlar. Bunu, büyük hedeflerini gerçekleştirmek ve toprağın asıl sahiplerinden geri kalanları topraklarından kovma emeline ulaşmak için yapmaktadırlar. Fakat onlara diyoruz ki, "Mü'min bir delikten iki kez sokulmaz". Bu barışçı halkın 1948'de göçe zorlanması, 1967'de yine zorla göç ettirilmesi ve ardından gelen tehcirler bu mübarek topraklarda kalma azmimizi güçlendirmiştir. Siyonist işgalci ne kadar zalimleşse ve büyüklük taslasa da bu topraklardan asla gitmeyeceğiz. Gaspçılar bize karşı ne kadar çok cinayet işlerlerse işlesinler, bizler bu topraklarda kalmaya devam edeceğiz. Bu topraklar üzerinde –Allah'ın izniyle- nöbet tutacağız. Bunu yaparken tesellimiz, Allah yolunda nöbet tutmanın ecri ve düşmanı kızdırmak olacaktır. Siyonist gaspçıların bozgunculukları, aynı zamanda Filistinli müzakereciye, Ramallah yönetimine ve işgalciyle yapılan güvenlik koordinasyonuna atılmış bir tokattır. Güvenlik koordinasyonunun ve istihbarat alanındaki işbirliğinin gücüyle Filistin tarafıyla işgalci arasındaki muhabbet koyulaşırken, Siyonist gaspçıların ülkenin bir ucundan diğer ucuna gerçekleştirdikleri eylemler de şiddetini artırmaktadır. Bu durum sanki Filistinli müzakereciyi hiç ilgilendirmiyor gibi. Sanki uzaydan gelmişler ve uzayda yaşayanlar için müzakere yapıyorlar. Vatandaş topraktan daha da önemlidir. Topraklar sahiplerinden ve vatandaşlardan arındırılırsa, müzakereler ne üzerine yapılacak?! Filistinli müzakereci şayet bunu biliyorsa bu bir cinayettir. Yok eğer bilmiyorsa, bu daha da büyük bir cinayettir!!. * Filistin milletvekili, Filistin Parlamentosu Değişim ve Islah grubu üyesi
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|