11-02-2010, 16:19 | #11 |
sayınbaşbakan kendini filistin davasına adamış biridir.iyiki varsın..
|
|
11-26-2010, 15:27 | #12 |
Filistin'deki İslami Cihad Hareketinin Liderlerinden Muhammed El-Hindi:
NATO'da. Biz, "Bu bir yön değişikliğidir" demek istemiyoruz. Türkiye'nin NATO'yla ilişkileri ve Avrupa Birliği'ne girmek istemesi, bu Erdoğan Hükümeti'nin ilan edilmiş hedefi. Yön değişikliği değil. Yön değişikliği İsrail ile oldu. Anlaşmaları iptal etti. Ortak tatbikatları iptal etti. İsrail, tatbikatları Yunanistan'la yapmak zorunda kaldı. Karşılığında İsrail de bazı şeyleri iptal etti. Bu gerilim, devam ediyor. Şu ana kadar İsrail ile ilişkilerde herhangi bir geri adım yok. |
|
12-12-2010, 00:32 | #13 |
İsrail'in 2008/09'da Gazze'ye saldırısı ve özgürlük filosuna saldırısından sonra, Türkiye devletinin başbakanı R. Tayyip Erdoğan tek NATO üyesi olarak İsrail'i kınadı. Bu tepkiler söz düzeyinde kaldı. İsrail, Türkiye açısından hala önemli bir askerî ve ticari ortaktır. Ancak Türkiye buna rağmen Arap dünyasında popülerlik kazandı. Türk hükümeti bir yandan Filistin'de barış için diplomatik çabalar gösterirken, diğer yandan Kürt sorununda kendisini herhangi bir siyasal çözüme kapatmaya devam ediyor ve Kürt hareketine karşı, İsrail'in HAMAS'a karşı kullandıklarına benzer argümanlar kullanıyor…
a) Türkiye'nin bölgesel rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz? b) Kürt sorunu dikkate alındığında Türkiye'nin politikasında bir çelişki görüyor musunuz? Biz Türkiye'nin savaştan önceki ve sonraki rolünü takdir ediyor ve Türkiye hükümetine Filistin halkının lehine takındığı tutumları dolayısıyla teşekkür ediyoruz. Akdeniz sularında akan kanları Filistin halkının lehine sergiledikleri tutumun bir kanıtıdır. a) Mavi Marmara'da akan kanlar Türkiye'nin imajını daha da olumlu bir şekilde etkilemiştir. Ve Türkiye'nin tarihî mirasına döndüğünün, geçmişiyle ve değerleriyle uyumlu bir politika oluşturmaya başladığının sinyalini vermiştir. b) Kürt sorunu çok karmaşık bir sorun olup bölgedeki birden fazla tarafı ilgilendirmektedir. Biz hiçbir zaman Kürt sorunu ile Filistin sorunu arasında bir karşılaştırmaya, mukayeseye gitmedik. Bunlar birbirinin alternatifi sorunlar değildir. Biz bütün Arap ve İslam âleminin Filistin davası etrafında birleşmelerini umut etmekteyiz. Ve ümmetin diğer sorunlarının da bu anlayış içerisinde ele alınmasından, çözülmesinden yanayız. Bu umut ve çaba ümmetin düşmanlarını, özellikle de Siyonist düşmanı demoralize edip hüsrana uğratmaktadır. İsmail heniye |
|
07-19-2011, 04:29 | #14 |
Heniyye daha sonra Erdoğan'a, hükümetine ve Türk halkına Filistin davasına ve Filistin halkının özgürlük ve kendi geleceğini belirleme yolundaki mücadelesine verdiği destek dolayısıyla teşekkür etti.
Filistin Başbakanı mektubunda AK Parti'nin seçim başarısını da kutlayarak mektubunda "Seçimleri kazanmanız ve halkınızın Adalet ve Kalkınma Partisi'ne duyduğu güven bizi sevindirdi. Başarınızı Gazze'ye hediye etmenizden onur duyduk. Bu vesileyle şunu ifade edebiliriz ki, genelde Filistin davası ve özelde Kudüs kenti zor bir dönemden geçerken Türkiye'den yeni bir ümit doğdu" ifadelerine yer verdi. Hükümetinin ve Hamas Hareketi'nin uzlaşı anlaşmasını Filistin tarafının elini güçlendirmek için imzaladığına işaret eden Heniyye, siyasi şantaj ve Gazze ablukasının sürmesi amacıyla dış güçlerin müdahalesinin uzlaşının uygulanmasını engellediğini belirtti. http://www.islamigundem.com/haniyyed...ber-34652.html |
|
08-20-2011, 01:49 | #15 |
çok faydalı paylaşım.kaydettim hepsini tek tek.önemli bunlar.hala türkiye israille sözde kavgalı,içerden içerden israille birlikte diyenler var.
|
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
akparti filistin, filistin hükümeti, hükümet |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|