![]() |
#1 |
![]() 10 Ocak 2014 Cuma 08:08
Güncellenme Tarihi 10 Ocak 2014 Cuma 08:11 Hükümeti hedef alan 17 Aralık süreci, çocuklarını Fethullah Gülen Hareketi'ne bağlı okullara gönderen velileri de etkiledi. Hükümeti hedef alan 17 Aralık operasyonu sonrasındaki gelişmeler vatandaşları da olumsuz etkiledi. Özellikle Fethullah Gülen Hareketi'ne bağlı okullarda eğitim gören çocukların son günlerde yaşananlar nedeniyle öğretmenlerince 'taraf' seçmeye zorlandıkları, ailelerine de bu yönde telkinlerde bulunmaya çağrıldıkları belirtiliyor. Okul ve dershanelerde meydana geldiği iddia edilen hadiselerin çocukların psikolojisini bozduğu dile getiriliyor. Üniversite sınavına iki ay kala uygulanan baskının, çocuklarının başarısını olumsuz yönde etkileyeceğini düşünen veliler ise endişeli. Kolej ve dershanelerde bazı öğretmenlerin, çocuklara 'Aileni ikna et, AK Parti'ye oy vermesin' dediğini aktaran veliler, öğrencilerin 'taraf' seçmeye mecbur tutulduğuna dikkat çekti. Öğrencilere 'Aileniz hangi partiye oy veriyor' gibi sorular soran öğretmenlerin, ailesi AK Parti destekçisi olan öğrencilere 'Anne-babanızı başka partilere oy vermeye ikna edin' dedikleri öğrenildi. 'O KADAR PARANIZ VAR NASIL ABONE OLMAZSINIZ!' Hareket'e bağlı bir özel okulda okuyan lise son sınıf öğrencisi kardeşinin yaşadıklarını Yeni Şafak'a anlatan K.E. isimli veli, baskıların son gelişmelerle daha da arttığını söyledi. Hem evine hem de işyerine gelen Zaman gazetesi aboneliğini iptal etmek istedikten sonra okuldaki öğretmenlerin dolaylı olarak tavır almaya başladığını anlatan K.E, 'Zaman gazetesine aboneliğimizi iptal ettikten sonra dolaylı olarak başlayan tavırlar, küçük düşürme hareketleriyle devam etti. Kardeşime sınıfta 'O kadar paranız var, Zaman'a mı bulamıyorsunuz' gibi cümleler sarf edildi' dedi. SÜREÇ NEDENİYLE KENDİLERİNİ DIŞLANMIŞ HİSSEDİYORLAR Kardeşinin 17 Aralık süreciyle birlikte sınıfta dışlanmaya başladığını anlatan K.E. 'Kardeşim hem cemaatin okuluna hem de dershanesine gidiyor. Üniversiteye hazırlanan kardeşim düzenli olarak dershane sınavlarına giriyor. Abonelik iptalinden sonra okuldaki öğretmeni 'Bundan sonra sınavlara girme hakkını da kaybettin' demiş. 'Zaman gazetesine abone olursan sınava girebilirsin, yoksa giremezsin' demişler' diye konuştu. 'Tarafın belli olsun!' Okulda öğretmen ve öğrenciler arasında bazı sorunların yaşandığını ve bu durumun oldukça üzücü olduğunu kaydeden K.E. yaşananları şöyle anlattı: 'Geçtiğimiz günlerde ders sırasında gündeme ilişkin konular sınıf içinde konuşulmaya başlanmış. Kardeşim de hiçbir savunmada bulunmadan 'Hocam bunları burada konuşmasak dersimize geçsek' demiş. Bu cümleyi kurar kurmaz hoca ağzına geleni saymaya başlamış. Yaklaşık 1 saat boyunca kardeşime 'Tarafını belli et. Ona göre muamele yapalım' şeklinde telkinde bulunmuşlar. Öğretmenler kardeşime, 'Bizim için okullarımızda okuyan insanların tarafı çok önemli. Hangi taraftan olduğunu senin ağzından duymak istiyorum' gibi sözler sarf etmiş. Kardeşim ağlama krizlerine girdi. Yaşadıklarından ötürü