05-20-2010, 15:18 | #1 |
Güiza mı! İvankov mu!
Bu sezon ortaya koyduğu üstün performans, oyun anlayışı ve RUH'uyla ligi sonuna kadar domine etmeyi başaran Bursaspor, şampiyonluğa ulaştı. Bu başarıda, öncelikle futbolcuların büyük özverileri, birbirleriyle olan kenetlenmeleri, halkın takımlarına sahip çıkması ve Ertuğrul Sağlam faktörü başrolü oynadı. Keza takımda yer alan futbolcuların kazandıkları paralara bakılınca, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor gibi ligin büyük ekipleri olarak adlandırılan takımlardaki oyunculardan çok daha az kazandıkları görülmekte. Bununla beraber Bursaspor'un maddi sorunlar yaşadığı ve futbolcuların uzun zamandır paralarını alamadıkları da bilinen bir gerçek. Her şeyin para olmadığı gerçeği bir kez daha gözler önüne serilirken, yabancı futbolculara servet harcayan bazı İstanbul kulüplerinin de Bursaspor'un bu büyük başarısından ders çıkarması gerekir. Mesela iki sezon önce İspanya gol kralı adı altında ülkemize gelen ve Fenerbahçe'nin yaklaşık 20 milyon Euro verdiği Daniel Güiza'nın durumu ortada. Net gollük pozisyonlarda acemi bir çaylak görüntüsü veren ve kaçırdığı gollerle taraftarına saçbaş yoldurtan Güiza'yla bu işlerin olmayacağı apaçık ortada. Keza bu sezon attığı gol sayısı 7 ve Bursaspor'un kalecisi İvankov'un da rakip filelere bıraktığı gol sayısı 7. Ve İvankov'un kulübünden aldığı para ise 400 bin Euro. Transfer polikası doğru olan bir kulüple, yanlış transfer politikası izleyen diğer bir kulüp arasındaki fark da burada. Buna paralel olarak kaybedilen paralar ve başarılar. Diğer tarafta ise çok daha az bütçeyle gelen büyük başarı. Tamam büyük başarı için büyük isimler gerekli ve yüklü paralar harcanmalı ancak küçük isimlere de bu kadar yüklü paralar verilmemeli. Eminim ki Bursaspor'un bu başarısından sonra Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş... gibi transferlere milyon Euro'lar harcayan takımlarımız daha ince eleyip sık dokuyacaklardır. Alınması gereken dersler çok Bursaspor'un şampiyonluğunda... Son yıllarda unutulan takım içerisindeki arkadaşlık, dayanışma, ve en önemlisi RUH... hepsi bu şampiyonlukta mevcuttu. Tıpkı Galatasaray'ın 2000'de Avrupa'da ve ligde yakaladığı o RUH gibiydi. İki örnek de birbiriyle çok benzerlik taşıyor. Profesyonellik adı altında kaybedilen bazı değerlerin tekrar yeşermesi dileğiyle bütün takımlara selamlar... MYNET SPOR Fatih SARICA
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|