"Askeri Savcılığın Kararı Skandaldır"Eski Cumhuriyet Savcısı Avcı, Askeri Savcılığın, 'AKP ve Gülen'i Bitirme Planı' ile İlgili Üç Kriminal Laboratuvarın Raporunu Görmezden Gelerek Takipsizlik Kararı Vermesinin Skandal Olduğunu Belirtti. Resmi büyütmek için tıklayın


Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, Askeri Savcılığın, 'AKP ve Gülen'i Bitirme Planı' ile ilgili üç kriminal laboratuvarın tanzim ettiği raporu görmezden gelerek takipsizlik kararı vermesinin skandal olduğunu belirtti. Eski Cumhuriyet Savcısı Avcı, "Çünkü savcılar, bu tür teknik takip gerektiren konularda kendi yetkilerini aşamazlar. Ama görüyoruz ki ilk defa olarak savcının kendi yetkilerini, görevini ve statüsünü zorlayarak takipsizlik kararı verdiğini, bu kararı da kendi düşüncülerine dayandırarak supjektif olarak verdiğini görüyoruz." dedi.

Eski Cumhuriyet Savcısı Avcı, böyle bir hukuki uygulamanın dünyanın hiçbir yerinde olmadığına dikkat çekerek, kanununların açıkça emir komuta zinciri içinde çiğnendiğini kaydetti. Avcı, "Bundan sonra ele geçirilecek belgelerde askeri bilgisayarların formatı veya Genelkurmay'a aidiyet belirten unsurları bulamayacağız." şeklinde konuştu.

Eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, 'AKP ve Gülen'i Bitirme Planı'nı araştıran Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın açıklamasına tepki gösterdi. Kurmay Albay Dursun Çiçek'in bürosunda ele geçen belge hakkında Polis, Jandarma ve Adli Tıp Kurumu Kriminal İnceleme Laboratuvarı sonuçlarının birbirine çok yakın olduğunu ve belgedeki imzanın Dursun Çiçek'in el yazısı ürünü olduğunun açıkça gösterdiğini aktaran Avcı, "Askeri Savcılık, bu üç kriminal laboratuvarın tanzim ettiği raporu görmezden gelerek takipsizlik kararı vermesi bana göre skandaldır. Çünkü Savcılar, bu tür teknik takip gerektiren konularda kendi yetkilerini aşamazlar. Konu teknik inceleme gerektirdiği için eğer aleyhte bir iddia söz konusuysa iddianame ile dava açarlar, teknik kısım mahkemede incelenir. Ama görüyoruz ki ilk defa olarak savcının kendi yetkilerini, görevini ve statüsünü zorlayarak takipsizlik kararı verdiğini, bu kararı da kendi düşüncülerine dayandırarak supjektif olarak verdiğini görüyoruz." dedi.

Bu tür belgelerin bundan sonra Genelkurmay bünyesinde hazırlanmayacağını belirten eski savcı Gültekin Avcı, "Bundan sonraki illegal çalışmalar, Genelkurmay için hayatiyet süren unsurlarca deşifrasyon tehlikesine karşı, karargah sistematiği ve formatı dışında yapılacak. Dolayısıyla bundan sonra ele geçirilecek belgelerde askeri bilgisayarların formatı veya Genelkurmay'a aidiyet belirten unsurları bulamayacağız." şeklinde konuştu.

Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın, üç kriminal laboratuvarın incelemelerine aykırı bir sonuç beyan ettiğini vurgulayan Gültekin Avcı, hiçbir savcının böyle bir insiyatifte bulunamayacağını söyledi. Böyle bir hukuki uygulamanın dünyanın hiçbir yerinde olmadığına dikkat çeken Gültekin Avcı, kanununların açıkça emir komuta zinciri içinde çiğnendiğini kaydetti.

Bunun yanında, Askeri Savcı'nın görevsizlik kararı vermesinin doğru olduğunu, ancak bu kadar zaman geçmesinin ise manidar olduğunu ifade eden Avcı, askeri savcılığın konuyu, "Genelkurmay içinde belgenin düzenlenmiş olması halinde bizim yetki alanımız içinde olacaktı" anlayışına dayandırdığını, kurum içinde hazırlanmadığı anlaşılınca takipsizlik kararı verildiğini aktardı.

Şayet belgenin Genelkurmay Başkanlığı'nda hazırlanmış olması durumunda bile konunun sivil savcılar tarafından araştırılması gerektiğini vurgulayan Avcı, belgenin askeri alanda hazırlanmasının önemli olmadığını, önemli olanın sivil alanda tatbik edilmesi olduğunu belirtti. Avcı, belgenin 28 Şubat sürecinde, akseri mahalde hazırlandığını, sivil kuruluşlarla işbirliği yapılarak siviller üzerinde tatbik edildiğinin altını çizdi. (CİHAN)</SPAN>