psikolojisi bozuldu. Biz düzenli olarak cemaatin sohbetlerine giden insanlardık. Yaşadıklarımızı söylediğimiz zaman hakaretler işitip, tehditler alıyoruz. Gerçekten inanılır gibi değil.' Çocukları bu işe karıştırmayın Çocuk ve gençlerin erişkin çatışmalarının dışında tutulması gerektiğini belirten Psikiyatrist Doç. Dr. Armağan Samancı, 'Gençler sosyal medya aracılığıyla ülkede olup biten tüm olayları birebir takip ediyor. Fakat tartışma ve baskı anlamında onları bu olayların dışında tutmak gerekiyor. Çocukların üzerinde duygusal baskı oluşabilir. Bu da hem kendi içlerinde hem de arkadaş arasında çatışmaya götürür' dedi. Sağlık ve eğitim gibi alanların 'taraf' olmayı kaldırmadığına işaret eden Samancı, 'Bireylerin bağımsızlığını koruması gerekir. Çocuklar doğal olarak eğitimcilere karşı kızgın hale gelir. İleriki yaşamlarında hep taraf olma, karşı tarafa karşı kırgın ve kızgın olma dürtüsüyle hareket eder. Bu durum genç bireyler için çok sağlıklı değil' şeklinde konuştu. Yeni Şafak
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Cemaatin bu yalanlarına şok olacaksınız!
Yeni Şafak yazarı Yaşar Taşkın Koç, bugün köşesinde madde madde “Cemaat yalanları”nı yazdı. Cemaatin kendi tabanını nasıl yalan ve kara propagandalarla kandırdığı ancak bu kadar net ifade edilebilirdi. İşte o yazı: HİPNOZ SEANSI ‘Şimdi arkanıza yaslanın evladım, gözlerinizi kapatın, kendinizi en iyi hissettiğiniz yerdeymiş gibi düşünün. İster bir kırlık alan, ister deniz kenarı, ister ana kucağındasınız… seçim sizin. Evet, şimdi olmak istediğiniz yerdesiniz… Keyfiniz yerinde, huzurlusunuz. Bak ben şimdi size anlatacağım ağır ağır, tane tane, tek tek… Önce sayacağım. Sonra anlatacağım. En sonunda üç deyince uyanacaksınız… Başlıyoruz, iyice gevşeyin. Kendinizi bana bırakın. Bir… İki… ERDOĞAN’A BÜYÜK YAPTILAR Başbakan Erdoğan, biliyorsunuz son İran gezisinde Ahmedinecad’la görüşememişti. Ama önemli olan bu değil, o gece Tahran’da Başbakana büyü yaptılar. İnanılmaz değil mi? Ama bu bir gerçek evladım. HÜKÜMETTEKİ PERSLİLER Zaten kaçtır söylüyorum, hükümet içinde ve en önemli bürokratlar arasında gizli Persliler var. Hem kendileri hem çevrelerindeki insanları muta nikahıyla zinaya da alıştırdılar. Üstelik bunların hepsi kayıt altına alıp İran gizli servisince günü geldiğinde kullanılmak üzere arşive kaldırıldı. Böyle böyle esir ettiler hepsini… İRAN AJANLARI HÜKÜMETİ ELE GEÇİRİYOR Önce hemşireleri göndermişlerdi biliyorsunuz, şimdi ise artık Türkiye’de on binlerce İran ajanı var ve hükümet bunlara göz yumuyor, yavaş yavaş ele geçiriyorlar. Tek rakipleri, bunu durdurabilecek tek güç biz olduğumuz için, bunu bildikleri için bize karşı hücuma geçtiler. EVLERİMİZİ BASACAKLAR Bundan sonraki aşamada sevgili kardeşlerim evleriniz basılacak. Evlerdeki bütün dinî kitapları kaldırın hemen. Birbirinizle görüşmeleri mümkün olduğunca azaltın. Yurtların tamamına devlet yasal bir kılıf bulup el koyacak. Sonunda hepimizi bir örgüt kapsamına alacaklar. CEZAEVLERİNE BİZLERİ KOYACAKLAR Önce bütün darbecileri ve PKK/KCK’lıları