AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 07-30-2011, 15:37   #1
Kullanıcı Adı
bekçi
Standart Hükümetin Kürt Sorunu Politikası İflas Etti
Genel bir alışkanlıkla seçimlerden önce başlayan gerginliklerin seçimden sonra bitmesi bekleniyordu. Oysa gerginlik artarak devam ediyor.


Geçen yıla kadar reformlardan söz eden hükümet artık güvenlik tedbirlerinden söz ediyor; kendisinden beklenen hassasiyetler yerine “klasik sağ politikalara” döneceğine dair ciddi işaretler veriyor.

Nedir klasik sağ politika?

Klasik sağ politikada,

1. Hükümet, halkın isteklerini ciddiye almaz.

2. “Devletin güvenliği” diyerek sorunların çözümünde güç kullanımını öne çıkarır.

3. Türkiye özelinde askerle arasındaki gerginlikten dolayı güvenlikte ordunun yerine polisi öne çıkarır.

Ak Parti hükümeti, açılımı ortaya attığında İstanbul’da Amerika güdümündeki entel liberallerle Diyarbakır’da mermerciler derneği gibi derneklerle bir araya geldi.

İslamî hassasiyete sahip halkı muhatap almayı göze almadı, hatta yok saydı. Bu alandaki hiçbir açıklamayı duymak istemedi. Klasik sağ mantık içinde “Siz de kim oluyorsunuz?” dercesine kulaklarını tıkadı.

İslamî kesim konusunda liberal yazarlardan öte, “Ben de inançlıyım, kardeşliği önemserim” diyen ama gerçekte milliyetçi duyguları faşistlerin de ilerisinde olan kişilerin kaleme aldığı her yazıyı, her görüş beyanını adeta emir telakki etti.
Hükümet hâlâ orada duruyor:

1. Yüksekova’da Şehid Ubeydullah Durna’nın katilerinden hiç haber yok. Hükümet, mazlumca katledilen Ubeydullah’ın ailesini bile bilgilendirmeye yanaşmıyor.

2. Tarsus’ta Kur’an-ı Kerim Kursu öğrencilerine yönelik bir saldırı söz konusuydu. Çok ciddi beyanlar söz konusu. Ama Hükümet, klasik sağ mantık içinde dönüp “Ne olmuş?” demiyor, bunu bile devletin şanına yakıştırmıyor! “Halk bu, bir muhatap alırsın nice konuda muhatap almak zorunda kalırsın” diyen eski katı devletçi politikacıların tutumuna bürünüyor.

3. Sevkler konusunda da yine klasik sağcı bir tutum içinde en olumsuz seçenek deneniyor. Ailelerin en insanî istekleri bile yok sayılıyor.

Hükümet, Kürt sorununda ise tamamen Amerikan güdümündeki liberallerin istekleri doğrultusunda davrandı. Kendisini BDP’nin isteklerine endeksledi. Reformları onları ikna için yaptığı yönündeki izlenimleri bertaraf etmek için pratikte hiçbir şey yapmadı.

Reformların genel özelliğidir. Tamamlanırsa sorun bitirir ama yarım bırakılırsa sorunu büyütür.
Hükümet, kendi tercihiyle sorunu büyüttü. Şöyle bir dönüp arkasına baksa “Ben ne yaptım?” diye bir hesap yapsa içine girdiği handikaptan kendisi de mutlaka ürkecektir.

Kendisine samimiyetle öneride bulunanları yok saymanın, hiçbir zaman kendisini meşru bir güç olarak görmeyecek olanları ise doyuramamanın yol açtığı bataklıktan nasıl çıkacağını kendisi de bilmiyor.

Yeni özgürlükçü bir anayasadan söz edilen böyle bir süreç içerisinde gizli ırkçılar iş başı yapıyor ve ona “Askeriyenin şiddeti samimi değildi, sen bir de bizim şiddetimize bak!” diyorlar ve özel harekat polislerinin devreye konmasını istiyorlar.

Hükümet de bu bataklık içinde “Nasıl isterseniz” deyip onların önlerini açıyor. Dıştan bir bakışla da bu öneri sıcak geliyor. Neden?

Çünkü, ordu terörle mücadeleden kendisine ülke yönetiminde pay çıkarıyor. “Ben, maaşımı alıyorum, görevimi yapıyorum” demiyor. “Madem bu devleti korumak için dağlarda savaşıyorum, devlet uğrunda en ağır bedeli ben ödüyorum, devletin yönetiminde ağırlık bende olmalı” diyor. Buna olumlu karşılık bulmadığında işi savsaklama yoluna gittiği kuşkularını ayyuka çıkarıyor, hükümeti huzursuz ediyor, devletin işleyişindeki ahengi bozuyor.

Ordunun yerine özel hareket gelirse bu sorun ortadan kalkar diye düşünülüyor. Kesinlikle mantıklı. Ama bir şiddetin yerine başka bir şiddet getirmek, sorunu şiddetle çözebileceğine inanmak yanlış. Üstelik özel harekatın Bölge hafızasında çok ağır bir yeri var.

Halk, özel harekat adını duyduğunda bile tedirgin oluyor. Hatta pek çok kişi, PKK’nin güçlenmesini özel harekatın yaptıklarına bağlıyor.

