![]() |
#1 |
![]() ![]() YOGA Popüler batı kültürü ve yürütücüleri, hemen hemen bütün yaşam alanlarını ele geçirdikleri gibi, insanların ruh dünyalarına da el atmaktan geri durmuyorlar. İnsanların içine düştüğü manevi buhranlardan kurtulmaları için ithal öneriler yine batılılar ve batıcılar tarafından yapılıyor. Popüler batı kültürü ve yürütücüleri, hemen hemen bütün yaşam alanlarını ele geçirdikleri gibi, insanların ruh dünyalarına da el atmaktan geri durmuyorlar. İnsanların içine düştüğü manevi buhranlardan kurtulmaları için ithal öneriler yine batılılar ve batıcılar tarafından yapılıyor. SORUNUN KAYNAĞI DA KENDİLERİ İnsanları sınırsız tüketim ve sınırsız zevke çağıran batı kültürü, yönlendirdiği insanları içine düştükleri buhrandan kurtarma iddiasını da elinden bırakmıyor. Bunu Doğu dünyasından devşirdiği mistik ve sapkın kimi felsefeleri kullanarak yürüten batılılar, insanlarımızı bu anlamda da ifsat etmeyi ve yerli işbirlikçiler bulmayı başarmış durumdalar. YOGACILIKTAN HIRİSTİYANLIĞA GEÇİŞ ÇOK YAYGIN Kullanılan metotların başında, ‘huzura ulaşmanın biricik yolu' olarak lanse edilen Yoga ve benzeri öğretiler geliyor. Uzmanlar, ilk etapta basit hareketlerden oluşan bir beden eğitimi görünümü veren Yoga ve benzeri öğretilerin bu ilk evrelerinin başlı başına bir anlam ifade etmediğini, peşinden mutlaka daha başka ritüellere geçildiğini belirtiyorlar. Yoga ve benzeri felsefeler ile insanlara yaklaşan çevrelerin iyi araştırıldığında altında mutlaka bir misyonerlik faaliyetinin olduğunun görüleceği belirtiliyor. Nitekim kendilerine Hıristiyanlık teklifinin yapıldığını belirten Yoga ve benzeri programlara katılmış birçok insan bu tehlikeli gerçeğin canlı şahidi. Hıristiyanlığa geçmiş insanların mazisinde de mutlaka bir dönem ‘Yoga deneyimi' bulunuyor. NE OLDUĞUNU KİMSE BİLMİYOR Mutluluktan uçmak gibi insanlara hoş gelen söylemlerle insanları programlarına dahil eden bu Yoga denen dinin ritüellerini Ankara'da da başlatan ‘ANKARA YOGA' adlı oluşumun İnternet sitesindeki reklam metninde şunlar söyleniyor: “En önemli şey sadece açık olmak. Biraz kalıpları bırakıp, önyargıları bir kenara atıp yoga size ne hissettiriyorsa bunun keyfini çıkarmak. Elbette hiçbir şey herkes için tam uygun olmak zorunda değil ama en önemlisi sizin ne hissettiğinizi anlamak için kendinize izin vermeniz. Sadece siz olarak, başkalarından etkilenmeden, bu deneyimi tadıp kendiniz olarak karar vermek” İslam düşünürleri bu ve benzeri öğretilerin üstadının bizzat şeytan olduğu uyarılarında bulunurken bir başka Yogacı internet sitesi “Aslında üstat yogacıları dinlediğimizde yoganın gerçekten ne olduğunu kimsenin bilmediğini söylüyorlar” bilgisini veriyor. SAPKIN BİR HIRİSTİYAN MİSYONER TARAFINDAN KURULDU Sahaja Yoga'nın bir din olduğuyla ilgili bilgiler bütün literatürlerce hiçbir şüpheye yer bırakılmayacak şekilde kabul görüyor. Sözkonusu sözde dinin kurucusu Nirmala Srivastava. 