serbest bırakacaklar, onlardan boşalan cezaevlerine yüz binlerle bizi koyacaklar. Karşımızda meşru bir hükümet değil, bu savaşı kazanmak için her yolu mübah gören bir oluşum var. HAKKIMIZDAKİ HİÇBİR HABERE BELGELİ DE OLSA İNANMAYIN Bütün bunları yapabilmek için fetva bile hazırlattılar. Sosyal medyada camiaya karşı özel operasyon timleri var; başlarında da bir bakan var hatta. Köşe yazarları yalanlar yazıyor sürekli ve yazacaklar. Hakkımızda çıkan hiçbir habere, belgeli bile olsa itibar etmeyin. Yeni bir 28 Şubat dalgası geliyor ama bu sefer rengi yeşil. Hükümet zaten neo-Kemalist bir hükümetten başka hiçbir şey değil. EL KAİDE İLE KOL KOLALAR El Kaide ile de kol kolalar biliyorsun. Hem İrancı hem El Kaideci nasıl olduklarını sorgulamaya gerek yok, bilemezsin bu kadarını da esbab-ı mucibini de… Polis kardeşlerimizin tasfiyesinin nedeni de Ergenekoncularla işbirliğinin sonucu. Ellerine geçirdikleri MİT’in de yardımıyla darbeye zemin hazırlıyorlar aslında alttan alta. Dikkat ettiyseniz Emniyet’in PKK Masası da boşaltıldı, hep onların önünü açıyorlar zaten. Kimi danışmanlara ve yazılarına dikkat edin. Hatta, siz etmeyin, biz eder sonra yorumlar sizler için okuyabileceğiniz yerlerde yayınlarız. Hepsini deşifre edeceğiz sizin için, hepsi sırayla… PKK İSTEDİ DİYE DERSHANELER HEDEF Dershane mi… onu zaten biliyorsun PKK istediği için yapıyorlar. Böylece Doğu ve Güneydoğu’da PKK’nın önünü açacaklar. Oysa ne demiştik, ‘dershaneler namus meselemizdir’. Sakın unutmayın bunu. Hadi şimdi kalkın. Gidin. Söylediklerimi sakın unutmayın…’ UYAN KARDEŞİM ÇIK ARTIK KENDİN OL Dikkatli okuyucular fark etmiştir. Seansın sonunda hipnozu yapan ‘üç’ demedi. Ben söyleyeyim o zaman: ‘Üç…’ Çık sevgili kardeşim bu hipnozdan: ‘Üç…’ Çık artık, kendin ol. Duyduklarına bir bak, bir tart, akıl kârı şeyler mi diye kendin ölç biç: ‘Üç…’ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Allah'ım ne günlere kaldık, işin üzücü tarafı ne biliyormusunuz
Artık hiç birşeye şaşırmıyorum Cemaat safını belirlemiş |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Parti içerisindeki cemaatçiler de Erdoğan yoruldu dinlenmeli falan filan faso fisoları ile niyetlerini belli ediyor...
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 | |
![]() Alıntı:
AK Parti'nin Kurucu Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Partili yetkililer, AK Parti'nin kurumsallaşmasını sağlamışlardır Allah'a şükürler olsun. AK Parti; % 40'lar civarında kemikleşmiş oy oranına sahip olan, % 50'ler civarında oylar alabilen, % 60'lar civarında oy oranına ulaşabilecek kapasitede olan ve hallkımızın % 70 civarında bölümünün zihniyetini ve temel görüşlerini temsil eden, Türk Siyasi Tarihi'nin gelmiş geçmiş en güçlü ve en yerleşik siyasi partisidir. Endişelenmene gerek yok Epivates. AK Parti, başında Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan olmadan da, mesela Abdullah Gül'ün ya da Ahmet Davutoğlu'nun liderliğinde de yoluna başarıyla devam edecektir inşaallah. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|