gündemin ilk sırasına oturan Hizbullahçıların tahliye edilmesi olayını nasıl değerlendiriyorsunuz ?

2000 yılında Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlunun öldürüldüğü evde Velioğluyla birlikte bulunan Hizbullah kurucularının tahliye edilmesi, hakkın yerine getirilmesi mi; yoksa bu tahliyelerle radikal bir örgüt olarak inandığınız bir oluşumun güçlenerek ülkemizde tehdit unsuru olabilecek bir yapılanmaya gitmesine zemin hazırlandığını mı düşünüyorsunuz ?

Ben olumlu buluyorum ...
Zaten 10 yıl olmuş hüküm alamamış bu adamlar ne işleri var içeride...

Ben de aynı fikirdeyim. On yıl boyunca devam edilir mi bir dava.
Madem karara bağlanmadı onca yıl o zaman tahliye kararını da ben gayet doğal bulurum.

Ancak ailemin anlattığı kadarıyla (o zamanları çok net hatırlamıyorum ben) Hizbullah, zamanında çok da doğru şeyler yapmamış. Muhammedin de dediği gibi insanların yollarını kesmeleri, hiç yok yere adam öldürmeleri vs.. Bunları yapanların dışarıda senin benim gibi ellerini kollarını sallayarak rahat rahat dolaşmaları insanın zoruna gider elbette ; fakat sen o kadar yıl yapılanları bir karara bağlayamamışsan o zaman ha içerde durmuşlar ha dışarda. Fark eden bir şey yok.

Bu da ülkemizdeki adalet sisteminin zayıflığının en büyük göstergesidir.

olayı anlamadığını, araştırdıktan sonra bu konuda bilgi sahibi olacağını söylüyorsun, neden hayal kırıklığı yaşıyorsun bilgi sahibi olmadığın bir konuda (:


[QUOTE=Hakan Özkan;844317] Hizbullaha rağmen orda hizmete devam.[/QUOTE]

bunu neye dayanarak söylediniz anlayamadım. hizbullah bölgede cemaatin işine karışmıyor. hizbullahçılar da risale okuyor, bediüzzamanı önemsiyor. cemaat bölgede islami bir girişimde bulundu da Hizbullah karşı mı çıktı ?

hizbullah yüzünden İmam Hatip'i mi bıraktınız ? neden ? size baskı mı yaptılar? imam hatip'te okumayın mı dediler? doğrusu böyle birşeyi yeni duyuyorum.

yüzlerce masum insanın hiçbir suçu olmadan sokaklarda Hizbullah tarafından öldürüldüğünü iddia ediyorsunuz. mahkemeler 11 yıllık soruşturma neticesinde böyle bir sonuca ulaşamadı siz nasıl ulaştınız ? nerden biliyorsunuz yüzlerce insanın öldürüldüğünü? insanları gerçek manada seven hümanist bir kişiliğe sahipseniz hiç yere öldürülen 550 hizbullah üyesi için de bir eleştiri de bulunur musunuz? mahkemelerde işkencelere maruz kalan 12.000 hizbullahtan bahsetmiyorum bile. devletin askerine, polisine kurşun sıkmamış, adam öldürmemiş, sadece bir örgüte mensup oldukları için 12.000 hizbullahçı yıllarını mahkemelerde çürüttü. bunun için de birşeyler söylemeniz gerekir.

size hizbullahçı damgası vuranlara kızman gerekirken hakareti yanlış kişilere yapıyorsun.

zamanında beş para etmez kişiler tarafından "irticacı, yobaz" yakıştırmalarına maruz kaldık. kalkıp -haşa- dine küfür mü edelim?

sen de beş para etmez kişiler tarafından "hizbullahçı" damgası yiyorsun kalkıp hizbullaha küfrediyorsun! bu hiç ahlaki değil!

Aydın Doğan medyasıyla Samanyolu televizyonunun Hizbullah konusunda hemfikir olmaları Hizbullah'ın ayıbı mı ?


eskiden hizbullahçıyım diyen bugün pkk lımıyım diyor

yok artık. kardeşler biraz destekli sallayın kurban olayım. kırmızı yaptığım kısmı bana ispatlar mısın? Hizbullahın pkk ya olan nefretinin yanında askerin ve polisin nefreti deve de pire kalır.

hizbullahçılar ölseler de BDP ye oy vermezler. bdp nin başarısının sırrını nasıl hizbullaha yüklersin. el insaf!


pkk lılar serbest kalırken bu kadar yaygara kopmadı.

pkk ya en büyük darbeyi vuran bir örgütten neden bu kadar korkuluyor?

hizbullah askerle mi çatıştı? polis mi öldürdü? bölücülük mü yaptı ? kürtçülük mü yaptı? bunlara hayır dedikten sonra çok fazla korkmaya gerek yok.

hizbullahın 188 kişiyi öldürdüğü iddia ediliyor. kimse öldürülen 550 hizbullahçıdan, tutuklanan 12.000 hizbullah üyesinden bahsetmiyor. kimse hizbullahın güneydoğuda şehir merkezlerinde askerin polisinin yapamadığı pkk yı temizle operasyonlarıyla şehirleri pkk dan kurtardığından bahsetmiyor.

babam 90 lı yıllarda Batmanda okul müdürüydü. her pazartesi ve cuma okullarda İstiklal marşı okutulur.
telefonlar evlere yeni yeni kurulmuş, biz de eve telefon çekmiştik. birkaç gün de bir pkk lılar bizim evi arayıp babamı tehdit ederlerdi. hep aynı tehdit: "bir daha okulda istiklal marşını okutma yoksa..."
tüm tehditlere rağmen babamdan başka okullarda marş okutan müdürlerin olduğunu sanmıyorum. annemin "artık marş okutma, yoksa Allah korusun..." isteğine babam hep karşı çıktı, bir kez olsun marş eksik olmadı okuldan. hizbullah Batmanda etkin olup pkk yı mağlup edince şehir pkk lı köpeklerden temizlendi, kimse istiklal marşına, türkçeye, farklı ırklara karışmaz oldu. hizbullaha çok yükleniliyor. elbette yanlışları oldu fakat, hizbullahsız bir güneydoğu en çok pkk nın işine yarar.

