Halifelik konusu çok dallı budaklı bir konu.

Alıntı:

MEB kaynağına göre son halife o sıkıntılı dönemde rejim için sorun kaynağı oluyormuş, yabancı güçler tarafından aleyhimize kullanılmasından endişe ediliyormuş. Bu yüzden kaldırılmış -->

Nedeni bu gibi sözlerle açıklanmaz. Tarih bunu böyle yazmıştır ama çok yerdeki gülünç hali gibi bu da gülünç tarihimizin bi yanıdır.
Son Halife Abdülmecid o konuma gelmeden öne de sıkıntılı dönemde değil miydi ülke toprakları?
Yabancı devletler o zaman da nice hayaller kurup, her şeyi aleyhimize kullanmıyor muydu?

O zaman yoktu da neden hepi topu 1 yıl sonra oldu bu endişe?
Hani uzun yıllar kalmış olsa Halife anlarız, bu yoruma da haklılık payı bırakırız ama öyle de değil ki.

Alakası bile yok hemde.
Çünkü Halife'yi TBMM kendisinden de üstün görüyordu. TBMM'nin reisi Halife idi.
Bunu, TBMM ilk kuulduğunda 'başsız' bırakılmasından da anlıyoruz.
Hatta İsmet İnönü dahi Ulus Gazetesindeki hatıralarında hükümetin ve TBMM'nin reisi Halife'dir diyordu..
Mustafa Kemal'in -özellikle de Vahdeddin'in yurtdışına çıkarılmasından sonra- Halifelik hakkındaki düzdüğü methiyeler hâla aşikar.
Yani sadece ve sadece 1 küsür yıl önce..
Öyle aman aman ne oldu da 1 yıl sonra bu kadar değişti roller ve vehamet arttı?

Burada 'asl' cevabı bulmak isteyenler Kazım Karabekir'in hatıralarına ve eserlerindeki Halifelik konusunda yazdığı (resmi tarihin yazamadığı) ve şimdiki haliyle daha farklı bir pencereden bakışıyla yorumlarını görürler..
Bir çok şeyi de şaşkınlıkla da olsa kavrarlar...

Halife, Peygamberimizin vekili demektir. Bu nedenle Halifenin sözü Peygamber sözüyle eş değerdir. Günümüzde kaç kişi, bir insanı peygamberin vekili olarak tanıyacak ve onun her sözünü, Peygamberimizin ağzından çıkmışçasına kabul edebilecek?

Bence bu imkansız. Kendi açımdan söyleyeyim; dünyanın en iyi müslümanını halife seçseniz bile, ben onun Peygamber vekili olduğunu düşünmem. Sözünü peygamber sözü olarak değerlendirmem. Eminim ki benim gibi düşünen de çok müslüman çıkar. Bu nedenle de halifelik bitmiştir.

(Papa bizi ilgilendirmez. Biz müslümanız. Onlara benzemek gibi bir durumumuz yok.)

Bencede...

Ancak benim şöyle bir düşüncem var;

Halifelik kişi olarak değil belki ama manevi olarak bizde diye düşünüyorum. Çünkü ne kadar da kaldırıldıysa bile biz Halife'nin torunlarıyız. İslam Alemi'nin içerisinde Türkiye'yi Lider bir konumda görüyorum...

O yönden bakarsak Efendimizin tam manasıyla 'gölgesi' manasını 4 halife döneminde görmüştür İslam dünyası.

Yani "tüm müslümanların her sözünü Peygamberimizi ağzından çıkmışçasına kabulü" o dönemde hududsuz gerçekleşmiştir.
Bu da İslam Coğrafyasıyla alakalı bi durumdur.

Öyleyse halifelik 4 halife devrinden sonra bitmiş oluyordu bu halifelik.
Bize de boş yere gelmişti!.

Bu mudur?
Elbette değil..

Bence evet budur. 4 halifemizde, peygamberimizi görmüş, onunla aynı saflarda savaşmış, islamın tanıtılması ve yaygınlaştırılmasında peygamberimiz kadar olmasa da ona vekalet edecek kadar emek harcamışlardır.

Bu nedenle de peygamberimiz, kendisinden sonra hilafetin 30 yıl devam edeceğini kesin olarak söylemiştir. Hesaplayalım; 632 + 30 = 662 yapar. Ne büyük bir mucizedir ki son halife Hz. Ali'de, peygamberimizden 30 yıl sonra vefat etmiştir.

Şimdi biz nasıl oluyorda 1924'lere kadar bu hilafeti getirdik, bu büyük mucizeyi bile görmezden geldik, aklım almıyor.

Eğer kendimize bir yol gösterici arıyorsak, o Kur'an-ı Kerim'dir. Daha fazlasına ihtiyacımız olsaydı, Allah muhakkak bunu bizden esirgemezdi.

ne zaman halifenin bir sözüyle hareket edildiki şimdi olsun?

Halifelik kaldırılmasıyla İslam dünyası yetim bırakıldı . Hiç olmazsa sembolik bir şekilde (İngiltere) halife kalmalıydı.

Ama Osmanlının son zamanlarında masonların halifelik makamını ele geçirme çabalarını gördükten sonra halifeliğin devam etmesiyle ortaya çıkabilecek sorunlar tartışılır

Ama günümüzde bir halifemiz olsaydı güzel olurdu


Maide Suresi 47. Ayet >> Kim Allahın hükümleri ile hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir..