10-29-2009, 19:46 | #1 |
General Kazım Karabekir’den Osmanlı Devleti’nin son bulması yorumu
General Kazım Karabekir’den: Osmanlı Devleti’nin son bulması yorumu
Milli Mücadelenin Büyük Komutanı Karabekir Paşa Osmanlı İmparatorluğu’nu yıkan, iç kuvvetlerimizin zayıflığı, ehliyetsizliği ve dış kuvvetlerin çevik ve becerikli faaliyeti olmuştur. Cihan harbinde bizim başımızda toy politikacılar vardı. Mütefekkirlerimiz (Fikir adamlarımız), bunların toyluğu karşısında olgunluk gösteremediler. Hatta onlara yanlış yollarda klavuzluk bile ettiler. Cihan harbinde, biz harbe girmeye mecbur kalınca, boğazları ve Rus, İngiliz istila yollarını kapatarak, Osmanlı Devletinin sınırlarını müdafaa etmekle müttefiklerimize de gereği gibi yardım etmiş olurduk. O hudutların müdafaası, bizim için, maddi ve manevi kuvvetlerimizin ölçüsüne göre azami muvaffakiyet sayılabilirdi. Bu müdafaayı (savunmayı) devam ettiremediğimiz takdirde “Misak-ı Milli”nin çizdiği hududu korumak bizim için asgari gaye olduğunu da önceden düşünmeli ve siyasetimizi de kuvvetlerimizi de bu hesaba göre kullanmasını ve esirgemesini bilmeli idik. Böyle düşünceli ve hesaplı bir hareket, cihan harbi sonunda elimizde çok ezilmemiş, yıpranmamış, teşkilatını kaybetmemiş, iç ve dışta hürriyetini korumaya muktedir bir vatan kalmasını temin edebilirdi. Tarihi hadiseler aynen tekerrür etmezse bile tarihte şartları ve neticeleri (Koşul ve sonuçları) birbirini andıran hadiseler az değildir. Vatan, bugün de yarın da dünkü şartlara benzeyen şartlarla karşılaşabilir. Şu halde Türk münevverine (aydınına) düşen, yeni vaziyetler karşısında eski hataların tekrarına meydan bırakmamaktır. Bu da ilmin hakimiyeti ile (bilim egemenliğiyle) olur. Bir millet kendi yüksek menfaatlerine taalluk eden duyguları, gümrükten girme hazır mallar gibi, yabancı memleketlerden, formüle edilmiş bir halde almamalıdır. Milli idealler, bir milletin içtimai şuurunda (toplumsal bilincinde) hazırlanmış, işlenmiş ve beslenmiş olmalıdır. Fakat sağlam ve erişilebilecek bir ideal bulmak için de bir cemiyetin (toplumun) nereden geldiğini, neler yaptığını, nerede bulunduğunu olduğu gibi bilmesi lazımdır. Beşeri tarihin kökünü teşkil eden, yeryüzünde her tarafa dal budak saldıkça olgunlaşan, tarihin birbirini takip eden acı-tatlı hadiseleri ve felaketleri ile pişen, nihayet cihan harbinin ve İstiklal harbinin verdiği derslerde “önceden görücülük” “basiret” kudretini kazanmış olması lazımgelen milletimizin, yakın tarihin hatalarını tekrarlamamasını beklemek elbette hakkımızdır. (7-11-1937 Erenköy. Kazım Karabekir. Cihan Harbine Nasıl Girdik. İkinci Kitap Tecelli Basımevi İstanbul s:517) Hüsrev HATEMİ - Star 29 Ekim 2009
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
ittihatçılar, kazım karabekir, osmanlı |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|