[QUOTE=Beylerbeyi;848158]olayı anlamadığını, araştırdıktan sonra bu konuda bilgi sahibi olacağını söylüyorsun, neden hayal kırıklığı yaşıyorsun bilgi sahibi olmadığın bir konuda (:



Öncelikle şunu söylemek istiyorum hizbullahçıların dışarı çıkarılması beni rahatsız etti bunda yargının,devletin kimin suçu varsa hala kınıyorum.


hukuk ne der, kanun ne der, çıkarılan yasa ne anlama gelir bunları detaylı şekilde anlayacak değilim.anladığım şudurki yıllardır yargılanan kişilerin veya suçluların yada yargılanacak sanıkların yargılanmasını sağlayacak sonuca bağlayacak alt yapı, kanun, yasa, herneyse onu sağlarsın ve dersinki ey hakimler ey yargıçlar, muhatap kimse yapılan bu düzenlemeler size 10 yıl süre zarfında bu imkanı sağlıyor.bu süre zarfında bu sanıkların yargılanması bitmiş olmalıdır dersin.AİHM istedi diye yargındaki açıklara rağmen doğuracağı hertürlü kötü sonuca rağmen kanun çıkartıp bu duruma düşmek kimin suçu hala anlamış değilim.bizim yargımız bu durumda hasta bir insan gibi.dışardan estetik yap güzel gözüksün içten içe çürük ayakta duracak hali yok bu insanın.
benim söylemek istediğim eğer bu madde sayesinde, yıllardır yargılanma süreçleri devam eden, problem neyse hala karara bağlanamayan, bir türlü sonuca bağlanamayan, nedeni neyse bunların o nedenleri ortadan kaldırıp, bu maddenin çıkarılması.yoksa onca suçlu dışarı salınacaksa bu davalar bizim bu yargı düzenimizde on yılda sürer yirmi yılda.
8 yıldır ikdidar olan ak partinin bu bağlamda anayasayımı değiştirecek,kanunlarımı düzenleyecek,hakimlerinin,savcılarının doğru ve hızlı bir karar vereceği bir düzenmi kuruyo ne yapacaksa bunları yapmasını suçlu olan onca kişilerin, örgütlerin cezasını çekmesini sağlayacak bir adalet sistemi oturtmasını istiyorum.
yoksa bu maddelerle ergenekoncular'da çıkar,hizbullahçılar'da çıkar,pkk'da çıkar kimbilir kimler daha çıkar.


oldukça derin konular inşAllah bu ülkenin hakkında hayırlısı neyse onlar olsun.

tahliyeleri en ağır biçimde eleştiren kartel medyasına Hizbullahtan cevap geldi:





Milliyet Gazetesinin bu gün yer verdiği manşet, medya’nın İslam’a karşı ne kadar tutarsız olduklarını açık bir şekilde gözler önüne sürüyor. Milliyet Gazetesinin bu günki manşeti ” DOMUZ BAĞI KATİLLERİ VE BABALAR SERBEST ” şeklindeydi.


asıl görevi Müslümanları karalamak olan gazetelerden biri olan ” MİLLİYET ” gazetesi insanlaın islam’a akın akın girmesine tahammül edemeyecek ki, ” DOMUZ BAĞI KATİLLERİ ” adı altında çirkef saldırılarda bulunuyor. Merak edilen mesele ise, defalarca hakim karşısına çıkan Hizbullah Cemaatinin sanıkları’nın ” DOMUZ BAĞI ” nın tamamen medya yalanı olduğunu ve operasyonda yakalanan video görüntülerde de böyle bir şeyin olmadığını, bu videoları gönül rahatlığıyla medya’ya dağıtılmasını istiyoruz demelerine rağmen, karalamalarına devam eden gazeteler ve yazarlarına kaba bir tabirle ” SİZ DOMUZ BAĞINDAN MI KURTULDUNUZ ? ” da bu kadar açık ve emin şekilde konuşuyorsunuz demek geliyor.


doğruhabergazetesi.com

Son zamanlarda çok yoğun olduğum için hem forumdan hem de gündemden uzak kaldım. Belki bunun da etkisiyle bu haberleri sağlıklı olarak algılayamıyorum.

Şimdi bu domuz bağı konusu hikâye miydi? Tamamen medya yalanı mı? İyi de bu haberleri sadece milliyet yapmadı ki? Samanyolu da yaptı.

http://www.samanyoluhaber.com/h_190707_.html

Bunları yapanlara hep hizbul-vahşet dedik. Terörist dedik. Tek Türkiye gibi dizilerle bu oluşum hizbulkıyam olarak topluma vahşi bir terörist grup olarak tanıtıldı. Şimdi bunların hepsi nasıl hikaye oldu? Nasıl terörist dediğimiz bir unsur bir gecede bu kadar değişti?

Ya tamamen kandırılıyoruz ya da bu işin içinde başka bir iş var. Bu tahliye edilenler, hizbulkıyam, hizbulvahşet dediğimiz grubun mensupları mı?

Salih mirzabeyoğlu da yararlanabiliyormu bu tahliyelerden?