![]() |
#1 |
![]() İlmi zahir ve ilmi batın sahibi İmam-ı Kuşeyr'i hazretleri öğren diği ilimle alakalı olarak başından geçen hadiseyi şöyle anlatıyor: Küçük yaşta babamdan yetim kalmıştım. Bir annem vardı, başka da kardeşim yoktu. Ben çevremde mümkün olduğu kadar dini bilgilerimi öğrenmiştim. Fakat bu öğrendiğim bilgiler beni tatmin etmiyordu. Daha fazla okuyup, ilim sahibi olmak istiyordum, ilme karşı büyük bir aşkım vardı. Arkadaşlarım ilim tahsiline gidiyorlardı. Onlarla beraber ben de gitmeye karar verdim, gelip anneme durumu arzedip ilim tahsiline gitmem için izin vermesini diledim. Annem: “Oğlum sensiz ben ne yaparım. Senden başka kapımı açacak kimsem yok. Sen de gidersen ben yapayalnız kalacağım, senden uzun müddet ayrı kalmaya yüreğim tahammül etmez” diyerek bana müsaade etmedi. Fakat ben gitmeye kararlı idim. Çok rica minnet ettim. Annem de en sonunda kabul ederek beni uğurladı. İlim öğrenmek aşkıyla sevinçle evden ayrıldım. Arkadaşlarla beraber yola çıktık. Yolda giderken abdest bozmam icab etti. Bir kenara çekilip defi hacet ederken üzerimi pisledim. Arkadaşlara: «siz gidin, ben eve gidip elbisemi değiştireceğim, size yetişirim» dedim. Eve geldiğimde, anamın içerde hüngür hüngür ağlamakta olduğunu gördüm. Onun ağlamasına yüreğim tahammül etmedi. Okumak için gitmekten vazgeçtim. «Anneciğim, artık ağlama sil gözünün yaşını, senin yanında kalacağım, gitmiyorum» dedim. Annem bana ilim tahsiline gitmekten vazgeçmememi söyledi: «Ben senin okumana mani olmak istemiyorum. Benim ağlamam her ananın yaptığı bir şeydir, ana yüreği evladından ayrı kalmaya dayanamaz. Sen git oku, ben mes'uliyet altına girmeyeyim» dedi ise de ben gitmedim. Tabi ki anam yanında kalmama sevindi. Annemle içerde otururken kapı çalındı. Kapıyı açtım ki, yaşlı bir zat benimle görüşmek istediğini, Allah tarafından gönderildiğini ve annemi razı ettiğim için beni evde okutacağını söyledi. Ben Onun Hızır aleyhisselam olduğunu anladım. Çok sevindim, sonradan kendisinin de açıkladığı Hızır aleyhisselamdan tam üç yıl ders okudum. Üç sene de bütün ilimIeri bana öğretti. Bu üç sene zarfında bin adet kitap yazmıştı. Üç sene sonra bana icazet verip o yazdığı kitapları memleketimizden geçmekte olan Ceyhun nehrine atmamı söyledi. Kitapları nehre atmaya kıyamadım, götürüp bir yere sakladım. Akşam eve geldiğimde bana kitapları ne yaptığımı sordu. Ben «nehre attım» dedim. «Ne gördün» dedi. «Hiç birşey görmedim» dedim, bana «yalan söylüyorsun, kitapları nehre atmadın» dedi. İkinci gün kitapların yerini değiştirip yine nehre atmaya kıyamadım. Akşam bana yine sordu ne gördün diye... Ben yine, «nehre attım ama bir şey görmedim» dedim. «Yaramaz çocuk kitapları yine nehre atmadın» buyurdu, ve bana tekrar kitapları nehre atmamı emretti. Bu sefer gidip sandığa doldurulmuş olan kitapları nehre attım. Nehre attığımda, nehirden iki el çıktı, kitapları alıp nehrin içinde kayboldu. Eve döndüğümde gördüklerimi, anlattım: «Bu sefer atmışsın» dedi. Bunun ne manaya geldiğini sorduğumda: «Kıyamete yakın bir zamanda Hazreti İsa yer yüzüne gelip, bu kitaplarla bir ümmeti Muhammed olarak amel edecektir» buyurdular. Ben öyle inanıyorum ki, Hızır Aleyhisselamın bana Allah tarafından gönderilmesi ve bütün ilimleri bana talim etmesi annemin «Allah sana ilmini nasip eylesin. Sen beni dünyada garip bırakmadığın gibi, Allah da seni dünyadan ve ahirette yalnız bırakmasın» diye ettiği duanın kabul olmasındandır.
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|