Bir zamanlar Eğitim Fakültesi gibi öğretmen yetiştiren ve Bölge üzerinde kesinlikle etkili bir kurumun kapısında durup siyasi görüşüne bakmadan bıyık kesiş biçimine veya ayağındaki mekap ayakkabıya bakıp gözlerine kestirdikleri her öğrenciyi halkın gözü önünde ağır bir dayaktan geçiren bu ekip acaba bugün oraya gittiğinde ne yapacaktır?
PKK, onların bu tutumundan daima kazançlı çıktı. Siyasi bir görüşe sahip olmayan nice genç, sadece onların bu tutumundan dolayı dağa çıktı.

Hükümet, geçmişi sorgularken oralara hiç girmedi. Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nden söz etti. Ama her şehrin göbeğindeki adı sorgu merkezi olan cehennemleri yok saydı.

Halk tedirgin. Hükümetin bu bayatlamış yola başvurması, geçmişte kimi sevindirmişse yine aynı kesimi sevindiriyor.
Hükümet, açılıma karar vermekle yanlış yapmadı, açılımın muhatabı olarak BDP’yi seçmekle hata yaptı. Onların eline “Biz olmasak bu hükümet sizin kendinize Kürt demenize bile izin vermez” propagandası için bulunmaz bir imkan sundu.
Hükümetin Kürt sorununu BDP’ye endeksleyen politikası iflas etti. Hükümet, bu iflası kabul etmek yerine yeni bir şiddet süreci peşine düşüyor.

Bölge cezaevlerinden hükümlü sürgünleri, önümüzdeki günlerde Bölgede geniş çaplı tutuklamaların işareti gibidir.
Ne var ki kafa bu kafa olduktan sonra değişen bir şey olmayacak.

Halkın çok önemli bir kesimi “Hükümet, Bölgeyi gözden çıkardı, BDP’ye vermiş, biraz mücadele edecek, sonra uygun bir dönemde, buyurun anlaşalım” diyecek, diye düşünüyor.

İnandırıcı gelmiyor ama klasik sağ politikaların eninde sonunda yanlış bir sonuç doğuracağına dair tarihi tecrübe de ortada duruyor.

Abdulkadir Turan / Doğruhaber

ÇOK ÇOK ÖNEMLİ NOT: bu konu eleştiri konusu değil bir analizdir. artı ne yazsak eleştiri oluyorsa bide buzağı arıyormuşuz.

 

bekçi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-30-2011, 15:40   #2
Kullanıcı Adı
Mavera
Standart
haci sen bugün ak partililerin sabrini siniyorsun herhalde sana tavsiyem orucluyken cok fazla böyle konular acma, milelt zaten ac olacak
Mavera isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 15:43   #3
Kullanıcı Adı
bekçi
Standart
yaw niye hep övemek zorunda değiliz ki oy verip uslu uslu oturacak mıyız ?
doğrularını dillendirdiğimiz gibi yanlışlarınıda dillendiririz.
bekçi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 15:44   #4
Kullanıcı Adı
BeldeiTAYYIBe
Standart
Alıntı:
bekçi Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
artı ne yazsak eleştiri oluyorsa bide buzağı arıyormuşuz.
´

Yapma be kardesim.
Birak su polemigi.
BeldeiTAYYIBe isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 15:46   #5
Kullanıcı Adı
bekçi
Standart
Alıntı:
BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
´

Yapma be kardesim.
Birak su polemigi.
tamam bıraktım. ondan vazgeçtim.
bekçi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 15:49   #6
Kullanıcı Adı
Mavera
Standart
Övdünde, dogrularini söyledinde ben mi kacirdim
Mavera isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 16:01   #7
Kullanıcı Adı
bekçi
Standart
Alalhtan korkun yaw.. destek ne anlama geliyor. doğrusun ilerle demek değil mi ?
bekçi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 16:09   #8
Kullanıcı Adı
Mavera
Standart
mesela..
Mavera isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 16:20   #9
Kullanıcı Adı
bekçi
Standart
mesela
ana yasanın desteklenmesi
bir çok cemaat üyesinin hatta büyük çoğunluğunun tüm yapılanlara rağmen oy vermesi
sağlık alanı
ulaşım alanı
her ne kadar bizlere işlemsede hak ve özgürlüklar alanında güzel şeyler oldu
ergenekon davası he ne kadar faili mechullar aydınlanmasa ve hizbullah arşivleri komuoyu ve basınla paylaşımasa
ekonominin ferahlaması ( tabi ekonomiden önce gelen öncelilker olunca ekonomi işe tyaramaz. örneğin yapılan adaletsizlikler ve zülümler, İslami STK baskınları ve sevk zülümleri. ceza evi koşulları )
darbelerin olmayacağına inanmamız ki yine ihtimaller bitmemiş.
aklıma şimdilik bunlar geliyor.
bekçi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-30-2011, 16:30   #10
Kullanıcı Adı
manifesto
Standart
Alıntı:
“Devletin güvenliği” diyerek sorunların çözümünde güç kullanımını öne çıkarır.
hakkariden bir haber daha geldi.Bir asker yol güvenliği kontrolü sırasında teröristlerin saldırısı sonucu Şehit oldu.

Şiddet kullanan hükümet mi oluyor? Bu bitli krolar hiç mi bir şey yapmıyor.
Hükümetin Kürt politikası gayet yerinde
Demokratikleşme adımları atılırken terörle mücadeleden de vazgeçilmeyeceğini gösteriyor.
manifesto isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi