|
![]() |
#1 |
![]() Suriye'deki Baas zulmüne karşı bir araya gelerek 16 Temmuz Gençlik Hareketi'ni oluşturan bu ülkenin duyarlı ve onurlu gençleri artık meydanlardan Suriye sınırına koşuyor.
Baas yönetimi halkın hürriyet talebine sert bir şekilde müdahale ederek, resmi rakamlara göre şu ana kadar 3000'den fazla insanı katletti. Hayatını kaybedenler arasında 90 tane de çocuk vardı. Baas yönetimi Suriyeli kardeşlerimizi sadece hürriyet istedikleri için sistematik bir soykırıma tabi tutuyor. Türkiye'nin yanı başında adeta yeni bir Srebrenitsa yaşanıyor. '16 temmuz gençlik hareketi' adı altında birleşen bu gençler, 16 Temmuz tarihinde, Baas zulmünden kaçıp Türkiye'ye sığınan Suriyeli kardeşlerimizi kucaklamak ve "Hoşgeldin" demek için, gözlerini korku bürümüş çocuklara oyuncak götürmek için, çocuklarının geleceği adına endişe içinde kalan annelere moral vermek için bir gece orada kalmak üzere bu organizasyonla Suriye-Türkiye sınırına gidiyor. Amaç Gençler amaçlarını şu cümlelerle özetliyorlar: "Türkiyeli gençler olarak yaşanan bu vahşete seyirci kalmamak adına 15 Temmuz'da Türkiye'nin dört bir tarafından hareket edip, 16 Temmuz'da Hatay'da olacağız. Suriyeli kardeşlerimize destek için sınırlara dayanacağız. Suriye'deki vahşetten kaçıp Türkiye'ye sığınan misafirlerimizi ziyaret edeceğiz. Kardeşlerimizin acılarını bir nebze olsun dindirmek için elimizden geleni yapacağız. Bir asır evvel aramıza çizilen ve zihinlerimize psikolojik barikatlar kuran sınırların bir önemi olmadığını dile getireceğiz. Sınırların değil, kalplerin bir anlamının olduğunu haykıracağız." Tanıtım filmi çektiler Seslerini tüm Türkiye'ye duyurmak için bir de tanıtım filmi hazırlayan gençler, halkı duyarlı olmaya çağırıyor. Hareket mensuplarından Süleyman Özgür hareketi şöyle anlatıyor: "Son 10 yılda dünya dünyadaki zulümlere ve Türkiye'deki haksızlıklara karşı tepki göstermede ve tavır geliştirmede dindar kesimde aşamalı olarak bir düşüşün olduğu görülüyor. Bunda muhafazakar ve dindar kimliği olan kimselerin iktidarda olmasından kaynaklanan ‘Nasıl olsa hükümet bir tavır koyar' beklentisi ve benim göstereceğim tepki hükümete zarar verir anlayışı etkili oluyor. İkinci sebep ise tepki ve tavrı belli cemaat ve sivil toplum kuruluşlarının yapmasını bekleyip, onlar yaptığında destek olmak anlayışı etkili. STK ve cemaatler hükümetle olan ilişkileri nedeniyle, yöneticilerden beklentileri ve çıkar ilişkileri nedeniyle çoğu zaman sessiz kalmayı ya da düşük düzeyde bir tepki göstermeyi tercih ediyor. Özellikle son 5 yılda bu STK ve cemaatler hükümete angaje olmayı seçmiştir. Bunda birçok cemaatin şirketleşmesinin etkisi büyük. Tavır ortaya koymayı ve bir şey yapmayı hükümete havale etmek ise, siyasi iktidar sahiplerinin tepki ve tavrı kendi iktidarlarını devam ettirmek için iç ve dış rakiplerine karşı koz olarak kullandığını görmemektir. Her siyasi iktidarın beklentisi kendi yönlendirmesi haricinde hiçbir oluşumun tepkinin ses çıkarmanın olmamasıdır. Her iktidar koyun gibi güdeceği vatandaş ister. Suriye'deki Baas zulmüne karşı bir araya gelerek 16 Temmuz Gençlik Hareketi'ni oluşturan arkadaşlar bunun ilk adımını atmıştır. Bu hareketin Suriye sınırında yapacağı eylem dindar-muhafazakar kesimin, siyasi partilerin STK'ların ve cemaatlerin Suriye'deki olaylara karşı zihninin berraklaşmasına büyük katkı sağlayacaktır. Çünkü cemaatler, STK'lar kendileri bir tavır belirlemekte zorlanmakta, diğer insanların bir tavır belirlemesini beklemektedir. Gençlerin hiçbir hesap gütmeden sadece vicdanlarının sesiyle yapacakları eylem dindar insanların tavır belirlemesinde büyük etki yapacak. İnşallah 16 Temmuz Gençlik Hareketi'nde olduğu gibi, diğer konularda da gençler bu tarz birlikteliklerini ve toplumun önünden yürümeyi sürdürürler." Hareketin amacını en iyi anlatan ise yine hareket mensuplarından Selman Maltaş'ın düşünceleri. "Suriye Önümüzde Bir Sınav Kağıdıdır " Çünkü dengeleri değil, insanlığı gözetmeyi öğretir. Çünkü rüzgara göre değil, doğrulara göre hareket etmeyi öğretir. Çünkü slogan atmayı değil, proje üretmeyi öğretir. Çünkü komplocuların değil, Allah'ın bir planı olduğunu öğretir. Çünkü dağınık olmayı değil, birlik olmayı öğretir. Çünkü eleştirileri umursamayı değil, eylemi gerçekleştirmeyi öğretir. Çünkü görmezden gelmeyi değil, inisiyatif almayı öğretir. Çünkü batılıların çizdiği sınırlara değil, kardeşliğin sınırlarına itibar etmeyi öğretir. Çünkü devrimi kodamanların değil, gençlerin gerçekleştireceğini öğretir."
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|