1923'de Hindistan'da Hıristiyan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen bu kadın aynı zamanda bir misyonerlik merkezi olan Hıristiyan Sağlık Koleji'nde eğitim alıyor. Biyografi sitelerinin iddiasına göre bu kadın, ‘İnsanoğlunun göğüs gerdiği sorunları uzun uzun düşünmüş ve ıssız bir kumsalda tanrısal bir ruhani olay tüm benliğini doldurmuş. Birdenbire aradığı sorunun cevabını buluvermiş. Binlerce kişinin bir anda aydınlanma alarak ruhlarıyla bağlantıya girebileceği ve böylece kendi içsel değişimlerinin gerçekleşeceği tarihi bir yöntem keşfetmiş.' YOGA RİTÜELLERİ ASLINDA ‘AYDINLANMA AYİNİ' “Rahat bir şekilde ama sırtınız dik olarak oturulur. Toprak Anne tüm negativiteyi ayaklarınız aracılığı ile kendine çektiğine inanıldığı için, meditasyon sırasında ayakkabılar çıkarılır” şeklinde anlatılan bu dini ayin, Yoga şarlatanlarınca suistimal edilerek evlerde ve bürolarda seanslar düzenleniyor. “YOGACILAR BATININ BOZGUNCU HAVARİLERİDİR” Mehmet Bartu Demirarslan (İlahiyatçı): “Yoga bir dinin, kendine has ritüelleridir. Hiçbir şekilde spor olarak değerlendirilemez. Siz bir müslümanın kilisede ayin kaptığını veya bir hristiyanın camide namaz kıldığını gördünüz mü. Bugün Yoga seanslarına katılan kardeşlerimiz bilmelidir ki, batıl bir dinin ibadet şeklini taklit etmektedirler. Maksat huzur ise, huzursuzluk kaynaklarını ortadan kaldıracak tesbit, teşhis ve rehabitile metotları uygulanmalıdır. Bu kesinlikle batın bir dinin ibadet şekilleriyle yerine getirilemez. Bu programlara katılan insanların aldatılması bir yana bu programları düzenleyen organizatörler, ne iş yaptıklarını kime hizmet ettiklerini gayet iyi bilmektedirler. Hiçbirinin düzgün bir aile düzeni yoktur. Bu insanlar batının dezenformasyon misyonerleridir. Bu insanların peşinden gidilmemelidir.” ‘HUZUR YOGA'DA DEĞİL İSLAM'DA' Gürkan Avcı (Eğitim Sendikası –DES- Genel Başkanı): “Eğitim sistemimizin ve kültür politikalarımızın gençlerimizi çocuklarımızı getirdiği vahamet noktasıdır Yoga ve benzeri öğretilere gösterilen ilginin seviyesi. Bu her şeyden önce ithal bir felsefedir, ithal bir öğretidir. Yoga ve benzeri sporlarla ilgili bir genelleme yapmak mümkün değildir, bu programlara katılan herkesi aynı kefeye koyamayız, ancak bu tür metotların direk Hindistan'dan veya ortaya çıktığı ülkeden değil batıdan bize gelmiş olması ayrıca dikkat çekicidir. Batı bu ve benzeri felsefeleri kendi anlayışına göre formatladı ve dünyaya pazarladı. Entelektüel olmanın elit olmanın seçkin bir zümreye ait olmanın yollarından biri de yoga yapıyor olmak olarak lanse edildi. Bu sinema filmleriyle, dizilerle, reklam filmleriyle insanların zihnine yerleştirildi. Batılı – batıcı – Amerikancı uzmanların kontrolünde, onların yönlendirmesinde bir eğitim sisteminden başka bir sonuç beklemek saflık olurdu. Gençlerimiz popüler kültürün etkisi altında ezildiler. Namaz kılıyorum demekten utanan bir gençlik var bugün. Yoga yapıyorum demek ise onlara hoş geliyor. Ne yapmak lazımdır? denirse bizim dinimiz, kadim kültürümüz, medeniyetimiz ‘eşekten in uçağa bin diyor'. Hakikate en hızlı ve garanti götüren metot İslam'ın metotlarıdır.” Yeni Akit
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|